/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +30 -1
    ulan ibineler bir aşk acımız var onu paylaşalım dedik ayıp ettiniz. hayat toz pembe değil dıbına koyim hep zuhali gibicek değilim herhalde. neyse devam ediyorum.

    ertesi gün okula gitmedim. yine kendim çalışıcağım bahanesiyle sağlam bir uyku çektim.uyandığımda annem zuhali de bize çağırmış, kahvaltı hazırlıyorlardı.
    http://www.hanimefendi.co...din-tisort-modelleri1.jpg
    böyle bir şey vardı zuhalin üzerinde. göğüsler fora anlayacağınız.aramızın tekrardan samimileşmesiyle benim aklımda "neden olmasın?" soruları da oluşmaya başlamıştı. ancak ne bir hamle yapıcak fırsatım, ne de zütüm vardı.
    ben bunlara takılmak için
    "oo kolay gelsin hanımlar" tarzı bir laf söyledim. gülüştüler.
    annem,
    "bcd zuhal ablan çok övdü beni sana, gurur duydum valla. afferin benim oğluma. hep böyle yardımsever ol bak."
    tabii tabi.
    zuhale bakarak
    "anne benim bir şey yaptığım yok valla, zuhal abla sağolsun zehir gibi. ne anlatsam anlıyor."
    zuhal abla hafif gülerek
    "sağol bcd ama hakkını yemeyelim. senin gibi öğretmen zor bulunur valla."
    bilmiyorum hepimizin anladığı şeyi mi kastetti.
    "sınavlar ne zaman zuhal abla senin?"
    "temmuzda canım , daha vaktimiz var dert etme sen."
    canım mı? canım? CANINI YERiM LAN.
    bu laflarla açıkçası tahrik olup, peteği unutmuştum.
    "oo iyi o zaman, diğer derslerini de ihmal etmiyosun dimi?" bir öğretmen havasında, tembihleyerek söylemiştim bunu.
    "yok yok etmiyorum"
    etmemesi lazımdı zaten. aklı başında hiçbir kadın bu durumda olupta edemezdi.
    kahvaltıyı ettik, ardından balkona çıktı annemle zuhal. bende odamda biraz diğer derslere bakıyordum. susamıştım, su almak için kalktım gittim mutfağa.
    ben bardağı doldururken, masanın üzerinde bir telefon vardı beyler.
    gidip daha yakından baktığımda zuhal ablanın telefonu olduğunu anladım.
    ulan bir yanım telefonu kurcalamak, bir yanımda orda bırakmak istiyor yakalanma riskine karşın.
    ama maalesef , pusula manyetik alanın etkisinde kalarak savaşa atılırcasına bana yönümü göstermişti.
    gidip telefonu aldım, kilit falan yoktu. açtım direkt.
    ···
    1. 1.
      +34
      "bilmiyorum hepimizin anladığı şeyi mi kastetti" kalktı inmiyor mutlumusun
      ···
      1. 1.
        +1
        güldüm bin
        ···
    2. 2.
      +12
      sen p**liğinemi yapıyon bunu amk inş seni o zuhalin kocası salih zükerde bidaha böyle yarıda kesmessin mk seri yolla
      ···
    3. 3.
      +1
      Kardes sen bu zuhale benzeyen kariyi zuhalin ustundeki elbiseyi felan bizi iyice azdirmak icinmi arayip bulup atiyorsun anlamis degilim
      ···
    4. diğerleri 1
  2. 27.
    +31
    akşam oldu, yemeği falan yedim ben. mesaj attım zuhal ablaya müsaitler mi değil mi kontrol etmek için, ardından gittim kitapları alıp.
    kapıyı açtı, geçtim salona. salih abi yok gibi görünüyodu.
    "salih abi yok mu abla?"
    "yok bcdcim ya , biz ders çalışıcaz diye kahveye gitti o."
    "anladım"
    "burda mı çalışıcaz abla?"
    "valla sana neresi uyarsa, öğretmenlik yapıcak sensin bugün:)" dedi.
    "iyi madem burda çalışırız"
    bende o sıralar matematikte pek ilerlemiş sayılmazdım, en baştan beraber çalışmaya başladık. bir kaç kağıda ben kimi formülleri yazıyor, mantıklarını falan anlatıyordum. bir sözelciye göre kafası basıyordu açıkçası. çoğunu anlamıştı anlattıklarımın.
    soru çözmeler, konular falan derken biz 3 saati hiç farkında olmadan devirmiştik. o sırada da salih abi geldi. saat 11 olmuş. yarın devam ederiz diye sözleşerek ayrıldım ben bunlardan.
    eve geldim, yeterince çalıştığımı düşünüyordum. geçtim pc başına, biraz şarkı falan dinledim sonra yattım uyudum. yarın dershane vardı.
    bu sefer sabahçıydık. dıbına kodumun programı değişikti. her neyse gibe gibe gidicektik.
    kalktım uykulu uykulu, duşumu yine aldım. çıktım evden dershaneye.
    sınıfa bu sefer geç kalmışım, peteklerin sırasının yanındaki sıra boştu bir tek, kader diyerek biraz motive ettim kendimi. geçtim oturdum oraya, kitabı çıkartmayı düşündüm fakat 2 dk vardı zile. bende çıkartmadım.
    ···
    1. 1.
      +17 -2
      vay mk adama bak ders çalışacaklar diye kahveye gitmiş ben olsam ağzını burnunu kırardım amk
      ···
    2. 2.
      +15
      salih abi tam bir gavatmış
      ···
    3. 3.
      +7
      Grup sexe bağlıycak dikkat edin
      ···
    4. 4.
      0
      salih abi kaldık
      ···
    5. diğerleri 2
  3. 28.
    +30 -1
    sürekli onları izleyerek özgüvenimin tekrar yıkılacağını biliyordum. en iyisi kafamı başka şeylere odaklayarak önüme bakmaktı.
    kafamı eğerek bu sefer kafamı daha çok meşgul edicek şeyleri düşünmeye başladım.
    ben derin bilimsel konuların arasında yüzerken peteğin sesini duydum.
    "aa bcd"
    duymamazlıktan gelmem gerekiyordu, kafamı öne eğerek dalgınmış gibi devam etmem...
    fakat olmadı işte. yapamadım.
    kafamı çevirdim o tarafa.
    "bcd dershaneye mi?"
    "evet, sen?"
    burda olayı çoğullaştırmayarak bir kabalık yaptığımı sonradan fark ettim.
    "bende dershaneye gidiyorum, beraber gidelim istersen?"
    "oluur"
    "ha bu arada özür dilerim tanıştırmadım. bu kuzenim tuğrul. tuğrul, bu da dershaneden arkadaşım bcd."
    olmuştu beyler.
    kader bir kez daha yüzüme gülmüştü.
    petek artık sadece bana kalmış gibi geliyordu.
    o an sevinçle direkt gülümsedim ve el sıkıştık tuğrulla.
