/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 2201.
    0
    sen yaşıyon mu panpa
    ···
    1. 1.
      +1
      Hem de ne.
      ···
  2. 2202.
    0
    yazmaya devam etsene birader hasta ettin bizi hasta eski kitleyi yakalayamazsın ama yazını seven 4-5 kişi vardır heralde
    ···
  3. 2203.
    0
    2014 ten beri başlık takipte duruyor biz hala buradayız hadi devam et be babuş
    ···
  4. 2204.
    +1
    Iste aradigim hikaye. Parsel.
    ···
  5. 2205.
    -2
    https://www.youtube.com/watch?v=Cn4L4jFIOpw

    Yazıcam yine. Çok beklettim biliyorum ama az daha.
    ···
  6. 2206.
    0
    az daha diye diye gibtin belamızı.
    ···
  7. 2207.
    0
    yuh amk 1 yıldır yoktum bu hikaye daha bitmemiş.
    ···
  8. 2208.
    0
    Hikayeni de al gibtir git burasi yayin evi degil.. Teoman- sinek valesk ups kizi izleyip gelmis pezevemk
    ···
  9. 2209.
    0
    https://www.youtube.com/watch?v=IBG8W20zRhM
    ···
  10. 2210.
    +2 -1
    https://www.youtube.com/watch?v=YoBNHZ8AiDg

    ankara'ya öyle yakışırdı ki kar...

    ofisimin camından ankara'nın soğuk yüzünü seyrediyordum. misafir koltuğuna oturmuş önümdeki ortası açılmış yerini kaybetmemek için ters bıraktığım kitabımı görmezden gelerek sadece gökten yere doğru inen mucizeyi seyrediyordum. hayatımın mucizesi bikaç adım ötemdeyken ben doğa mucizesini ankaranın o ayaz yüzünü yumuşatan kar tanelerini seyrediyodum.

    ankara böyle havalarda gizemli bi hayal dünyası yaratır insanda. belki benim yada benim gibi düşünenlerin abartısıdır ama ankara bana özellikle kış mevsiminde gözlerinde her an sebepsiz yere ağlayacakmış gibi bakan bir buğu bulunduran bakışların sebepsizliği kadar çekici ve gizemli gelmiştir.

    ankara hep güzeldi, ankara hep siyahtı beyaz yağınca beşiktaşlıları sevindiriyodu sadece. ama nalan...

    nalan'lı geçmiş 1 yılın sonunda ankara'nın benim için daha büyük bi anlamı vardı.

    liseyi ankarada okumadım ama liseli aşkını ankara'da tattım.
    kar yağışını seyrederken nalana direk bakmak yerine hayal etmek nedense daha cezbediciydi. hayal kuruyodum aslında o boş bakışların altında.

    nalan o kocaman kayaları toz eden naif rüzgar gibi kalbimin taşlarını temizliyodu her geçen gün. 1 yıl boyunca hissettiğim her duyguda kalbimden onun taştığını hissediyodum. o buluyodu vicdansızlığımı. o merhametimin kurumuş toprağına parmaklarıyla su veriyodu. can suyu...

    ne kadar sürdü bilmiyorum. önümdeki bardağı değiştiren remzinin girdiğini bile duymamıştım hayal dünyasındayken. ama remzi çay getirdiğine göre bir saat kadar geçmiş olmalıydı. beni esas hayalimden uyandıran içerden kulaklarıma iltica eden nalan'ın gülüşünü duymamdı.
    ···
  11. 2211.
    +3 -1
    “Aslında o kadar da önemli biri olmadığımızı anladığımızda neden üzülüyoruz ki?” diye sormuştu o gece. “Bunun temel bir aydınlanma anı olması gerekmez mi? Hepimizi önemli insanlar olduğumuza inandırdılar. Sonra da çekip gittiler.” (Emrah Serbes)
    ···
  12. 2212.
    +3
    https://www.youtube.com/watch?v=faapL7DGXKo

    remzi çayı bırakırken dalgınlığımı farkettiğindendir ki aşırı yavaş hareket ediyodu.

    r: başka bi isteğiniz var mı?

    b: sağolasın.

    konuşurken hala nalan'ın hayalini yitirmeme çabasındaydım ama onun gülüşü hayalinden alıkoydu o an beni.

