Böyle olunca uyumuya çalışınca bile dilimi ısırıyorum. Neden çözemedim. Yarım saatlik uyku için dilimi param parça etmişim.

Kafayı yemek üzereyim değil, yedim. Afiyet olsun. Akıl sağlımı kaybettim.

Emin iban atsın, 50K$ ödeyeceğim.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://i.ibb.co/T1NyMWs/...-2024-06-05-220926220.png }}
]]

I'am Jose Mourinho

"Gözlerinde korku varsa kaçamaz cinayet"

"Sabaha kadar dövüşemez hiçbi' lale"

Tek beklentim saygı duyulması. iki tarafında birbirinin sınırlarına, kişiliklerine saygı duyması. Kompleks bir şey beklemiyorum kimseden. Yapma denilen bir şeyin yapılmaması. Bana yapma denilen şeyler için ben yapmamaya çalışıyorsam karşımdaki de benim yapma dediğim şeyleri yapmak için çabalayabilir.

Killa'nın dediği gibi: ilk kural saygı.

Zaten gramer bilgim de kötüye gidiyormuş. Bu nasıl mümkün olabilir mk. Ya da kelimeleri daha mı kötü seçiyorum eskiye göre? Saçma.

Neyse. Uyumak istiyorum ya. Ne zaman uyuyacağım mk ben.

Başarmaya çalıştığım şey eğer olmaz ise bu buraya yazacağım son mesaj olmuş olacak.

Bilmeni isterim ki, ben her daim seni seveceğim ilk ve tek aşkım.

Hayatta kalmam lazım. Hayatta kalmam için tüm düşüncelerimin hayatta kalma merkezli olması gerekiyor. Ulu? No, no, no, no. There is no Ulu. It's only me.

Son kumarımı oynuyorum. Hiçbir güvenlik önlemi olmadan bu kumarı oynayacağım. Umarım patlamam. Patlarsam da çok bir şey olmaz ya. En fazla 25+ yıl bra.

Artık ilaçları içmeme gerek yok. Zaten istanbula geldiğimden beri içmiyorum. Zihnimin eskisi kadar olmasa da açık olduğunu hissediyorum. Verdikleri ilaçlar pgibolojik değil ama insanın zihnini kapatıyor. Mantıklı düşünmeye engel oluyor resmen.

Geçen günlerde yapılan bir salaklığı yeni fark ediyorum. Çok büyük bir salaklık yapmışız. Yapmışım...
Her şeyi istanbuldan izmire taşımam gerekiyor en kısa sürede. Bunu planlayabilecek bir iş gücüm yok şu an benim amk. Bunun başında durmazsam her şey daha da taka saracak. illegitimate ile Legitimate arasında kaldım. Hangisini seçersem seçeyim diğer taraf patlayacak. Bir tarafın patlaması diğer tarafın hasarına göre daha az ama sonuçları farklı kişilere dokunduğundan dolayı tam kestiremiyorum. Ne yapacağım şimdi ben? Neyi seçeceğim?

Kafayı yiyeceğim yemin ediyorum. Bunların tek sebebi benim sinirli olmam. Ben sinirliyken adam akıllı düşünemiyorum ki amk. Sinirliyken aldığım kararların sonucunda hep mi bir şey olmak zorunda. Yemin ediyorum kafamı kökünden keseceğim en sonunda. Sıkıldım he.

Umarım sonucunda ben kendi kafamı kesebilirim. Can, lütfen kafamı sen kesme canım. Lütfen. Kör testereyle kesilmek hiç hoş olmaz.

Uzun zaman olmuş buz gibi soğuk su ile duş almayalı. Ilık ya da sıcak su ile duş almaktan sıkıldım. Önce kaynar suyla vücudumu ıslatıp birden en soğuğa çektim. insanın nefesi kesiliyor. Nefesler kesiliyor. Felç geçirmiş gibi oldum. Felç geçireceklere Allahtan sabır diliyorum şimdiden.

Çatıdan koca bir şehri izliyorum. Bu şehirde hayat akşam 10dan sonra bitiyor.

