1. 1.
    +23 -56
    çok kararsızım beyler. kadın öğretmen. dünyalar tatlısı biri acayip şirin ve cana yakın. beni kendine bağlayan özelliği de bu olmuştu. benden bir yaş büyük. üniversitede staj için gitmiştim bunun çalıştığı okula orada tanıştık. ben atanamayınca ücretli olarak orada başladım. başlarda ufak tefek şakalaşıyorduk ki herkesle arası iyiydi. ben ufak ufak etkilenmeye başlıyordum ama evliliğine ve yüzüğüne hürmeten bi yerden sonra duvar koyuyordum.
    bi süre devam etti bu durum samimiyiz şakalaşıp laf atıyoruz ama belli bi yere kadardı. Ta ki ikimizde aynı kulüpte buluşana kadar. bunun kulübündeki bayan hamileydi izne ayrıldı bende rica etmiştim müdüre başta ben ücretliyim kulübe falan yazma diye. hoca izin alınca mecburen yazdım seni dedi müdür..
    ~
    neyse aynı kulüpteyiz benim zaten gönlüm kayıyor kıza doğru sohbet falan giderken bir gün yine bu kulüp çalışması sırasında otururken sınıfta, ben hararetli hararetli bir şey anlatırken bi anlık mallığım sonucu ağzımdan biraz tükürük sıçrayıp eline değdi ben de utandım amk çok özür dilerim dedim hızlıca üstünkörü sildim elini kızardım da biraz. ama kız ummadığım bir şekilde elimi bırakmadı ve çok tatlısın ya dedi. Zaten kıza yanığım amk acayip utandım öyle deyince ama bozuntuya vermeden sensin o dedim gülümseyerek. bi süre gülümseyerek bakıştık.

    devdıbını birazdan yazacağım bir sigara molası.

    aradaki kaçaklardan sıkılanlar için sadece benim yazılarım : http://ccc.incisozluk.cc/...nin%20amina%20koyim%20lan
    ···
  2. 2.
    +17 -4
    bu arada dinleyen yok galiba. olsun ben içimdekini dökeyim en azından rahatlarım.
    okula vardım haliyle gözler onu arıyor cevap bekliyorum. ben topu ona atmıştım ve şimdi taca mı atacak gol mu atacak onun heyecanındayım. birinci ders görmedim ya erken gelip hemen sınıfa gitti ya da benden sonra geldi bilmiyorum. ders anlatıyorum ama resmen kıvranıyorum, huzursuzum. beklediğim melek ikinci teneffüs geldi. hakan hocam iki dakan var mı şu kulüp evraklarında ekgib varmış vs diye bi şeyler zırvaladı ama ben cümlenin sonunu hatırlamıyorum zira o sırada kurduğum hayallerden çıkmaya çalışıyordum. sınıfın dışında elinde dosyalarla bana bakıyordu. ve bende ona tabi meraklı gözlerle.. biraz durdu ve,
    -"ben de" dedi.
    afalladım bir an.farketti.
    +"anlamadım" dedim safça.
    -"ben de" dedi. "yanında olmak beni de mutlu ediyor"

    size şimdi uzun uzun aşkın fizyolojik belirtilerini anlatmak istemem lakin 10 saniye içinde kalbim sanki yerinden çıktı karşımdaki meleği sardı sarmaladı onun kokusunu sindirip tekrar yerine girdi. usain boltun kalp atışlarını yakalayabilirim diye düşündüm. demekki dedim aşk dedikleri kimyasal buymuş.

