/i/Başıma Geldi

Hayatta başınıza gelenlerden ibaret değil midir?
  1. 826.
    +23 -3
    Tanju’nun korkusundan dolayı duşa bile girmeden giyinip çıktım. Adamın sweatshirtiyle, adamın pansiyonundan, adamın kız arkadaşını giberek çıkmıştım ve işin garibi, bu bana gayet olağan geliyordu.


    Rıhtıma doğru yürümeye başladım. Çakım ve kitabım yoktu. Hadi kitabı mekanda unutsam, çakımı ne ara çıkartmıştım da kaybetmiştim? Ya sahi... Ben yürüyordum da adımlarım boşa basıyor gibiydi, havada yürüyordum sanki. Mutluluk muydu bu? Pek sanmıyordum, daha işim bitmemişti. Seda’yla yine görüşmeliydim. Taksiye binmek için çıktığım yolda, hala başıma bir iş gelmediğine sevineceğim yerde, mayhoşca düş kuruyordum. Kafamda güzel gibiydi, hatta... Lan baya baya kafam güzeldi amk. Kaslarım gevşemiş, ağzım uyuşmuştu. Ne alakaydı olm sabah sabah? Neyse ya, yorgunluktandır, gider evime güzelce uyurum bir şeyim kalmaz diyerek, taksi durağına doğru yürümeye çalıştım. O sırada gözlerim karardı birden, tansiyonum düştü.
    ···
    1. 1.
      0
      uyanicak simdi olaylar tersten tanju gibecek bunu
      ···
    2. 2.
      +12
      Ne ara sktin amk karıyı
      ···
    3. 3.
      0
      lan en son üşütme dememişmiydi
      ···
    4. diğerleri 1
  2. 827.
    +17 -2
    Attım kendimi bir büfeye ve sert bir kahve istedim. “nasıl sert?” Diye soran büfeciye, “abi sert işte. lütfen... ” deyip, zorlanarak oturdum. Görüntüler bulanıklaşıyor, masaların köşeleri sivrileşip zihnime batıyor ve grileşen tonların arasından sadece bir kaç cırtlak renk ayırt edebiliyordu. Renkler fosforlanıyor, bükülüyor ve gözlerimin içinden geçerek zihnime ulaşıyordu; titremeye başladım, terliyordum. “Çarpıldık mı lan acaba? Noluyor dıbına koyim?” diye düşünmeye başladığımda kafamı ellerimin arasına almış, gözlerimi kapamak zorunda kalmıştım. Lan aniden olacak işmiydi mi bu? Ne oluyordu? Green dedim, bu karı sana bir şey verdi. Nasıl verdi, ne ara verdi bilmiyordum, ama bir şey verdi. Düşünebildiğim son mantıklı şey buydu. Büfeciye parasını vermeye çalışırken durumu farketmiş olacak ki? “iyi misin?” dedi. Abi dedim, beni taksiye bindir allahını seversen. Bindim taksiye cebimde otuz lira var, yok. Eve gidersem bu halde çıldırırdım tek başıma. Aklıma direk Eren geldi. Müptezel huur çocuğu... Düzeltirdi o beni. Maltepe’ye dedim... Maltepe’ye.
    ···
    1. 1.
      +2
      Owww siitttttt lsd gafasi
      ···
  3. 828.
    +20
    Kapalı gözlerimin karanlığında bir silüet görüyordum, karıncalanan piksellerden oluşan bir gülen surat; ne bir rengi, ne de biçimi vardı, ekolanan, metalik bir ses tonuyla derin derin gülüyordu sadece. Kulağıma bir müzik sesi geldi, ve drop girdi... Sesler içimden geçiyordu, somutluğumu kaybettiğimi hissediyor, müzikle savaşıyordum. O an yüksek bir sesle, abi diyebildim... “Kapat şunu lütfen.” dıbına kodumun evladı ben arkanda can veriyorum, yannan mı var da beni tutuyorsun hala? Maltepe’ye geldiğimizi söyledi, arkadaşımın evinin adresini verdim. O sırada ne zaman, ne mekan vardı benim için. Cehennemdeyiz, hadi in deseydi taksici, cenneti ne ara geçtiğimizi düşünürdüm inerken.

    Geldik kardeşim, iyi misin?

