/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +5
    ilk yıllarımda bahsettiğim " yaşar " kardeşimin kız kuzeni B diyelim, ve tesadüfen tanıştığımız hemen karşımızdaki gazete bayinin sahibinin kızı H diyelim.
    ikisiyle nedense hem kardeşim dediğim insanın kuzeni olması sebebiyle, H ninde karakter olarak iyi ve B ile iyi anlaşması sebebiyle birlikte takılmaya

    başlamıştık, aynı sınıfta değildik kızlar bizden 2 yaş küçüktü daha 2 sene vardı liseye gelmeleri için onların ama kafa olarak bizimle eşittiler ve kalıp

    olarakta tabi. onlarda kendi sınıfındaki insanlardan ve okuldakilerden pek haz etmiyor, mecburiyetten takılıyorlardı.

    Bizim parkın orda kafe de genellikle çay çekirdek eşliğinde gece saatlerce muhabbet ederdik. iyice sıkı fıkı olmuştuk, zamanla gruba benim ve yaşarın ortak

    arkadaşları olan diğer çocukluk arkadaşlarımız S ve N ve onlarla birlikte kızlarında çocukluk değil ama muhabbetinden sohbetinden hoşlandığı bazı kızları

    bazen takılmak için çağırıyolardı değişiklik olsun diye. bu isimleri kısalttım çünkü çok zikretmeyeceğim.

    takılır ederken her ne olursa olsun, her ne yaparsam yapayım. melissa aklımdan bir türlü çıkmıyordu. Bu melissa hikayemi tamamiyle başından sonuna bir tek

    yaşar biliyordu.

    Dedim ya takıldığım çocuklar binti ve ağızları iyi laf yapıyordu, onlar sayesinde benimde ağzım laf yapmaya başlamıştı ama ne söylediğimi umursamıyordum

    bile, çünkü ben değildim konuşan gerçek HardLy kabuğunun içinde gizli ve ait olduğu kişinin onu gelip tıklamasını bekliyordu.. her gün ama her gün içim kan

    ağlıyordu. Ama hayat devam ediyor, başkalarına yansıtmak etrafımda olumsuz etki yaratır ve bu hiçte hoşuma gitmez, hayatımı daha taktan hale getirirdi.
    ···
  2. 2.
    +4
    bir gün kafede gene takılırken canımız sıkıldı 4 kişiydi B - H Yaşar ben ve kimin arkadaşıydı hatırlayamadığım bir kız, ismi Sena idi.

    Banklarda otururken bir ara bu yanıma hafif hafif yanaştı ama başka bir şey yapmadı ( el kol atmak gibi veya yakından konuşmak tarzında ) kız resmen oturdu

    yanıma benim çekirdek çıtlayışımı izliyordu.

    Ben daha o gün anlamıştım benden hoşlandığını, hiç renk vermedim zira kendiside hoş kızdı mavi gözlü sarı siyah karışık saçlı beyaz tenli benim tipimde

    biriydi.

    Bu S denen çocukluk arkadaşımla internet cafedeyken o sıralar facebook falan vardı, sena beni eklemiş arada yazıyordu oo kanka bu geçen sizi gördüğüm kız

    değilmi dedi.

    Evet dedim olm o kız sana nasıl bakıyor lan ahahah dedi amk odunu

    gibtiğim şimdi ben o kıza çıkma teklifi etsem kabul eder sen neyin kafasını yaşıyorsun dedim ?

    Hadi et lan gibisinden gaz verdi. dıbınakoyum almadınmı ağzının payını bi kere, niye gaza geliyorsun ? niye egon gene ön planda çocukluk arkadaşına artistlik

    yapacağım derken kendine zarar veriyorsun beynini gibtiğiminin beyinsizi !! diyemedim kendime..
    ···
  3. 3.
    +6
    Yazdım ve kabul etti

    + Tepkim ; Noldu lan yarrram atıp tutuyosun kafana göre herkes senmi amk

    - Vay binç olm sen ne çakal adamsın lan hadi yine iyisin sayemde manitan oldu ;)

    + ya senin amk inşallah başıma bela olurda ağız tadıyla seni bi giberim :D

    - ya gibtirgit :D

    mahallede buluşmaya başladık, melissadan hiç bahsetmedim yaklaşık 3 ay sürdü ilişkimiz, şimdi ilişkiyi kesin.. melissa travmasını atlatamamış olan ben,

    3 ay boyunca kızın sadece elini tutmuşum, bir kere bile öpmemişimdir. kız aslında türban takıyor ve onada türban acayip yakışıyordu.

    ilişkiden daha çok hayat arkadaşı gibi gelmeye başladı bana, babası çok baskıcıymış anlattıklarına göre rahat rahat dışarı her istediğim zaman çıkamıyorum

    görüşmek için seninle dedi.

