/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 26.
    +18 -1
    Aşmaya çalıştım. Aşamadım son çare olarak git derseniz giderim dedim. Alışmasalar, istemeseler bile baskı yapmaktan vazgeçtiler. Sevgimin bedelini ödemeye razıydım beyler. 9lu yaşlarda bir oğlu vardı. Babası o hafta şehirdışında olacağından benimkinde kalacaktı. Bilmiyordu bizi. O hafta sürekli beraber birşeyler yaptık. Tatildik ikimizde. Pikniğe gittik, denizde yüzdük, araba kullandık vs vs. Biliyor musunuz beyler birini sevince yadırgamıyorsunuz. Gavat değilim tam tersine kıskanç biriyimdir ama seviyorsun ya koymuyor. Evet bazen keşke benim olsaydı diyorsun, ama zaten senin o. Sorunları birbir aşıyorduk. Akşamları çıkıp elele geziyorduk sahillerde, kumsallarda. Bazende 9-10 bira kapıp soluğu manzaralı bir yerde alıyorduk. Omzuma yatıyordu öyle kullanıyordum arabayı. Mutluydum beyler. Her ne olursa olsun mutluydum.
    ···
  2. 27.
    +16
    Ne kadar geçti bilmiyorum camı tıkladı birisi. Korkuyla karışık yattığım yerden fırladığımda benim hatun olduğunu gördüm. Merkezi kilidi açtım yanıma geldi. Dudaklarıma bir öpücük kondurdu. işte o an yine herşeyi yapabilecek duruma gelmiştim. Sanki hayatıma şifre yazıp duruyordu bu kadın. Kendimi tommy verceti gibi hissediyordum aq.

    - ne yapacağız ?
    + bilmiyorum güzelim ama o eve gitmem çok ağır konuştu.
    - gidelim mi buralardan ?
    + nereye ?
    - biraz daha uzak bir yere

    Gidebilir miydim beyler ? Ne kadar gibtirde etse annemdi o benim. Yapabilir miydik beraber ? Sevmek güzel şey fakat aynı evde yaşayabilir miydik ? Olur dedim.. aslında korkuyordum. Beraber arabada uyumuşuz. O gün dedim ki begüm beni asla bırakmayacak. Belimiz elimiz kolumuz heryerimiz uyumuş vaziyette gunesin suratıma suratıma vurması neticesiyle uyandım. "Hadi" dedi bana. Ona gittik, güzel bir kahvaltı yaptık sonra ben çay sigara yaparken o giyindi. Hiçbirşey olmamış gibi evden elele cıkıp yürümeye koyulduk. Önce bir kuyumcuya gittik, ulan dedim bu ne yapıyor cepte var 100 lira. Alyansları beğendik. Begendik beğenmesine ama para yok sarıldım anladı heralde fısıldayarak "bende o iş" dedi gülümsedi. Ben ne yapıyordum aq bu yaşıma kadar kızlardan boncuk almayan ben yüzük almasına izin veriyordum
    ···
  3. 28.
    +16
    Geldim beyler devam ediyorum.

    O duştan çıktığında saçlarını kurutup tarar kendimce şekiller verip bakayım derdim yüzünü avuçlarımın arasına aldığımda öyle tatlı gelirdi ki bana, dayanamaz öperdim beyler. Sevdiğiniz zaman değişiyorsunuz. Avuç içlerini öperek sevdim dıbına koyayım. Hep aynı şekilde uyurduk biz o gögüsüme yatardı ben ya saçlarıyla oynardım yada yüzünü okşardım. Sabittik biz. Aramızda bir resmiyet yoktu el şakalarımız meşhurdu yani o sıradan gibko liseli ilişkileri gibi değildik. Zaten ben hayatımı onun yoluna hiç etmiştim. Liseli olabilme gibi bir durumumuz yoktu. Ama insanlara batıyorduk beyler. Onca zor şarta rağmen hala mutlu olabilmemiz onların zoruna gidiyordu. 500 tl kira veriyorduk ikimizde çalışıyorduk ayrıca begümün bankada azda olsa birikmişi vardı. Yardırırsak ev sahibi bile olabilirdik. Gece gündüz hayaller kuruyorduk. Hayatta en çok istediği şey ev sahibi olmaktı. Bir ikincisi ise cocuktu beyler. Çocuğu babasındaydı. Bizimde nikahımız yoktu ve daha erken diyordum kendi kendime. Bazen hayat sizin aksinize planlar yapabiliyor.
    ···
  4. 29.
    +15
    1-2 saat kadar dolaştık sanırım. Eve geldiğimizde ben biraz kestireyim diyerek uzandım. Maksimum yarim saat yada bir saat kadar uyumuşum. Oje kokusuna uyandım