Kabullenemediğim şeyler hayatımı bitiriyor. Mide bulantısıdır, nefes alamamadır, yutkunamamadır, beynimin dönmesidir bunların hiçbiri canımı acıtmıyor. Bunların hiçbiri umurumda değil.

Karakterim çok inciniyor. Her dakika. Bu beyni susturamadığım için böyleyim. Birkaç sene öncesine bakıyorum, hiç kimsenin hiçbir şey bilmediği dönemler. Benim bilmediğim bir şeyler... O dönemleri çok özledim. Keşke hiçbir şey bilmeseydim. Ölmek eğer bilmemeye çare olsa idi ölmeyi tercih ederdim.

Olmuyor abi. Olmuyor. Beynimi durduramadığım her saniye bu acıyı çekeceğim. Mutluyken, gülerken, bir işle meşgulken, her ne olursa olsun bu değişmiyor.

Bu şehiri izlerken ağlamam için bir sebep yok. Ama bu satırları yazarken ağlamam için çok sebep var. Ne zaman kabul edebileceğim? Ne zaman?

Neden beynimdeki çoğu hafıza ameliyat sonrası silinmişken neden bu şey silinmiyor? Ben bu şeyle yaşamak istemiyorum. Bu şeyle yaşamak tüm hayatımı etkiliyor.

Keşke diyorum. Keşke. Ameliyat masasından kalkmasaydım. Tamam, ilkinden kalktım. ikincisinden kalkmasaydım. Bu acıyla, bu şekilde yaşamak yerine ölmeyi tercih ediyorum.

Vücudumda olan yaraların tek sebebi kendimi affedememem. Kendimi affedemiyorum. Hiçbir şekilde affetmeyeceğim. Neden bu kadar korkak, neden bu kadar gerizekalı, neden hiçbir şeyden haberim olmadığı için nefret ediyorum.

Sinirlenince dünyaları ayağa kaldırıyorum. insanları kendime yaptıracak kadar zeki, her şeyi bilecek kadar kontrolcüyüm. Ama bu olay karşısında...

Son bir sigara içip uyuyamaya gideceğim. Bir daha sigara içmeyeceğim, konusunu bile açmayacağım.

Yaptığım hataların farkındayım. Bir daha olmayacağını biliyorum. Ama bir şeyi değiştirmeyecek. Önemsenmeyecek bile.

Bazı şeyleri kabullenemiyorum. Asla kabul edemeyeceğim. Mide bulantısı, nefes alamama, yutkunamama ve nicesi. Çözümü yok mu bunların?

Satranç taşlarını dizdim. Bir piyon ile oyunu bitireceğim.

iyiyim. iyi olacağım. Zaten günden güne acılar azalıyor. Ömür boyu taşımak zorunda olduğum iz haricinde kafaya takmamaya çalışıyorum. Masaya yatan kişiyle kalkan kişi aynı değil kesinlikle. Beynimi almış huur çocukları. Hatırlayamıyorum diye kaç gündür ağlamaktan gözlerim görmüyor. Beynime ne yapınız huur çocukları. Bilincim kapalıyken nasıl ilaçlar verdiniz anasını gibtiklerim. Normal insana dönmüşüm.

Sinirlenince midem bulanıyor ve geçmiyor. 1-2 Saattir midem bulanıyor. Oysa bana ne amk? Beni ilgilendiren bir durum yok ama sinirleniyorum ve kendimi yiyorum. Ne zaman "Bana ne?" demeyi öğreneceğim çok merak ediyorum.

Cidden kendimi bu kadar sinir etmeye gerek var mı?