    ben bütün bunları yaşarken o da beni izliyordu ki ben kendime gelince gülümsedi. utandım ama sevdğim için değil bilmiyorum..
    ···
  3. 3.
    +17 -1
    evet neyse. artık beraber olmuştuk. bu birleşme aşkımızı öldürmedi aksine bizi daha çok bağladı birbirimize.. hikayenin geri kalan kısmında sevişme sahnelerini bu kadar uzatmayacağım. hem biraz utandım hemde ihanet gibi hissetmeye başladım. bu yüzden geri kalan kısımda duygusal çalkantılarım ve sonumuz belli olacak.
    bu günlük bu kadar beyler. saat 10.00 dan beri durmadan yazıyorum ve 2 dal sigara 2 bardak da çayiçebildim. dediğim gibi geri kalana yarın devam edeceğim ama gibiş sokuş kısımlarını özet geçeceğim. isteyen hikayeyi burada bitirebilir. şuku veren de çükü verenda sağolsun. yarın görüşürürz beyler bileğim gibildi amk.*
    öpüyorum gözlerinizden.
    ···
  4. 4.
    +13 -3
    sonra hava almak için odama geçtim. odanın iki kişilik olduğunu söylemiştim. ben yatağıma uzandım merve'nin hayalini kurarken uykuya dalmışım tabi. sol yanağındaki gamzenin hayali bir yandan ve o arabadaki 10 dk lık maceramız adeta geçmişin en hatırlanası hatıraları olmuştu içimde. ben merveli rüyalar görürken bir andan arkamda birşey hissettim. odam 2 kişilik olduğu için yanıma birini vermişler. 2 metre boyunda izbandut gibi bir adam. birde oğlancı çıktı pekekent ben uyurken bianda arkadan geldi ve 40 cm lik yannanını ağzıma dayayıverdi ne olduğunu anlayamadan beni oracıkta becerdi.

    siz siz olun bilmediğiniz yerde 2 kişilik oda kiralamayın beyler.
    buda böyle bir anımdır.
    ···
  5. 5.
    +8 -8
    devam ediyorjm. bazı amcık hoşaflarını inandıracaz diye uğraşıyoz amk neyse.
    toplantı/seminer baya güzel geçti bi taraftan birbirimize takılıyoduk ki bu slayt konusu ile alakalı idi. işte bir öğretmen şunu şöyle şöyle yapmalıdır diyo. ben sana yarın sozuşturma açarla bunları yapıyo musun vs. diyorum. bu şekilde güle eğlene geçti süre. toplantı bitti, slaytı yapanı tebrik ettik
    -bi de böyle bi adet var amk- çıktık. dışarda ortam çok müsait olmadığı için ara koridorda vedalaştım merveyle. ortalık biraz sakinleşince ben aştım sözü.
    "çok güzel bi toplantıydı dedim xxx bey iyi okudu slayttan."
    "bence de" dedi.
    büyük bir kararsızlıkla ki söyleyeceklerime olan tepkisini deli gibi merak ediyordum, "senin yanında olmak beni mutlu ediyor" dedim. ama belli belirsiz kararsız ve cılız bir tonda.
    sadece gülümsedi geri döndü ve hızlıca gitti.. peki neydi bu..
    ···
  6. 6.
    +2 -14
    devam ediyorum.bu karşılıklı gülümsemeden sonra zil çaldı, ben kıza bir şey demeden tahta kalemini falan dolabıma koydum hazırlandım aklımda hala olanları muhakeme ediyorum ki bunun yanından geçmişim görmedim size de iyi günler hakan bey dedi.* bende biraz soğuk bi şekilde size de dedim bakmadan çıktım bindim arabaya bastım gittim. akşam uzun uzun düşündüm ertesi gün dersim de yoktu olayın kritiğini yaptım zihnimde. kız evliydi ve ben kızdan ciddi anlamda etkilenmiştim. her şey geliyordu aklıma her şey. en sonunda karar verdim uzak dur dedim kendi kendime yanlış anlamışsındır kız herkese sıcak davranıyor kendi kendine gelin güvey olmanın manası yok. biraz rahatladım. ertesi gün tatildi arkadaşları arayıp takıldım biraz kafa dağıtmak için.
    ···
  7. 7.
    +9 -5
    sonra hızlı bir hamle ile pantolonuma yöneldi. düğmesini ufak bir tedirğinlik gibi hissettiğim yavaşlıkla açtı fakat çıkarma işini bana bıraktı.
    neyse çıkardım pantolonu boxer ile kaldım ben.
    daha sonra işime kaldığım yerden devam ediyorum. attım elimi sütyene tekrar, birde ne göreyim göğüslerinin yerine portakal koymuş kavaşe.
    aslında tranciksüelmiş ve
    kocaman bir yannanı vardı. ama ikimizde azmıştık ve devam etmeliydik. ısrarlarına dayanamadım ve o gece tüm pozisyonları tek tek denedik. biraz acı hissettim ama olsun
    aşkımın önünde hiçbirşey duramazdı ve duramayacakta.
    sonra zaten kocasından ayrıldı ve istediğimiz zaman birbirimizi dürtebiliyoruz.
    ···
  8. 8.
    +5 -9
    ---00---
    ara not: bunun benimle heleki mesleğimle bir alakası yok beyler. öğretmenler sevemez mi? aşık olamaz mı? kıza da yüklenmeyin çünkü anlatacaklarım var.
    ---00---