    Cinsel olarak hiç bir istediğim kalmamıştı kızlardan, yaşadığım travmayı şöyle özetleyebilirim bana dersenizki sen anlat 2 kelimeyi bir araya getiremem bu

    konuda, gerçekten.

    “Hiç yalnız hissetmedim kendimi. Bir odada tek başıma kaldım, intiharın eşiğinde. Kendimi çok kötü hissettiğim oldu, ama hiçbir zaman birinin odaya girip

    kendimi daha iyi hissetmemi sağlayacağını düşünmedim ya da birkaç kişinin. Başka bir deyişle, yalnızlık beni hiçbir zaman rahatsız etmemiştir, çünkü yalnız

    kalmaya doyamam. Ben kendimi insan dolu bir odada ya da tezahürat yapan seyircilerle dolu bir tribünde en yalnız hissederim. Ibsen’den bir alıntı yapacağım:

    “En güçlü insanlar genellikle yalnızdır.” Hiçbir zaman içimden, “şuh bir sarışın içeri girip benimle yatacak, taşaklarımı ovacak ve kendimi daha iyi

    hissedeceğim,” diye geçirmedim. Hayır, onun hiçbir yararı olmaz. insanları bilirsin, “Hey, Cuma akşamı, ne yapacağız? Burda kös kös oturacak mıyız?” Evet,

    kesinlikle. Çünkü yok dışarıda bir şey. Aptallık sadece. Aptal insanlarla fingirdeyen aptal insanlar. Geceye koşa koşa çıkmak gibi bir ihtiyaç içinde olmadım

    hiçbir zaman. Hepsi bu. Milyonlarca insan adına özür dilerim, ama ben kendimi hiçbir zaman yalnız hissetmedim. Kendimden hoşnutum. Bildiğim en iyi eğlence

    kendimim.
    Charles Bukowski ...
    ···
  4. 4.
    +4
    Bunun temelinde, daha öncede bahsetmiş olduğum gibi, bu ilk olacağı için beni seven, bana değer veren bir insanla bunu yapmak istediğimi belirtmiştim. fikrim

    hala değişmemişti, ve kimse ne sözleriyle, ne taşak geçmesiyle bunu değiştiremedi.

    En sonunda korktuğum başıma gelmedi, daha kötü şeyler bekliyordum aslında sena olayında, yine bir travma ama hayır, bu sefer farklı oldu ne olursa olsun

    dilan dan sora melissaya bağlanabildiğim gibi senaya bağlanamadım. hatta yokmuş gibiydi benim için, olsada olur olmasada olur.

    Bir gün yine aynı kafedeyiz, bu sefer masa kalabalıktı gerçekten 3 masa birleştirdik 20 kişi falan varız, senayıda çağırdım sıkı fıkı görüştüğümüz arkadaşlar

    hep birlikte makaranın dibine vuruyoruz. sena en son geldi herkese selam verdi yanıma sandalye çektim oturdu, bir kaç bilmeyen arkadaşım vardı sena başka bir

    muhabbette iken çaktırmadan kanka seninki bumuydu hayırlı olsun çok iyi kızmış falan deyip moral verdiler sağolsunlar.

    o akşam bittiğinde evine bırakmak istedim senayı bayağı geç olmuştu, korktuğumdan önemsediğimden veya sevdiğimden dolayı değil nedenini bilmediğimden..
    Babam görürse mahalleyi yıkar HardLy dedi, o anlamaz böyle şeyleri gözünde ben hala çocuğum dedi.
    Sena dedim, baban çok zorluyor bizi farkındaysan, ben çok huzursuzum bu durumdan, ayrıcada seni kandırmak değil niyetim ama, muhabbetin sohbetin çok hoş ama

    .. bir türlü ısınamadım sana, sevemedim seni.. hayal kırıklığına uğratmak istemem, çünkü benim hayallerim 2 kere en sağlam yerinden kırıldı.
    ···
  5. 5.
    +2
    Ne demek olduğunu çok iyi bilirim dedim ve sustum..
    HardLy seni ilk gördüğümden beri ne kadar temiz kalpli ve iyi biri olduğunu anlamıştım zaten beni yanıltmadın, doğru senden hoşlanmıştım ama babam buna

    gerçekten engel oluyor bana veya sana bir gün öğrenirse zarar vermesinden korkuyorum.. kısmet değilmiş gerçekten ne yapalım buda böyle bir anı olarak kalsın

    aramızda o zaman..