    "demek bcd sensin ha, petek anlatmıştı seni dün bana. başarılı bir öğrenciymişsin tebrik ederim."
    oha lan
    petek beni anlatmıştı, sadece derslerimi anlatmış gibi duruyordu ama olsun. anlatmıştı lan işte
    "hehe teşekkür ederim, çalışıyorum işte bir yerlere gelmek için"
    yolda biraz daha sohbet ettim tuğrulla. kendisi ismini veremeyeceğim sağlam bir üni de sağlam bir bölümde okuyordu.
    üniversite için her türlü konuda yarıdm edeceğini belirterek en son dershanenin önünde ayrıldı yanımızdan.
    petekle sınıfa çıktık, sınıfta yine az kişi vardı.
    petek arkadaşının yanına geçerek beni de arkalarına çağırdı(fesatlık yok muallakler), bende oturdum oraya.
    dershane bitti bir şekilde. petekle daha da samimileşiyorduk. fakat hislerimiz aynı mıydı emin olamıyordum.
    ben eve vardığımda evdekiler salona oturmuş, televizyon kapalı bir vaziyette, ciddi bir biçimde beni bekliyorlardı. o an soğuk soğuk terliyordum, babam karşısındaki kanepeye oturmamı, benimle önemli bir şey konuşacağını söyledi.
    sanırım yannanı yemiştim
    ···
    1. 1.
      +71
      Vay amk şuan ben bile tırstım sebebsizce.
      ···
    2. 2.
      +13
      yannanı yemiyecek beyler kesin babası derslerle ilgili bir şeye kızdı buda gerilim yaratıyor amk yermiyiz lan bu arada peteki de gibtir et zuhale yürü artık
      ···
    3. 3.
      +16
      Baban olduğunu daha yeni ögreniyorum 30luk karıyı gibenler genelde bin olur
      ···
    4. 4.
      +36 -2
      zuhal'i gibtiğine inanırım kuzeninin "demek bcd sensin ha, petek anlatmıştı seni dün bana. başarılı bir öğrenciymişsin tebrik ederim" diye bir cümle kurduğuna inanmam aq. tamam hayal ürünü yazdığın biliyoruz ama bu kadarda atılmaz
      ···
      1. 1.
        0
        31 de kalsın ye çuguladım panpa helal et
        ···
      2. 2.
        0
        canın sağolsun
        ···
      3. diğerleri 0
    5. 5.
      +9 -1
      Bi DAHA EHEHE DiYE GÜLERSEN ANANI GiBERiM
      ···
    6. diğerleri 3
  4. 29.
    +30
    eREZyon
    ···
    1. 1.
      +5 -52
      Ereksiyon o dıbına koyim
      ···
    2. 2.
      +71 -1
      Rez i büyük yaz böyle abazaları zaptedemiyoruz sonra
      ···
      1. 1.
        -3
        Haklısın panpa uğraşmıyım demiştim ama düzelttim
        ···
  5. 30.
    +26 -4
    neyse yavaştan ders oturuyorduk bununla.

    çalışma ortdıbını da anlatıyım size, burdan çıkıyor bir kaç olay çünkü.
    salonun ortasında bir masa var. iki tane sandalye var dip dibe. birinde ben, birinde de zuhal abla oturuyoruz. ama cidden dip dibe beyler, dizler hep temas halinde.

    masaya yerleştik. kitapları çıkarttık. açtı kendi önüne kitabı. tek tek gösterdi soruları vesaire. kitap bunun önünde duruyordu, kendi önüme alarak bir tane soruyu çözdüm ben buna, anlattım.
    diğerine baktım aynı tip soru. dedim ki zuhal abla bunu da sen çöz bak burda anlattığım gibi olucak.
    tamam dedi bu aldı kitabı önüne. çözmeyi denedi fakat çok ufak bir hatası var bir yerde. bende hiç kitabı önüme çekmeden, direkt uzandım. şimdi hayal edebildiniz mi bilmiyorum. ama ben elimde kalemle kitaba uzanınca, benim kolum bunun göğüslerine temas etmeye başladı.
    şimdi ne kadar abla görürsek görelim. 18 yaşında, hayatında kız memesi ellememiş bir adamız sonuç olarak. e allahı var göğüslerde iri. böyle temas olunca bende yavaş yavaş bir hareketlenme oldu. ama zuhal abla bunun farkında mı bilmiyorum. her neyse ben soruyu gösterdim ona o şekilde, anlattım.o gün sadece böyle bir temas oldu, diğer yerleri anlatmadan geçiyorum sıkılırsınız zaten,en son ne zamanlar çalışacağımızı kararlaştırdık en son. ertesi gün yine okul olduğundan gibe gibe gittim eve saat 11 gibi.

    eve gittim ama o an da aklımdan çıkmıyor dıbına koyim. evdekilerde uyumaya başlayınca, ben çıkarttım malafatımı, bir güzel asıldım. hayatımda öyle boşalmamıştım beyler. 5 yıldır profesyonel otuzbirci olan ben, ilk gerçek kadın memesini düşünüp düşünüp attırmıştım. o an peteği falan unutup zuhal ablayı düşünürek uyudum.
    ertesi sabah okul klagib. burları geçiyorum hiçbir tak yoktu okulda, sınıf ortasında el şakası yapan muallak kılıklılar mı dersin, arka sırada çıkartıp derste asılanlar mı, sürekli toplanıp fısıldaşan kızlar mı. tam bir kültürsüzlük abidesiydi yani dıbına koyduğumun yeri.
    ben yine döndüm eve. bugün dershane de yoktu.
    dershaneni olmadığını düşününce bir mutlu olmuştum. fakat aklıma petek geldi tekrardan. ulan niye aklıma gelmemişti ki? şimdiki deyimle bir stalk yapıcaktım kızı. whatsapp durumudur, facedir twitterdır bir baktım. sevgilisi olduğunu gösteren bir işaret yoktu aslında. ama daha flört ediyor olabilirlerdi. yani hiçbir şey kesin değildi. bu sebepten içim hala buruktu. neyse giberim lan dedim(sadece lafta tabii) biraz ders çalıştım. bugün zuhal ablayla dersimiz yoktu. en son kitaba devam ederek uyudum.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +50 -13
      ulan asosyal adam doğru düzgün muhabbetinin bile olmadığı kızdan numarasını ne ara aldı da whatsapp durumunu inceler oldu kodumun yalancı kekomançisi seni. anlıyoruz, asosyallik prim getiriyor bu sözlükte. herkes kendinden bi şeyler bulacağını düşünerek okuduğu için bu yönde sallıyorsun sen de ama üsturuplu salla, az da olsa inanabilelim amk.
      ···
      1. 1.
        +19 -10
        ya kardeş kafan hiç mi çalışmıyo mk. en kötü arkadaşından almıştır sonuçta?
        ···
      2. 2.
        +7
        Çek 31 ini sus önemli olan evrenin sana bu hikayeden sonra 31 mesajı verip vermediğidir
        ···
    2. 2.
      +5
      Ayni whatsapp grubunda olmus olamazlarmi aq
      ···
  6. 31.