    göz göze geldik ve benim aklımdan milyonlarca düşünce geçti, düşünce hızının ışık hızından fazla olduğu o an idrak ettim.
    bir kaç saniye bakıştık. gözlerimden şaşkınlık ve belirsizliği okumuş olacak ki bi hamle yapmaya karar verdi.
    -"bana karşı neden böyle davranıyorsun" dedi.
    +"nasıl"
    -"işte böyle, soğuk" dedi.
    +"ben hep böyleyim" diye saçmaladım.
    -"hayır" dedi "ben seni tanıyorum benim tanıdığım hakan kulüpte gördüğüm samimi ve içten kişi" dedi.
    +"afedersin" dedim. "elimde olmadan üzdüysem.." cümlenin sonunu getirmedim. özür dilemek eğreti gelmiştir bana özür dilemem ama onu ima eden cümleler kurarım hep.

    ben öyle deyince başını salladı bir şey demedi ama o an benim anladığım ben artık hakan bey değil sadece hakandım. bu benim için çok şey demekti.
    ···
  9. 9.
    +7 -7
    toplantıya mnibus tutmuslardı
    bu sıcakta tıkıs tıkıstık minübüse
    bu geldi yanıma oturdu. ayakta 3 4 kişi vardı aldı onuda yanına 2 li koltukta 3 kişi otruyoz resmen. ben cama yapıstım receb ivediğin hareketini yapıyom
    sonra bi ara bu elini gibime attı nooluo amk dedim ay pardon dedi cok sıkısık rahat oturmak icin dedi bende kötü düşünmedim ama içim bi tıtresti
    velhasım otobanda giderken kıcımın kenarında bısey hısssettim noluyo demeden arkadaki hoca kafa kola alıp bayıltmıs beni
    uyandıgımda otobüsde tek basımaydım üstüm yırtılmıstı her yer döl apış arası ter kokuyodu
    ve zütümde bir sızı...

