/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +15 -1
    geldim beyler.

    mehmetle üst kat araştırmamız devam ediyordu.bu sırada gazete küpürlerine rastladım.karısı ve çocuğuyla beraber öldürüldü haberi dikkatimi çekti.

    ***da korkunç olay! Komşuları tarafından hiçbir sorunlarının olmadığı söylenilen melis ve ahmet *** çifti çocuklarıyla beraber evlerinde ölü bulundu. Polis konuyla alakalı...

    çok ince bir detay dikkatimi çekmişti. Evin adresi bizim evin adresinden başka bir yer değildi. Daha korkunç olan ise çiftin soyadının mehmetin soyadı ile aynı olmasıydı.bu kadarı da tesadüf olamazdı. Mehmet o sırada kan lekesini detaylıca inceliyordu. Gazete küpürünü cebime sıkıştırdım ve mehmet'e inmemiz gerektiğini söyledim.O sırada mehmet beni duymamıştı. Tekrar seslendiğimde rüyalarıma giren, uykularımı kaçıran o tıslamaya benzer nefes alışverişi duydum.
    -gerçeği öğrendin değil mi?
    -mehmet?iyi misin olum?
    -artık öğrendiğine göre bu işi sonlandırabiliriz.

    arkasını döndü ve belinden bir bıçak çıkardı. Korkudan ne yapacağımı şaşırmıştım. Aklımda tüm olasılıkları düşünüyordum. Mehmet böyle biri değildi, bunu yapacak biri değildi.Bu sırada bıçağı sallayarak üzerime gelmeye başlamıştı. Aklım yerinden çıkmak üzereydi. Cebimdeki bıçağı çıkarttım aceleyle. Gülmeye başladı. Bakışları dik ve korkunçtu.Üzerime gelmeye devam ediyordu.
    ···
    1. 1.
      0
      gülmeye başladı deyince daşşak geçiyo sandım amk asdasdsad
      ···
  2. 27.
    +7 -1
    beyler çok fazla reserved ve devam etmesi için istek var yarıda bırakıp kaçmadım yanlış anlamayın. hikayenin sonunu yazdım buraya sonra sildim. gece liseliler yatınca devam ederim yazmaya
    ···
    1. 1.
      +1
      hadi kardeş yatmıştır o amk liselileri sen devam et daşşağına kurban
      ···
    2. 2.
      0
      Yaz lan artık allahsız! 1 saat oldu
      ···
  3. 28.
    +6
    Mehmet üzerime doğru gelirken köşeye sıkışmış donuk bir vaziyetteydim. elimdeki bıçağı ona doğrulttum fakat bunu yapmak istemiyordum.O sırada beklemediğim bir şey oldu. Arya kapıdan içeri girip mehmetin kolunu ısırdı ve bu hareketin devamında iki adım atarak mehmete kafa atmıştım. arkaya doğru düştüğünde elinden bıçağı aldım. Yerde sırtüstü yatıyor elleriyle başını tutuyordu. Birden ellerini çekti başından.
    -noluyo kanka ya?
    -mehmet sen misin?
    -nerdeyiz biz?

    o anda düşünmekten korktuğum inançsızlığımı yitirdiğim şeyi kabul etmek zorunda kaldım.Bir şeyler mehmete musallat olmuştu.
    ···
    1. 1.
      0
      Ulan hala kısa kısa yazıyo huur
      ···
    2. 2.
      0
      tarafsız bi şekilde okuyun benimki daha güzel
      ···
  4. 29.
    +7
    Ertesi sabah kahvaltı hazırladım ve Mehmet'le beraber yedik.3.ev arkadaşımızsa (yaz okuluna kalmadığı için tatildeydi.) birkaç saat içinde geliyordu.Her şey sıradandı. Dün geceki korkularımı hala yaşıyor ama belli etmekten kaçınıyordum. Adeta tabu haline gelmişti.Ne mehmet bana dün geceyi soruyor,ne de ben anlatabiliyordum. Kahvaltıdan sonra odama çekilip internete girdim.Bu musallat olaylarını araştırdım ve bir şeyler yapmam gerektiği kanaatine vardım.Çok saçma gelmesine rağmen o an bir hacı hoca olaylarına girişmek mantıklı geldi. Belki de bir cin musallat olmuştu bize;bilmiyordum..

