/i/Bilim

"hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir. ilimin ve fennin dışında mürşit aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir".
M.K ATATÜRK
  1. 26.
    +8
    Bu noktada, bilinçaltı sosyal hafıza devreye girmektedir. Eğlence mekanlarında ve barlarda çiftlerin birbirine yakınlaşmaları da aynı pgibolojiyle olmaktadır. Çünkü, aynı köprü deneyinde olduğu gibi ses, ışık, müzik ve sahne düzeni, onların birbirlerine yakınlaşmaları için uygun pgibolojik ortamı hazırlamaktadır.
    ···
    1. 1.
      +9 -1
      Erkek tavlamıcaz dıbına koyim
      ···
  2. 27.
    +7
    Aşk, beyinde ne gibi değişikliklere sebeb olur?

    Aşık olan kişilerin, çekilen beyin tomografisinde, Hippocampus, Nucleus caudatus, Putamen ve Nucleus accumbens bölgelerinin aktif hale geldiği tespit edilmiştir. Bu bölgeler, beynin ödüllendirme mekanizmasının bulunduğu, korkunun algılandığı ve kişinin kendi dışındaki insanları değerlendirildiği, bölgelerdir. Yeni aşık olmuş kişilere aşık olduğu kişinin fotoğrafları gösterilerek yapilan beyin tomografi çekimileri, beynin bu bölgelerine daha az kan gittiğini göstermiştir.
    ···
  3. 28.
    +6
    – Kokain bağımlılarında da aynı reaksiyon görülür.

    Hiç kuşkusuz, aşık olan kişinin beynindeki bu değişimler, hormonal bir değişimin sonucudur ve başroldede mutluluk hormonu olarak adlandırılan, dopamin* hormonu rol oynamaktadır.
    ···
  4. 29.
    +8
    Dopamin kişiye, çoşku ve sevinç veren bir hormondur. Bu hormon kişiyi çoşku ve sevince bağımlı hale getirerek, beyinde adeta hormonal bir fırtına kopmasına, dolayısı ile kişinin dopamine bağımlı hale gelmesine sebeb olur.
    ···
  5. 30.
    +8
    Bir kokain bağımlısının kokain bulamadığı zaman gösterdiği reaksiyon, bir aşığın terk edildiği zamanki gösterdigi reaksiyon ile benzerlik göstermektedir. Her ikisindede depresyon hali görülür.
    ···
  6. 31.
    +11
    Depresyonun sebebi, beynin dopamin siz kalmasıdır. Ama terkedilen aşığın beynin ödüllendirme mekanizması, terkedilmesine rağmen halâ aktif haldedir ve dopamin ile ödüllendirilmeye devam etmek ister. Aşık, bağımlısı olduğu dopamini tekrar bulabilmek için kaybedilen sevgiliyi tekrar kazanmak ister. Aşkın bu melankolik hali, aslında beynin ödüllendirme mekanizmasının depominsiz kalmasının sonuçudur (Tıpkı kokain bağımlısının kokain araması gibi).

    Çekilen beyin tomografileri, terkedilen sevgili ile kokain bulamayan bağımlının beyinlerinin aynı bölgeleri, benzer reaksiyonlar verdiğini göstermiştir
    ···
  7. 32.
    +5
    okuyan varsa devam edicem
    ···
  8. 33.
    +11
    Vasopressin ve Oxytocin:

    Aşık olan kişinin beyninde dopaminin yanı sıra vasopressin ve oxytocin hormonuda önemli rol oynamaktadır. Hayvanlarla yapılan araştırmada, Vasopressin hormonunun, erkek fareleri dişi farelere bağlamada etkili rol oynadığı bulunmuştur.
    ···
  9. 34.
    +7
    Oxytocin hormonu:

    Oxytocin hormonu korkuyu ve stresi azaltarak diğer insanlarla ilişki kurmayı kolaylaştırır. Bu hormon, bebek emziren bayanlarda oldukca fazla salgılanarak çocukla anne arasında yakınlaşmayı sağlar. Orgazm sırasında, karşı cinsle tensel ve göz temasında oksitosin hormonu oldukca fazla sagılanır. Oxytocin hormonu na aynı zamanda Eşe bağlılık hormonu da denmektedir.