Beynimi gerçekten çıkardım. Baş ağrısıyla mücadele edemiyorum. Aslında insanlarla bu kadar yine içli dışlı olmak mı yoruyor? Bilemiyorum. Her neyse. Bu sene gerçekten benim senem. Kabul ettiğimden beri mutluyum. Hiç "acaba" demiyorum. Hiç bir şey olacak mı diye korkmuyorum. Hiç koruyamama ihtimalini düşünmüyorum. Her şeyi yine ben yönetiyorum. Her şey yine benim elimde. Mutluyum. Hiçbir şeyi takmıyorum. Geçmişime çektiğim sünger sayesinde bunlar. Geçmişimde ne varsa ne yoksa sildim. Hayatım boyunca affetmeyeceğim dediğim tek bir kişi vardı, onu bile affettim. Yani komple sildim. Sevmiyorum amk. Önüme bakıyorum. Yanımda olanlara bakıyorum. Yanımda olanların arasında göremiyorsam anasının dıbına yolluyorum beynimde insanları.

Mutluluk güzel bir şey. Umarım sonum Trotsky gibi olmaz.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://spy-museum.s3.ama...pril-16-2019-8586-axe.jpg }}
]]

insanlar, söylediğim şeylerin gerçeği yansıtmadığını, böyle bir şey olamayacağını düşünüyorlar. Çünkü onlara göre ben öyle biri değilim. Ben yalan söylemem arkadaşlar. Bazı şeyleri saklarım ama bu yalan söylemek değildir. Bana gelip bir şey sorduysanız doğruları öğrenirsiniz. Sizin şaka yaptığımı sandığınız konuların hiçbiri şaka değil. Size niye şaka yapayım mk?

Tamam, yalan söylemiyorum demeyeyim. Söylüyorum. Ama asla bunu kendi çıkarım için yapmıyorum. Çünkü, ben kendi çıkarlarımı korumak için yalan söyleyecek kadar düşük değilim. Sadece sizin çıkarlarınız için yalan söylerim. Sonrasında üzülmeyin diye...

Eger size bir şey söylüyor ama detayını anlatmıyor isem sonra o şeylerin gerçekleşmesini bekleyip gerçekleşince kendimi tatmin etmek için anlatmıyorumdur. Önemli olan kendimi tatmin etmem, tşk.

Birkaç sene önce çok sevdiğim birinin dediği gibi insanlarla sadece oynuyorum. insanların benim gözümde önemi yok. Birine çok iyi, birine çok kötü olmam için hiçbir sebep aramam. Ya da bir gün iyi, bir gün kötü olmamın altında bir sebep yatmıyor. Kafamı yaşıyorum.

Evinde kalmam, bana bir şeyler sunmam benim için önemli değil dostum. Sen de çıkarlarına uygun hareket ediyorsun sonuçta. Win win moruq.

D: Bir hayalin var mı? Hayatın için. Yani geleceğin falan.
R: Tabii, peki ya senin?
D: Tuhaf gelebilir. Bir gün mutlu olmak istiyorum. Herkes gibi ben de rahat olmak istiyorum. istediğim
R: Normal bir hayat.
D: Evet normal bir hayat.
R: Benimde tek istediğim bu. Sadece bu.

D: ilk kez ne zaman fark ettin? En sevdiğin adamın içindeki karanlığı.
R: Bunu hep biliyordum ama daha iyisini bulamayacağımı sandım. Yani seni bulana kadar.
D: Benimde karanlık yüzüm var. Evet var.
R: Bunu hiç sanmıyorum. iyi bir kalbin var D, sen P gibi değilsin. insanları incitmiyorsun.
D: Masum insanları... Masum insanları incitmem.