    Seni üzmediğime çok sevindim, hakkındaki düşüncelerim aşağı yukarı böyleydi ama emin olamamıştım. çok güzel vakit geçirdim seninle herşey için teşekkür

    ederim dedim. sarıldım.

    iyi akşamlar dedim ayrıldım gözleri ağalamaklıydı, iyi akşamlar dedi.. sahiden iyimi akşamlar ? iyiyse neden hep hüzün ve kederi daha yoğun hissederiz ?

    En azından kızı üzmeden bitirdiğim için huzurluydum, bir yandanda içim sanki melissaya ihanet etmişte kendimi hiç affetmiycekmişim gibi duruyordu..
    ···
  6. 6.
    +3
    Devdıbını belki gece 11- 12 gibi yazarım veya sabah işyerinde merak etmeyin panpalarım
    ···
  7. 7.
    +1
    yarın sabahtan devam panpalar iyi geceler hepinize
    ···
  8. 8.
    +1
    Beyler tekrardan kusura bakmayin soyledigim gibi 2 sayfa entry gireyim yavas yavas devam ederim dedim ama fazla ilgi gorecegini tahmin edemedim, ise gidiyorum suan bi kahvalti sonra yazmaya devam
    ···
  9. 9.
    +2
    6 – 7 yaşındayken Bakırköy sahiline zütürmüştü beni, 2 simit yemiş biraz avm gezmiş en son bir oyuncakçıya girmiştim, küçükken her girdiğim oyuncakçıdan diğer çocuklar gibi mızmızlanıp herşeyi istemez, sadece en çok beğendim bir tanesine razı olurmuşum, o gün şöyle bir diyalog geçti aramızda.
    + Baba şu küçük uçaklar çok şirin çok güzel alalım bunuu ne olurr
    - Oğlum cebimde son 5 liram var,
    + ya baba vardır paran çok beğendim lütfen alalımm
    - … peki al bakalım o zaman
    + teşekkür ederimm eyyoo işte buu
    ···
  10. 10.
    +2
    + Param yok oğlum,
    - Baba alt tarafı bigiblet ne olucak alsan herkesin var benim yok
    + Alamıyorum oğlum işte anla
    - (11 yaşındaydım neyi anlayayımki bir tane oğlun var ona almayacaksında kime alacaksın ?)
    neden böyle yapıyorsun baba alt tarafı bir bigiblet ya offf
    + Ulan başlatma bigibletinden de sendende büyüyünce çalışır istediğini alırsın adamı deli etmeyin ulan! Bam.
    Çocuğum ulan, istemek en doğal hakkım değilmi hayatı bana öğretmen en doğal hakkım değilmi. Ne olur beni avutsan ? Ne olur başımı okşayıp alırız oğlum desen ama yinede almasan ? Yalanda olsa, kandırsan çok mu zordu senin için. Yoksa hayallerimi bağıra bağıra fırlatıp atmanmı daha kolayına geldi ?
    ···
  11. 11.
    +3
    Üniversite 1, Ygs idi sanırım yatay geçiş ile xx üniversitesi xx kampüsünde babamın tanıdığı varmış, üniversiteye okumadan önce aldı karşısına konuştu,
    + Bak oğlum, benim seni okutacak param yok, kendin birşeyler yapabilirim diyorsan eyvallah arkandayım şu okulda tanıdığım var gidelim konuşalım en fazla bunu yapabilirim.
    ( senden hiçbir şey beklemiyorum, yarın bir gün bana kalkıp ta sen benim için ne yaptın ki deme diye beni o okula zütürüp şansını deneyeceğini adım gibi biliyordum, başka bir amacı olamazdı ruhunu çözmüştüm bırak zihnini..)
    -ne bekleyeceğimki senden, madem öyle diyorsun gidelim konuşalım 30 tane okul yazma hakkım var biride seninki olur.
    ···
  12. 12.
    +2
    Gittik konuştuk dekanla, adam çok iyi adamdı okulu çokta beğenmesemde staj yaptığım yerde iş teklifi aldım, gel devam et dediler seve seve kabül ettim, yalnız akşamları gece okulum var üniversitede, 1 buçuk saat haftanın 3 günü erken çıksam sizin için sorun olurmu dedim, sıkıntı etmediler, ufaktanda olsa düzenimi kurmuştum.
