/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 176.
    +4
    Ebrar suratıma baktı," yalançıı, sürpriz olsun diye yaptın dimi?" diye sordu. Açıkça söylemek gerekirse evet, onunla karşılaşmayı çok istiyordum ama bizimkilerle buluşmayı da istiyordum ama işte arada kalınca Ebrar'ı sallamıştım, nitekim o da beni sallamış olacak ki Ege denen dallamaylaydı. Eleman benim surata dik dik baktı, ben de ona dik dik baktım. Ebrar tam "Bu Ata" diyecekken, elimi uzatıp "Ben Ayı" dedim, "Ayı mı?" diye güldüğü zaman, elini öyle bir sıktım ki suratının şekli değişti, kıskançtım, onun iki katı kilosundaydım, bu standart sallantılı küpe, fular filan takan yavşakladandı beyler. Çocuk hafifçe gülümseyip elini çekti. Abi dedi, hadi bir şeyler içelim ben Eftelya diye bir mekan biliyorum, çok hoş filan. Ben bakışlarımı Ebrar'a yönelttim, o da kafasıyla onayladı gidip Eftelyada bir iki biradan sonra sohbeti kurmaya çalıştım fakat Ege de Ebrar da sessiz duruyorlardı, bir taklar döndüğünden şüphelenmeye başladım fakat ses etmek istemedim, elbette bir şeyler olacaktı. Ebrar belli bir süre sonra aşırı derecede sıkılmaya başladı, Ege'nin bir iki arkadaşı daha gelmişti bir tanesi o sırada bir hikayeye başladı, herif babasından nefret ediyordu ve ondan huur çocuğu diye bahsediyordu, heriften o kadar nefret ediyordu ki yatağında bakire bir kızı bozmuş ve kanı her tarafa akıtıp resmen satanist cinayet gibi göstermişti, babası noldu lan burada diye sorduğunda ise ıslak hamburger yedim baba diye yalan söylemişti. Bu hikayeyi dinledikten sonra bu pekekentten iyice midem bulandı, sağ elimi açıp Ebrar'ı gösterdim, "Masada kim oturuyor kardeş bir bak istersen?" diye sordum. Çocuk gülüp "Pardon yenge yaaağ" diye yavşakça bir tavırla konuştu, fakat bir şey demedim. Ebrar yanımdaydı, sözümü her an hatırlıyordum. Kavga yoktu, kavga etmeyecektik. Ege bu sırada Ebrar'a dönüp, "seni vapura bırakayım mı Ebrar?" diye sordu, o anda Ebrar ayaklanıp, çok iyi olur aslında ya dedi. Sonra yavaşça bana döndü, ağzımı hiddetle açtım "Ben yaşadığım sürece Ebrar'ı ben eve bırakırım, bir dahakine öldürürsen, zütürürsün sen Ebrar'ı yannan" dedim, sinirle masadan kalktım, Ebrar'ın elinden tuttum, hiç direnmeden benimle geldi. Mekandan çıkınca gülmeye başladı, gülmesini tutamıyor gibiydi. Ulan yeter diyemedim de çok güzel gülüyordu. "Ata, bu kadar sert olmana gerek yoktu çocuk iyilik yapmaya çalışıyor bak" dedi. Öyle olmuyor Ebrar diye karşılık verdim, gülümsedi "Kıskanır mıymış?" diye sordu. Başımı salladım, beni ilgilendirmiyordu artık ayrı iki sevgili, daha ziyade arkadaş gibiydik. "Ata sen benim en yakınımsın, sana bunu sormalıyım diye bana yanaştı, Ege sence nasıl çocuk, çıkmalı mıyım?" diye soruyu yapıştırınca boğazım düğümlendi beyler.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Kanka sen sormadın mı bu lavuklar kım dıye? ben olsam Allah ne verdıyse gırerdım huur evlatlarına en sevmedıgım cocuk tıpıymıs bıde yerınde olup hastahanelık etmeyı ıstedım bır an
      ···
    2. 2.
      +2
      Kanka sözüm olmasa herifi hastaneye koyardım, zaten ileride çapsızlığını belli edecek bu huur çocuğu o vakit karşısına ayrı çıkıcam. O zaman biraz da tatmin olmuştum hayatta.
      ···
    3. 3.
      0
      Oha amk bu ney sozu mozu gibtir et ege denen punonunk un zutunu basini dagit amk
      ···
      1. 1.
        0
        ah şimdi ki aklım olsa dıbını zütünü dağıtmıştım.
        ···
    4. diğerleri 1
   tümünü göster