bunun hatıraları vardı ben de mk. özenle sakladım. yurttaki dolabımda dururdu. her gün açıp onlara bakıyordum mk. gözlerim doluyordu. nasıl sevmişim diyordum kendi kendime. ender diyorum, bıraksana en başta. kız seni sevdiğini söylemiyordu mk. daha ne uzatıyorsun. bırak işte tamam de gitsin. en başta kes at. ama yok mk yok. ender mal biraz. dedim ya deve diken ilişkisi diye. bana öylesi yaraşır. tabii ender kim ki sevilsin. günlerim okul-yurt evreninde geçmeye başladı. tabii ben ne ders dinliyorum ne ders çalışıyorum. öyle sigara içiyorum aq. memlekete de gitmiyorum. hatıralarım canlanmasın diye gitmiyordum.
gel zaman git zaman 2 ay geçti. ben memlekete gittim. bunun hatıraları hala bende. bir küçük poşet karanfil, üstünde adımız yazan çay kaşığı ve mihrabın en değerli bilekliği. annesinin ameliyatta ona aldığı bilekliği. sonradan onun da ne kadar gereksiz olduğunu öğrenecektim.

https://www.youtube.com/watch?v=cAOSF378d3E

lan sabah akşam mesajlaşıyorduk mk. seviyordum bunu. bir gün özgüvenimi toplayıp. benimle çıkar mısın dedim watsapdan. cevap gelmedi. 1 saat oldu gelmedi. sonra bir mesaj geldi. bak ben de senden hoşlandım ama çıkma kelimesini kullanmasan dedi. anlamadım mk. nasıl yani dedim. çıkma felan olmasın dedi. sevmiyorum öyle dedi. tamam mk dedim. adı önemli miydi ki? böyle giderken ben ona yarim diyordum. sevgilim dedirtmiyordu. o da bana sevgilim demiyordu. şairim diyordu. durmadan şiirler yolluyordum kıza. türkçe öğretmenliği okuyoruz ya mk boşa gitmesin diye. derken hafta bitti. ben de cuma günü memlekete giderim. 1 hafta geçti yarim olmasından. (çıkma sözcüğünü istemiyordu). geleyim mi bu hafta dedim. gelme dedi. niye dedim. daha geçen hafta buradaydın gelsen ne olacak dedi. kırıldım mk. öyle denilir miydi? deseydi ki bu hafta gelme şairim, daha geçen hafta buradaydın haftaya gel dese. yok mk. haftaya geleyim mi dedim. gelme dedi. alındım mk. gelmemi istemiyordu. kırıldım. çirkinim bir de içimden dedim ki, oğlum ender ne malsın. kız hukuk okuyor. anlasana işte bir gönül eğlendirmeymiş bu. bırak mk uzatma diyor. ama kalp işte mk. seviyor. beynime hükmedemiyordum mk. keşke ulan allah biliyor ya keşke o ana dönsem bunları yapmasam mk. kalbimi dinledim mk.

kız geldi yanıma. zippoyu çıkardı verdi. açtım zipponun içini oradaki küçük metali biraz geriye doğru çektim kapadım. kapattım. tekrar açtım o klik sesi geldi. sağ ol deyip gitti. ardından mehtap geldi. mihrabla konuştum dedi. bana trip attı. sudan bir sebepten dolayı bana küstü dedi. neden dedim. ben onu hiç aramıyormuşum, hep o halini hatırımı soruyormuş ben sormuyormuşum. açıklama yapmaya çalıştım bırak ya dedi. seni de anladım dedi. konuşmadı bir daha dedi. ne oldu sen biliyor musun dedi. bilmiyorum dedim. son derse de girip yurda geçtim. vizeler yaklaşıyordu.. ders çalışmak için etüd odasına geçtim. kimse yok mk. tek başımayım. arada watsaba bakıyorum. mihrabın profiline bakıp çıkıyorum. derken mesaj geldi mk. baktım mihraptan gelen mesaj da. cevap yazmak istemedim. ne yapıyosun dedi. hiç dedim. seni sormalı dedim. o da aynı dedi. numaramı siler misin. artık seni istemiyorum dedi. arkadaş olarak kalalım bari dedim. yok dedi. numaramı sil ben seni siliyorum dedi. niye böyle oldu ne yaptım sana dedim. açıklama yapmadı. bir şey yazmadı. silmezsen engelleyeceğim. numaramı da değiştireceğim dedi. eyvallah dedim. sildim numarasını. dışarıya çıktım. art ardına sigara içtim. midem bulandı. gözlerim doldu. ağlayacaktım zor tuttum kendimi. ender. ender dedim. bir haltı becerememiş ender. taktan bir üniversiteyi 3. yılında kazanabilmiş ender. hayatında ilk defa kız eli tutup sevinen ender. yalanlara aldanan ender. her şeyi bildiği halde aşkı uğruna acılara göğüs geren ender. tek suçu sevmek olan, hayatında ilk defa birinin onu sevdiğini düşünen ender.ne yapsın lan o çocuk şimdi? bir parça sevgiyle oyuncak köpeklere dönen adamın suçu ne mk? neydi mk?