    -iyiyim iyi. Dördüncü kata çıkarabilir misin abi beni?

    -Ayıp ediyosun...
    ···
    1. 1.
      0
      Hocam gibiş ne zaman oldu anlatmamışsın sadece gibtim yazmışsın
      ···
      1. 1.
        +1 -14
        Neymiş bu gibiş merakınız anlamadım ki dıbına koyim. Bir kişi daha gibiş derse ciks hikayesine çeviricem dıbına kodumun olayını.
        ···
      2. 2.
        +26
        Ulan yavşak 8 partı sadece karıyı gibmeye çalışmak üzerine anlattın. Sonrada ne gibişi diyorsun. Ne yavşak adamsın lan sen.
        ···
      3. 3.
        +3 -3
        Çükleri yeni kalkmaya başlamış on tane ergeni boşaltmak için mi uğraşıyorum ben burda dıbına koyim? Hayır anlamadığım azdıysan gider çekersin. Nedir yani, gibiş nerde gibiş nerde muhabbeti? Bir taneside anama sövüyor anlatmadım diye. Eskort muyum lan ben?
        ···
      4. 4.
        +7
        Sıkıntı şu. Seçilmeden önce vaadler verip seçildikten sonra bi gib yapmayan siyasetçi durumuna düşürdün kendini. Senin yazdığın iki üç kelimeye 31 çekecek kadar veled değiliz. Hikayeyi gibmişsin karıyı gibicem diye. Sıkıntı orda.
        ···
      5. diğerleri 2
  4. 829.
    0
    Ayraç. Sınava giriyorum çıkınca okurum.
    ···
  5. 830.
    0
    Devam panpa
    ···
  6. 831.
    +19 -4
    Artık gözümü açmak zorundaydım. Tir tir titriyor, gülen yüze sesini kesmesi için yalvarıyordum. Sadece gözlerimi açacaktım, belki de kafam açılmıştı, belki de kendime gelmiştim... Gözlerimi açmamla yere düşmem bir oldu beyler. Derinlik duygumu kaybetmiştim, sanki gözlerim bir tuval, gördüklerimde boyalardan ibaretti. iki boyutlu görmeye başlamıştım herşeyi. -inanın bunu nasıl daha detaylı betimlerim, nasıl yazarım bilmiyorum.- Bambaşka bir dünyaya gitmiş gibiydim ki, aniden gördüğüm her şey spiralce içimden geçmeye başladı. Taksiciyi hissediyor, ancak göremiyordum. Birşeyler söylüyordu bana, duymuyordum. “dördüncü kata.” dedim ve gözlerimi kapattım. Vücudumu tamamen adama yükleyip, gözlerimi kapatıp kapatmadığımı kontrol etmeye çalışıyordum. Son gördüğüm spiral sahneyi gözlerim kapalıyken bile görmeye devam ediyordum...
    ···
    1. 1.
      +12 -1
      amk otu taku gere gere anlatanr gibismeyi o kutsal seyi memeleri gibtiredip anlatmiyan yazarin ben taa sulalesini irzini butun mahallesindeki karilari gibim
      ···
  7. 832.
    0
    rez alalım sayife 35
    ···
  8. 833.
    +23 -1
    Arkadaşımın sesini duymamla ağlayacak kadar duygulanmam bir oldu. Eren dedim, “kurtar beni kardeşim, kurtar beni ölüyorum.” Koluma girip yatağına yatırdıktan sonra:

    -Gözünü aç. Aç lan şu gözünü! Ananı gibeyim senin ya...

    O an gerçekten kör olduğumu düşündüm. Gözlerimi açtım, hiçbir şey göremiyordum. Hüngür hüngür ağlıyordum dıbına koyim. Eren geldi. Yüzümü ıslak bir bezle sildi, ağzıma iki tane küp şeker verip, ensemin altına biraz buz koydu ve:

    -Bak normalde hastaneye zütürmemiz lazım seni. Ne tak yedin bilmiyorum ama böyle bir şey görmedim ben.

    -Oğlum kör olmadım değil mi ben? Kör olmadım değil mi Eren?