    buda böle bi anımdır
    ···
    1. 1.
      +1
      amk senin *
      ···
  10. 10.
    +7 -6
    ara sohbetlerle sıkayımedit:sıkmayım diycektim:) sizi yarım saatlik kahvaltı molasından sonra tekrar bindik arabaya ama bu kez arka koltuğa değil yanımdaki koltuğa oturdu.
    gideceğimiz yere 30-40 dakikalık bir mesafe kalmıştı 1 saatte gidiliyor ama biraz ağırdan alıp birazda kahvaltıda zaman kaybedince 1-5 saate uzadı neredeyse.
    artık o soğukluğu aşmış aramızdaki berlin duvarını yıkmıştık gülerek esprilerle gidiyorduk. ben hayatım boyu güzel anlardan daha güzel anlar çıkarmasını bildim.ve bu da çok güzel bir andı bende bu kez çok da düşünmeden,
    +"keşke" dedim "elimi tutsan ve hiç bırakmasan"
    şaşırdı beklemiyordu belli ki böyle bir itirafı. ama şundan emindim olumsuz bir şey de dese artık üzülmezdim ona olan aşkımı azaltmazdı olumsuz bir cevabı. ben bütün bunları düşünürken bu kez o beni şaşırttı ve boşta olan sağ elimi tutup sağ omzuma doğru yanaşıp kendini bana bıraktı,
    -"beni bırakma olur mu" dedi.o da soru sormamıştı. cevap vermedim.
    sımsıkı tuttum elini kaza yapsak emindim elini bırakmayacağıma, saçları gülistan gibi kokuyordu binler. bilenler bilir bir kızın kokusunu içinize aşkla sevgiyle çektiniz mi artık dünyanın en iyi kokusu olsa yine de onu unutmazsınız. işte ben şimdi bile derin bir nefeste onun kokusunu çekiyorum ciğerlerime.
    ···
  11. 11.
    +6 -7
    geldim beyler. bu arada sazan avi değildir bu kadar ayrıntılı anlatmam zor olurdu. sallamanın da bi adabı vardır. bu gerçek. ve acı..
    devam..
    toplantı salonunda sığacak kadar öğretmen vardı. tepeleme koyuyorlar amk bi daha anlatma derdi olmasın diye. zaten mebin işleri %90 slayt. herneyse. boş yer kıtlığından ötürü arka taraflarla allah affetsin çehre züğürdü bi abimizin yanında 3 koltuk bol yer vardı köşede kaldığından farkedilmeyen, gittim oturdum hemen. öyle sote yerler iyidir toplantılarda seminerlerde. kabak gibi ortada olursanız sunucu vs varsa önce sizi görür uyuyamazsınız, sohbet edemezsiniz. işte hakan abiniz tüm bunları düşündüğünden köşe koltuğa sindi. sinmekle de kalmadım okuldaki konuşmanın getirdiği özgüven ve cesaretle merveye bakınıyorum ki görürsem işaret edicem buraya gel diye. belki iki lafın belini kırarız. biraz sonra kapıda gördüm. sağa sola bakınıyodu, yer mi arıyodu beni mi arıyodu bilmiyorum. o anda zaten işmi şansa bırakmak gibi bir kumara girmedim giremezdim hafifçe elimi kaldırdım benden tarafa bakınca. gülümsedi hafifçe başıyla onayladı, yanındakilere bir şeyler fısıldadı ve yanıma oturdu.
    "hoşgeldin" dedim. bu öyle kuru kuruya söylenmiş bir söz değildi. hoşgeldin demek gönlüme hoşgeldin demekti, gönlümün tüm kapılarını sana açtım manasında bir hoşgeldin demekti bu.
    "hoşbulduk" dedi o daha gülümserken aynı duyguyla..
    ···
  12. 12.
    +8 -4
    2 gün sonra tekrar okulda..
    artık kafama koydum ya derslere girip çıkıyorum diğer arkadaşlarla harala gürele yapıyoruz, bir taraftan da bunu gözlüyorum ne zaman gelip sohbete katılsa çaktırmadan çekiliyorum ortamdan ki duygularıma ket vurabileyim.
    3 gün dayandım. 2 günde haftasonu etti 5. günlerden pazartesi yoğun bir gün benim dersler full yine iflahım gibilmiş ders anlatmaktan eve gidiyim yolda marketten cips kola alıp film izliycem diye aklımdan geçirirken öğretmenler odası daldım, bu da eşyalarını topluyor ben hızlıca toplandım çıkarken yüzüne de bakmadan iyi günler deyip çıktım yine ama bu kez cevap vermedi. ben de aklımdan iyi amk en azından soğukluk oluştu bu böyle gider diye düşünüyorum. merdivenlerden inince bahçedeki çiçekleri sulayan hizmetli abiyi gördüm biraz laflayım dedim matrak adamdır. 3-5 kelam ettik çıktım bahçeden arabanın yanına gidiyorum.-okul bahçesine çekmiyorum öğrenciler top vs gibiyorlar arabamı-
    neyse vardım arabanın yanına, kapıya elimi uzatmamla camın yansımasından bunu görmem bir oldu aha dedim sıçtık..
    döndüm göz göze geldik bir an..
    ···
  13. 13.
    +8 -4
    devam ediyorum. eleştirileriniz çok da önemli değil beyler. isteyen dinlemez. kötü yakıştırmalara gerek yok.
    ~
    bu son yaşananlardan sonra bir iki gün kadar ikimizde çok yaklaşmadık birbirimize. hani ota taka birbirine küsen aşıklar olur ya biz de o şekilde davranıyorduk konuşuyoruz ama ciddiyiz. Galiba ikimizde yaşananları sindirmeye çalışıyorduk. benim açımdan çok bir problem olmadı kafamda aşk yönünden hiç bir soru işareti yoktu. sevmek nasıl bir duyguymuş arabadaki 10 dakikamızda yaşamıştım. sadece bize ait olan 10 dakika.. tabi histeri krizleri gibi ara sıra gelen bir soru da vardı aklımda. acaba merve ne yapıyor o ne düşünüyor.. ve sordum tabi. onun nöbetinin olduğu bir esnada güya oradan geçiyormuş havası vererek "nasılsın" dedim. bu tam olarak nasıl olduğundan çok ne hissettiğini öğrenmeye yönelik bir soruydu. o da anlamış olacak ki beni rahatlatan cevabı verdi: "iyiyim, çok iyiyim". "ama" dedi "konuşmalıyız." "önemli.."