https://www.youtube.com/watch?v=AZUHk1Vv-qM

özür dilerim hocam geciktim dedim. ders başlayalı yarım saat oldu dedi. neyse geç otur ilk gün diye bir şey demiyorum şımarma hemen dedi. tamam dedim oturdum. sınıf anfiydi. kızlar önde erkekler arkada oturuyordu. arkaya geçtim oturdum. sen dedi hoca. ben de gibime takmıyorum mk yere felan bakıyorum. kafamı dağıtmaya çalışıyorum. heyy sen dedim arkadaki yeni gelen çocuk dedi. ben mi hocam diye bağırdım. ulan sesim öyle çatallı çıktı ki millet gülme krizine girdi. boğazımı temizleyip ben mi hocam dedim.

getirdim arabayı. bindiler. fakülteye doğru gidiyoruz. arkadan mehtap, yavaş ender diyordu. 120 ile gidiyordum mk. fakülteye geldim. sağa çektim. indiler. mihrabın gözü yaşlı. mk ayrılacak. bir daha hiç göremeyeceğim diyorum. içim yanıyor içim. gidiyordu. gözlerime baktı ve gidiyorum ben dedi. çok eğlendim sayende. sağ ol her şey için dedi. arkasını döndü. benim bir şey dememi bekledi. diyemedim amk. ağlayacaktım mk. olmuyordu. bir şey istediğim gibi gitse dişimi kıracaktım mk. mehtap da mal mal bana bakıyordu. gözlerim doldu mk. hiç sevmemiştim lan ben bu kadar. ilk defa mk. sadri alışık gibiydim mk. hani diyordu ya abim benim. sadri abim, gözleri 4 defa lacivertti müjganın diye. öyleydi mk. gözleri 4 defa lacivertti mihrabın.

sinirlendim mk. ben sorgulanmayı sevmeyen bir insanım. yeri geldiğinde alime bile rest çeken biriyim. bu huyumu ben de sevmiyordum ama istemeden yapıyorum mk. sinir oluyor içimde. çirkinim bir de pek sevecen de değilim o yüzden çocukluğumda hep dışlandım, okulda, sokakta, her yerde mk. akrabalarım bile dışladı. tek takıldım 23 yaşıma kadar.bu yüzden sinir var içimde mk.
neyse mk ben dayanamadım dedim kıza smsle, bak sen benim sevgilim, nişanlım değilsin dedim beni sorgulama dedi. küstü mk. 2 hafta felan konuşmadı. ben de kızdan hoşlanmıyorum mk. ama boşta olmaktan da iyidir diyorum. bir yanım uzatma bir yanım bir daha bulamazsın böyle kız diyordu.2 hafta sonra gittim özür diledim. mk bi sevindi ki anlatamam mk. gözlerinin içi güldü. harika dedi. ben yine bir iç çektim.