Evet, bugün benim doğum günüm. Bir yaş daha aldım ve bir sene daha yaşlandığımı hissediyorum iliklerime kadar.
Bu seneyi değerlendirmek gerekirse, son iki senenin sıradanlığında, az aksiyonlu, az stresli, az kaygılı bir yıl oldu benim için.
Bu sene diğer senelere göre daha az insan tanıdım. Daha az insanın derdini dinledim. Daha az kendimi geliştirmiş gibiyim. Tanıştığım kişilerinde bana bir katkısı olmaması bu seneyi tamamen vasat bir sene olarak ilan etmeme sebep oldu.
Bu sene de diğer seneler gibi her zaman haklı çıktım. Her daim haklı çıkmanın verdiği yorgunlukla yaşıyorum. Gerçekten her daim haklı olmak kadar kötü bir şey yok. 6. His mi diyorlar buna? Bilmiyorum.
Ama düşündüğüm şeyler genel olarak gerçek çıkıyor. Bir kişiyi tanımama, görmeme ya da konuşmama gerek yok. Kişi hakkında tahminlerim doğru çıkıyor hep. Ya da bir kişinin ne düşündüğünü, derdinin ne olduğunu anlayabiliyorum.
Bazen bu yaralıyor ama. "Belki bu sefer haksız çıkarım, belki bu sefer sadece saçma düşüncelerdir." diyorum ve umut ediyorum, öyle olmaması için. Ama sonucu değişmiyor. Düşündüğüm şekilde oluyor hep.
Normal insanlarda düşüncelerimin gerçekleşmesini görmek sevinç verici ama sevdiğim insanlarda bu hiç öyle olmuyor.
Biliyorum, ne yapacağını biliyorum. Sonucunda ne yaşayacağını biliyorum. Neden yapacağını biliyorum. Ne yaptığını biliyorum. Her şeyi biliyorum. Onun 6 ay sonrasında yaşıyorum. 6 Ay sonra ne yaşayacağını, ne hissedeceğini biliyorum. Her şeyi...
Ama bilmem bir şeyi değiştirmiyor. Ne diyeceğim? Yapma mı diyeceğim? Niye diyeyim ki? Bunu niye yapayım? Yaşadığı hayat onun hayatı. Dışarıdan müdahalede bulunmadan kendi kararlarıyla kendi aldığı aldığı kararların sonucunu yaşaması gerekiyor herkesin.
Hayatımda aldığım kararların neredeyse tamamında yanımda olan, yaşadığım sıkıntılarda her daim ne olursa olsun yanımda olan kişiyi bile uyarmadım ki ben. Uyaramam çünkü. Uyarmam onun belki tüm hayatını değiştirecek, iyi ya da kötü. iyi olması sıkıntı değil ama ya kötü olursa? Uyarırsam sonucunun ne olacağını bilmiyorum.
Ben, sonunu bilmediğim hiçbir şeye girmem eğer çıkarım yoksa. Mesela bazı şeylerin sonunu bile bile devam ettim. Biliyorum nasıl biteceğini. Sadece ne zaman biteceğini bilmiyordum. Bu da benim elimde olan şeyler değildi. Karşılıklı çıkar ilişkilerine hiçbir zaman karşıt olmadım.
Mantık ilişkilerinin aşk ilişkilerinden daha iyileştirici olduğunu düşünüyorum. Mantık ilişkileri her daim benim için avantajlı olmuştur.

Her neyse.

Evet, bir sene daha insanların hayatlarını oyun hamuru gibi şekillendirdim.
Evet, bir sene daha kendi çıkarım uğruna her şeyi, herkesi riske attım.
Evet, bir sene daha insanların düşüncelerini manipüle ettim.
Evet, bir sene daha insanlardan tiksinti duydum.
Evet, bir sene daha insanlar benden tiksindi.
Evet, bir sene daha narsistliğim devam etti.
Evet, bir sene daha mücadele verdim.

Ben, bunlardan şikayetçi değilim. Narsist olmam, insanların benim hakkımda düşünceleri. Hiçbir şey umurumda değil. Ben, benim için önemli olan tek şeyi kaybettikten sonra bir şeylerin mücadelesini vermeyi bıraktım.
Şu an, son 10 senemin belli olduğu yerdeyim. Yaşadığım bu 10 senenin nasıl geçeceği, her şeyin planlandığı o mistik yerdeyim. Burası gerçekten çok mistik benim için.
Yanımda ise o kişi.

Beni insanların gözünde Tanrı gibi gösterip aynı insanların gözü önünde hiçbir değerimin olmadığını gösteren o kişi.
Bana hayatımda göremeyeceğim, yaşayamayacağım şeyleri gösterip yaşatıp sonra hiçbir değerimin olmadığını gösteren o kişi.