    - len napıyosun
    + aşkım oje sürüyorum
    - zehirledin beni be
    + zehirlerim ben aşkım gel sen sür hadi
    - anlamam ulen ben
    + olsun geel

    dedi ve beni elimden tutup zorla kaldırdı. Oturdum ayaklarını kucağıma koydu. Hiç anlamasam bile ayaklarına oje sürmeye başladım. Oje sürerken neden terler ki bir insan ? Ona yetememekten korkuyordum. Ben daha yeni uçmaya başlamıştım o yorgun bitkin bir halde inmeye dal arıyordu. O dalı uzatan bendim ona, farketmesemde.. ojesini sürdükten sonra iki ayağınada bir öpücük konudurup "oldu mu hatun" diye sordum. Gözlerini kapatıp başını evet anlamında salladı. Ne güzeldik be ? Anamızı gibtiler abi...
    ···
  5. 30.
    +15
    Ulan dedim aşk nelere kadirsin... Yüzükleri parmağımıza taktıktan sonra emlakçıları gezmeye başladık. Yine aynı ilçede oturacaktık fakat bizim sokakta değil. Bir kaç ev gezdik birinde karar kıldık 2+1di beyler. 86 metrekare ufak bir balkonu vardı. 1. Kat.. Bizimdi o ev beraber çalışıp yaşayıp gidecektik öyle olmadı.. Keşke olsaydı
    ···
  6. 31.
    +14
    çocukluğumun geçtiği, sevdiğim kadın için gibtir edildiğim ve sonrasında hiçbir zaman kafama göre gidemediğim o eve gitmeye karar verdim. yürüdüm, yürüdüm, yürüdüm. yolu uzatarak yürüdüm. bilir misiniz beyler o duyguyu ? gitmek zorunda olduğunuz ama gitmek istemediğiniz bir yere giderken istemsiz gerçekleşir bu eylem. sırf geç gitmek için, gittiğinizde nelerle karşılacağınızı bilmediğiniz için. yarım saatlik yolu 2 saat yürümüştüm. yeter aq karar verdim olup biteni öğrenip sevdiğim kadına ilk sahip çıkışım gibi yine sahip çıkacaktım. (o tokattan sonra ne kadar mümkünse) apartmanın önünde belirdim. gözlerim yaşardı beyler. çocukluğumun geçtiği o ev duruyordu karşımda. bu evden bu şekilde çıkmayı hiç planlamamıştım aq. biraz daha baktım öyle boş boş, begümün boş dairesini gördüm. gülümsedim, işte bu yüzdendi asi tavırlarım, aşk.. zile bastım, otomatiğe basıldı, yavaş yavaş merdivenleri adımladım. son 3 merdiven kala bir sigara aldım dudaklarımın arasına, sakin olmalıydım. begüm beni kolay kolay terkedecek biri değildi. ne olabilirdi konu aq ?
    ···
  7. 32.
    +15 -1
    O gece yine ölürcesine seviştik. Sabah çırılçıplak uyandım yanında. Dakikalarca yüzünü seyrettim, saçlarını okşadım. içimden çoğu kez tekrarladım "anasını gibeyim sana ölünür... " Ben onu izlerken uyandı. Kahvaltımızı yaptık, iş için yola koyulduk. Bunun seçil diye bir panpası var hatun eyvallah ama karının kocasına ayarım beyler. Nerede ne konuşacağını bilmeyen bir tip. Tam süzme dıbına kodumun oğlu. Bu akşam onlara gideyim dedi. Bir bozuldum.. Normalde sorardı, bu sefer farklıydı. "Peki canım kaçta alayım?" dedim. "Onlarda kalsam olmaz mı ?" diye karşılık verdi. x9 kat bozuldum anında beyler. Yapmazdı böyle şeyler. Soğuyor mu lan dedim kendi kendime. Soğumazdı lan benim sevgilimdi o. Annemdi, babamdı, arkadaşımdı. Nerden çıktı bu seçil huursu diye homurdandım sessizce. "Tamam kal kafan dağılsın" dedim. Gülümsedi (yine o acı gülümseme)...

