/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +8
    kardeşim varmış.

    Ortak dertler, ortak acılar, ortak tecrübeler insanları kardeş gibi yapar o yüzden hitabımı abes karşılamayın.
    ···
  2. 2.
    +8
    Beyler aynı tecrübeyi yaşamış, aynı acıları tatmış, aynı hayal kırıklıkları ile mücadele etmek zorunda kalmış bir kardeşiniz olarak yazıyorum..

    Neler yaşadığınızı o kadar iyi biliyorum ki;
    .
    .
    ilk başlarda her şey güllük gülistanlık. Canım cicimler. Takılmalar etmeler. Öpüşmeler koklaşmalar. Dünyanın en mutlu erkeğisiniz. Deli gibi seviyorsunuz sahipleniyorsunuz, o sizi seviyor (mu acaba?).. Hayaller, planlar kuruluyor. Bu şekilde bir müddet aşk sarhoşluğu devam ediyor. 1 yıl, 3 yıl belki daha fazla..
    .
    Sonra bam! Her şey tersine dönüyor. Tripler artıyor, memnuniyetsizlikler hat safhada. Aşkımlar, bitanemler azalıyor. En ufak şeyde tartışmalar çıkıyor. Ne olup bittiğinden haberiniz yok (değil mi?).. Sevdiğiniz kızın tavırları, davranışları, sözleri, sesi.. Artık yabancı gibi.. Siz hatayı kendinizde arıyorsunuz. Ne yaptım lan? Acaba bilmeden üzdüm mü? (ah benim saf kardeşim, ah be saf kendim! )
    .
    Sonra yumurtluyor sizin ki, çıkarıyor ağzında ki baklayı. Olmuyor diyor, seni üzmek istemiyorum (sanki su an üzmüyor ya kevaşe, bilmiyor ya ağzından çıkanların ağzımıza sıçtığını), ilerde işler ciddiye bindiğinde araya aileler girdiğinde ayrılırsak daha kötü olur. Ve son noktayı koyuyor: biz birbirimize göre değiliz!
    .
    Şimdi mi anladın diyorsun, bunca yıl sonra mı? Çaresiz gibtir olup gidiyorsun. Elinde telefon belki pişman olur arar mesaj atar diye bekliyorsun. Çünkü sen onun söyledikleri ile kafanı meşgul ediyorsun, bunlar ufak tefek şeyler diyorsun hallolur. Anlar hata yaptığını.

    Halbuki işin aslı bambaşkadır. Sana söyledikleri sadece gerçeklerin maskesidir. Altında duymak bile istemeyeceğin, gururunu beş paralık edecek, özgüveninin dıbına koyacak gerçekler yatmaktadır.
    ···
    1. 1.
      +2
      Panpa amk ibretlik tespit yaptın üzdün bi de :(
      ···
  3. 3.
    +5
    Gerçekler.. Acı gerçekler..
    .
    Gerçekler illa ki gün yüzüne çıkar beyler, bunun kaçarı yok. Er ya da geç çıkar. işte tüm bu gerçeklerle yüzleşince, tüm olan biten anlam kazanıp ilişkinizin neden sona erdiğini öğrenince (daha doğrusu bir müddet sonra, önce gururunuzun, özgüveninizin tazelenmesi gerek- ki bu süreç adamın dıbına kor-) ulan dersiniz. ulan !

    Ne mal adammışım, ne safmışım.

    Ne kadar körmüşüm.

    Başkası varmış. Başkası her zaman vardır beyler. Böyle bir durumda hep bir başkası vardır. Ya sizden daha yakışıklı, ya daha şişkin cüzdanlı, ya daha iyi giben birisi..
    .
    Kızlar böyledir beyler. Sizden bir tık üstte birisini görüp etkilenirlerse sizi anında tekmelerler. Hani seviyodun? Hani aşıktın? Hani aşkındım? Yok beyler yok, bunlar onlar için süslü laflardan, sizi elinde tutabilmek için sıçılmış sözcüklerden başka bir şey değildir!
    .
    Gerçekler demiştik. Gerçekler gün yüzüne çıkar..
    Size trip atarken başkasına güldüğü, size memnuniyetsizliğini her dakika ifade edip hayatınızı zehir ederken başkasının kollarında haz duyduğu, siz bir elinizde telefon bir elinizde bira duman altı sabahlarken, onun başkasının kollarında sabahladığı gerçekleri yüzünüze şamar gibi iner.
    ···
  4. 4.
    +5
    Evet kardeşlerim. Gelelim sözün özüne.

    Bundan sonrası tamamen sizin elinizde.
    .
    Ya o yediğiniz şamar sizi yere serecek, aduket yemişe döndürecek, dıbınızı zütünüzü dağıtacak. Hayatınızı yaşanmaz hale getirecek ki bu durum sadece sizi değil çevrenizi de ( ailenizi, arkadaşlarınızı, dostlarınızı kısaca sizi sevenleri – ama sizi gerçekten sevenleri- ) olumsuz etkileyecektir. Bir kevaşe kaç hayatı mahvetti değil mi? Değer mi? Değmez...
    .
    Ya da o şamar sizi kendinize getirecek, ensenizden içeri kar sokulmuş gibi zıplatacak, soğuğu hissedeceksiniz, ya da sıcağı, havayı, nefesi.. Yaşadığınızı anlayacaksınız. Kendiniz için yaşadığınızı. Gözlerinizi açacaksınız beyler. Maymun gözünü açacak !