    +29
    zuhal ablayla o olaydan sonra ne yalan söyliyim özgüvenim yerine gelmişti beyler.
    bu sebepten hayata daha farklı bakmaya başlamıştım.
    tuhaftı lan, daha geçenlerde peteğin tuğrulla buluşmaya gittiğini öğrenerek hayata küsmüş olan ben, şimdi peteğe güzel görünmek için daha bi bakıyordum kendime. acaba ne değişmişti?
    bu soruları askıda bırakarak, aynanın karşısına geçtim.
    sakallar uzamıştı, 12 olduğum için okulda pek karışan yoktu. fakat sakallar bu şekilde beni olduğumdan daha çirkin gösteriyordu.
    sakalları bir şekilde yüzüme uyarladım. bakın bu önemli, birisine bir şeyin "yakışma" sı olayı, tamamen yüzdeki/vücuttaki çirkinliklere gidebilecek dikkati dağıtma ile alakalıdır. eğer isterseniz bu konuda uzunca bir yazı yazarım.
    her neyse, kendime bakma faslı bittikten sonra evden çıkmaya hazırdım. ilk kez kendimde bir şeyleri değiştirmiştim. ne kadar başarılı olduğumdan emin değildim ama yapmıştım işte bir şeyler.
    en son çantamı alarak evden çıktım.
    bizim evin bulunduğu sokaktan tam çıkarken kafamı kaldırır kaldırmaz salih abiyi gördüm.o anki duygularımı anladığınızı düşünüyorum.
    korku..
    gerilim..
    suçluluk..
    fakat salih abi olaylardan haberi olmadığını kanıtlar vaziyette bana sevecen bir tavırla iyi günler dileyerek yanımdan geçti gitti.
    bu da sevinmeme sebep olmuştu açıkçası. zuhal konusunu ne kadar giblemesemde korkuyordum.
    ben etrafı izleyerek yoluma devam ederken, yolda petek ve yanında tuğrul olması muhtemel bir çocuk gördüm.
    ···
    1. 1.
      +75
      Zalim bir petek bcd ye kan ağlatıyor
      gibini silahlandır
      tuğrulu döv
      peteği gib
      Brazzers uzerinden taktiksel gibiş oyunları şimdi ücretsiz olarak incisözlük com tr de
      ···
    2. 2.
      +8
      panpa şu çirkinlik şeyini bi anlat da tipimiz yerine gelsin aq. suriyeliye benziyom amk
      ···
    3. 3.
      +10
      zuhal ablanın capsini istiyoruz, benimde komşu fetişim var amk karı tam zuhal ablamız(!) gibi
      ···
    4. diğerleri 1
  7. 32.
    +27 -2
    bu part peteği geç diyen panpalarıma gelsin, yakın sigaraları dıbına koyayım.

    telefon titredi.
    1 yeni mesaj..
    1 yeni üzüntü,
    veyahut 1 yeni mutluluk.

    "bcd, yazdıklarına nasıl cevap verebileceğimi bilmiyorum. yazdıklarında gerçekten samimi olduğunu düşünüyorum. fakat ben bunların hiçbirini haketmiyorum bcd. sen benim için çok iyi bir arkadaşsın. öyle de kalmanı istemek zorundayım senden. bak yanlış anlama, gerçekten seninle bir alakası yok bu durumun. sadece olamaz bcd. seninle değil bir tek. hiç kimseyle olamaz bu sıralarda.gerçekten çok özür dilerim."

    https://www.youtube.com/watch?v=ZpA0l2WB86E

    zor be beyler.
    en güzel hayallerinizi süslersiniz onunla.
    artık öyle bir hale gelir ki o,
    kimimizin her yemeğe kattığınız baharat,
    kimimizin günde 5 vakit kıldığı namaz,
    kimimizin sigarası haline gelmiştir.
    artık onsuz kurulan hayaller, o kadar tat vermez size.
    ve bunun en kötü yanı nedir?
    o kadar alışırsınız ki bir süre sonra,
    o yemek baharatınız olmadan yenmez bir hal alır.
    gününüz, namazsız bir şekilde sona eremez artık.
    adeta, ağzınız sigara olmadan bir işe yaramıyor gibi gelir.
    işte, elinizden bütün bunlar alındığında sap gibi kalırsınız.
    beynininizi onunla hayal kurarak öyle bir şartlarsınız ki, onunla olamayacağınızı anladığınızda beyin bunu kabullenmek istemez ilk başlarda.
    rüyalarla avutur kendini bir zaman.
    bir zaman istemsizce onu izlerken bulabilirsiniz kendinizi.
    bir zaman siz hiç farkında olmadan onun gizli kuyruğu olmuşsunuzdur.
    bir zaman...
    bu olayın devamındaki mesajları yazmama gerek yok sanırım.
    o gün zuhal ablayla çalışıcaktık tekrar. ben evde, odama takılı halde kalmıştım. telefonum bir köşede.
    tahminen zuhal abladan 10 dakika aralıklarla gelmiş iki mesaj titretiyordu onu.
    gibimde değildi.
    gerçekten kötüydüm.
    ilk defa reddedilmiyordum.
    ama ilk defa koymuştu.
    aradan bir saat geçti.
    saat kaç olmuş bilmiyorum, kapı çaldı.
    annem açtı kapıyı. gelen zuhal abla.
    "bcd evde miydi semra abla?"
    ···
    1. 1.
      0
      Konunun en heycanlı kısmında m.koydun hikayenini mk
      ···
    2. 2.
      0
      iş farklı boyutlara mı taşınıyo ne * )
      ···
    3. 3.
      0
      Petek yanarlı dönerli huur tokmakçısı var ama aynı zamanda iyi kalpli
      ···
    4. 4.
      0
      Panpa Peteği geç demedik de zaten geç yazıyon o da kızın geç yazmasıyla sonra konuşalım demesiyle geçiyo
      ···
    5. 5.
      -9
      kimimizin her yemeğe kattığınız baharat,
      kimimizin günde 5 vakit kıldığı namaz,

      lkhkjhljkşklilş,
      ···
      1. 1.
        0
        Komik mi yarram
        ···
      2. 2.
        0
        komik pampa.
        ···
      3. diğerleri 0
    6. 6.
      +3
      elim gibimde okudum duygulandı o da heralde
      ···
    7. 7.
      +6 -1
      ooh annenin adını da öğrendik, bi ziyaretine geliriz artık semracığımın..
      ···
    8. 8.
      -1
      aq o ne biçim şarkı aç ordan bi ibrahim Erkal-Vur Dibine
      ···
    9. diğerleri 6
  8. 33.
    +23 -5
    "bcd! bir gelir misin?"
    "tamam zuhal abla"
    gittim bunların apartmana, çıktım yukarı kapıyı açmış bekliyor.
    "hoşgeldin, geç içeri"
    tamam diyerek geçtim.
    "ee, nasıl gidiyor dersler?" dedi.
    "iyi gidiyor zuhal abla valla, yapıcaz bir şeyler bakalım."
    "iyi güzel, yaparsın sen zeki çocuksun"
    "eheh sağol abla"
    biraz sessizlik oldu
    "bcd bende bu sene tekrar kpss ye girmeyi düşünüyorum. senin de çalıştığını görünce, beraber çalışabiliriz diye düşündüm ara ara. biliyosun tarih mezunuyum ben, istersen bu konularda ben sana yardım ederim. sende bana matematikte yardımcı olsan yeter."
    sevinmiştim beyler, zuhal abla tarih konusunda gerçekten iyiydi. hem birilerine bir şeyler öğretmekten hoşlanırdım ben.