    Kendimi kurarken akşam ettim. Mesai saati dolduğunda acaba gitmekten vazgeçmiş midir özlemiş midir diye aradım.

    - napıyosun hayatım
    + iyiyim seçillere gidiyoruz sen napıyosun
    - (yutkundum, biraz sessiz kaldım) iyiyim evimize gidiyorum
    + peki hayatım yine araşırız
    - tamam canım.

    ulan bir acabam vardı oda gitmişti. Neyse dedim düzelir. Ancak karabulutlar çökünce gitmiyor beyler. Bir gelmeye başladığında asla kaçamıyorsunuz.
    ···
    1. 1.
      +5
      1-Kalkacagın yere oturma.
      2-Bilmedigin yoldan gitme.
      3-Ne olursa olsun eşini başka bir yere yalnız yollama(gece kalmaya).
      ···
    2. 2.
      0
      Devam edermisiniz beyefendi
      ···
  8. 33.
    +14 -1
    Hepinize ne kadar teşekkür etsem az beyler, şuan ciddi anlamda hayatta kimsesiz kalan nadir insanlardanım. insanların 4 gözle beklediği bayramlar, yılbaşları falan benim için hiçbişey ifade etmiyor. Yıllardır aynı yerde çakılı kalmış vaziyetteyim. Ne gitmek istiyorum ne kalmak. Ufacık bir umut belirtisi bile beslemiyorum. Gram pişman değilim. iyi ki sevdim, sevin beyler. Sevmek çok güzel.
    ···
    1. 1.
      +1
      Sen benim hayatımı gibtin abim ne okudum ben az önce. Allah yardımcın olsun ömür boyu mutlu olabileceğin insanlarla karşılaştırsın
      ···
    2. 2.
      0
      Naptın yeğen sen yav
      ···
    3. 3.
      0
      Aģladım lan hüngür hüngür ağladım mutlumuymuş o huur çocuğuyla
      ···
    4. 4.
      0
      Üzüldüm be abi
      ···
    5. 5.
      0
      Ağlattın be hocam
      ···
    6. 6.
      0
      Gözlerim doldu abi naptın sen.. Lütfen bu hikayeyi okuyanlar için ve en önemlisi kendin için yeni bi hayat kurmaya çalış abi yaş daha 26 27 insan ömrü 70 yıllık derler bana okuyunca küfür de edebilirsin ama dene be abi yeni bi şehir yeni bi ev yeni bi sokak yeni bi eş çocuk ne bileyim allah yardımcın olsun
      ···
    7. 7.
      0
      Ağlattın be kardeşim ama sen güçlü ol inci her zaman seninle
      ···
    8. 8.
      0
      Sen varya adamsın adaamm
      ···
    9. 9.
      0
      Hayatimda gordugum en kralladamsiin
      ···
    10. 10.
      0
      Sen varya adamsın adaamm
      ···
    11. diğerleri 8
  9. 34.
    +12
    Eve geldik. duş vs derken saat 21:30 civarı olmuştu bile. işide ekmiştik zaten rahattık. o akşamda gündüz yaptığımız gibi eğlenmeye devam ettik. o beni gıdıkladı, ben onu öptüm, o beni ısırdı. sürekli birbirimizle uğraşıp durduk. 00:15 gibide gidip yattık. o gece bugün ve bugünden önce yaşadığımız herşeyi düşündüm detaylı bir şekilde. evet bu benim evleneceğim kadındı. hayatımı uğruna feda ettiğim, gözlerinin içine bakmaya doyamadığım deli sevgilimdi. dertleşebildiğim arkadaşım, başımı dizine koyduğumda saçlarımı okşayan annemdi. herşeyimdi beyler. evet karar vermiştim evlenecektim. ama bu böyle gibko birşey olmamalıydı. severken bile avuç içlerini öpen adamdım ben. ezbere evlenme teklifi mi edilirdi dıbına koyim ? teklif işini düşünmeyi yarına bırakıp güzelce sarıp sarmaladım begümü, uyuyup kalmışım.
    ···
  10. 35.
    +13 -1
    Konuşma çok salak saçmaydı benim için. Kısa kesip begümü kucaklayıp eve getirdim. Soydum ılık suyun altına soktum. Hafif kendine gelir gibi oldu. Sarıldı bana sımsıkı, öptü bir kaç kez. "Gel saçlarını kurutalım başımın belası" diyerek yatağa yatırıp uzatma kablosuyla saç kurutma makinesini yatağa kadar getirdim. Saçlarını kuruttum, taradım o ara yine uyuyakaldı. Bende yanına kıvrılıp yattım. sabah güzel bir masa ve tatlı bir öpücükle merhaba dedim yeni güne. benden önce kalkıp kahvaltı hazırlamış benide öperek uyandırmıştı benim deli sevgilim. hah dedim düzeldi dıbına koyim siz kimsiniz bize akıl veriyorsunuz ? bir güzel kahvaltımız yaptık. hesap sormadım beyler, normalde sormam gerekiyordu. ama kendimce bende suçluydum. bizim birbirimizden başka kimsemiz yoktu. en azından ne derdin var ? demeliydim. demedim, onu yalnız bırakmamalıydım. bıraktım. begüm içmekte haklıydı. bende olmamış gibi davranmak zorundaydım. o gün hiç bu konular üzerine konuşmadık. evlilik muhabbetide gündemden düştü tabi ki. hani derler ya beyler gerçekten sevdiğiniz zaman onunla ilgili çoğu şeyi hissediyorsunuz diye, belki onu çok iyi tanıdığım için belkide sevdiğim için anlayabiliyordum. ekgib birşeyler vardı.
    ···
  11. 36.
    +13 -1
    Sabah uyandık herşey normaldi. biraz televizyon faslından sonra işe gitmek için giyindik ve yola koyulduk. aynı vardiyadaydık zaten ayarlıydı herşey beraber gidip beraber geliyorduk. (çalıştığımız yerler farklı olsada yakındı) O hafta 16:00 / 00:00 vardiyasındaydık. Saat 19:00 gibi beni aradı. Bu saatte molaları yoktu hayırdır aq dedim kendi kendime. Hiç hayır değildi beyler. Açtım, ağlıyordu.