gittim güvenliğe, kartım okumuyor dedi. aldı kartı elimden bak dedi şurasını makinenin yeşil kısmının altına tutacaksın. siyah kısma gelecek dedi. anlamadım mk. tamam mı anladın mı dedi. tamam dedim. geri döndüm mk. kafam almıyordu. halbuki mantık otobüste bastığınız akbil, bilet, pasoyla aynıydı. siyah kısmı okutacaktık. ben mal gibi yeşil kısma okutmaya çalışıyordum. lan oğlum şok da mıyım neyin o günde kafam allak bullak aklımda hep 3. sınıfa rezil oluşum var. gülüşleri geliyordu aklıma. gittim tekrar bariyere okutmaya çalışıyorum. olmuyordu mk geçemiyordum. önümdeki kişiye bakmak aklıma bile gelmiyordu. ondan bak sen de öğren mk ama yok kafa çalışmıyor aq

terli terli girdim kütüphaneye. orada kart okutuyorsunuz okutmadan giremiyorsunuz bariyer var. lan benim kartı okumuyor makine. arkamda sıra oldu. üfleyen kızlar, yarım saatten beri bekliyom mk diyen sakallı adamlar, güvenlik bile dik dik bakmaya başladı mk. arkamdaki kıza bir yardım edin de geçeyim dedim. kız, bana ne be. senin derdinle mi uğraşacağım şimdi dedi. çekil şuradan deyip beni eliyle arkasına aldı. kartı okutup geçti. lan o itine millet de gaza geldi teker teker omuzlarıyla bana çarpıp bariyerden geçiyorlar. mk ne oluyoruz lan dedim. gittim güvenliğin yanına içimden de sövüyorum aq.

neyse mk. ben bunları tekrar metrobüse bindirdim yolladım. tek başıma kaldım. gittim arabanın yanına. açtım müziği son ses yağmurlu havada eve doğru yavaş yavaş gidiyorum. kızın telefonu da yok ki alayım mk. mehtapın telefonunun watsabından konuşuyorduk. işte kompliman yapıyorum kıza. keşke diyorum mk. şu kızla çıksam bir şey istemem diyordum. anlatamıyordum hissettiklerimi. hiç kimseye mk. yarın da pazar olacaktı. yani son günüm mk. gittim bunların yanına. gülerek mehtabın yanına vardım. mehtap gülmüyor mk. yüzünden düşen bin parça.

lan seviyorum mk. sesini duyunca dayanamıyorum mk. dayanamıyorum. ne yaparsa yapsın sıfırdan başlarım diyorum.. şu kalp yok mu mk. mantık dinlemiyor. kıza telefonda ben seni sevdim lan. kimsenin sevmediği kadar sevdim. köpekler gibi hem de dedim. onca yaşadığımız şeyi nasıl silersin. bir düşün. bana çektirdiğin acıyı düşün. hiç aklına gelmiyor muyum? bu çocuğa çok haksızlık ettim diye demiyor musun? desene, konuşsana. allahını seversen ne olur beni sevdiğini söyle. allah için. ben sadece seni sevdim. hiç sevgilim olmadı. ilk ve tek sensin dedim. yapma ne olur dedim. bildiğin tülay aşkım seni çok seviyom diyen adam yok mu mk. flash tvde çıkan. ona bağladım. bir ağlamadığım kaldı.

2. haftayı da geride bıraktım. ne mesaj ne watsap ne arama hiçbir şey yoktu. sanki hiç olmamış gibi. ağır yara almıştım. düşünsenize binler size bir kız sarılıyor, elinizi bir an olsun bırakmıyor ve sizden bir şeyler bekliyor ama size sevdiğini söylemiyor. siz ne yapardınız? ne acı bir durum. kız kız kız. alın lan işte kızlar size. ne oldu mk? kız diye ölüyordum ne oldu? onca şey, yemekler, içecekler, sinemalar, eğlenmeler, anılar... nerede hepsi? kim hatırlar mk? benden başka kim hatırlar bunları? ayrılmadan önce kız bana sübliminal mesaj veriyormuş bunu da daha yeni anladım. kız bana ayrılanlardan bir taraf her zaman her şeyi unutur diyordu. o taraf ben değildim mk. dayanamıyordum mk. aradım bunu. yine açmadı. 5-6 kere aradım. açmadı. sonra amann dediğim an telefon çaldı. duymadım dedi. lan neyse dedim mk. anlat ne derdin varsa dedim. bi derdim yok sen aradın beni dedi.