    "tabii zuhal abla harika olur. bende matematik pekiştiririm bu sırada."
    "heh iyi o zaman, bu akşam yemekten sonra bize gelirsin, bakarız biraz olur mu?"
    "tamam bana uyar"
    böylelikle sözleştik.
    ···
    1. 1.
      +66 -3
      matematik ayağına anatomi çalıştırmış pekekent
      ···
    2. 2.
      +3 -1
      nikine verdim şukuyu bin
      ···
  9. 34.
    +27 -1
    1 saat sonra zuhallere gidince tek amacımın ne olduğunu gayet iyi tahmin ediyorsunuz.
    ben bu doğrultuda hazırlanarak(2 posta attım * ) anneme ders çalışacağımızı söyleyerek zuhallere gittim.
    kapıyı çaldığımda salih abi bana bir kafa koyarak beni yere yatırdı. zuhal gülüyordu.
    tamam beyler gerçekten tutamıyorum kendimi.
    zuhal suratsız bir şekilde kapıyı açarak direkt geçti salonlarında kanepeye oturdu.
    bende sakin bir tavırla karşısına geçtim, kitapları masaya bıraktım. zira hiçbir gibe yaramayacaklardı.
    "evet, dinliyorum."
    kızgın olduğu çok belliydi. aynı zamanda korkmuştu da.
    "bak bcd, seninle bütün o yaşadıklarımız.. o fotoğraflar.."
    "hepsi, hepsi o salih şerefsizinin gidip başka kadınlarla sürtüp eve gelmesinden kaynaklı"
    ne? intikam mı alıyordu?
    "şöyle ki, salih abinle 4 yıldır evliyiz biz. ve bu 4 yıl boyunca, salih abin bir kez bile olsun beni bu yönlerden ekgib etmemişti."
    şimdi ne kadar sert takılırsak takılalım bunları duyunca yüzüm kızardı biraz beyler. evlilikte bu derece mahremiyet.. alışık değildim sonuçta. ha diyceksin ki aldattığını bilince gibine takmıyorsun ya? ferrelar sağolsun. ciddi alışmıştım öyle durumlara.
    zuhal sözlerine devam etti.
    "ama bcd, şu son bir kaç ayda.. hiç elini bile sürmedi bana bcd. bu yüzden bir şekilde gideriyordum bende bu ekgibliği. bir kez seninle oldu sadece. bundan başka fiziksel bir olay hiçkimseyle olmadı, yemin ederim."
    sanırım burada bana kendimi özel hissettirerek biraz olsun huyuma gitmeye çalışıyordu.
    "yani bcd, ben sandığın gibi aldatan bir kadın değilim."
    farklı bir yorumdu. saygı duymuştum.
    bu arada tek saygı duyan arkadaşın ben olmadığını da fark etmeye başlıyordum.
    anlayışlı erkek tavırları göstermem gerekiyordu bu durumda. böylelikle her ikimizin de birden fazla ekgibliğini gidermiş olucaktık.
    kalktım oturduğum yerden. yanına gittim.
    "bak bcd bir daha öyle bir şey yaşayacağımızı--"
    sökmezdi.
    eski bcd utanır kalırdı orda belki.
    ama artık gücün bende olduğunu biliyordum. zuhal'i iyice anlamıştım doğrusu.
    o konuşmaya başladığı gibi elimi vücudunda gezdirdim.
    "zuhal, gerçekten anlıyorum seni."
    bu kadar sık zuhal demem tuhafına gitmiş olucak ki, şaşkın bir şekilde baktı. fakat o sırada zevk aldığından adım gibi emindim.
    "seni döven, seni aldatan bir kocaya sadık olmanı ne gerektirir ki zaten?"
    işte buydu.
    bu cümle muhtemelen ona aldığı zevklerden daha fazlasını vermişti.
    bu cümle onun vicdanını gibip atarak, tamamen kendini bana bırakmasını sağlayacaktı.
    bu yine gözlerini kapatıp, dudağını sırımaya başlamış.
    bir yandan zar zor
    "a-ama... "
    aması falan yoktu. yumuldum dudaklarına. üzerindeki uzun kollu tişörtün üstünden bir yandan göğüslerini okşuyordum, bir yandanda kalçasını sıkıyordum. zir ailk zamanda yaptığım gibi sırt bölgesine ihtiyacım yoktu. zaten tamamen benimdi artık zuhal.
    saçlarını toplayarak , bir omzunun üzerinden göğüslerine doğru sarkıttım.
    yavaş yavaş boynunu emmeye başladım. yaptıklarım amatörceydi doğal olarak. ancak zevk aldığını biliyordum.
    en sonunda tişörtün düğmelerini açtım.. ardından tişörtü çıkarttım.
    ardından altındaki kotu da çıkarttım.
    öpüşmeye devam ederek bunların yatak odasına gittik. bu esnada gerçekten tuhaf hissettim bir an. ama sonrasında gibimde başka bir şey olduğunu hatırlayarak kafa yormadım.
    zuhal ablayla bu sefer daha uzun birlikte olmuştuk.
    en son yatakta çırılçıplak yanyana yatıyorduk.
    "bcd.."
    "bcd ben çok utanıyorum"
    yeniden mi başlıyorduk yoksa?
    "neden?"
    o sırada içeri salih abi girerek benden dedi. ben haızr çıplakken beni domaltarak si..
    ehehehe alın buna asılın muallakler.
    neyse devam ediyorum.
    "ya sen benim kardeşim gibiydin hep."
    bir şekilde vicdanını rahatlatmam lazımdı. bu şekilde giderse bir daha nah bulucaktım zuhali.
    "biz asla kardeş olamazdık zuhal... "
    bu sırada tekrar tahrik etmeye çalışıyordum yavaşça dokunarak.
    "kafanı meşgul etmemen gerekiyor bunlarla. daha kazanmamız gereken bir sınavımız var.."
    buradaki vurguya dikkat beyler.
    kazanman değil.
    kazanmanız.
    manipülasyonu çaktınız umarım.
    bunun üzerine zuhalde yanıma sokularak,
    "evet, var.." dedi sadece.
    yarım saat kadar o şekilde yattıktan sonra toparlandık.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +4 -1
      "Biz asla kardeş olamazdık Zuhal"
      Heeeyt be havalara bak mk.
      ···
      1. 1.
        0
        Kardeş amk
        ···
      2. 2.
        0
        Düzelttim kardeşim.
        ···
    2. 2.
      0
      panpa kari yokluk çekiyo şimdi seninde sınavın varmış ben yardımcı olurum gercekten yok canım ne zahmeti getir sen
      ···
  10. 35.
    +27 -1
    Ertesi gün sınavlara girip, eve dönüyordum.
    Kadınlar heyeti yine oturmuş aynı şekilde devam ediyordu.
    Zuhal de aşağıdaydı.
    Kendi isteğiyle mi yoksa Naciye teyzenin mahallede seferberlik istemesinden dolayı mı bilmiyordum.