    Hayat etrafınızda akıp giderken siz bir kenarda oturmayacaksınız. Hayatın akışına ortak olacaksınız.
    .
    Şimdi diyeceksiniz ki iyi diyorsun kardeşim hoş diyorsun da o kadar kolay mı dıbına goyum.. Söz geçmiyor ki hislere, göğsümün üstünde ki buzağı kalkmıyor ki !
    Kolay değil beyler. Evet kolay değil. zütünüze şişe sokmuşlar gibi oluyor oturamıyorsun bir süre ya da üstünüze beton dökmüşler gibi kalkamıyorsun dıbına goyum. Öyle gibik bir durum. Ama dediğim gibi her şey sizin elinizde. Eğer atlatabilirseniz, bu iradeyi gösterebilirseniz, bir anlık gibmişim huuryu hayatımı onun için heba edecek değilim ya deyip doğrulabilirseniz; işte o zaman bana hak vereceksiniz. ( hatta belki ulan ergonomik giben biri vardı adam haklıymış deyip manevi bir şuku gönderirsiniz )
    ···
  5. 5.
    +3
    Ben çaktırmadan kendi hikayemi de anlattım beyler. Durum bundan ibaret. Benim gibi bu durumları yaşayan panpalarımı görünce yazmak istedim belki faydalı oluruz. Hikayemin sonundan da bahsetmek isterim küfretmezseniz. ( Buraya kadar okudun devdıbını da okuyuver mk )
    .
    Tekmeyi yedikten, yukarıda bahsettiğim pgibolojik bunalımlardan birkaçını yaşayıp uyanışa geçtikten bir müddet sonra aradı beyler. Tam unuttuğum anda (unutmak zordur beyler bilen bilir), tam hayatımı düzene sokup belli hislere kavuştuğum, hayat belirtisi göstermeye başladığım anda aradı.

    Özür dilerim* dedi. Pişmanım affet* dedi.

    4 yılımı verdiğim, hayallerime ortak ettiğim, canımdan çok seviyorum dediğim kadın geri dönmüştü beyler. Normalde kollarımı açar hoş geldin derdim, sımsıkı sarar bir daha bırakmayacağım derdim, kokusunu içime hapsederdim. Belki o da öyle bekledi, kendinden emindi belki, beni affeder nasılsa diye düşündü, bilemiyorum.
    .
    Ama işler öyle olmuyor beyler, işler öyle olmuyor kızlar!
    .
    Evet bana döndü ama hayatımın belli bir kısmını korozyona uğrattıktan, aşındırdıktan, gibtikten sonra döndü. Ayaklarının altına gururumu alıp, beni aldatıp, belki de benimle dalga geçtikten sonra döndü.
    .
    Başkasının kollarından çıkıp öyle döndü beyler.
    .
    Ben bunu kaldıramazdım. Kim kaldırabilir ki ? Buna ne insanın gururu müsaade eder, ne de midesi !

    Velhasıl kelam gibtiri çektim beyler. Ağladı, sızladı, yalvardı.. inanır mısınız bana bunca şeyi yaşattıktan sonra dahi onun ağlamasına dayanamadım. Acıdım lan! Üzüldüm onun için.

    Kızlar sözüm size (belki okuyan vardır sanmıyorum da) sevgi öyle basit bir şey değil, çocuk oyuncağı değil, yapboz tahtası hiç değil ! Siz böyle bir sevgiyi hiç tadamayacaksınız, sizin hayatınızı giben biri için üzülebilmektir sevgi, size onca kazık attıktan sonra dahi ona kıyamamaktır. Neyse..
    .
    Ona belli etmedim tabi üzüldüğümü, onu hala düşünebildiğimi bilmemesi gerekiyordu çünkü. Olmayacağını, olamayacağını izah ettikten sonra – reddedilişi kabullenemedikten sonra biraz da tersleyerek- yollarımızı hiç birleşmeyecek şekilde ayırdım.
    .
    Doğru mu yaptım yanlış mı yaptım bilemem , belki ne dangalak adammışsın diyeceksiniz belki hak vereceksiniz çok da gibimde değil, ama pişman değilim beyler. Şu an bile bir kez olsun ulan keşke kabul etseydim demedim.
    .
    izler olacak beyler, yaralar iz bırakır. Ama o izler utanılacak lekeler değil ders alınacak simgeler olsun. Tecrübelerinize ve kendinize güvenin.

    Hayatınızı gibip atan bir kevaşe için tüm kızlara da cephe almayın böyle bir şey çıkartmayın mevzudan.. Ama değer verirken abartmayın.. Kimseye gereğinden fazla değer vermeyin. Yoksa tarih tekerrür eder yine üzülen siz olursunuz..
    Tümünü Göster
    ···