    -Lan ne körü yarram? hauahuaha... LSD almışın galiba. Nerden buldun, nasıl buldun konuşucaz daha sonra. Çık şu tripten bir kaç saate kendine gelirsin, dedi ve kulağıma bir kulaklık taktı:

    -Bak bir saat gözlerin açık şunu dinliyorsun, sonra hayatın boyunca yaşamadığın bir kafa yaşayacaksın. Taksiye de otuzaltı lira para verdim zaten, anandan alacağım onu.

    Bu huur çocuğu ne zaman bad tribe girsem çıkarmıştır beni. ilk bonzai içtiğimde de, ilk şeker attığımda da yanımdaydı. Gerçi zaten o denetmişti ikisini de... Kötü arkadaş mı, iyi mi bilmem. Ama kral adamdı.
    ···
    1. 1.
      +9
      karı sana en kral sentetik uyuşturucuyu vermiş lan ne istiyosun pekekent hayatın boyunca yaşayamazsın öyle bi kafa kankaa

      parası neyse bize de bi kanal kankaa
      ···
  9. 834.
    0
    Rezerved
    ···
  10. 835.
    +16 -5
    Söylediği gibi yaptım. Klagib müzik dinlemekten nefret eden ben, o an dünyanın en mutlu insanıydım. Her notada farklı bir insanın içine giriyor, farklı mevsimlerde kısa kısa hayatlar yaşıyordum. Zamanın nasıl geçtiğini anlamamış olacağım ki, yüzüme şıraaaak diye çarpan suyla kendime geldim. Gözlerimi binlerce yıl sonra yeniden açmış gibiydim. Her renk daha canlı, akıp giden her saniye daha doluydu. Odaya giren Eren, alaycı bir ses tonuyla:

    -Sıfatını gibiyim senin ya. LSD kafasında rüyalanan adamı da ilk defa görüyorum. O ağız ne lan öyle? Ya şu gülüşe bak. hahahahah.

    -Tutma beni kardeşim. Allah gibiyim şu an.

    -Tamam tamam... iyisin değil mi?

    -Piyuuuuv.

    -Ya huur çocuğu seni deyip, gülerek çıktı odadan.

    Artık biraz hareketlenme vaktiydi. Duvarlar üzerime doğru yamuluyor, kapalı bir alanda durmam zorlaşıyordu. Tam erenin yanına gidecektim ki, boy aynasına takıldı gözüm. Kendimi izliyor, dilimi burnuma değdirmeye çalışıyor, aynı anda onlarca salise ömürlü halisünasyon görüyordum. Ayna civaya dönüşüyor, burnumdan beynime girmeye çalışıyor, ve burun deliklerimi dilimle kapatamamam sebebiyle gözlerimden çıkıyordu. Bunları yine aynı aynadan görüyor olmam bana iki farklı olayı tek bir gerçeklikte hayal edebildiğimi gösteriyor, insan zekasının sınırlarını aştığımı farkettiriyordu.
    ···
    1. 1.
      +31
      Anladinmi la karinin nie uzaklara baktigini hani cok merak ediyodun ya asjsjdnxnc kesin amina surmustur sanada yalatmistir skdkxkfnc
      ···
      1. 1.
        0
        Haykırdım şuku.
        ···
  11. 836.
    +19 -1
    Eren odaya girmek için kapıyı açarken, ben onun birazdan geleceğini saniyeler öncesinden tahmin etmiş, hali hazırda sormadığı ne yemek istiyorsun sorusunu düşünmeye başlamıştım. -Moruk sonradan öğrendim ki dejavu gibi bir olaymış bu. Beyin gördüğünü, duyduğunu algılayamıyor, kendini geriye sarıp aynı olayı daha önceden yaşamış olma izlenimi veriyormuş. Pek yazasım yoktu bunu burda ama, cümleler içinde özellikle hata arayan bir kaç avel olayı bilim kurguya bağladığımı sanmasın.-içeri elinde telefonla giren Eren:

    -Ne yiycen lan? Pide söylüyorum.

    -... Kavurma kaşar.

    -Abi bi’ kuşbaşı kaşar, bi kavurma kaşar... Ayran mı, kola mı?

    -Ayraannn...

    -iki ayran.. Evet abi... Yok değişmedi adres... Kolay gelsin.

    -Erennn... Dışarı çıkalım mı?

    -Hava bi kararsın çıkarız. Yemeği yiyince yatar uyursun zaten.