    Ancak hiç konuşmuyor ve kafası devamlı öne eğik duruyor olduğuna göre ikinci seçenek daha muhtemeldi.
    Lan bir dakka
    Zuhalin yanağı da hafif morluk mu vardı yoksa bana mı öyle geliyordu?
    Salih abi dövmüş olabilir miydi?
    Ama adam konuşamıyordu. Bi de karısına mı vurucaktı?
    Ya vurduysa?
    Zuhal her ne kadar gibimde olmasa da bu ihtimal sinirlerimi bozdu.
    Karısını döven adamlardan hep tiksinen birisi olmuşumdur.
    Kadınlar masum demiyorum.
    Ama bunu döverek üzerinizden atmaya çalışırsanız haksız olursunuz.
    Ha kimisi durduk yere döver. işte onların dıbına koyim.
    Ben Zuhali öyle görünce yanından geçip gidemezdim. Mutlaka sormam lazımdı. Zaten mahalle kadınlarının ortasında beni tersleyecek değildi ya.
    "Zuhal abla?"
    Kafasını hiç çevirmeden, önüne bakmaya devam ederek,
    "Efendim?"
    "Yanağında morluk mu var bana mı öyle geliyo?"
    "Dün gece karanlıkta kapıya çarptım da."
    Klagib bahane dimi beyler?
    "Tamam abla geçmiş olsun."
    Sağol bile demedi. Sadece kafasını salladı.
    Lan bu kadın niye benden iyice tiksiniyor gibi davranıyordu?
    Tecavüz etmemiştim sonuçta.
    Ama aslında kendisinden tiksiniyor olduğunu sonradan farkettim.
    Ben eve geldiğimden beri zuhali düşünüyordum.
    Kadının hayalleri vardı be beyler.
    Kpss yi kazanıp kocasından kurtulmak istiyordu.
    Onu dövmüş kocasından.
    Bu adam bunu kursa falan gibsen yollamazdı. Matematikte de iyi gidiyorduk lan halbuki. Yapardı yani.
    Bunlar gerçekten vicdanımın sesleti miydi, yoksa küçük eniştenin bahaneleri mi?
    Aslında vücudum ortak bir karardaydı.
    Zuhal'e yardım et.
    O da muhtaçtı zaten bana.
    O an'ı unutup tekrar çalışabilirdikte lan.
    Olumsuzlukları düşünmek istemiyordum. Zaten en kötüsü sert bir dille tepki verir, olay büyümezdi.
    Ben en sonunda telefonumu çıkartarak Zuhal'e mesaj atmaya karar verdim.
    "Hala çalışmak istemediğine emin misin?"
    Yok yok, bu çok artist duruyordu.
    "Zuhal abla istersen çalışmaya devam edebiliriz"
    istemediğini söylemişti ya işte? ikna edici olması lazımdı.
    "Zuhal abla, özür dilerim. istersen bir kafede de olsa çalışmaya devam edebiliriz."
    bence bu yerindeydi.
    Hem onlarda çalışmayacaktık. Reddetmesi için bir sebep yoktu ki?
    Bu mekan konusuna tekrar aşağılardan itirazlar alsamda umursamıyordum.
    Zuhalden gelicek mesajı beklemeye başladım...
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Kalktı
      ···
    2. 2.
      +7 -1
      indi
      ···
    3. 3.
      +5 -2
      Kendinle konuşuyormuş gibi anlatıp, arada bir konuya bizi de sorularla dahil etmen zekice. Güzel yazıyorsun bozma.
      ···
    4. 4.
      0
      panpa güzel yazıyosun ince cümleler kuruyosun tebrikler.
      ···
    5. diğerleri 2
  11. 36.
    +6 -22
    Ne güzel 31e hazırlanıyordum gibtiniz amk hikayesini şimdi sizi gibtigimi düşünüp cekecem zuhahaha
    ···
    1. 1.
      -1
      Gülerek eksiledim panpa kusura bakma
      ···
  12. 37.
    +27
    "bcd kusura bakma rahatsız ettim. 11.soruyu çözemedik biz bernayla. sen çözdüysen bir bakar mısın?"
    petek karşısında özgüvenim kırık olduğundan, biraz hava yapmak istemiştim sanırım ki 11.soruyu arıyor bahanesiyle tüm testi arkalı önlü göstererek, kendi çapımda sizin tabirinizle bir çeşit "inek havası" atmıştım.
    petekte farketti bunu
    "benimki de soru mu ya" diyerek güldü.
    pek aldırış etmeden soruyu anlattım.
    "hıııı basitmiş ya"
    "iyi anlamana sevindim"
    petek bu lafımdaki inceyi sezdi mi bilmiyorum, ama sağlam bi oturtmuştum.
    "çok teşekkürler, ben tenefüste sana bir kaç soru daha sorsam olur mu?"
    "benim için bi sakıncası yok"
    ben tekrar kitaba devam ettim.
    tenefüs zili çalmış, petek tekrar arkasına dönmüştü önündeki bir kaç kitap ile birlikte.
    ben bi baktım kitaplara
    " gözün mü korktu yoksa?"
    bu sefer içten gülmüştü. kıza karşı her ne kadar soğuk davranmak istesem de buna karşı koyamamıştım.
    hem niye soğuk davranmaya çalışıyordum ki?
    kızın sevgilisi olamaz mıydı sonuçta?
    bu ufak çaplı mahkememde tavırlarımın yanlış olduğu kanısına vararak,
    "senin ananı giberi.."
    şaka lan şaka hehe.
    "korktu ne yalan söyliyim:)"
    "olsun yaparsın sen gibime geliyo benim:)" dedi.
    baktım sorularına, çözemediğim sadece 2 soru kalmıştı.
    "bcd süpersin yaa. ben sana akşamları da soru atsam olur mu? yani müsait olduğunda falan?"
    nerden bilicekse sanki o zamanı.
    "tabi ya bakarım bi. çözebiliyosam çözerim yani."
    "iyi o zaman çok teşekkür ederim tekrardan."
    bunun dışında bi ekstra olay olmadı dershanede.
    en son eve giderek, zuhal ablayla ders için hazırlanmaya başladım.
    ···
    1. 1.
      +95 -1
      Boşaldım
      ···
    2. 2.
      +5
      Fasaf:DDafs:daad güldüm bin
      ···
    3. 3.
      +51
      Ziyaaaaaa yeter lan yavşak he he soruyu çözememiş yarra bak hepte öyle olur klavyeyi zütüne sokayım amk pici
      ···
      1. 1.
        +9
        Nofak reyize yer açın
        ···
      2. 2.
        0
        oo nofak reyiz
        ···
      3. 3.
        +17
        Adam her türlü sex hikayesinden çıkıyo amk helal olsun
        ···
      4. 4.
        0
        Naber lan oc seni hikayeciden hatırlıyorum
        ···
      5. 5.
        0
        Azaha gibtir git aminakorum senin
        ···
      6. 6.
        0
        ooo nofak reyiz buraya da mı geldin hikayeciden s.a :D
        ···
      7. 7.
        +3
        Benimde baya sevenim varmış gururum okşandı as
        ···
      8. 8.
        0
        Nofak reis seviliyorsun
        ···
      9. diğerleri 6
    4. 4.
