mert üzerine yakışan bir gömlek ve blue jean kombinasyonu yapmıştı. kafeye gidene kadar merti hayatımdan tamamen çıkartıp o yokmuş gibi devam etmeye karar versemde, nasıl olduğunu anlamadan mert benim aklımı çelmişti. ve merte resti çekmek için gittiğim kafeden mertle sevgili olarak ayrılmıştım.

içimde garip ve tarifsiz bir mutluluk vardı. gerçekten garip şeyler yaşıyordum. mert her şeye rağmen beni kabul etmişti. onla bunları kafedeyken daha detaylı konuştuk. fakat sanırım ilk defa bunların benim suçum olmadığını düşünen bir erkek çıkmıştı karşıma.

mertten ayrıldıktan sonra yurda döndüm. cemileye olan biten herşeyi anlattım. tabi bunları anlatınca cemile şok oldu. şaşırdı. beklemiyordu benden böyle bir şey. ama pgibolojisi bozuk bir kız ne kadar mantıklı ve doğru kararlar verebilirdi ki...

tamam zaten yakındık fakat normalde mert bacağıma orama burama dokunmaya cesaret edemezdi. ilişkiye girdikten sonra hiç çekinmeden dokunabiliyordu her yerime. bu iyiye işaretmiydi kötüye işaretmiydi ilerki günlerde görecektik. çünkü artık benden alabileceği bir şey yoktu ki eğer gerçekten beni seviyorsa ilerki günlerde görecektik.

yurda gittiğimde cemileyle bu durumu uzun uzadıya konuştuk. mertle birlikte olduğumu falan anlattım. biraz kızsada bana çok fazla üstüme gelmedi. sadece "umarım pişman olmazsın." diyebildi. bende öyle istiyordum. umarım pişman olmam. çünkü hayatta yanlış yaptığın zaman üzülürsün. fakat yapmadığın şeyin daha faydalı ve senin için daha iyi olabileceğini gördüğün zaman daha çok üzülürsün. gerçi kader denen şeyin önüne de kimse geçemiyor.

aradan 3-4 gün geçti. bu geçen süre zarfında ben daha sinirli bir insan olmaya başlamıştım. hatta okula falanda gitmek istemiyordum. cemileyi bile olur olmadık terslemeye başladım. saçma sebeplerden merte trip atmaya başladım. yine pgibolojim bozulmaya başlamıştı. yine başa mı dönüyorduk ?

yine o aktivitelerden biriydi. o sıralar nagihan yurt yerine evde kalan nadir arkadaşlarımızdandı ve hep beraber gece onlarda kalma kararı aldık. birlikte akşam yemeği yiyip eğlenecektik. muhtemelen gecede bir şeyler içecektik. bu arada beklemek işe yaramıştı sanırım. çünkü mertte eski haline dönmeye başlamıştı.

akşam kararlaştırdığımız saatte hep beraber nagihanın evinde buluştuk. biz kızlarla mutfakta yemekleri falan hazırlarken, erkekler oturma odasında sohbet falan ediyor, batak oynuyorlardı.

yemekleri hazırladıktan sonra hep beraber yemeklerimizi yedik. ve sanırım evdeki herkes yemekten sonra içmeyi bekliyordu. aradan 1 saat geçtikten sonra hep beraber dikdörtgen masanın etrafında toplandık ve herkesin önüne birer şat konuldu. 3 tane tekila almıştık o gece. şatlar doldurulduktan sonra kahkahalar ve eğlence eşliğinde 1 şişeyi bitirmiştik bile.

böyle birbiri ardı geri kalan 2 şişeyide bitirdik. benim inanılmaz midem bulanıyordu. sanırım en çok ben sarhoş olmuştum. mert ve diğer erkekler dışarı bira almaya çıktılar.

sarhoştum, ayık kafayla olsam kesinlikle o seviyeye izin vermezdim. bir anda benimde tişörtümü yukarı sıyırdı ve göğüslerimi iki avucunun arasına alıp sıktı. sarhoş olmama rağmen sulandığını hissettim. gerçekten istiyordum. fakat yapamazdım. yaptıktan sona pgibolojim bozulacaktı. zaten normal bir ruh sağlığına sahip değildim. fakat o gece ilk defa mertle birlikte oldum. birlikte olduğum ilk insandı mert. evet biraz karşı koymaya çalışmıştım fakat kendimi bırakmıştım.

ertesi gün uyandık. uyandığımda mertin burnunun enseme dayalı olduğunu fark ettim. yarı çıplak şekilde arkamdan sarılmış yatıyordu. nasıl hissettiğimi bilmiyorum. kendimi huur gibi hissettim. bir yandan da umrumda değil gibiydi. garip bir ruh haliydi. tarifi biraz zor. evdeki diğer arkadaşlarda uyanınca hep beraber kahvaltı falan yaptık. biraz takıldıktan sonra akşdıbına yurtlara dağıldık. bu arada mertle ilişkiden sonra daha da yakınlaşmıştık birbirimize.

