hayatınızı kökten değişterecek olan şey

reddit çevirilerine devam arkadaşlar:

süpergüçler? evet, onlar gerçek - yazan: prizz419

çok mutlu olduğum bir ilişkim henüz bitti. cinsel olarak oldukça aktiftik ve bu beni hiçbir zaman rahatsız etmezdi. ilişkim devam ederken mastürbasyon da yapardım ve bu durumu hiç umursamazdım. sevgilim beni terkettiğinde büyük bir acının içine düştüm. daha sonra bu subreddit'e(nofap) rastladım ve bir şans vermeye karar verdim ve bu zorlu yolculuğa başladım.
bu yolculuğumda sayısız kere bağımlılığıma yenik düşüp mastürbasyon yaptım ve neredeyse pes etmenin eşiğine geldim. sonra arkadaşımın evinde toplandığımızda bir kız gördüm. yanına gidip konuşmadım çünkü utangaçtım ve eski ilişkimden dolayı üzüntüm hala sürüyordu. orada kızın ne kadar güzel olduğunu ve ne kadar mütevazı göründüğünü farkettim. o'nu, duyguları ve hisleri olan bir kişi olarak gördüm, bir ciks oyuncağı olarak değil. varlığı beni gülümsetti. sonrasında böylesi bir kız için savaşmayı kendime amaç haline getirdim. belki bir gün bu alışkanlığımı yener ve o çapta(karakter-kişilik anlamında) bir kızla birlikte olabilirdim.

beni mastürbasyona iten ihtiyaçlarla oldukça zorlanarak mücadele ettim. hayatım boyunca beni zorlayan ihtiyaçlardan daha zorluydular. ancak ben, pes etmenin eşğine her geldiğimde o kızın saf, masum gülüşünü hatırladım ve ihtiyaçlarımın üstesinden zaferle geldim.
birkaç hafta bu şekilde mücadele ettikten ama bir kez bile pes etmedikten sonra, bir gün yine aynı arkadaşımın evine film izlemeye gittim. sonrasında eve umut ışığım olan o kız da geldi. yan yana oturduk ve benimle konuşmaya başladı. mükemmel bir kızdı. ortak zevklerimiz olduğunu ve kızın bir sevgilisi olmadığını öğrendim. ben de kızı ertesi akşam için birikte dışarı çıkmaya davet ettim(çevirmenin notu: bu olay bizdeki 'çıkma teklifi' değil. onlar çıkma kelimesini kendi anlamıyla, dışarı çıkmak için kulanıyorlar ve bu buluşmalara 'date' yani randevu diyorlar.) kız teklifimi kabul etti ve ertesi akşam birlikte dışarı çıktık, mükemmel bir akşamdı. o kadar iyiydi ki ayrılırken bir hoşçakal öpücüğü bile aldım. bu kadar şanslı olduğuma inanmıyordum. onu kelimenin tam anlamıyla 'cinsel bir obje olarak göremiyorum'. o bundan daha fazlası. ve bu kızla birlikte olabilmemin de bağımlılığımı yenebilmemin ve kriz anlarında pes etmeyişimin sayesinde gerçekleştiğini biliyorum. umarım bu küçük hikayem oralarda bir yerde sorunları olan birilerine yardım edebilir.