    - eşyalarını topla defol ..

    beynimden vurulmuşa döndüm aq. dün sırf eğlensin gülsün diye çocuk gibi şakalaştığım insan bana bugün gibtir çekiyordu.

    + ne.. nee.. ne diyorsun ? (kekeledim, konuşamadım, yutkunamadım)
    - duydun, eşyalarını al ve defol
    + neden ?
    - öyle gerekiyor

    telefonu kapattı. tekrar aradım"gelip alayım konuşalım" diyecektim telefonu açmadı. (iş falan umrumda değildi gidecektim) belki onlarca defa aradım açmadı. benden önce eve gitmiş olabilir diye düşündüm. yanılmadımda evdeydi. üçlü koltukta dizlerini karnına çekip hüngür hüngür ağlıyordu.

    - sana ne oldu ?
    + sananeeeeeeeeeeee ? eşyalarını topla yoksa üstünle atarım seni dışarıya

    sinirlendim beyler. bu evi bizimdi aq onundu benimdi.

    - sen kimi atıyorsun aq ?
    + reklam evine git bu iş çok uzadı hadi zaten bizden bir gibim olmayacak, boşuna tırmalıyoruz, sen yoluna git ben yoluma gideyim
    - tamam sadece neden ağladığını söyle ?
    + deşarj oluyorum uzatma işte
    - peki .. dedim

    hiç birşeyimi almadan çıktım evden. bir sigara yaktım yürümeye başladım. içmem gerektiğini düşündüm içmeliydim, ne olursa. tekele uğradım, o meşhur 15 tl'lik şaraplardan aldım bir tane. ölümüne abandım şaraba. kafam çalışmıyordu. ne olmuş olabilirdi aq ? ben kafa patlatırken şarabı bitirmiştim. sonra whatsapp'dan yazdım. (konuşmaların çoğunda ifşa olabilirim önemli olan kısmı atsam yeterli)