Yüksek Lisans

Amerika'nin los angeles eyaletinde masterimi yapiyordum. Sonra sinifta cok yakigibli bir amca dikkatimi cekti. Onun da benden hoslandigini ogrenince gozlerim doldu ama bunu ona belli etmemek icin gozume bir sey kactigini soyledim. Ama bulundugumuz ortamda gozume kacabilecek bir sey yoktu. Sonra onun ölen amcam oldugunu ogrendim beni bir anda taciz etmeye basladi. Sonra annemin amimi disledigini fark ettim. Hicbir seye anlam veremiyordum. Hayatim cok zorlasmisti. Cunku annemin sivri dislere sahip oldugunu soyleyebiliriz. Amcam agzima git gel yapiyor annem beni yaliyordu. Sonra annemin kocasi cikageldi ve bana bir adet nivea tüp krem hediye etti. Cok mutlu olmustum...

aradan biraz zaman geçti. biz mertle iyice soğuklaşmaya başladık birbirimize. bu arada doktoru falan araştırarak bulup ayarladım. randevuyu aldım. perşembe günü saat 15.30. korkuyorum bir yandan. anneme duyduğum vicdan azabı içimde iyice büyümeye başladı. ben ameliyat olacağım günü beklerken cemilenin gidip merte durumu anlattığını öğrendim. cemileye kızdım fakat bunu benim iyiliğim için yaptığını biliyordum. mert bana msj atmış. "seni almaya gelicem." diye. "tamam." diyebildim sadece.

bir kaç saat sonra mert geldi beni almaya. ben zaten dışarıda sigara içiyordum. mert görür görmez yanıma geldi. hiç sigarayı bırak falan demedi. sigaramı içtim. ufak bir sarılma yaptık sonra bir kafeye zütürdü beni.

-çiçek cemile olanları anlattı.

-evet biliyorum.

-benden neden gizledin ?

-söylemem neyi değiştirir ki ?

-o çocuğu aldırmanı istiyordum. bu yaşta hayatımı mahvedemem.

-merak etme randevuyu aldım bile.

-çiçek bak ben her şey için pişmanım.

-mert gibtir git.

mert sadece yüzüme bakakaldı. "mert gibtir git." mert yerinden kalkarak yanımdan uzaklaştı. amacı beni gibmekti , başardı da. böyle bir ilişki yürümezdi zaten. en azından gururumdan taviz vermemiştim...

15 dk sonra falan ellerinde içleri bira dolu siyah poşetlerle geldiler. onlar gelene kadar bende 1 kaç kez kusup rahatlamıştım. ama o günü bozmamak adına biradan içmeyede devam etmek istiyorum. bu arada arkadaşlardan sadece 3 kişi açıktaydı, gerisi sevgiliydi, biz dahil.

neyse mertler geldiler. biz hep beraber oturduk içtik. topladığım kafayı tekrar dağıttım ben tabi. artık millet yavaş yavaş devrilmeye başladı. mertle bana ayrı bir oda verdiler. ev zaten 3+1. girdiğim oda dikdörtgen uzun ve dar diyebileceğimiz bir odaydı. sadece karşıda kırmızı renk bir güneşliğin gizlediği pencere vardı. duvarda garip bir silüet tablosu vardı. kafam iyiydi ama çok net hatırlarım. güya hiçbir zaman unutamayacağım bir gece olacaktı.

biz mertle sarılır vaziyette yatağa devrildik. mertte sarhoş fakat o kadar içmesine rağmen benim yanımda ayık kalıyor resmen. bunla dudak dudağa birbirimize sevgi sözcükleri söylemeye başladık. sonra bir anda mertin dudaklarının ıslaklığını boynumda hissettim. karşı koyamıyordum. hiç bir şey diyemiyordum. bir anda hızlı bir manevrayla üzerime çıktı ve üzerindeki tshirtü çıkarttı..

aradan günler geçti. mertle çok eğleniyorduk her şey çok güzel gidiyordu. tabi ki artık mutluluğun bozulma zamanı gelmişti. beraberce geçen 3-4 aydan sonra mertte ufak tefek soğumalar başlamıştı. bu anı daha önce yaşamıştım ben. ve kızlar gerçekten olayları unutsalar bile nasıl hissettiklerini ve ne hissettiklerini unutmazlar. yine bir okul çıkışı mertle kafede buluştuğumuzda mertle bu konuyu konuşmayı kafama koymuştum. gerçekten hayatımda o kadar sorun vardı ve üstesinden gelmem için üzerine gitmem gerekiyordu.

mertle konuşmaya başladık :

-mert neden bu şekilde aramıza soğukluk girmiş gibi hissediyorum.

-aşkım yok öyle bir şey. kafam incin bu aralar sana öyle gelmiştir.

-bilmiyorum belki de , ama canını sıkan bir şey olursa benle paylaş olur mu?