      +28
      kız gibime geliyo deyince giriş yapmışmıyım diye bi baktım
      ···
    5. 5.
      -1
      Bon soro otoyom son çoz. Kız seni yemiş amk kevaşesi
      ···
    6. 6.
      0
      Kullanmis gibmis seni aq
      ···
    7. diğerleri 4
  13. 38.
    +27
    Benim niye başımdan geçmiyor böyle olaylar amina koyim
    ···
    1. 1.
      +24
      ben yıllardır bekliyorm o anı :( yaramı deştin bin
      ···
    2. 2.
      +19 -1
      Böyle hikayeler okuyarak paranoyak oldum, uzaktan akrabalarım bile normalden sıcak davransalar kıllanıyorum
      ···
    3. 3.
      +1
      Ejderyapoposu abazalıktan yaramı deştini daha farklı okudum
      ···
    4. diğerleri 1
  14. 39.
    +26
    eve gittiğim gibi annemlere iyi geceler dileyerek odama geçtim, kitapları bir köşeye fırlatıp yatağıma uzandım.
    ne yapmıştım lan ben?
    ya komşular şüphelenirse?
    ya sesleri duyan olduysa?
    ışıklar da kapalıydı en son, bilgisayar ışığında takılıyorduk. bu yüzden işi anlarlarsa?
    ya zuhale bir şey yaparsa salih abi?
    ya bana bir şey yaparsa en kötüsü?
    sorular uzuyordu böyle.
    fakat yapıcak bir şeyim de yoktu maalesef. artık olan olmuştu. bundan sonra ne tak yiycektim zuhal abla konusunda hiçbi fikrim yoktu.
    telefonu aldım elime, petekten mesaj vardı 3 adet.
    giberim peteği(ehehehe) diyerek koydum telefonu kenara, uyudum.
    ertesi gün annemin sesiyle gözlerimi hafif araladım.
    "bcd! bcd kalk oğlum hadi."
    yarı uykulu halde
    "anne bugün evde çalışıcam ben ya" tarzı bir şey söyledim.
    üstelemedi o da sağolsun, bu konuda güvenirdi bana. neyi ne zaman yapacağımı bildiğimi düşünüyordu.
    uyandığımda saat 12 olmuş, annemde komşuya gittiğine dair not bırakmıştı. ilk önce kendime sağlam bir kahvaltı hazırlayıp, bir duş aldım.
    banyodan çıktıktan sonra tekrar telefonu elime aldığımda, zuhalden de mesaj geldiğini gördüm.
    peteği o anda cidden gibtir ettim. direkt açtım zuhalin mesajını.
    "bcd ben salih abin zütünü si.."
    tabii ki de böyle bir şey olsa direkt eşyalarımı toplar ve ordan kaçarak uzaklaşırdım.
    "bcd, bundan sonra matematik çalışmayalım. emeklerin için teşekkürler."
    mesajın nedeni apaçık ortadaydı.
    benimde bu mesaj üzerine kafa yormam saçma olucaktı. zaten gibimde de değildi. üstelemeden peteğin mesajlarına baktım.
    "bcd şuna da bakar mısın sana zahmet ya:D"
    aradan 10 dakika geçtikten sonra bir mesaj daha
    "ya seni sıkıyorum galiba ben"
    aradan 30 dakika sonra son bir mesaj
    "bcd rahatsız ettiysem gerçekten özür dilerim, ben yatıyorum iyi geceler."
    kızı istemeden de olsa üzmüştüm dıbına koyim.
    geri mesaj yazmam lazımdı, ayıp olurdu.
    "kusura bakma petek ya uyuyakalmışım. sorunu çözdüm ama dershanede anlatsam daha iyi olucak gibi."
    aradan 15 dakika geçti geçmedi
    "ha bende rahatsız ettim sandım:) iyi o zaman dershanede görüşürüz."
    "görüşürüz"
    yazdım.
    petekle samimi olmak hoşuma gitmişti. belki de tuğrulla sadece arkadaştı gerçektende?
    belki de benden hoşlanıyodur?
    şuanda baktığımda ne kadar saf ve aptalca düşündüğümü fark edebiliyorum.ama sizin de bildiğiniz gibi duygular mantık için bir antimadde sayılacak şeylerdir.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +21 -3
      bu cocuk dahi
      ···
    2. 2.
      +1
      Birader iyi yazıyon guzel yaziyonda az hızlı yaz 20 dkda 1 part atiyon
      ···
    3. 3.
      +26
      Şuan bana neden hehehe diye gülüyosun diyen huur çocuguna sesleniyorum lan gavat tek ben degilmişim demi oyle gulen bak adam süt gibi karıyı gibti o da oyle guluyor dıbına kodugum
      ···
    4. 4.
      +1
      haykırdım bin ahahhahahhaha
      ···
    5. diğerleri 2
  15. 40.
    +24 -2
    "bcd, çıkar mıyız bugün?"
    "çıkarız abla. sen seç yeri ve saati, fark etmez benim için."
    "parkta çalışalım."
    bizim mahalledeki parktan bahsediyordu. mantıklı bir seçim yapmıştı aslında. mahalleye yakındı, sadece ders çalışacaktık ve bunu çevredekiler de görücekti. yani ortada şüphelenecek bir şey olmayacaktı.
    "tamam . kaç gibi çıkıcaz?"
    "yarım saate çıkarız. ben sana haber verince aşağı gelirsin."
    aradan 20 dakika kadar geçti, haber verdi. bende indim aşağıya.
    yüzü geçmişti. belki de fondötenle kapatmıştı bilmiyorum.
    gözlerini sürekli benden kaçırıyordu, dikkatimden kaçmadı.
    bu hareketi benim bir kaç şeyi daha anlamama yardımcı oldu.
    bu hareket çoğu durumda suçluluk bildirir beyler.
    ortada görünen bir kabahat yoksa bile, eğer bir kişi sizinle konuşurken gözlerini kaçırıyorsa iki ihtimal vardır.
    ya sizinle konuşarak hata ettiğini düşünüyordur,
    ya da bir hata edebileceğini.
    ikinci olasılık hoşlantı durumlarında da görülebilir gibi. ama şuana kadar hiçbir kız benden hoşlanmadığı için ben böyle bir şeye şahit olmadım.
    her neyse, bizim durumumuzda ortada, zuhalin gözünden bir hata olduğu apaçıktı.
    ve suçlunun kendisi olduğunu düşünüyordu.
    türk toplumunda genellikle böyle değil midir?