    Ben araştırmama devam ederken koşarak Mehmet geldi içeriden.
    -kanka şu fotoğrafa bak!
    -kimin bu?
    -bilmiyorum yatağın altında buldum.

    genç bir çift kol kola masum bir poz vermişti.Tek ürkütücü olan şeyse başlarının olduğu kısımdan itibaren fotoğrafın yanık olmasıydı
    ···
    1. 1.
      +19
      adama bıçakla saldırıyor ertesi sabah aynı masada kahvaltı yapıyolar amk.
      ···
  5. 30.
    +10
    Diğer ev arkadaşımız Eren de gelmişti.Ona olayları çok seri bir şekilde özet geçtim.
    e:ne yapmayı planlıyorsunuz?
    ben:hoca falan getirtip kurşun mu döktürsek?
    e:saçmalama ya hikaye onlar.
    ben:nasıl yapıcaz peki?
    m:ruh çağırma olayını mı yapsak belki gelir bize derdini anlatır.

    gülmüştük ama hepimiz tedirgin de olmuştuk. Akşam olduğunda bizimkileri ciddi ciddi ruh çağırmaya teşvik ettim. Kahve fincanını masanın ortasına koyduk ve klagib sözleri mırıldandık. Nefes sesini yine duymuştum ama kahveye odaklanmaya devam ettim. Sonra bir kez daha ses geldi ve diğerlerine baktım. eren de bu sesi duymuyordu anlaşılan.
    ve birden elektrikler kesildi. eren'in anasını gibiyim diye bağırdığını duydum. Telefonuma yönelip ışığını açtım ve erenin olduğu sandalyeye tuttum. Boş.Sonra mehmet'in sandalyesine çevirdim. Hiç tanımadığım donuk buz rengi bir surat bana bakıyordu.

    edit:konuşmalar eben eben diye olmuş alt alta bilerek yapmadım
    ···
  6. 31.
    +8
    Gözlerimi kırpıp açtığım o saniye içinde her şey değişmişti. Bizimkiler sandalyelerınde oturuyor, Hala odaklanıyorlardı.Bu kadar yeterli dedim,bir şey olacağı yok.

    Düşünmeye başladım. Gördüklerim beni artık o kadar korkutmuyordu,en azından üzerime bıçak sallayan arkadaşımdan daha az korkutuyordu. Eğer şizofren olmuş olsam Mehmet o geceyi de hatırlamazdı.Bir şeyler.. Derken yoksa hatırlamıyor mu diye düşündüm.
    -manyak mısın kanka bu nasıl bir hayal dünyası?
    sorumun cevap olarak karşılığı bu olmuştu. Belki mehmet de onların tarafındadır diye düşündüm.Bu sefer erenin benden olup olmadığını anlamam gerekiyordu.Öğleden sonra şehirdeki birkaç arkadaşıma mesaj attım ve 'hoca' bulmalarını istedim. Sonunda beklediğim mesaj gelmişti. Bizimkilerin uygun olduğu bir gün hocayı eve davet edecektik.En başta eren 'katılmasam da olur' dediyse de hep beraber olalım teklifimi kabul etti. Sadece bir şey olursa onun hatırlayıp hatırlamayacağını merak ediyordum.3 gün sonra Davud hoca evin kapısındaydı. içeriye aldık ve sohbet etmeye başladık. Derdimizi dinledi ve hadi gelin bir bakalım yukarıya' dedi. Gündüz gözüyle odaya ilk girişim olacaktı. Geceye nazaran gündüzler daha huzurlu olmamı sağlıyordu.
    ···
  7. 32.
    +8
    Hoca kapının önüne gelip durdu ve dua okumaya başladı. Sesi odanın içinde yankılanıyordu.Ve evet doğru bildiniz, kapı vardı odanın girişinde. Kapı kafasına estikçe gözüküp kayboluyordu;alışmıştım.
    -girebiliriz inşallah.