    Sonuç
    Dopamin, vasopressin ve oxytocin aşkın kimyasını belirleyen en önemli hormonlardır. Bu hormonların vücuttaki yapısı ve miktarı, aşkın şiddetini belirliyor.
    ···
    1. 1.
      0
      bu hormanları aleyhimize nasıl kullanırız?
      ···
  10. 35.
    +6
    (Üçlü Aşk Kuramı) ilişki türleri:

    Robert sternbergin üç bileşenli bir aşk teorisi: duygusal yakınlık, tutku ve bağlılık. bağlılığı aynı zamanda karar verme taahhüdü olarak da değerlendiriyor. yani bir kişiyle ilişkiye başlamaya karar verip vermeme sorunsalı. strenberg'e göre bu üç bileşen olmadığı zaman, sevgi de olmuyor. "mükemmel aşk" denen şey işte tam da bu üç bileşenin aynı anda olması.
    ···
  11. 36.
    +8
    duygusal yakınlıktan kastı, biriyle aramızdaki yakınlık duygusu. onunla sırlarımızı paylaşabilmemiz, aramızda duygusal bir bağ kurabilmemiz, dünyadaki diğer insanlardan farklı bir samimiyet ve yakınlık hissedebilmemiz duygusal yakınlık.
    ···
  12. 37.
    +8
    ikincisi tutku. evet, bu bildiğimiz tutku, hani fiziksel olarak birine karşı hissettiklerimiz, cinsel çekim. sternberg, tutku olmadan aşkın olamayacağını savunuyor.

    üçüncü unsur bağlılık ise, yaşanılan ilişkinin bir aşk ilişkisi olduğuna karar verme, ilişkiyi etiketlendirme isteği. devamlılık arz edeceğini belirtme arzusu. bizim "sevgili olmak" dediğimiz aslında. bu tür bir karar, taahhüt isteği, geleceğe dair süreklilik belirtisi yoksa aşk sayılmıyor yine o'na göre.
    ···
  13. 38.
    +12
    okuyan bir allah kulu var mı amk
    ···
  14. 39.
    +11
    duygusal yakınlık, tutku ve bağlılık için farklı permütasyonlar yaratmış. biri olmadığında ne oluyor, sadece biri olduğunda ikisi olmadığında ne oluyor gibi. hepsini farklı isimlendirmiş. her şeyden birine karşı duygusal yakınlık, tutku ve bağlılık hissetmiyorsak bu o'na göre aşk-dışı bir ilişki. yani muhtemelen sokakta selamlaştığımız komşular bu kategoriye giriyor. diğer insanlarla aşk-dışı bir ilişkimiz var.
    ···
  15. 40.
    +11
    buradan sonrası daha da ilginçleşiyor, keyifli hale gelmeye başlıyor. sadece duygusal yakınlık hissedebildiğimiz, her şeyi konuşabildiğimiz, bağlandığımızı düşündüğümüz ancak cinsel olarak uyarılmadığımız ve geleceğe dair herhangi bir plan yapmadığımız kişiyle olan ilişkimiz "hoşlanma". bir diğer olasılık, tutku yok, duygusal yakınlık yok ama birbirimize bağlıyız, önümüzdeki günleri beraber geçirmek istiyoruz, ilişkiyi yürütme kararındayız kısacası, bu tür de "boş aşk" olarak tanımlanıyor kuramda. genelde kötü giden uzun süreli ilişkilerde görülen bir durumdur. ciks biter, paylaşım biter, ama alışılmıştır ve ısrarla devam edilir. tek tek değerlendirdiğimiz sonunca unsur, tutku. evet, karşımızdakiyle hiçbir şey paylaşmıyoruz; onunla bir ilişkiye başlama, sevgili olma gibi bir istek veya beklentimiz yok, fakat yoğun biçimde cinsel uyarılma hissediyoruz. bunun da adı "kara sevda.
    ···
  16. 41.
    +2
    Ben dinliyom panpacığım
    ···
  17. 42.
    +5
    sıra diğer olasılıklara geliyor. peki ya elimizde yalnızca üçte ikilik bir duygu varsa? işler biraz daha güzelleşiyor artık. diyelim ki, birine karşı tutkuluyuz, onunla ciks yapma niyeti ve amacı içindeyiz ya da yapıyoruz, konuşabildiğimiz milyonlarca şey var, beraber vakit geçirmekten zevk alıyoruz ancak uzun süreli bir taahhüt verme eğilimi içinde değiliz. buna "romantik aşk" demiş sternberg. sonrasını düşünmeden sadece anı yaşayan çiftler örneğinde olduğu gibi.
    ···
  18. 43.
    +3
    aramızda belirli bir mahremiyet varsa; her şeyi paylaşıyoruz, birbirimize çok bağlıyız ancak herhangi bir fiziksel çekim hissetmiyoruz durumu, "arkadaşça aşk". uzun süreli evliliklerin sırrı bu olsa gerek. devam ediyoruz, büyük bir hollywood yalanına geldik. insanlara yıldırım nikahı kıydıran tür. yoğun bir cinsel çekim yaşıyoruz, deli gibi tutkuluyuz, hayatımızın kalanını beraber geçirmek istiyoruz fakat hakkında hiçbir şey bilmek istemiyoruz. hiçbir şey konuşmadık, birbirimizi tanımıyoruz. bu da "budalaca aşk" olarak nitelendiriliyor
    ···
  19. 44.
    0
    rez panpa
    ···
  20. 45.
    0
    yaz kardeşim güzel gidiyorsun
    ···