-olur aşkım söylerim.

yok bir şey diyen adama ne diyeceksin ki. içim elvermesede zaten kokusu çıkacaktı. bende oluruna bırakmaya karar verdim.

bu arada sınıf olarak artık daha fazla kaynaşmaya başlamıştık. belirli gruplar vardı. gruplaşma yaşamıştık ama bizim grubumuz fazlasıyla iyiydi. 8-9 kişilik bir arkadaş grubu sürekli aktivitelerde bulunmaya başladık..

toplum yapısını bozmaya çalışma dıbına koyduğumun ajan huur evladı seni. bunu burada okuyan minik huurlar önemli bir şey sanıp domalmaya başlayacak. dışlayın şu huur evladını.

halıdaki yine yarım bırakılacak hikayemi buldun yavşak

halidaki önceki pekekentlik anıları gibi sonu fos olmaz inş

herşey bir anda kötü gitmeye başlamıştı sanki. herkese kötü davranıyordum. hatta telefonla annemle konuşurken annemi bile tersliyordum. bunu mide bulantıları takip etmeye başlayınca. bir eczaneye gidip hamilelik testi aldım. yurda gidip testi kendime uyguladım. daha ne olabilirdi ki annem için utanç kaynağıydım. evet hamileydim. mertle o gün girdiğim ilişkiden gebe çıkmıştım. ne yapacağımı ne tak yiyeceğimi bilmiyordum.

hamile olduğumu öğrendikten sonra ne ağladım , ne de bir tepki verdim. resmen ruhsuzdum. durumu gidip sakin bir şekilde cemileye anlattım. anlatırken elimde sigarada vardı. cemile olanları öğrenir öğrenmez elimden sigarayı alıp pencereden fırlattı. çok soğuk kanlı bir şekilde paketten bir sigara daha çıkarıp yaktım. "zaten aldırıcam." diyebildim. cemile yüzüme bakıp kinayeli bir şekilde gülüyordu. "sen iyi misin?" der gibisinden bir gülüştü bu. o an neden öyle davrandığım hakkında en ufak bir fikrim yoktu.

durumu merte anlatmamaya karar verdim. merte anlatmadan kürtaj yapabilecek bir doktor aramaya başladım. bu arada iyice okulu asmıştım. benim yanımda olmak için cemilede benle birlikte asmaya başlamıştı. bu arada mert tekrar soğuk davranmaya başlıyordu. artık msj falan da atmamaya başlıyordu. sabahleyin ben günaydın demeden yazmamaya başladı. neden bilmiyorum ama çok donuktum bende. normalde hamile birinin daha duygusal olması beklenirken o duygusallık bende yoktu.

ohhh kendiliğinden bozuk karı seni uğraştırmicak nimet bunlar nimet.

Hikayeyi yarim bıraktın ya bir huur çocuğunun günlüğüne dönüşecek bu başlık

Master

Durakta otururken yanıma alimli bi bayan yaklaştı niye agliyorsun dedi? Ben de bir celsede yaşadıklarımi oracıkta soyleyiverdim. Kadına ilk goruste guvenmistim. istersen şu yakında arabam var seni gideceğin yere kadar bırakabilirim dedi. Kendimi çok çaresiz hissediyordum tutunacak bi dal ariyordum ve hiç tanımadığım bi kadının bu teklifini kabul ettim. Arabaya bindik biraz gittikten sonra yol kenarında ücra bir yerde durduk. Niye durdun dedim? Cevap vermedi . Arka koltukta oturuyordum yanıma geldi ve pantolonunu çıkardı. O anda 21cm lik yarragi boğazıma kadar hissettim . Megerse kadın değil travestiymis. Git gel git gel yaparken yolda annemle yeni kocası tesadüfen bizi görmüş. Annem kapıyı acti o manzarayı gorunce kocasını çağırdı hemen kocasida beni oracikla bir güzel gibti , annem ise çantasından çıkardığı nivea kremi gotume sürüyordu . Napiyorsun anne dedim sus çok konuşma dedi ve yarragini bana kokledi. Hayır nasıl olurdu bu annemin yarragi mi vardi? Derken bi anda çalan alarmla uyandım.

Beyler hikayenin sonunu yaziyorum (kizin agzindan)

En son katildigim havuzlu villadaki cilgin parti de eski sevgilim benden intikam almak icin zengin bebenin biriyle bana grup yapti. Cocuk dibima koyarken halida agzima veriyordu. Tum gucuyle bogazima kadar kokleyip agzima bosaldi ve hepsini yutmak zorunda kaldim. O gun , o partiden sonra bileklerimi kesip intahar etmeye karar verdim.

Ve cicek huuru ölür beyler...
Edit: selma huurunda da hala haber yok.

Ha bide yakinda huur selmanin gunlugu diye baslik acarsa bu huur evladi sasirmayin

nivea tüpüyle kendini bozmasa huur olmicaktı ne salaklar var dünyada sen affet Allah ım :(

Beyler hızlı yaz falan demeyin alınır önceki hikaye gibi küser şimdi

Parlament rizörv

Ya ağzını gibiyim bilen bilir deme