ender sen kendini niye böyle küçük görüyorsun dedi. anlamadım ilk başta. cevap vermeye kalmadan, sen dedi. sen kendini sevmiyorsun. kendine bakmıyorsun. bak şu haline. git bir tıraş ol , saçını kestir. kendine bak diyordu. mk utanıyordum. sigaram da yok. elim ayağım boşaldı mk. sevdiğin kız sana kendine bak diye teselli ediyordu. üzüldüm mk. olur dedim. mihrap, bak dedi. sen kendini çok yoruyorsun dedi. her şeye hem de her şeyi kafana takıyorsun. yapma böyle. bak hayat kısa. kuşlar uçuyor dedi. cemal süreya da okuyormuş dedim içimden.

açın bunu önce mk
https://www.youtube.com/watch?v=d6XdxU9_UIQ

şimdi iyi okuyun. yaşadıklarımın hepsi gerçektir.
ben 23 yaşında üniversite 3. sınıf türkçe öğretmenliği bölümünde okuyan uzun boylu, zayıf ve çirkin biriyim. bu yaşıma kadar hiç sevgilim olmadı. ta ki geçen seneye kadar. başlıyorum..

sene 2013. okula ilk gittiğim hafta kimseyi tanımıyordum. ders programı felan da bilmiyorum. ne sınıf ne ders programı bilmiyorum aq. gittim neyse fakülteye. girdim soruyorum millete türkçe öğretmenliği nerde diye. kimse söylemiyor aq. ne diyosun, bilmiyorum diyorlar. içlerinde bir insan çıktı da şu sınıf dedi. gittim o sınıfa kapıyı vurdum içeri girdim. içeride bir hoca masaya oturmuş yarı ayakta bir şeyler anlatıyordu. girebilir miyim dedim. girdin zaten dedi. sınıf da az mk. şaşırdım. lan ilk gün bu kadar az kişi niye var dedim. geçtim oturdum en arkaya. hoca şaşırdı. sınıf boş mk bir ön taraflar dolu. hoca gelsene oğlum öne dedi.. kızların arkasına oturdum. sınıfta bir ben bir de başka bir oğlan vardı. sınıfın toplamı 10-15 felan. hoca sormaya başladı.

yurda gittim. saat 10 gibi bir mesaj geldi. ne yapıyorsun başımın belası dedi. bu oydu mk. sevindim lan. yeni oyuncağı olan bir çocuğun mutluluğu gibi sevindim. sanki bir şeyi başarmış gibi hissettim mk. mihrap dedim. evet, yine ben dedi. ne oldu dedim. deden nasıl dedim. iyi dedi kurtuldu dedi. sevindim dedim. sen ne yapıyorsun felan dedi. konuştuk amk. saat 3 oldu artık yat diyorum yatmıyor. boyna konuştuk mk. ben de sızmışım yatakta. sabah kalktım mesaj atıyordu. günaydın ne yapıyorsun felan diye. oğlum çok mutluydum mk. öyle böyle değil lan. şimdi düşünüyorum da yalan mk. işte her şey yalan. aldanıyor insan.

https://www.youtube.com/watch?v=_Td-uYMnhoU

numarası yoktu artık. hep watsabı açıp kişilerden onu bulmaya çalışıyordum ama o yoktu artık. alışmışım mk. sadece profilline girip ona bakmak bile huzur veriyordu. eski günlerimi anıyordum. onca şey. o kadar çoktu ki... o 2 hafta boyunca sanki 2 yıldır birbirimizi seviyormuş bini hissetmiştim. insanoğlu ne garip. her şeye sahipken bir anda sıfıra düşebiliyor. evet lan belki de çok şey istedim. etrafımda onca bin kızların canını yakıp, onlara acı çektirip kendine bağlatıyordu. belki ben böyle olmadığım için sevilmiyordum. deveyi diken insanı giben yaraşır lafı bu muydu lan? düşünün mk. ne zarar verdim ki o kıza? ben sadece sevmek istedim mk. sevmek. ne zor bir kelime...