    6 yaşında tecavüze uğrayan kızlar suçlu değil midir sonuçta?...
    ben de zuhal ablanın bu durumu karşısında ne yapacağımı bilmediğimden, parka kadar konuşmadan yürüdük.
    parka geldiğimizde bir ban seçerek karşılıklı oturduk.
    mesafe belliydi, temas olamaz.
    biz çalışmaya başladık. aramızda tamamiyle öğrenci-öğretmen ilişkisi olmuştu. en resmi türünden hemde.
    ben anlatıyorum, o kafa sallıyor.
    ben soru çözüp sonrakini ona bırakıyorum, hiçbir şey demeden çözüyor. çözemediğinde de yine bir şey demeden benim anlatmamı bekliyor.
    o günü bu şekilde bitirdik, aradan 4 saat kadar geçmişti. bende verim almıştım o da. bu sefer alan memnun, veren memnundu.(bu espriyi yaptım ya, rahatladım dıbına koyim)
    hava hafiften kararmaya başladı, parkta tenhalaşınca zuhal kalkalım artık dedi.
    gittik sokağa, mahalledekiler tekrar orda oturuyordu. naciye teyze gördü bizi doğal olarak ama bir şey demedi. zaten diyecek bir şey de yoktu ya.
    her neyse, zuhalle hiçbir samimiyet belirtisi olmadan ayrıldık. eve çıktım, bir posta attırarak bir film açtım.
    ···
    1. 1.
      +25
      şu zuhali sıkıştır bir köşeye gib bir güzel sende rahatla bizde rahatlayalım dıbına koyim
      ···
    2. 2.
      +41 -1
      istihbaratçı naciye var nasıl yapsın onu
      ···
    3. 3.
      0
      Gözlerine bakmazlar çünkü eğer hata yaptıklarını düşünürlerse bariz bi huzursuzluk oluşur yani çoğu erkek bunu anlamaz hemen kötü bisey olmuş gibi anlarlar kız onu anlamadığımız için daha da huzursuz olur beyler
      ···
    4. diğerleri 1
  16. 41.
    +25 -1
    Akşam olduğunda, ben bir yandan test çözüyor bir yandan da köpek gibi nescafe içiyordum.Öbür türlü muhtemelen orada uyuya kalıcaktım çünkü.
    Ancak kötü yanı ise gece 2 lere 3 lere kadar uyutmamasıydı beni. Yarın da sınav vardı.
    Ancak seçimimi yapmıştım.
    Kitaptaki bütün testler bittiğinde saat 2 yi baya geçiyordu.
    Basit bir hesapla 4,5 saat uyuyacağım ortadaydı.
    Daha önce yapmadığım şey değildi. Yani benim için sıkıntı yoktu.
    Ben kitaba bakmaktan etrafı çift görmeye başlamış gözlerimi dinlendirmek ve biraz da hava almak için, dışarısının soğuk oluşuna aldırmadan camı açarak sokağa bakmaya başladım.
    Normalde bu saatte hiçbir gib olmaması gerekliydi. Fakat beklediğim gibi olmadı.
    Tofaş, yanlış hatırlamıyorsam turkuaz renkli bir araba bizim sokağa girerek Zuhallerin apartamanın önünde durdu.
    Ben, ne oluyor lan diye düşünmeme kalmadan arabadan Salih abi indi.
    Kafası güzel çok belli bu.
    Bir arkadaşı tutmuş kolundan, çıkartıyor bunu apartmana.
    Demek Zuhalin bahsettiği durum buydu.
    Aradan bir iki dakika geçtikten sonra Salih abiyi çıkartan eleman inerek arabaya bindi. Araba uzaklaştı.
    Zuhallerde işler yolunda değildi ama.
    Sesler yavaş yavaş yükseliyordu.
    "Hayvan!"
    "Hayvan herif, bıktım içkinden senin!"
    "Lan Zuğal bi zus allahseveshdjzz"(sarhoş şivesini canlandırın kafanızda)
    Salih abi cidden sarhoştu.
    Bir an bir şeyler kırılmaya başladı bu çok net duyuluyordu.
    En sonunda sesler kesildi.
    Zuhal balkona çıktı. Beni görebiliyor muydu bilmiyorum ama ben çok rahat görüyordum onu.
    Bir an gözgöze gelir gibi olduk. Ama karanlık olduğundan emin olamıyordum.
    Ardından zuhal içeri girdi, o gece bir daha seslerini duymadım.
    ···
  17. 42.
    +24 -2
    zuhal ablanın kocası salih abi.
    sanayide çalışan, evini geçindirmeye çalışan bir adam. sert mizaçlı, fakat dışardan böyle kanımca. zira bana karşı hep iyi davranırdı.
    zuhal abladan 4-5 yaş büyük salih abi. zorla evlenmişler mi?
    ben zannetmiyorum. çünkü yakışıklı bir adam. e kız da güzel olunca.
    zuhal ablayla ilgili bir kaç şey daha ekliyim izninizle.
    üniversite okumuş birisi. tarih bölümü mezunu. fakat iş bulamıyor,
    yaş gelmiş 24-25 lere artık. evleniyor salih abiyle o da. fakat kendisi kültürünü çoğu konuda belli eden bir kadındır, bana da çok yardımı dokunmuştur bu konularda. her neyse olaylara geçelim yavaştan.
    ···
    1. 1.
      +47 -2
      Milletin karısına zikmeyi utanmıyonmusun neyse rez
      ···
    2. 2.
      +8
      Rezervuantör
      hadi elleri gorelim picler alev alan elleri gorelim
      ···
    3. 3.
      +2
      Beynine koydugum adam o yaslarda evlenmis salihle diyor az ceviz yede kafan açılsın
      ···
    4. diğerleri 1
  18. 43.
    +23 -2
    "30 yaşında dul bir ablanız olarak" başlık açan karı olmasın o
    ···
    1. 1.
      +1
      http://www.incisozluk.com...areti-ba%C5%9Fl%C4%B1yor/ aog gibertmesi doluşunn
      ···
  19. 44.
    +24 -1
    bir yandan balkonun kapısını gözlemeye çalışıyorum, diğer yandan telefonda neye baksam diye düşünüyorum.
    normalde gibmediğim bir kişinin telefonu olsa, direkt galeriye girer malzeme arardım.ama bunu en son yapıcaktım. zuhali daha derinden tanımam gerekiyordu.
    direkt whatsapp'a girdim bende.
    oha lan?
    bu kadar erkekle nasıl konuşmuş olabilirdi?
    belki size garip gelicek ama ihanete uğramış gibi hissettim dıbına koyim.
    içlerinden bir tanesini rastgele açtım. konuşmalar gayet samimiydi. candan konuşuyordu zuhal huursu. ama gece olan mesajlaşmalar önemliydi.
    yok artık!
    yoook artık!
    zuhal abla belki benimle bir kaç şey yaşamıştı.
    ama başka adamlara fotoğraf göndermek?
    zuhalin düşündüğüm kadar masum olmadığını fark ettim o an.
    fotoğrafların detayına girmiycem beyler klagib ergenlerin yaptığı şeylerdi.
    ama bu kadın evliydi.
    ve benimle gibiştikten sonra bile yüzüme bakmamıştı. ama bu adamlarla çatur çutur konuşuyordu.
    gözümdeki eski, hanım hanımcık masum zuhal gitmişti beyler.
    şimdi bu mesajları görmüştüm.
    fakat bunları küçük dostumla bir plan yaparak kendi yararıma kullanmam gerekliydi.
    ne yapabilirdim?
    o an biraz şans bana yardım etti beyler.
    balkondan zuhal ablanın içeri geldiğini duydum, artık niye geliyordu bilmiyorum ancak annem balkonda kalmıştı.
    demiştim ya, şanslıydım.
    mutfakta elimde telefonla zuhali bekliyordum.
    acaba ne tepki vericekti?