    zihnimdeki karıncalar yine çalışmaya başlamıştı. birisi "kesin kocasına itiraf etti sonra pişman oldu" diyordu, bir diğeri "ayrılmak isteyecek işlerin bu kadar büyüyeceğini tahmin etmemişti". zihnim karıncalanırken son duyduğum "ben sana haber vereceğim" sözü oldu.
    ···
  14. 14.
    +7 -5
    yaklaşık 1 - 1.5 ay böyle geçti birbirimizin gözüne bakıyor konuşuyor ama kimseye bir ey belli etmiyorduk. hep mutluluk anlarında gelir ya kötü şeyler akla benimde o anlarda aklıma geliyordu evli olduğu. ama bir şey çekti dikkatimi, okulda yüzüğünü çıkarıyordu belki benim üzülmemem bunları düşünmemem için belki de kendi vicdanını rahatlatmak için. bilemiyorum..
    bu şekilde geçen günlerde elini bir kez dahi tutmadım baştaki utanç verici tükürük sahnesini saymazsak. hep bekledim bir fırsat mutlaka çıkacaktı şeytanla anlaşma yapmıştım zira merveyle konuşarak. ve çıktı da. hiç sevmediğim o seminerler bu kez yüzüme güldü. haritada hemen yanımızda ki il gibko bir hizmetiçi sağlık eğitimi düzenlemiş ve her okuldan iki kişi isteniyor, kız öğrencilere anlatmak için bir bayan ve erkekler için bir bay öğretmen. bilenler bilir bu tip günü birlik seminerlere ya stajyerler gönderilir ya da benim gibi ücretliler varsa çaylaklığımızdan bizi yollarlar. haliyle müdürle beraber öğretmenler odansında şu kısa konuşma geçti. arkadaşlar bla bla ilinde bla bla olacak hakan arkadaşımız erkekler adına katılmaya gönüllü oldu.-tak oldu amk- bir bayan arkadaş da kendisinie eşlik edicek. toplam 6 saat sürecek görevli iznli sayılacaksınız. zaten hakanda araba var onla gidip gelebilirsiniz. kimse istemedi haliyle kim ister amk taktan yere yola gitmeyi. kimi diyo çocuğumu bırakam, kimi diyo kaynatam bizde gidersem kocam giber belamı.. mervenin çocuğu yok bu arada ve evet "ben katılabilirim müdür bey" dedi gayet ciddi bir biçimde. belli etmiyorum ama sevinçten müdüre sarılırıp lay lay lay lay çekebilirdim*
    ···
  15. 15.
    +5 -7
    o gün akşam bir lokma yemek yemek dahi zor geldi bana. yine zihnime tecavüz etmeye başladım acaba bütün bunlar sadece iyi arkadaşlık mı çok mu ileri gittim, e tabi kız evli olum yaptığın erkekliğe sığar mı diyordu içimdeki şeytan. bir tarafımda aşk bu diyordu sen sadece aşık oldun diyordu. zihnimi ikiye bölüp buzdolabına koyarak rahat bir gece geçirmek için neler vermezdim.. ama uyuyamadım ve ertesi gün okul yolunda..
    ···
  16. 16.
    +10 -1
    vay huur. amk kocası varken başkasına iş atıyorsa ayrılıp seninle evlense kim bilir kimlere iş atar dıbına koyim.

    edit:ayrıca size öğretmen diyenin 7 ceddini gibeyim.