    http://www.imgim.com/2016-08-26103527.png
    ···
  12. 37.
    +12
    o elemanı o gün orda kevgire çevirmediğim için kendimden utandım. gerçi begümede güveniyordum. kimin aklına gelebilirdi ki beyler ? kim bilebilirdi böyle olacağını ? olmuştu ama. başta dedim ya olmaz dediğim herşey olmuştu dıbına koydumun hayatında. o an sadece ölmek istiyordum. sevmişsinizdir beyler. şöyle bir düşünün ömrünüzü harcadığınız kadın olabildiğince geçerli bir sebepten gidiyor. evladınız doğmadan ölüyor, o kadın belli bir süre sonra başkasıyla gidiyor. siz yarak gibi kalıyorsunuz. ona sarılıp yatamayacağınız, yazdığı notu atamayacağınız, onunla geçtiğiniz yerlerden tek başına geçmek zorunda kalacağınız, dertleşemeyeceğiniz, en önemlisi birdaha sevemeyeceğiniz bir ömür sizi bekliyor. zor değil mi ? acıtıyor değil mi beyler ? aradan kaç gün geçti bilmiyorum 86 kilodan 60'lı kiloya düştüğümü aynaya baktığımda direk anladım. ne kadar zamandır bakmıyordum acaba aynaya ? güldüm kendime. vaay be dedim reklam haline bak. bir dilim ekmek yedim o gün belki 1 hafta sonra. insan açlıktan ölmüyormuş beyler bunu öğrenmiştim. sokağa attım kendimi. yürüdüğümüz yerlerden geçtim, geçerken ağladım. herkes dönüp bakıyordu. insanlara çarpa çarpa yürüyordum. özür bile dilemeden geçip gidiyordum. sakallarım olabildiğince uzamıştı. sokakta yatan kimsesizler gibiydim. öylece yürüdüm o gün. sadece yürüdüm, yürürken ağladım, insanlara çarptım yaptığım tek aktivite buydu uzun süre sonra.
    ···
  13. 38.
    +12 -1
    1-2 gün daha hastanede yemeden içmeden, arada kaçamak tuvalette sigara içerek takıldım. biraz toplamıştım ama tamamıyla kendimde değildim henüz. fero hala yanımdaydı.

    - begüm evde mi ?
    + evet kardeşim sen dinlenmene bak
    - gitmem lazım fero kusura bakma
    + gönderemem
    - karşımda durma fero ezer geçerim

    biliyordu, geçerdim. annemi ezip geçmiştim ulan ben. konu begüm olduğunda değişiyordum ben. gidecektim, zar zor ayağa kalkıp serumu çıkardım kolumdan. köşe bucak kaça kaça hastaneden çıktım. ferodan tokatladığım 20 lira ile az ileriden bir taksiye binip eve doğru yola koyuldum. begüm evdeydi, konuşacaktık. belki hala toparlayabilirdik. yaşadığım ilçe bu sefer bambaşka geliyordu gözüme. aşkla elele gezdiğimiz sokaklar sanki acıyla haykırıyor gibiydi. bulutların, güneşin, çocukların, bigibletlerin, parkların aslında benim için hiç bir önemi kalmadığını farkettim. sadece acı veriyordu. gözlerimi kapatıp başımı koltuğa yasladım, aslında birşey görmek istemiyordum. görmek istediğim tek şey begümdü. onu görmeliydim, sarılmalıydım herşeye rağmen. bizim ilişkimizin temeli zaten birbirimize koşulsuz şartsız destek vermemiz, olanları giblememizdi. düzelirdi inanıyordum aq.
    ···
    1. 1.
      0
      Zamqi geçmiş olsunda öyle bi kesiğin izi geçmez elinin fotosunu atsana
      ···
  14. 39.
    +12 -1
    http://www.imgim.com/14722271279191680438170.jpg