    şuan istediği tepkiyi verebilirdi. her türlü üstündüm ondan.
    girdi mutfağa. beni elimde onun telefonuyle görünce suratı çok değişti.
    şaşırmış, korkmuş bir halde.
    insan kabahatini biliyor tabi dıbına koyim.
    "bcd! napıyosun sen benim telefonumla!"
    tepkisiz kalmam en iyisiydi. sakin sakin zuhal ablanın gözlerine baktım sadece.
    "bak bağıttırma beni! annen duyarsa kötü olur!"
    "kimin için?" diyerek ekrandaki mesajları gösterdim.
    bir kadın ne yapar en savunmasız olduğunda?
    geçti sandalyeye ağlamaya başladı sessiz sessiz.
    "bcd, yanlış anlıyorsun. lütfen!"
    tekrar tepkisiz kaldım. bakalım ne diyecekti?
    "bcd, gerçekten.. gerçekten ordaki amacım çok farklıydı benim."
    hala daha göz yaşları akıyordu.
    ben tırsmaya başlamıştım. annem gelirse ikimizde yannanı yerdik.
    "zuhal(abla demiycektim artık), telefonun bende kalsın. burda konuşmayalım bunları. annemin duymasını istemiyorum. neden yaptığını tahmin edebiliyorum ancak yine de senden dinliycem. sen git şimdi. ben 1 saat sonra gelicem size."
    gözyaşlarını silip toparladı kendisini biraz.
    bende o an çok cool konuştuğumu düşünerek, havayı bozmamak için odama geçtim elimde telefonla.
    zuhal o sırada çıktı evden anneme teşekkür ederek. iyi rol kesiyordu huur. annem anlamamıştı hiçbir şey.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +84
      oğlun eskisi kadar masum değil annee
      ···
    2. 2.
      +36
      Telefondakileri atsana
      ···
    3. 3.
      +1 -1
      waplogda fake amca olarak takılmıştım acaba kandırdığım huurlardan mı da bu ahah *bazı dıbına kodum malları da beni kandırıyor aklı sıra gibikler 50 kişinin numarası var bende yakında gay sitelerde sizlerle*
      ···
    4. 4.
      +6
      Aaaa niye üzüyorsun Zuhal'i. Ordaki amacı çok farklıydı ama.
      ···
      1. 1.
        0
        bnm amacm frklı bikere .s
        ···
    5. 5.
      +30
      'zuhalin düşündüğüm kadar masum olmadığını fark ettim o an.' evli bi kadın sana verdikten sonra ne kadar masum olabilir ki
      ···
    6. 6.
      +1
      o telefon yerinde gaza geldim arkadametalica çalıodu masaya vurudm gibimle oyeah
      ···
    7. diğerleri 4
  20. 45.
    +22 -3
    film izlerken aklıma durduk yere petek geldi.
    ulan ben ne diye hep kızdan mesaj bekliyordum ki?
    erkek kezbanı mıydım ben?
    bu sefer ben atmalıydım.
    yaşamış olanlarınız vardır beyler.
    asosyal ve platonik iseniz, ilk olarak ne yazacağınızı en az 15 dakika düşünürsünüz. çoğu zaman bir bahane ile muhabbet kurmaya çalışırsınız.
    ama ben öyle yapmayacaktım. bugüne kadar bu taktiği uygulamıştım. hiçbiri de işe yaramamıştı.
    normal insanlar gibi, sade bir "naber?" mesajı yeterli olucak diye düşünüyordum.
    "naber?"
    pek beklemedim cevap için.
    "iyidir bcd sen?"
    "iyi bende"
    tabii ki de mesajı bu şekilde yollayamazdım.
    muhabbet burada biterdi büyük ihtimalle.
    üzerine ne ekleyebilirdim ki?
    nadiren ince düşünebilen beynim, bu defa bir ayrıntıyı hatırlamıştı.
    faust..
    kendi hayatını karartan bu adam, belki varlığı ile benim hayatıma peteği sokabilirdi. biraz ironik.
    "iyi bende, faust'u bitirdim şimdi de seninle bir kritiğini yapalım dedim:)"
    bence başarılı bir girişti bu.
    "ya bcd şuan önemli bir işim vardı ama, sonra yapsak?"
    neden bilmiyorum, üzülmüştüm.
    "tabi ya önemli değil"
    "tamam o zaman yarın konuşuruz."
    "tamam"
    filmi bitirip uyudum.
    kalktım, dershaneye hazırlandım.
    petek dershanede yoktu, bir sıra bulup oturdum kendime.
    ardından geldi, önümdeki sıraya oturdu.
    "ee beğendin mi bari?"
    "beğendim beğendim." diyerek kitapla ilgili detaylara girdik biraz. spoile rolmaısn diye vermiyorum orları. böyle de düşünceli bir binim.
    dershane çıkışında petekle beraber gidiyorduk.
    o sırada petek bir kısığa saparak iki dakikaya geleceğini söyledi.
    ben ne olduğunu anlamadan kafamda bir darbe hissettim. uyandığımda zütüm çok acıy..
    hehehe.
    iki dakikaya geleceğini söyledi. bekledim falan.
    esktra bir şey yok yine. bu kısımlar monoton biraz beyler farkındayım ama bir köprü niteliğindeler. anlatmazsam olmaz yani.
    zuhal ablayla da aynı samimiyette devam ettik.
    ama ayıplıyordum.
    ulan huur, bir sor ihtiyacın var mı bir şeye diye.
    kaç gündür bin gibiyim evde.
    o kadar ders çalıştırıyoruz.
    siz belki şuan farketmiş olabilirsiniz ama bu bir ayıplamadan ziyade bastırılmış arzuları gerçekleştirme çabasıydı.
    artık haftalar geçmiş, sınavlar bitmiş. çok atladım dimi dıbına koyim? ama sıkıcaktı oraları. hep aynı tempoda devam etti bilin.
    bir gün beyler, kafama nerden girdiyse girdi.
    peteğe açılıcaktım.
    petek ile arkadaşlık yapmaktan sıkılmıştım artık.
    yapım böyleydi. aceleciydim.
    bu fikir aklıma girdikten tam bir hafta sonra beyler.
    bir hafta sonra, yüzyüze zütüm yemediği için telefonu elime alarak mesajı yazmaya başladım.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      Seri yolla hikaye güzelmiş amk içimde zuhali tekrar zükecen gibi bi his var mk
      ···
    2. 2.
      0
      Senin yazacağın hikayenin kalemini gibeyim. Sonuca gel çok baydı amk bu kadar peteği mi zuhali mi ne yapacaksan yap bitir hikayeni.
      ···
    3. 3.
      0
      aynen uzatma fazl züktünmü naptın zuhali onu söyle boşver peteği ama içinde zex varsa peteğide anlat sen
      ···
    4. 4.
      +1
      abi takunu yiyim petek fasıllarını geç gibicem peteği şimdi amk
      ···
    5. 5.
      0
      koy a*ına peteğin zuhale gel sen zuhalee seri yaz ayrıca mk
      ···
    6. 6.
      0
      reserved
      ···
    7. diğerleri 4