    edit2: okudum güzeldi lan aslında. bizim hoca karaktersiz yavşağın teki ama aşık olmuş lan adam. aşka saygımız sonsuz.
    ···
  17. 17.
    +11
    sıra onun pantolonunu çıkarmaya gelmişti. ve bunu büyük bir zevkle ben yaptım. gayet yavaş bir şekilde pantolonun iki tarafından tutup sıyırmaya başladım.
    yatağın ucuna kadar gelmiştim ve çıkardım pantolonu biraz dar olduğu için zorlandım ama inanılmaz zevk aldım. artık sadece iç çamaşırlarımızla
    kalmıştık. onda beyaz renki bikini altına benzer bir çamaşır vardı.(ne dendiğini bilmiyorum) ve bende de boxer. aşağı gelmişken vücudunun alt tarafını boş geçemedim.
    çünkü orayı da hiç görmemiştim ve her bir milmetre karesini hafızama kazımak istiyordum.. ayaklarını okşadım önce çok narin ayakları vardı ve küçük. bende ayak fetişi olmadığından
    sadece bir kaç defa öperek geçtim orayı. çok tepki vermedi. sanırım onda da yoktu. ayak bileklerini kavradım ve diz kapağından itibaren yukarı doğru öpücüğe boğdum.
    işte bundan etkilenmişti. çok düzgün bir kemik yapısı vardı. basenleri de geniş olmadığından çok daha düzgün görünüyordu bacakları. öpücük yağmuru her ne kadar dudaklarım artık uyuşmaya başlasa da,
    kasıklarına doğru kayıyordu. asıl hedef oraydı çünkü ikimizde biliyorduk bunu. bilmediğimiz tek şey bundan ne kadar haz alacağımızdı...
    *)" >*~
    bu arada betimleme diyonuz ama hikayenin güzel tarafı beyler ne hissetiğimi anlatmasam kerhane gibişinden ne farkı kalır.. benim hikayem bu beyler kimse dinlemese de biraz daha anlatacağım.
    ···
  18. 18.
    +11
    oç luğu yapmıssın bi de utanmadan anlatıyorsun. devam et huur çocuğu.. hikayenin sonunda gibtim ebeni
    ···
  19. 19.
    +11
    şerefsız evli kadına bakmaya utanmıyomusun
    ···
  20. 20.
    +10
    yavaşça yer değiştiriyoruz örtü de başımızı örte kıçımızı açıyor. ne taktan bi malzeme bu sürekli kayıyor.. yukardayım. göğüslerini emdim uzun uzun..
    ve en çok oralardan haz duyduğunu anladım. itina gösteriyorum her tepkisine.. vajinasına doğru iniyorum artık. dil darbeleriyle çok fazla bastırmadan tepkisini ölçüyorum.
    başımı ve omzumu sıkmasından anlıyorum ki o da doruk noktada artık. dillemeyi pek sevmediğimden ben yukarı doğru çıktım tekrar. bu kez kontol bende.
    üst üsteyiz ve zorlukla penisimi vajinasına yaklaştırıyorum. biraz etrafında sürtüyorum ki nazikçe bir giriş olsun zaten ıslanan vajinası bana zorluk çıkarmayacak.
    ucunu yavaşça içeri soktum. merveden sert bi nefes alma tepkisi geldi. bu iyiye işaret. çıkardım tekrar biraz soktum yine aynı tepki. iyice ıslandı bu arada.
    ve hala dar. bu kez biraz daha soktum ama hal bir elim penisimde ve ben yönlendiriyorum. bu kez gözleri açıldı ama acıdan değil. penisimi artık çıkarmıyorum. sarıldık.
    sadece hafif darbelerle sokup çıkarıyorum. köklemeyi asla düşünmedim. canını yakmayı asla istemem.. tempomu biraz daha artırdım ve darbelerim sertleşince
    sırtımdaki elleri de sertleşmeye başlıyor. tırnakları uzun değil, iyiki.. arabadaki terimizin 3 katı terledik. ve ben sevdiğim kadınla sevişiyorum..
    belli bir müddet bu şekilde devam ettik. ben yoruldukça o üste geçti veya tam tersi. ben boşalmamak adına kısa aralar veiryorum ama gittikçe zor durumlarda kalıyorum.
    o an aklımdan içine boşalmak geldi. bir çocuğumuzun olmasını istedim. ama bu aptalca bir fikirdi. hemen sildim zihnimden. ben iyice hızlandım ve neredeyse boşalacaktım ama
    o benden önce davrandı bacakları titredi hemen kendini geri çekti ve bi süre öyle kaldı. belki ilkti, belki daha önce boşaldı bilmiyorum..
    bende bıraktım artık kendimi ve dışarı boşaldım. ikimizde rahatladık. göğsüme doğru yatmıştı ve nefes alışverişleri belli bir ritmi yakalamıştı.
    bu boşalma kısmı aldatıcı gelebilir ama şunu söyleyim eğer aşkla bir sevişme varsa ve ön sevişmeyi iyi ayarlarsanız boşaltmak çok da sorun değil. ki boşalmaya da bilirdi.
    yani tamamen fizyolojik ve duygusal. neyse.
    ikimizde mutluyduk.
    ···