selam panpalar nasıl gidiyor hayat?
benim şu ara harika gidiyor dersem yeridir. Düzenli spor ve beslenme, meditasyon ve kolay hazlardan kaçınma kombinasyonu gerçekten işe yarıyor beyler. Benim 5 hafta falan oldu, bu saydığım şeyleri neredeyse hiç aksatmadan yerine getirdim. insanlarla iletişimim ciddi şekilde düzeldi. Eskiden durduk yere depresif düşüncelere dalardım, hatta ara ara intiharı bile düşünürdüm, artık hiç öyle hissetmiyorum çok şükür. Yastığa kafamı koyar koymaz uyuyabiliyorum. Bir süredir sabahları da alarm çalmadan uyanmaya başladım.
Birkaç post önce yazan arkadaşın bahsettiği gibi ferre ve 31'i bırakmak çok ciddi bir enerji veriyor ve asıl mesele bu enerjiyi doğru yerlere kanalize edebilmek beyler. Mesela ben bu enerjiyi iş bakmaya ve iş mülakatlarına hazırlanmaya harcıyorum. Almanya ve ingiltere'deki firmalardan mülakat teklifi aldım. Eski halim olsa üşenirdim, daha sonraya falan ertelerdim. Ama artık üşenmiyorum. Kıçımı kaldırıyorum.
Sonra yeni insanlarla tanışabileceğim ortamlara girmeye başladım. Ben şahsen bar ortamlarını sevmiyorum. Bana birşey katabileceğini düşündüğüm yerlere gitmeyi tercih ediyorum. meetup.com o açıdan çok faydalı panpalar. ilgi alanınıza uyan konulara aktivitelere katılabiliyorsunuz. Buna sadece karı kız düşürürüm gözüyle bakmayın beyler. Kadın erkek farketmeden yeni insanlarla tanışın. Hiç ummadığınız bir anda yeni tanıştığınız birinin size çok faydası dokunabilir.
Sağlıklı iletişimle ilgili püf noktalarını okumuştum yabancı bir makalede. Sizinle de paylaşıyım. insanlarla iletişim kurarken şunlara çok dikkat edin:
- Göz teması, göz teması, göz teması. Bu çok önemli beyler. Karşınızdaki insanla konuşurken göz teması kurmayı ihmal etmeyin. insanlardan gözünüzü kaçırmayın. Özellikle kızlarla iletişimde bu baya faydalı oluyor.
- Karşınızdaki kişi konuşurken dinleyin. Ama gerçekten dinleyin. Karşınızdaki konuşurken ne cevap vereceğinizi düşünmeyin, gerçekten karşınızdaki kişiyi anlamaya çalışın. Dinlemeyi öğrenin kısacası.
- Biriyle konuşurken başka şeylerle ilgilenmeyin. Telefona vs. bakmayın amk.
- Konuştuğunuz kişi lafını bitirene kadar araya girmeyin. Bırakın lafını bitirsin, ondan sonra 2-3 saniye bekleyip söze başlayın. Yırtık dondan fırlar gibi lafa giren kişiler sevimsiz olur, söyledikleri de pek ciddiye alınmaz haberiniz olsun.
- Konuşmalarınızı hikayeyle süslemeyi öğrenin. insanlar genel olarak hikaye dinlemeyi severler. Vereceğiniz bir bilgiyi hikaye anlatır gibi anlatabilirseniz daha akılda kalıcı olur, hem de muhabbeti saran bir insan olursunuz.

arkadaşlar merhaba, inciye henüz kaydoldum. Uzun bir yazı olacak herkese okumasını tavsiye ederim. belki de kendinizden bir parça bulursunuz. bir kaç aydır başlığı takip ediyorum ilk sayfasından son sayfasına kadar okudum.

Ben kendi hikayemi anlatmak istiyorum. ferreya size göre çok geç başlamış biriyim 19 yaşında izlemeye başladım. O zamana kadar da çok 31 çekmiyordum. ve hayatım olabildiğine güzeldi. lisede her erkeğin kıskançlıkla baktığı erkek bendim etrafımda kızlar pervane gibiydi. her zaman lisenin en güzel kızlarıyla çıkardım ve sevişirdim. çünkü beynimi dopamine boğmamıştım ferre ve mastürbasyon ile üşengeç değildim her gün bi etkinliğim vardı mutlaka. En ufak şeylerden bile mutlu oluyordum. Reseptörlerim fulldü. Ama okul derslerim berbattı çünkü bakmıyordum hiç. yazılılardan hep 10 15 alırdım. Son sene ders çalışmaya karar verdim. Okul sonuncularındandım. Ama inandım yapacağıma çalışmaya başladım. çalışmak bana zevk vermeye başladı bi süre sonra. yaptığım her başarı gelen her iyi deneme dopamin salgılatıyordu bu doğal dopamindi. hayat başarısıydı. Sene sonuna doğru Türkiyede derecelere kadar yükseldim ve hukuk fakültesini kazandım. Bu kadar kısa zamanda bu kadar iyi oldum çünkü hiç ferre ve 31 e bulaşmamıştım beynim açıktı herşeyi alıyordu. Harap olmamıştı. Ödül döngüm de aynı şekilde doğal işleyişindeydi.