    not tam olarak buydu beyler. oturduğum koltukta kala kaldım. hıçkıra hıçkıra ağlamaktan halsizleşene kadar ağladım. dolaba zor zar yürüdüm, içmeye birşey vardır diye. 2 tane bira çok azda rakı vardı. rakıyla birayı karıştırıp içmeye başladım. bir elimde not diğer elimde rakı / bira karmaşasının olduğu kadeh. tadı çok acıydı beyler denemeyin, ama o an ne kadar acı olursa olsun benim içimi daha fazla yakamazdı. kahrolmuştum. binlerce defa okudum o notu. "affet ben seni affettim" diyordu. attığım tokat için affetmişti. beni ben onu ne için affedecektim ? edilen hakaretlere dayanamayıp hayatta en çok sevdiği şeyden vazgeçirilmek zorunda olduğunu mu ? neyi affedecektim beyler ? kızamadım. kendimi cami avlusuna bırakılmış bebek gibi hissetmekten alıkoyamadım kendimi. günlerce o koltukta elimde o notla oturdum, ne bir acıkma ne bir susama ne uyku hali sadece kitlenmiştim, gözlerim sürekli doluydu. bazen boşalıyordu yaşlar. kaç gün oturduğumu yemin ederim bilmiyorum. kalktığımda dizlerim tutmadı. yüzüm çökmüştü, zayıflamıştım beyler 1 hafta içinde bambaşka biri olmuştum. telefonum geldi aklıma. arayacaktım. aradım...
    ···
  15. 40.
    +12 -1
    sürekli beyin fırtınası yapmak zorunda olmaktan nefret ediyordum anasını gibeyim.. üzerindeki pikeyi kaldırdım. bacaklarına elledim, ayaklarına elledim, acaba diyordum felç mi geçirdi.. insanın aklına herşey geliyor beyler, yeter ki karşınızdaki aşık olduğunuz insan olsun. ayaklarını oynattı.

    - gelebilir bak iyi kalkabilir bende yorgunum, bende üzgünüm, benimde canım acıyor bu zamana kadar hep birbirimizi taşıdık. beraber ağladık beraber güldük, ben onu bırakamam oda beni bırakamaz. evlenicez lan biz, ev alıcaz, cocuğumuz olucak. size ne ? girmeyin ulan artık araya, gidin lan hayatımızdan derken salya sümük ağlamaya başlamıştım.