    O anda rüyamda görebileceklerimi düşünüyordum. insan aklının yaratıcılığının son noktaya ulaştığı rüya anında, bu maddeyle bir nevi Tanrı olabilirdin. Çıldırıyordum, uyumayı iple çekiyor, sürekli bazı uzuvlarımın kopup birbirine bağlandığını, kanımın sıcaklaştığını hissediyordum. Evet, bu yaşadığım heyecandı ve ben bu duyguyu kaslarımda, kanımda hissediyordum. Mutlu olduğumu son raddesine kadar hissettirebileceğini düşündüğüm bir tonla “Süper!” dedim ve bu kelimeyi söylerken gerçekleştirdikleri hareketi beğendiğim dudaklarımla bir kaç kere daha sessizce tekrar ederek odadan çıkan arkadaşımı takip ettim. “Süpper, süüppper, süpppperrrr.” Bir şey dikkatimi çekmişti. Dudaklarımı P sesini çıkaracak pozisyona getirip, dilimin üstünden üst dudağıma gönderdiğim sert bir nefesle at sesi çıkarabiliyordum. “ppuurpt” Puhahahahah. “ppupuprt” Puhahahahahah.
    ···
  12. 837.
    0
    Rezzz sayfa 35
    ···
  13. 838.
    -1
    36 prezererererereaefatif
    ···
  14. 839.
    +12
    hay AMK senin yüzünden sözlüğe üye oldum app yukledim huur seni hadi anlat AMK benide bu yaştan sonra incici yaptın gibik anlat artik gibecem
    ···
  15. 840.
    +19
    Salona geçtiğimde ilk dikkatimi çeken şey, salonun yola bakan cephesindeki balkonun mermerinin üstünden bana bakan kargaydı. Kafasını sürekli sağa, sola yatırıp gözlerimin içine bakıyor, ve muhabbet etmek ister gibi “gak”lıyordu. Kafamın içinde zonklayan karga sesi, odanın en köşesinde ki oda spreyinin otomatik çalışma sisteminin çıkardığı “tıkırt” sesiyle birleşiyor, iki anlamsız sesin oluşturduğu bu senfoni, kendini gözlerimin önünde birden doğan duvara, elindeki tek imkanıyla, notalarıyla çiziyordu. Siyah, yeşil, pembe ve turuncu birleşiyor, oluşturdukları yeni rengi acınası insan gözlerimin göremediğini farkedip, ufak bir notayla kulaklarıma sunuyorlardı. Seslerin ve görüntülerin kalıplarından kaçmak için varlıklarından vazgeçtiği o an, salonun her yerine dağılmıştım. Salonun içindeki her ses, her obje ve her molekül benim bedenimden kopmuştu sanki. Bu, saniyelere sığan sonsuzluk anını Eren’in sorusu kesmiş, beni yeniden gerçeğe bağlayarak kendisinden nefret etmemi sağlamıştı:

    -Paran var mı lan?
    ···
    1. 1.
      +12
      hikaye taka sardi amk 10 parttir lsd yi anlatiyor sedadan ses seda yok amcik herif okuyanda kabahat ellerim titriyor
      ···
  16. 841.
    0
    rez hikaye çok güzel gidiyor.
    ···
  17. 842.
    +16
    -Var.

    -iyi, pideleri ödeyiver.

    -Tamam.

    Eren kısa süreli bir sessizlikten sonra tekrar transa geçtiğimi farketmiş olacak ki, kafamı kıskanıyormuşcasına soru sormaya devam etti:

    -Nerden buldun sen bunu?

    -Anlatırım. Tutma beni.

    -Bak bayadır arıyordum, kanal bulduysan söyle de akşam alalım.

    -Anlatırım...

    Ya gibtir git dıbına kodumun çocuğu. Yüzüne bile bakmıyorum daha ne konuşuyorsun. Bırak da kafa yaşayalım biraz, anlatıcam işte. Eren sinirlenmiş ve aceleci bir sesle:

    -Green gibicem belanı. Varsa kanalın görüşelim bu akşam. Nerden buldun bunu?

    -Bu gün Seda’nın kahvesinden aldım galiba.

    -Oğlum ne Seda’sı, ne kahvesi? Sıvı mı buldun bir de?

    -Çok bunaldım Eren. Gel çıkalım, yürürken anlatırım.

