/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +48 -3
    Başlıyorum beyler, okuyanlar rez alsın kendini belli etsin lütfen;

    1977 Sakarya doğumluyum, üç çocuklu bir ailenin en büyük evladıyım. ilkokul mezunuyum, askerlik çağıma kadar değişik işlerde yetiştikten sonra uzun yıllar kömür ocaklarında kepçe operatörlüğü yaptım. Yıl 1997 sıcak bir Ağustos günü çağrı pusulamı almış, sülüsümü almak için askerlik şubeme uğramıştım. Her Türk genci gibi komando olma hevesi tüm benliğimi sarmıştı. Acemi birliğimin izmir Yeni Foça 7. Jandarma Komando Alay Komutanlığına çıktığını öğrenince dünyalar benim olmuştu.
    ···
  1. 2.
    -1
    Tutabilir rez

    edit: Vay mk tutmuş gibi şuan neyse gelenek bozulmasın

    okumadım xd
    ···
  2. 3.
    -3
    ananı yüksek ovada sjk tjm panpa xd
    ···
  3. 4.
    0
    Amma buyuksun ne isin var aq burda
    ···
  4. 5.
    +14
    Güneydoğu'ya gitmem kesin olduğundan, zaten maddi durumları iyi olmayan aileme de yük olamayacaktım, gerçi içimdeki vatan aşkının maddiyatla ölçülmesi imkansızdır, ama canım Annem ve Babam beni bu yaşa getirene kadar çok çileler çekmişlerdi. Günler çabucak geçti ve arkadaşlarımla beraber artık ellerimize kınalar yakılıp uğurlanma zamanımız gelmişti. Türkiye'nin her tarafında olduğu gibi genel bir düğün havası vardı, yalnız bu düğünde bir gelin ve damat yoktu, sadece Vatan uğruna kurban olmak için can atan Mehmetçikler vardı. Tabi bende şüphesiz onlardan biriydim. Terminal tam bir curcuna yeriydi, davul-zurna eşliğinde halaylar çekip marşlar söyledik, artık istiklal Marşı söylenmeye başlandığında otobüsler dolusu Mehmetçik ayaktaydı, asker olmanın ilk adımını böylece atmıştık.
    Sabah saatlerinde izmir'e ulaşmıştık, birkaç saat gezdikten sonra teslim olma zamanımız geldi ve Foça'nın yolunu tuttuk. Nizamiyeden girdiğimde duyduğum ilk ses;
    - Sivili unutun, burası ana kucağı değil asker ocağı, olmuştu.
    ···
  5. 6.
    0
    Seri atarsan okurum
    ···
  6. 7.
    +14
    Koğuşlarımız belli olmuş, eğitim elbiselerimiz dağıtılmıştı. Ortama çabucak alışmış ve eğitime başlamıştık, eğitimler zevkli ve ağır şartlarda devam ediyordu. Foça'daki ilk haftamızda timlere ayrılmıştık, tüm eğitimimiz boyunca her adımımızı birlikte atacaktık çünkü, bu tim olmanın ve paylaşmanın gereğiydi. Bütün zamanımız Güneydoğu'nun ağır şartlarında hayatta kalma ve bölücü örgütü çökertmek üzere programlanmış bir eğitim sistemine dayalı şekilde geçiyordu.
    Hiç unutmam bir gün sabah mıntıkasında yerlerdeki çöp ve izmaritleri toplarken beni yanına çağıran bir onbaşı;

    - Oğlum askerde hiç dayak yedin mi?, diye sorduğunda cevabım;
    - Hayır komutanım yemedim, oldu.