gel zaman git zaman okul açıldı. beni bir keder sardı. daha fazla nefret etmeye başladım. hep kendimden, hem okuldan, hem sınıfımdaki tüm herkesten. kafam atıyordu. sigaraya başlamıştım. lise 3 te bıraktığım merete tekrar başlamıştım. mehtapla eskisi gibi değildik ama yine de samimiydik mk. onun bazı hareketleri vardı. mesela sınav çıkışında dışarıda tek başıma dururken o yanımdan geçerdi ve tam gözden kaybolacağı zaman iyi günler ender derdi. lan mk kızı gel yanıma bir halimi hatırımı sor mk kızı. daha bunlar neydi ki mk? sınıfta sevmediğim bir oğlanı bana savunması, benim yanımda ol her zaman dediğimde olmaz demesi, birisi görecek diye yanıma geldiğinde ağzından jet hızıyla konuşup kaçması vs vs. soğudum mk. benim seveceğim kız her şeyi göze almalıydı. yine de idare ediyordum. benim cuma günleri dersim olmaz mk. o yüzden 2 haftada 1 memlekete giderim. bir gün mehtap geldi ve, ender dedi. kayseriye gidecek misin bu hafta dedi. evet dedim. iyi dedi bekle çıkışta bir şey konuşacağım seninle dedi. tamam dedim. hemen koşa koşa gitti biri görmesin diye.

https://www.youtube.com/watch?v=j1vNdcbUDho

cumadan çıktım mk. bir mesaj geldi. ee ne zaman geliyorsun diye. şaşırdım mk. nereye dedim. kız alındı. gıcık dedi. güldüm mk. hemen şimdi otobüs biletini alıyorum dedim. terminale gittim bileti aldım. saat 4 e kayseriye vardım. eve gittim üstümü başımı değiştirdim. atladım arabaya ipeksarayın oraya gittim. ipeksarayda avm mk. kızı kapıda beklerken buldum. meraba dedim. gözlerinin içi gülüyordu mk. ne kız lan diyordum. sevecen, cana yakın. seviyordum mk. öyle böyle değil lan. onun da beni sevdiğine inanmak istiyordum ama beynim reddediyordu mk. yaptıkları, beni seviyor musun sorusuna işte bunu bana sorma demesi ama yine de devam ettirmesi. bilmiyorum mk. hala anlamıyorum.

https://www.youtube.com/watch?v=EwB7z3CazMk

yurda gittim. yurta ihlas vakfına ait mk. zorla namaz kıldırıp kılmayanların atıldığı bir yurt. öyle taktan ki 2 katlı eski bir yer. bor yolunda. etrafında bir tane insan yok. allahın dağında bir ben bir de hüznüm vardı. yatağa uzandım tavana bakıyorum. niye böyle yaptı diye. mk sevmiyordum kızı ama yine de hiç olmamasından iyiydi. sms atıyordu cevap vermiyordum. arıyordu açmıyordum. mk ne olursa olsun her şeyin bir uslübu vardı. açıklama yapsa adam gibi gidecektim. neyse mk bayağı bi konuşmadım bununla. bir süre sonta, özür dilerim dedi. niye dedim. niye öyle davrandın dedim. konuşmadı. akrabalar filan dedi. ben de yobaz mk dedim. sonradan anlayacaktım olayın aslını.

beyler burada mısınız?

neyse mk. bir gün arkadaşla dolaşıyoz. ben de mehtapla mesajlaşıyorum. nerdesin dedim kaledeyim dedi. yanına geliyorum dedim. cevap yazmadı. gittim arkadaşla yanına baktım karşıda 3 kişi oturuyorlar. yanlarına vardığımda mehtap kafasını gözünü saklıyor yüzünü kapatıyordu.. ne oldu ya dedim. kız git buradan dedi. mal mal öyle kaldım. gitsene buradan ender dedi. tamam dedim ayrıldım. kalbim de kırık mk.
cemal süreyanın dediği gibi hüzünlü şarkılar gibi hüzünlüydüm.

burada mısınız lan ses verin mk