Evet, sen olmasaydın belki bu kişi olmazdım. Belki bu kadar kendimi beğenmezdim. Belki hiçbir zaman insanların hayatlarıyla ilgilenmeyecektim.
Sıradan bir insan olacaktım belki. Sıradan biri olmayı çok isterdim. Senin olmadığın bir hayatı çok isterdim. Senin olmadığın bir hayatta, kuzey ışıklarını onunla beraber izleyebildiğim bir hayat için her şeyden vazgeçerdim.
Hatta, sadece senin olmadığın ve onun olduğu bir hayat için her şeyden vazgeçerdim.

Evet, bu karakteri sen yarattın. Evet, bu karakteri yaratmak için tüm bilgi birikimini aktardın. Her şeyinle mücadele ettin. Evet, benim için her şeyi yaptın.
Ama beni sadece bir köle olarak yetiştirdin. Senin işlerini kolaylaştırmak ve sen bu insanlardan sıkıldığında bile o insanları dizginleyecek, onları kırbaçlayacak bir vahşi istedin ve yarattın.
insan pgibolojisi öğrettin, çünkü insanları en kolay şekilde dizginlememi istiyordun.
Vahşiliği öğrettin. insanlara nasıl kendi rızalarıyla işkence edebilirsin diye bir insana niye öğreti verirsin?
Pgibolojik, fiziksel, cinsel. Her türlü zarar verecek şeyleri öğrettin. xx Yaşındaki çocuğa...

Sadece birkaç sene sonrasında insanlar üzerinde nasıl bir etki oluşturacağını görebilmek için her şeyi denettirdin.
"Kaçacak yeri olmayan saldırır diyorlar. Karanlık bir oda gibi düşün. Ona kapı deliğinden düşecek bir ışıktan bile daha az ışık süzmesi göster ve tüm umutlarını sen yönet."

Ya bir insan xx yaşındaki çocuğa neden böyle bir şey der? xx Yaşındaki çocuğa niye bunları anlattın? Çocukluğumu bile yaşattırmadın bana.

Her neyse.

Evet, tüm bunların başladığı yerdeyiz. Yüzlerce yıllık bir yerde bulunmak bana hep garip bir hava yaşatmıştır. Artık seninle mücadele edemeyeceğimi biliyorum. Sana ne yaparsam yapayım zarar veremeyeceğimi biliyorum.
Sana karşı gelmenin sadece beni yavaş yavaş zehirlediğini biliyorum. Sana karşı geldikçe bir şey değişmiyor. Neden sana karşı geleyim ki?

Tam 10 sene önce olduğu gibi. Kabul ediyorum teklifini. Detaylarına boğulmadan. Ne istiyorsan tamam, kabulüm.

Arayış içerisindeydim. Müslümanlıktan ateistliğe geçen bir genç gibi. Ya da farklı bir dinden farklı bir inanca. Bu şeyin içinden kurtulmak istiyordum. Kendimi bulmak istiyordum aslında. Kendimin bu olduğuna inanmıyordum. Ben, gerçekten narsist biri değildim. Ben narsist biri bile değildim. Ben, narsistlik yapan biriydim. Yani böyle diyordum kendime. Onun bana verdiği şeyler sonrasında narsist duygular içerisinde olduğumu sanıyordum. Ama her şey ortaya çıkıyor. 4. Sene bu sene. Ne değişti? 4 Senedir uzak kalmaya çalışıyorum. Bir gram eksildi mi? Eksilmedi. Ben, buyum.

Benim böyle olduğumu bildiğin için beni seçti zaten. Beni tanıyordu. Neler yapabileceğimi biliyordu. insan sarrafıydı çünkü. Beni bu yüzden özellikle bu şekilde yetiştirdi.