    Heyecanla yerleştirme sonuçlarını beklerken babamla gidip konuştuğumuz üni’nin dış ticaret bölümüne (gece) 2 yıllık, yıllığı 4.200 e okula başladım.
    Şehir dışına çıksam aslında daha iyiydi ama, başıma gelenler ve mecalimin olmayışı cesaretimi törpülemişti resmen.
    ···
  13. 13.
    +2
    Üniversiteden bahsedeyim biraz, yol kenarında E- 5 üzerinde hemen bina olarak çok gibko bir yerleşke, 2 tane cafesi çok dar bir bahçesi var, hatta bina eskiden marketmiş o derece yani.
    Amaç diploma almaktı, dershane gibi geldi okul bana daha çok üniversite tadı hiç vermedi diyebilirim.
    ilk gün okula gittim, sınıfımı arkadaşlarımı öğrenmek için, bizim bölümden sadece 4 erkek vardı ilk günden, birinin adı fatih diğerlerini hatırlamıyorum fatihi hatırlamamdaki sebep biraz oğlan gibiydi önceden tiksindim ama bana samimi davrandı ve kafamız uyuştu. sonraki yaşayacaklarım onun değil oğlan şerefsizin önde gideni ve bin kurusunun bayrak tutanı olacağına delaletmiş.
    ···
  14. 14.
    +3
    Üniversiteye başlamadan önce tsigalko’nun nasıl bin oldum http://www.incisozluk.com...7-oldum-anlat%C4%B1yorum/ hikayesini büyük bir keyifle okumuştum, kısmen benim yaşadıklarımı yaşamış fakat benden aile ve maddiyat bakımından daha iyi, ve sonucunda bin olmayı başarmış bir insan olarak sonlanıyordu onun hikayesi. Okuduktan sonra üniversiteye başlamadan önce hayaller kurmaya başladım, bende bunları yaşadım demek ki ünivesite hayatımda bişeyler olabilir bende bu pgibolojiyi atlatıp bin olabilirim diye sevinmiştim kendi kendime.
    Ama benim kanıma işlediğini anlamam çok geç olmuştu.
    ···
  15. 15.
    +3
    O hikayede tsigalko’nun buna yanık olan sıra arkadaşı vardı, adı ebru bilen bilir.
    Okulun 2. Günü herkes gelmişti ve derse yarım saat vardı, girişte hemen yan tarafta masalar vardı oturulacak, geçtik biz bi kaç arkadaş, diğer arkadaşlarla hasbel kader dersten önce tanışma imkanımız oldu.
    Yan masadakilerin dış ticaretle ilgili birşeyler söylediklerini duyunca bölümlerini sordum, dış ticaret dediler. Geçtik yan masaya, bir kız direk elini uzattı bana bilin bakalım adı ne ?
    Merhaba ben Ebru..
    Tsigalko ?? saçma sapan bir tesadüf işte, ama etkilenmedim değil.
    Derslere gir çık gir çık derken birbirimizle tanışmış kaynaşmıştık, ebrunun samimi bir arkadaşı vardı, yerden bitme aşırı tatlı sexi birşeydi, yaşıtım olan minyon kısa boylu kızlar hep ilgimi çekmiştir nedense. Bir çok erkek içinde geçerliymiş aynısı bi yerde okumuştum.
    ···
  16. 16.
    +2
    Üniversite çağına gelene kadar çok fazla kişisel gelişim kitabı okumuş, çok fazla insanla tanışmış, iyi kötü fazlasıyla tecrübe edinmiş, bunlardan kendine pay çıkartıp kendini gerçekten geliştirdiğine inanan bir birey olmuştum.
    Sinemle biraz fazla samimi olduk, adı yoktu ama hep yalnız konuşurduk, dertleşirdik daha çok.
    yine ders arası cam kenarı tenha bir köşede akşam vakti konuşuyorduk, ilk defa böyle bir şey yaşadım sesli güleceğinize eminim.