Daha sonra istanbula geldim üniversiteye. Maddi olarak zorluklar içindeydim. Yurttan da pek dışarı çıkamıyordum çünkü istanbul şartlarında kolay değildi öle dışarılarda gezmek para harcamak. ilk zamanlar okula gittim çevrem yine kızlardandı. Çünkü hala ferre ve 31 e bulaşmamıştım. Ama beynim dopamin arayışlarına girdi çünkü memleketimdeki gibi doğal dopamin bile istanbulda para gerektiriyordu. Örneğin beşiktaşa çıksak biraz gezsek bi yerde otursak yemek yesek vs. min 30 lira gidecekti. Özellikle ilk sene burs da bulamadığımdan bu benim için zordu. Yeterli dopamin alamaz olmuştum. 31 e başladım telafi içindi belkide bu. 3 hatta 4 kez arka arkaya hiç sertliği kaybolmadan 31 çekiyordum. Çünkü dopamin reseptörlerim çok fazlaydı ve ferre olmadan ciks düşünmek bile boşalsam bile gibimi saatlerce sert tutuyordu. bir süre sonra ferreya da başladım. hayatımın kararma noktasıydı tabi o zamanlar bilemezdim bunu. Bana çok zevkli geliyordu. Hele ki reseptörlerim full dü yani belkide şimdiki aldığım zevkin 30 katını alıyordum. Yurttan cıkmaz okula gitmez olmuştum. Çünkü dopamin bana yetiyordu ödül doyurumu yapılıyordu gereği yoktu. Kızlarla konusmaz oldum çünkü ekranda en güzelleri vardı hemde her pozisyonda. Ömrüm yatağımda geçmeye başladı. uyuşmuştum. Sonraki sene eve çıktık aynı şekilde devam etti. her gün saatlerce ferre seansları günde 8 belki 10 kez 31. .REseptölerin dıbına koymuştum. Sonra lisede sevgili olduğum bi kızla faceden yeniden bulduk birbirimizi. O başka şehirdeydi. Bi süre konuştuk. Sonra bana gelecek ve 3 4 gün kalacak ve gibişecektik. Herneyse sonra kız geldi gece oldu sevişmeye başladık sertleşme sorunu yaşıyordum. Arka arkaya inmeden hatta sadece düşünerek ferre olmadan 4 5 defa 31 çeken ben. Kız karşısında sertleşme sorunu yaşıyordum. çünkü beynim ferrelardaki ciksi hatunlara aşırı hard core ferrelara vs alışmıştı o yüzden bu kız bana ferredaki gibi ciksi gelmiyordu. tabi o zamanlar buna anlam verememiştim.

Bi sene sonra bi 31 seansı sonrası tıkladığım bir sayfa hayatımı değiştirecekti belkide. brainonyourporn sitesi. bu siteye girdim saatlerce okudum o gece hiç uyumadım. ferrenun zararlarını, insanların ferreya bağlı ereksiyon bozuklukları ile nasıl mücadele ettiklerini, ferrenun sebep olduğu üşengeçlik, özgünven yıkımı, iletişimsizliğe sebep olması vs. hepsini okudum. Beynim infilak olmuş gibiydi herşeyi net görebiliyordum taşlar yerine oturmuştu. Bırakmaya karar verdim. O zamanlar henüz bu başlığı okumamıştım. tahribat forumunda bi kişinin o siteden çevirilerini okumuştum tavsiye ederim. ferrenun zararları tahribat yazın google a çıkar. link paylaşmak serbest mi bilmiyorum ondan böle diyorum.

Neyse, ferreyu bıraktım yaklaşık 2 ay herşey düzeldi beynim açıldı, enerjik hareketli oldum. 2 ay içinde 3 kızla çıkmaya başladım. sonra kızlardan biri ile yattım ereksiyonum geri gelmişti semsertti düzelmiştim. iletiişimim arttı artık her gün dışarı çıkmaya yeni kişilerle tanışmaya başladım tarzımı düzelttim. sadece 2 ay içinde oldu hepsi.

Sonra bi gün kötü bi günde yeniden düştüm bu kuyuya chaser effect denilen bişey de var bi kere çekince devdıbını istiyor beyin. tam türkçe cevirisi yok bu kelimenin. neyse chaser effect olmuştu bi kez daha çektim arkasına bi kez daha sonra yeniden başladım. herşey tepetaklak oldu. işe yaramıyor diyen arkadaşlara sesleniyorum. Bu nedir peki. Şunu diyim ama şuan hali hazırda herşeye rağmen başarılı biriyim ancak neden 100 de 30 umu kullanayım 100 de 100 ü kullandığım zaman, Hem etrafımda kızların insanların pervane olduğunu hem 1 sene de türkiye derecesi yapacak kadar başarılı olabileceğimi ve diğer sayamadığım yüzlerce iyi şeyi tepip yüzde 30 a razı olayım. Neyse Sonra türkçe kaynaklarda araştırma yaparken burayı buldum. Şimdi yine bağımlıyım işte. Ama bu yazı ile yeniden başlıyorum. buradaki arkadaşlarıma da günlük yardım etmeye çalışacağım. Bu konu hakkında belkide başlığı açan kişiden daha çok kaynak okudum. Hepsi ingilizce kaynak tamamı bilimsel. Neyse uzun oldu umarım okursunuz.

Bugun 1. gün olarak kaydedilsin.