    Beyler biraz daha destek lütfen bu ne böyle? Gibine takan yoksa hiç meşgul etmeyelim birbirimizi .
    ···
    1. 1.
      +1
      devam et panpa okuyoruz biz
      ···
  7. 8.
    0
    Yaz panpa seri
    ···
  8. 9.
    0
    Rezerve
    ···
  9. 10.
    +13
    Bunun üzerine henüz ne olduğunu anlayamadan suratımda bir tokat patladı. Suçum olmadığı halde bu tokadı yemem çok zoruma gitmişti. ciksen üç gün boyunca çok ağır ve disiplinli bir eğitim aldık. Dağıtım zamanımız geldiğinde tim çavuşumuz bir şaka yaptı ve bizim timin izmir Aliağa'ya gönderileceğini söyledi. Doğuya gitmeyi beklerken böyle bir dağıtım haberi bizi epey şaşırtmıştı.
    Tim olarak bölük komutanımıza çıkarak doğuya gitmek istediğimizi söylediğimizde, bu haberi kimin verdiğini sormuş biz ise tim çavuşumuz olduğunu söylemiştik. Bunun üzerine tim çavuşunu yanına çağıran bölük komutanı, birkaç soru sorduktan sonra şaka yaptığını söyleyen tim çavuşunu çok fena dövmüştü. Bölük komutanımız dağıtımımızın Hakkari Yüksekova'ya çıktığını söylediğinde çok sevinmiştik. Son gecemizdi, o geceyi arkadaşlarının komutandan dayak yemesi üzerine, hırslanan çavuşlardan dayak yiyerek geçirmiştik. Ertesi gün on günlük dağıtım iznimizi geçirmek üzere memleketlerimize döndük.
    ···
  10. 11.
    +16
    Yok mu okuyan amk ?
    Rez şuku yoksa yazıda yok aga arşive mi yazacam amk sie
    ···
    1. 1.
      0

      Ş U K U L A N D I N

      ···
  11. 12.
    0
    rezervasyon
    ···
  12. 13.
    0
    Rezervatullah
    ···
  13. 14.
    +20
    Güzel ve çabuk bir şekilde geçen izinden sonra ailemle ve dostlarımla vedalaşıp, istanbul'a gidecek, oradan da uçakla Van'a geçtim. Buradaki toplanma bölgesinde birkaç gün kaldıktan sonra, askeri konvoyla Hakkari'ye doğru hareket ettik. Yüksekova'ya vardığımızda duyduğumuz ilk sözler yine nasihat olmuştu, bizi içtima alanına toplayan komutanlarımız;
    - Arkadaşlar bundan sonra burası evinizdir, her zaman birbirimize destek olarak, kardeş gibi geçinip tek vücut olacağız, diye güzel bir nutuk atmışlardı.
    Bizleri timlerimize göre kalacağımız koğuşlara yerleştirdiler. Buradaki misafirliğimiz sadece bir gece sürmüş, sabahın ilk ışıklarıyla birlikte kendimizi eğitim alanında bulmuştuk, sesimiz dağlarda yankılanıyordu. Takip eden günlerde acemi birliğinde aldığımız eğitimin hafif bile kaldığını, burada tam bir savaş eğitimi verildiğini gördük. Her gün sıkı bir eğitim yapıyor, çevremizde bulunan dağlara doğru intikale çıkıyorduk. Timdeki herkes bütün silahları kullanmayı, ayrıca tüm özelliklerini ve bakımını öğreniyordu. Bu eğitimlerimiz üç ay kadar sürmüş, eğitim sonunda artık operasyonlara katılacak seviyeye gelmiştik.
    ···
  14. 15.
    0
    Rezervasyon
    ···
  15. 16.
    0
    Rezerved
    ···
  16. 17.
    0
    Okuyoruz yaz sen
    ···
  17. 18.
    0
    Kesin tutar rez
    ···
  18. 19.
    +22
    Beyler ilk entry'i şukulayın lütfen daha geniş bir kitleye ulaşsın. Sıkmayacak akıcı güzel bir hikaye benim nezlimde. Neyse devam;
    ilk katıldığım görev, bir gece pususu idi, gözetlemekte olduğumuz bir köye üç tane terörist girmişti, havanın aydınlanmasıyla beraber arama yapmak için köye girdik. Elimize hiçbir şey geçmemiş, (korkudan olsa gerek) köylüler teröristleri gizlemişlerdi. Fakat yaptığımız aramalar sonucunda bir evin altına yapılmış gizli bir bölmede üç adet kaleşnikof, bir adet tabanca ve çok sayıda mühimmat ele geçirdik. Yaptığımız sorgulamaya rağmen ağızlarından bir kelime alamamıştık.
    Sonraki günlerde sık aralıklarla yol emniyeti görevine çıkıyor, Tokağaç adlı bir köye gidiyorduk. Nedense her defasında bu bölgede sıcak temasa giriyorduk. Bir defasında bizimle göreve çıkan korucuların bile, çatışma esnasında bize ateş ettiklerini tespit ettik. Bizim Bölük Alay'ın en iyi bölüklerinden biriydi, yol emniyetleri ve operasyonlara katılıyor, bölgeye operasyonlar için gelen diğer birliklere öncü olarak göreve gidiyorduk.
    ···
  19. 20.
    -1
    hadi laaa
    ···