    -Yemek geliyor. Çıkıcaz, kızın yanına gidicez. muallakye bak ya. Sıvı acid buluyor Türkiye’de, hala daha “anlatırım, anlatırım”.

    -O iş yaş kardeşim.

    -Ne demek yaş?

    -Basbaya yaş.

    -Neden yaş oğlum?

     

    Erenin ses tonu yükseldikçe boğuklaşıyor, sanki ağır çekimde konuşuyormuş gibi duyuluyor, kalp atışlarımı yavaşlatıyor ve nefes almamı zorlaştırıyordu. Öyle ya da böyle evden çıkmak zorundaydık. Sürekli oynayan zeminin ve duvarların üstüme gelmesi yetmiyormuş gibi, beni bu ortamda tutan, huzura kavuşturan seslerde Eren’in boğucu sesinin altında ezilmeye başlamıştı:

    -Ben çıkıyorum kardeşim, bir dakika daha kalırsam boğulacağım burada. Kanalı mı istiyorsun? Aha numarası cebimde. Gel akşam ararız, dedim.
    ···
  18. 843.
    0
    rezervasyon 2
    ···
  19. 844.
    0
    aga biraz uzun ve çabuk yazamazmısın imci seni bekliyor
    ···
  20. 845.
    +19
    Tek başıma ne yapacağımı, nereye gideceğimi bilmiyor, ya başıma bir şey gelirse diye Eren’i de çağırmak istiyordum. “Gel akşam ararız.” cümlesi Eren’i "gibeyim pidesini, kapıyı çalar çalar gider amk.” dedirterek dışarı çıkartmıştı. Montu giymediğimi görünce “Üşürsün yarak başı, kışın ortasında ne bu güven?” deyip montumu bana uzatacaktı ki. “gibtir et ya. Benimkilerden giy bir tane” diyerek odasına gitti. is kokusunu almış olduğunu farkedip sırıttım. Botlarımı giymeye çalışırken hem merdivenler, hem de duvarlar dalgalanıyordu. “Aha dedim yannanı yedik, ben buradan inene kadar on kere düşerim.”

    Dışarı çıkmıştım. Her yere gitmek, gerçekleşen her olayı izlemek istiyordum. Binalar modern çizgi roman çizimleri gibi italik, ancak gerçekci, insanlarsa etraflarındaki auramsı toz bulutuyla birer gezegen gibi duruyordu. Kimisi pembe, kimisi sarı, kimisi siyah olan bu toz bulutlarının en korkuncu yanımdaki adama, Eren’e aitti. Öylesine derin ve genişti ki etrafındaki bulut, ondan bir kaç adım uzaklaşmama sebep oldu. Sigara içmek istiyordum. Deli gibi sigara içmek. gibtir ya, sigaram montun cebinde kalmıştı:

    -Eren, sigara versene bana.

    Kapağı açıp uzattığı paketten sigara almaya çalışıyordum ama bir türlü bir tanesini tutupda ağzıma zütüremiyordum. Islak kalıp sabundan yapılmış gibiydi sigaralar, çabalamama rağmen kavrayamıyordum. Eren iki sigara alıp yaktı ve birini bana verdi. Ağzımda yılan gibi kıvrılan sigarayı tutabilmek için bir kaç kere elimi yakmıştım, acıyı sonuna kadar hissediyor, yanan hücrelerime zihnimde cenaze töreni yapıyordum. Kadınların topuklu ayakkabılarının sesini, kendi aralarında muhabbet eden bir kaç çocuğun muhabbetini, mağazaların birinde çalan tekno müziği... Kısacası dikkatimi cezbeden her sesi aynı anda algılıyordum. Eren “Gel hadi marinaya gidiyoruz.” diye yürütmeseydi beni, asla hareket etmeyi düşünemezdim. Tüm kaslarımın varlığını unutmuştum, kendimi seslere, görüntülere ve düşüncelere bıraktığım o anda.
    ···
    1. 1.
      +19 -1
      Canım panpacım bitanecik panpacım dıbını yurdunu gibeyim bitir artık be geveleyip durma gibicem ereninde dıbına koyim sedanında ne ara gibtin sedayı amk

      fiktir lan sen kimi yiyon dediklerin bonzai kafası
      ···