Neyse, bunlar önemsiz şeyler. Ben, gerçek kimliğime geri dönüyorum. Artık korku yaşayacağım bir şey yok. Acaba ona zarar verir mi benim yüzümden? diye korkmama gerek yok. Artık, benim insanlara vereceğim zararın dozunu ayarlayamamaktan korkan insanlar olacak. Daha öncesinde benim sinirimi, kinimi görmüş, yaşayanları görmüş insanların korkuları olacak. AOÖ belgeselini izledim. Basit şeyler yapılmış. Mahkemelere suç duyuruları falan, iftira olarak. Ben 15 yaşında Ağır Cezada yargılanırken bilerek avukat tutmamıştım mesela. Kendimi nasıl savunmam gerektiğini bildiğimden. Zeki bir 15 yaşındaki çocuğun alt edebileceği şeylerle uğraşacak kadar küçük değiliz. Harbi he, 15 yaşındayken karşı tarafın avukatı ve aile bakanlığının avukatının 200-300 sayfalık "kanıt"larına rağmen ben kendimi savunabilmiştim. Çünkü bana sadece pgiboloji öğretmedin. Sadece insanlara nasıl acı çektireceğimi öğretmedin. Sen bana her bildiğini öğrettin.

Korku yaşayın arkadaşlar. Korku. Titreyin. Ben çok korkuyordum çünkü koruyamamaktan. Sizler de korkun. Aklınızı kaybetmemek için. Yaşayacaklarınız için.

Nerede Kalmıştık?

Exif çekilen fotoğrafın bilgilerinin tutulduğu bir dosya türüdür. Örnek olarak sizler bir fotoğraf çektiniz telefonunuzda, bunu arkadaşınıza attınız. Arkadaşınız sizin hakkınızda detaylı bilgi edinebilir.

Sözlüğe çeşitli uzuvlarını atan sözlüğün gelmiş geçmiş en büyük huur evladı olan hairy pussy adlı üyenin attığı fotoğrafın Exif bilgilerine beraber bakalım.

Öncelikle fotoğrafın linkini kopyalamamız gerekiyor. Baş huur evladı fotoğrafı hızlıresime yüklediği için hızlıresim.com\'un direkt linki değil, görsel uzantılı linki kopyalamamız gerekiyor. Yani sonunda .jpg, .png gibi bir uzantı olması gerekiyor.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://i.ibb.co/gWCs50H/...-2024-02-14-032339130.png }}
]]

Linki aldık, ne yapacağız? Derseniz. Online Exif bilgileri veren siteler var. Jimpl.com aralarında en sevdiğimdir. Sizler de basit düzeyde bir Exif bilgisi elde etmek istediğiniz için bu siteyi kullanabilirsiniz.

Siteyi açıyoruz. Baş huur evladı fotoğrafı 3rd parti bir site üzerinden yüklediği için link alanından tarama yapacağız. Kopyaladığımız linki \"or upload from URL\" alanında yer alan kutucuğa yapıştırıyoruz ve yanındaki bulut ikonunu kullanan yükleme butonuna tıklıyoruz.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://i.ibb.co/CMck1H4/...-2024-02-14-032816294.png }}
]]

Ta daaaa! Karşınızda fotoğrafın Exif bilgileri. Eğer Exif bilgileri gizlenmedi ise fotoğrafın çekildiği cihaz bilgisi, fotoğrafın çekildiği tarih ve daha önemlisi fotoğrafın çekildiği konumu görüntüleyebilirsiniz.

Bunu da sizlere nasıl kanıtlayacağım?

Baş huur evladının attığı fotoğrafta kaldırımları inceleyelim.
Sağdan sola olacak şekilde: Ağaç, açık tonlu kaldırım, görme engelliler için yürüyüş yolu, açık tonlu kaldırım ve koyu tonlu daha küçük kaldırımlar.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://i.ibb.co/31kx2c5/...-2024-02-14-033443615.png }}
]]

Sitede verilen lokasyonu kontrol edip Google Maps üzerinden aynı lokasyona gittiğimizde karşımıza çıkan kaldırımlara bakalım.

{[InciListeHaberYap]}
[[
{{resim: https://i.ibb.co/m0rk7Lx/...-2024-02-14-033519299.png }}
]]

Gördüğünüz gibi, kaldırım taşları uyuşuyor. Yani, fotoğraf tahmini olarak paylaşılan konum ya da civarlarında 2023-11-28 10:44'de, kaçak Xiaomi ile çekilmiş. KAÇAK XiAOMi NE AMINA KOYAYIM :DDDD

Her neyse. Exif dediğimiz şey budur işte. Sağa sola fotoğraf atarken dikkatli olun.