    çok sevdiğim bi rüyadan uyandırılmış gibi tekrar hayalime geri dönüp kaldığı yerden devam etme isteği duyuyodum. nalanın hayalinden gerçekliğine geçiş zor gelmişti belki de. hayale geri dönemediğimi kabullenip kafamı sese çevirdim usulca. suratımda bi hoşnutsuzluk vardı saıyorum. kafamı çevirdiğimde nalanla gözgöze geldiğimizde gülüşünün yerine endişe ifadesini farketmem bunu gösteriyodu en azından. o güzel gözlerdeki endişeyi silmek yalnızca bi gülümseme kadar yakındı benim için. nalan gözucuyla bana bakıyodu tavrından belliydi. hafif telaşlı ama çaktırmamaya çalışmanın da telaşı içinde. nalanı bilenler için bu tavırlar onu ayrıca çekici sıcakkanlı sempatik bi insana çeviriyodu. yadırgandığına pek rastlamadım. yaptığı hatalardan sonra dudağının sol alt kısmında oluşan çukurcuk gibi bi sempatiklik.

    gülünce gözlerinde japon çizgi film karakteri barındıran bi sempatiklik bilmem anlatabildim mi...
    ···
  13. 2213.
    0
    devam edicem...
    ···
    1. 1.
      0
      eyvallah...
      ···
  14. 2214.
    +2
    tam 1 yıl bir yıldır bekliyoruz devam etmeni real de tanısam bıçaklarım ankara sincan da oturuyorum aman ifşa olayım falan deme birader
    ···
  15. 2215.
    0
    https://www.youtube.com/watch?v=RZ6i4PVBT5M

    Bir ayrılık bir yoksulluk bir de ölüm...
    ···
  16. 2216.
    +2
    Nalanlı günlerim genel olarak böyle geçiyordu artık. nalan benim ruhumu her geçen gün ele geçiriyor ben buna sadece teslimiyet duyuyordum.
    açıklamama gerek var mı bilmiyorum ama nalan'la ilişkimiz konusunda kimseye bişey çaktırmamaya çalışıyoduk.

    liseli sevdamdı evet. yazmaya başladığımdan beri aynı şeyi ifade ediyorum çünkü düşündükçe çocuksu hareketlerimizi bazen tebessüm ediyorum bazen de bu sır dünyasında yaşamak isteyip yaşayamadığım anlar içime oturuyodu.

    nalanla ofiste gözgöze geldiğimizde bile kimse görmesin diye gizli bi uğraş içindeydik. ben hiç bu duruma karşı çıkmadım o da bu durum karşısındaki kayıtsızlığıma herhangi bir biçimde karşı çıkmadı belli de etmedi. belki de etmiştir de ben anlamamışımdır bilemiyorum.

    içimden çalışmaya dair herhangi bi duygu geçmiyodu böyle durumlarda. akşam olsa da nalanla buluşsak diye hayaller alemindeydim sadece. sevdiğine yakınken bile hayaliyle avunmanın acısıydı benimkisi. yanındakini özlemek bundan 1 yıl önce ne kadar aptal ve çocukça, arabesk gelse de şimdi kendi dünyamı arabeskleştirmekten başka bir halta yaradığı da yoktu. evet evet kınadığım şeyler başıma geldi büyük konuştum vs vs vs...
    ···
  17. 2217.
    +4
    böyle böyle nalanlı günlerde nalan olmanın aşkı huzuru huzursuzluğu...

    ha evet huzursuzluğunu anlatmadan geçmek bu hikayenin bi parça da olsa yarım kalışı anldıbına gelir. nalan'a hala asılan tipler vardı. mesela o huur çocuğu ertan. içimde en çok da bu kalmıştır. o puştun ağzına şöyle doya doya iki tane vuramadım ya..