    seçil huursu yutkundu, yutkundu, gözlerinin dolduğunu görebiliyordum, begüm zaten ağlıyordu. bir kaç dakika sonra seçilde koyverdi kendini. ağlıyordu hemde nasıl. bugüne kadar ona huur demiştim hep, huur olduğu için değil hazetmediğim için. ama en az benim kadar begüm kadar acı içinde ağlıyordu. seviyordu demek ki begümü. onada üzüldüm. nasıl bir duygu karmaşası içindeysek odada ki herkes ağlıyordu ama kimse çıkıp "bunlar bunlar oldu" diyemiyordu. ben sadece acıyla karışık yapacaklarımızdan bahsediyordum. "ev alacağız, yatak odasını begüm ayarlayacak, oturma odasını ben, kocaman bir lcd televizyon alıp derbileri izleyeceğiz, o mısır patlatacak, bir zaman sonra ufak bir bebeye baba olacağım, ona anne bana baba diyecek. daha çok şey yapacağız, ama öncelikle ölmemem gerek, onun benimle gelmesi tekrar elimi tutması gerek" falan diyordum. mala mı bağlamıştım, son çırpınışlarım mıydı bilmiyorum.
    ···
  16. 41.
    +10
    Kısa bir süre başımı iki elimin arasına alıp ne tak yediğimi düşündüm beyler. siz siz olun asla sevdiğinize vurmayın ne olursa olsun. istemsiz bir şekilde elimi kapının koluna attım aslında açmaya bile dermanım yoktu. ona bir tokat atmıştım ama ben 300 kişi tarafından hard gibilmiş gibi hissediyordum. kapıyı aralayıp sağ ayağımı dışarıya attığımda anladım gitmem gerektiğini. çünkü aylardır tek bir kavgası olmayan insanlar iken bu duruma kadar düşebilmiştik. gitmeliydim. gitmem gerekiyordu belki de. evden çıkıp koca gece yürüdüm ayaklarım su toplayana kadar, son dal sigaramı içene kadar. saat 05:35 falandı sigaram bittiğinde. daha fazla yürüyemedim, aklım evdeydi, begümdeydi. aramak istemedim arayamadım. neler olmuş olabileceği üzerinde durdum saatlerce. neden ağlamıştı ? neden defol demişti bana ? ve dahası neden bu kadar uzun sürmüştü ağlama seansı ? kadınlar beyler çok garipler.
    ···
  17. 42.
    +11 -2
    komşumu gibtim kaçıyorum tarzı birşey değil beyler. öyle olmasını o kadar çok isterdim ki, hayatımın geri kalanında gülerek anlatabileceğim birşey olsaydı keşke. geç kalmışlık, pişmanlık, keşkeler falan derken gibilmedik mi hepimiz zaten ?
    ···
  18. 43.
    +10 -1
    1 saate geliyorum beyler beynim kulaklarımdan akacak, çok zorluyorum kendimi bir hava alayım...
    ···
    1. 1.
      0
      Bekliyoruz panpa
      ···
  19. 44.
    +10 -1
    "Yoksa dedim ?" beyler belki cevabıyla benim sorum arasında 5 saniyeden fazla bir süre yoktu. ama o 5 saniye bana hayatımın en uzun anı gibi geldi. demiştim ya beyler, hayatta 2 şeyi çok istiyor diye. birincisi ev almaktı, ikincisi çocuk. beni tanıyordu, "olursa olur aldırmayız, aldıramayız ben o günaha giremem, senide seviyorum" diyordum oda "aldırırsam bir daha asla çocuğum olmaz" demişti. ondan sonra her sevişmemizde korkmuştum, evlilik yoktu ufukta çocuk olduğu için evlenmeye kalkarsam da kendini kötü hissedecekti. hep olabildiğince korunmaya çalıştım. (doğal yollarla) sonra beynimde şimşekler çaktı beyler. maksimum 1 bucuk 2 ay önce evlilik muhabbetini açmıştı, bozuk atmıştı. düzeltmek için gezmeye gitmiştik hatırlarsınız. kanımın buz kestiğini, dünyamın başıma yıkıldığını, hayallerimin altında kaldığımı hissettim beyler. anlayamazsınız o duyguyu. tükendiğimi hissetim. ölmek istedim beyler. elimizde son bir şans vardı sadece bir çocuğumuz olacaktı, büyük ihtimallede onu aldırmış, hayallerimize hayatımıza bir son vermişti. bunların hepsini 5 saniye içinde düşündüm. eğer aldırmışsa gideceğimi biliyordu, yapamayız demiştim defalarca.
    ···
  20. 45.
    +9
    sonra birden beynimin bir yerlerinde bir ampül yandı. o gün benim hatunu eve getiren binle alakalı olabilirdi. o zütvereni bulmam gerekiyordu. iş çıkış saatinde beraber geldiklerine göre kesin aynı yerde çalışıyordu bunlar. ama önce biraz uyumam gerekiyordu. önce annem sonra sevdiğim kadın tarafından evden kovulmuş gibimsonik bir hayatım vardı. kimselere gitmek istemiyordum zaten. bankın tekine kıvrıldım 2 saat kadar uyumuşum. güneşin sıcağıyla uyandım. hadi lan çöz şu işi dedim kendi kendime. hatunun çalıştığı yerde çalışan bir kaç tane arkadaşım vardı. bu binin tipini tarif ettim. bir gördüğümü asla unutmam beyler, bir kere gittiğim yere gözüm kapalı tekrar gidebilirim, dikkatliyimdir. sorduğum şahıs demir diye birinden bahsetti. facebook'da aradığımda evet dedim be işte bu huur çocuğu. benim zaten hayatım gibilmişti, amirimi arayıp durumu özet geçtim ve gelemeyeceğimi, halletmem gereken şeyler olduğunu söyledim. saolsun okeyledi babacan bir tavırla. saat 14:20 gibi çalıştığı fabrikanın önündeydim. hem gelirse görürüm diye hemde o bini yakalamak maksadıyla.. O gelmedi, ama o bin 100 metre ileride belirmişti.
    ···