Yasal uyarı: Bu tarz araştırmaların herhangi bir yaptırımı yok, özel hayatın gizliliğini ihlal eden bir durum da. 3rd parti sitelere fotoğrafınızı yüklemeyin. giberler.

"Sen bu dünyada yaşayan en garip yaratıksın. insan bile değilsin yaratıksın. Saf kötülüğün temsilcisisin. insanların acı çekmesinden zevk alıyorsun."

Pandemi zamanı büyük bir sıkıntı yaşadın. Tamam. Sıkıntı yok. Tüm işlerin durdu. Pandemi sürecinde tüm herkesin durdu ama neyse. Tamam. Durabilir, sonuçta hayat bu. Peki senin pandemi öncesinde kazandıkların? Pandemi devreye girdi diyerek elinde ne var ne yoksa satman? Kendini emekli ettin. huurnu emekli ettin. huurna ev aldın. Telefonunda yeni huurlar çıktı. Benim numaram senin telefonunda hiç olmadı, hiçte önemsemedim. Abimleri bile isim soyisim ile kaydedip başkalarını \"x oğlum\" diye kaydetmen de hiç önemli değil. Sen, yoğun bakımdayken, doktorlar kötü konuşmaya başladığı an çok sevdiğin oğlun, prensin senin kartlardan 400K harcama yapmış. Öncesinde değil bak. Senin için kötü konuşmaya başladıklarında. Yani, öleceğin anlaşıldığı zaman. Tamam, yapsın. Sonra? Reddi miras vermiş bir de. Pandemiden bu güne kadar sattığın mal varlıkların 20 milyonun üzerinde. Bu paradan 1 lira bile istemedim ya da istemedik. Hiçbir şey istemedik zaten. Şimdi de senin kardeşinin evi senin üzerine diye bizden bu borcu kapatmamız isteniyor. Dün, daha doğrusu pazar günü bu yüzden toplandı bizimkiler. Hiçbir şey demedim. Gittim 500K\'ya yakın para ödedim. Lafını yapmadım. Bugüne kadar bana bir şey olursa bu para şu kişiye şu kadar, bu vakıfa bu kadar diye böldüğüm parayla gittim senin huur evladı oğlunun sana yıktığı borcu ödedim. Gasilhane'de yüzüme bakmayan kardeşin için. Cenaze namazından sonra beni görüp yüzünü çeviren kardeşin için. 16K dolar, bir şey değil. Ama insan üzülüyor biliyor musun? Şeyden üzülüyor, bu parayı başkaları daha hayırlı bir şey için kullanabilirdi diye.

Yeni uyandım. Bir iki saattir uyuyorum. Sadece rüyamda haklı olduğuma dair bir ses duydum. Tek duyduğum buydu. Biliyorum canım, ben her daim haklıyım. Biliyorum. insan zekası işte. 3 IQ'ya sahip huur evlatları yalan söyleyebileceğini sanıyor. Analarını gibeyim ben onların. Şimdi, uyumaya devam etmeye çalışacağım. En azından birkaç saat daha amk.

Tiksinç insanlar. Arkasından tonla laf söylediğin kişinin yüzüne nasıl bakarsın ya? Arkasından söylemediğin kalmamış, her şeyi söylemişsin, karakterine laf etmişsin ama yüzüne bakıyorsun. Bir de utanmadan arkadaşlık ya da daha ilerisi ilişki falan kuruyorsun. Tiksinç ahraz huur çocuğu. Midesiz huur evladı. Ulan arkasından küçük bir laf bile söylesem o kişiyle yüz yüze gelmemek için bahane uydururum. Siz bir de hayatınıza alıyorsunuz. Sırf çıkarlarınız için. O an yanınızda olması için. Ananızı gibeyim ya. Karaktersiz insanlar. Sen var ya sen, bunu yapan huur evladı. Senin ananı çok pis gibicem. Öyle bir anda müdahalede bulunacağım ki şok olacaksın.