    nalan iyi niyetli bi kızdı. kültürel olarak da rahattı. rahat dediysem bi erkekle bi kadının arkadaş olabileceği iyi niyetini taşıyodu. bu gibi iyi niyetler sadece. kendi içimde kıskançlık krizleri geçirsem de nalan'ı üzmeme uğruna içime attığım çok olmuştur bu durumları.
    çok fazla nalan dediğimin de farkındayım elbette. ama hikayenin esas kızı o bundan vazgeçmeyi de düşünmedim anlatırken.

    gözüm ara ara saate takıldı gün boyu. saatin her saniye sesinde biraz daha kavuşmaya yaklaşmanın mutluluğu doluyodu artık akşamüzerine doğru.
    ···
  18. 2218.
    +3
    nihayet mesaiyi bitirmeye yaklaştığımda nalan'a mesaj attım. "nerede buluşalım?"

    nalan standartlaşan bu hareketlerimiz karşısında artık ne zaman telefona bakması gerektiğini bile ezberlemişti sanki. o yüzden mesaja cevap vermesi uzun sürmedi. " hayırdır çok mu özledin * "

    normal şartlar altında soruya soruyla cevap vermekten ne kadar hoşlanıyosam aynısının bana yapılması beni yoran bi hareketti ama bu kızda muhteşem duruyodu. " acayip * "

    biz bu şekilde mesajlaşırken nalan'ın etrafındaki kızların kıkırdaşmaları nalana takılmaları da gözümün önünde gerçekleşiyodu. enişte kim hala tanışmadık gibi devam eden abuk sabuk muhabbetler işte.

    n: "zaten ayrı ayrı çıkıyoruz, sen eve git üzerini değiştir bana gel direk sana sürprizim var * "

    b: "meraklı biriyim biliyosun"

    n:"hadi hadi oyalanma bekliyorum heyecanla"

    b "aynen heyecanla... "
    ···
  19. 2219.
    +2
    biz yazışmalarımızı yaparken odaya bizim stajyer ceren girdi. daha doğrusu girmedi kafasını kapıdan uzatıp;

    c - abi iyi akşamlar ben çıkıyorum bişey diyomusun

    b: iyi akşamlar ufaklık babana selam

    ceren usulca çıkıp hızlı adımlarla uzaklaştı. bu da artık gitme zamanımın geldiğini gösteriyodu bana. hızlı hareketlerle giyinip bende odamdan çıktım. ofistekiler benim bu erken çıkmalarımdan aşırı hoşnutlardı biliyorum. çünkü bitek ceren ben çıkmadan çıkabiliyodu ofiste. o kadarcık torpilimiz olsun diye konuşmuştuk başta.
    ···
  20. 2220.
    +2
    iyi akşamlar deyip ofisten ayrıldım. arabama binip hızlıca eve gitmekti planım. arabayı çalıştırıp trafikte öyle böyle çalan müziği bile duymadan hızlıca eve gittim. üzerimi değiştirirken telefonuma gelen mesaj sesi beni hızlı hareketlerimden alıkoydu. evet evet nalandandı.

    n: " çok mu acelen vardı rüzgar gibi çıktın * "

    şimdi buna güzel cevap vermek lazımdı ki akşamın gidişatına olumlu etkisi olsun. ama aceleden onu bile yapmadım.

    b: " sen de hep beni mi takip ediyosun nedir"

    n: " eee seni boş bırakmamak lazım biliyoruz * "

    b: " hadi hadi oyalama beni sana kavuşmaktan alıkoyma daha fazla."

    n: "yaa az oyalan öyle gel. hemen gelme yarım saate burda ol."

    b: "yarım saat çok 10 dk yapalım"

    n: " bak inadımı biliyosun yarım saat dedim"

    b: " şu an sana inat yaptırıp senden daha fazla mahrum kalma riskini göze alamazken senle mesajlaştığımız her an seni benden çalıyo. o yüzden inatsız yarım saat."

    n: "anlaştık * "

    anlaştık anlaşmasına da ben yine evde duramadım bi sigarayı bile bitirecek kadar bekleyemedim evde.
    ···