    kapıyı ittirdi hoca ve odanın içine girdik.El fenerlerini içeriye tuttuk ve karşımda beni şoka sokan bir manzara vardı.Oda tamamiyle boştu.Ne kan lekesi ne mektuplar.. Evden birinin bu mektupları almış olma olasılığını düşündüm, imkansızdı.Gerçi imkansız olabileceğini düşündüğüm bir yığın şeyle karşılaşmıştım. Hoca odanın ortasında diz çöküp türkçe-arapça karışık sözler söyledi ve değişik el hareketleri yapmaya başladı. Durum komik gelmişti ve odadan çıktım. Aşağıya indim ve koridoru geçip salona girdim.O anda mehmetle karşılaştım. Biraz önce yukarda olan mehmet'le.onu bacak bacak üstüne atmış bir şekilde karşı duvarı izler halde gördüm.Ne gözünü kırpmış ne başını çevirmişti. başını bana doğru yavaşça döndürdü ve yüzünün her tarafına leke gibi bulaşmış olan siyahlığı gözlerinin içinin resmen kan renginde olmasını görüp irkildim.Ne yapacağımı bilemedim. Titriyordum. Yukardaki kimdi?Bu anı daha önce yaşamamış mıydım?
    ···
    1. 1.
      +1
      davam decvam hado
      ···
  8. 33.
    +8
    Odaya gittim kapıyı kapattım ve korktuğumu hissettim. Yaşadığım her şey sahte miydi yani?Bu anı daha önceden de yaşamıştım çünkü. Yukarıya çıktım ve kapının olduğu yerde duvar örülü olduğunu görünce afalladım. Aşağıya indim tekrar. Mehmet ocakta su kaynatıyordu.
    -naber kanka?
    -iyi kanka senden naber?
    -iyi,bak ne diyeceğim sana;kedi sahiplensek bir tane çok güzel olmaz mı?

    aklıma o anın şaşkınlığını atacak bir fikir geldi. Tarihi bulmalıydım. Telefonumu çıkardım ve haziran'ı görünce üzerime o kadar kötü bir yük çöktü ki..Bir yandan bitti mi acaba diyordum?her şeyden kurtulduk mu?cüzdanımı alıp evden çıktım.
    mehmet'in arkamdan söylediği son sözü hiç unutmadım.
    tekrardan hoşgeldin.
    bigibletime atlayıp sürmeye başlamıştım çılgınlar gibi. sahil kenarına gittim sonunda.bir sigara çıkarıp yaktım.Ne oluyordu, neydim ben, niye?Saatlerce oturduktan sonra geri dönmenin doğru olacağını düşündüm.Bir şeyleri aydınlatabilirdim belki. Apartmana girip katları çıktım ve kapının önüne geldim. Evin önünde mehmet'in veya eren'in olmayan ayakkabılar vardı. Kapıyı çaldım.
    -merhaba?
    karşımda genç ve güzel bir kadın bulunuyordu.O fotoğraftaki elbiseyi hatırladım, karşımdaki kadının üzerindeki elbise.
    -is..isminiz neydi acaba?
    -Melis ben, kime bakmıştınız?
    o sırada arkadan çok tatlı bir kız çocuğu geldi. Annesinin eteğinin altına saklanıp bana bakmaya başladı. Apartmandan çıktım vedalaşıp. Yurda gittim. Tahmin ettiğim gibi her şeyin başladığı noktaya kadar geçmişe ama şimdiye gitmiştim. Yurtta kaanı gördüm biraz sohbet ettik ve odama geçtim.Şimdi tek bir şey vardı kafamda;geçmişe geldiysem o aile ölecek ve biz o eve mi taşınacaktık? Olayların hepsini tekrar mı yaşayacaktım? Kafamda deli sorular varken lavaboya gidip yüzümü yıkamaya başladım.O sırada arkamdan gelen o sesi duydum. nefes alış veriş sesini...
    ···
  9. 34.
    +8 -2
    dün gece bu saatlerde başladığım hikayeyi yine bu saatlerde sonlandırmış bulunuyorum, reservedları ve şukularıyla destek olan panpalarıma teşekkürler, yalanına sokuyumculara da teşekkür ederim ayrıca. hikayeyi trollemeye çalışan arkadaşlardan komik yorumlarıyla yüzümüzü güldürenlere de teşekkürler. başka bir gün başka bir şekilde görüşmek dileğiyle sağlıcakla kalın..
    ···
    1. 1.
      +3
      Ulan yarım biraktin bin nasil bitti? Bitir sunu da öyle gibtir git nereye gideceksen
      ···
    2. 2.
      +1
      Devam et bacıni yudum larim
      ···
    3. 3.
      +1
      Huur çocuğu yarım bıraktı
      ···
    4. diğerleri 1