    Siyah uzun çorap, kısa etek, ince bir bluz kırmızı oje, siyah dalgalı saçlar.. iyi göğüsleri vardı yalan değil. Bu travmaları yaşamamış olsam daha ilk muhabbetimde kesinlikle tavlarmışım şimdi çok daha iyi anlıyorum ama nerde.. derdim am gibmek değilki benim derdim başka.. derdimi gibeyim…
    ···
  17. 17.
    +2
    Çok etkili bir ses tonum vardır, şiir güzel okurum bi tane patlatırım akşama vocerodan.
    Cam kenarında kısık sesle konuşurken bunun askerde olan erkek arkadaşı vardı, ondan açıldı konu cam yarım açık, hafiften rüzgar üfürüyor ayrı bir atmosfer katıyordu, uğraşsanız bu kadar erotik ve aynı zamanda romantik bir ortam oluşturamazdınız, o gecenin büyüsü gerçekten bir başkaydıki. konuşurken onun tahrik olduğunu hissettim, konuşma bittiğinde 2 adım attım pantolonda bir ıslaklık.
    ···
  18. 18.
    +2
    Nasıl becerdim bilmiyorum, çok bir ıslaklık yoktu ama sanırım ayakta boşalmıştım. Espirisini yaparız ya incide, başıma gelince bir tuhaf oldum bir utandım sormayın gitsin. Aslında anlatmak bile istemiyordum ama artık ne var ne yok dökeceğim bu satırlara..
    Kendimi toplayıp derse geçtim, biraz daha samimi olmaya başladık ebru ve sinemle, kafeye gitmeler birlikte yemek yemeler, kıyafet bakmalar.. kanka veya dost hitabesi yoktu aramızda, sadece ismimizle sesleniyorduk birbirimize ama aklıma hiç binlik veya kötü şeyler gelmiyordu.
    Okuldaki kızlar gerçekten çok havalıydı, kılı olmayan kız kendini manken sanıyordu o derece, yüzlerine bile bakmaktan tiksiniyordum onların, konuşmayı geçtim..
    Çok fazla okulda dolanmadım, kafeye inmedim ama indiğimde bazı kızların öküz gibi kestiğini farkettim, sabaha kadar kes 1 gram hevesmi kaldımıki yanına geleyim ortaokuldaki gibi, lisedeki gibi. Sütten ağzım yandı bir kere, yoğurdun tadına bakarmıyım hiç ?
    ···
  19. 19.
    +3
    O dönemde okula çok uzaktan gelen bir çocukla tanışmıştım, özgür iyi çocuktu ve iyi anlaşıyorduk sınıfta bir tek benimle muhabbet kuruyordu diğerlerini pek giblemiyordu, sınıfın geneli 3 4 kişi fırlama bin 4 5 kişi kendi halinde bi 10 kişi adam geri kalan kızlardan 2 – 3 ü yırtık geri kalanları Kezban diye tabir edebileceğiniz tiplerden.
    Kezban damgasını vurmamdaki tek sebep, bir arkadaş vardı, sosyal bir çocuktu sınıfça gezelim tozalım birlikte vakit geçirelim diye çok uğraştı ama, kızlar hep yan çizdi, alt tarafı aşağıdaki kafede bile zarı zoruna 1 kere sınıfça inip muhabbet sohbet etme imkanımız olmuştu oda 1 saat.
    Nuh diyorlar peygamber demiyorlar, çocuğada üzüldüm amk onun üstüne vazife olmadığı halde birşeyler yapmaya çalışıyordu. En sonunda pes edip kendi yolunu buldu zaten o.
    ···
  20. 20.
    +3
    Okuldan, oldum olası nefret ettim sebebi ise bana hayatımın hiçbir alanında yardımcı olmayacak, bana kalsa 8 senede göreceğim ilk ve orta öğretimi 3 seneye sığdırır, gerekli ve yeterli bilgileri aktarma imkanım olabilirdi.
    Büyüdükçe okulun insanları belirli bir yerde tutma, oyalama amacı olduğuna daha çok inanmaya başladım. Ve devreye “ Red “ in şu cümleleri girmişti.
    “Genci lisede aynı sıraya koyup aynı şekil giydiren bir sistem
    Nasıl olur da farklı şeyler ister? “
    Adam haklı beyler..
    ···