merhabalar benim adım targutay

göbek deliğim çukur gibi, içinde çok fazla kir birikiyor. onları genelde zütüme sokup orada kurumalarını bekliyorum. kuruduktan sonra kıllara yapışıyorlar ve bir kez daha zevkle tırnaklarım yoluyla kazıyarak çıkarıyorum onları.

hayalimdeki erkek

küfür edicem, kayıt olurken aldığın nicke hürmeten susuyorum

çoraplarımı kokladığımı söylemeye bile gerek duymadım dikkat ettiniz mi?
zaten tahmin etmişsinizdir.
fakat ben ondan ayrı olarak, ev terliklerimin içine saç kurutma makinesiyle hava basarak dışarıya çıkan kokuyu içime çekmekten de çok hoşlanıyorum.

bütün bunları topluma bir tepki olarak yapıyorum. asosyalim. bilgisayarımı karım olarak görüyorum. her şeyimi onunla yaşıyorum ve tüm vaktimi onunla geçiriyorum. o bana trip atmıyor, o beni görüntüm ve kokum yüzünden yargılamıyor, o beni seviyor. bilgisayar, seni seviyorum.

arada koltukaltımı da kokluyorum ama onların kokusunu pek sevmiyorum açıkçası. traş olmaya üşendiğim için koltukaltımda ki kıllar da kürt gibi çoğalıyor ve yine kürt gibi kokuyorlar. kürtleri seviyorum.

reserved.. tutar bu bin

esselamün aleyküm, ben targutay.
sineklerden nefret ederim.

geçenlerde bir büyük, bir de küçük sinek odama gelmiş uçuşuyordu.
huur çocuklarından korkuyorum, sürüngen ve böceklerden korkar çünkü targutay.
araştırdım.
büyük olan sinekler daha cesur ve daha ağır oluyorlar.
küçük olan sinekler ise huur çocuğu, korkak ve seri.

Uzun namlulu yannanımla büyük sineğin anasının dıbına 5 el ateş ettim..
Öldü.

Küçük sinek ışığa geliyordu, odamın ışığını kapattım.
Işık lazımdı.
Zippomla bir kez daha kenara köşeye saklayıp biriktirdiğim züt kıllarımı bir kağıt içerisinde ateşe vererek yaktım.
Salona, karanlığın ortasına fırlattım.
Sinek odamdan çıkıp salona, züt kıllarımın üzerine doğru üşüştü.

Merhabalar, ben targutay.
Uzun namlulu yannanımla anasının dıbına 5 el ateş ettim.

sineklerden korkar targutay.

hepsini okudum amk sarıyo

size bir şey itiraf etmek istiyorum.
bu arada merhaba, ben targutay.

uzun ve kıvırcık züt kıllarımı arada sırada kesip bütün kağıtları eskitilmiş olan kitaplarımın arasında saklıyorum.
liseli kızlar kitaplarının arasında gül kuruturlar.
ama ben liseli değilim. kız da değilim.
ben targutay'ım.

merhaba, ben targutay.
kitaplarının arasında züt kıllarını kurutan adam.

merhabalar, ben targutay.
madem gay değilim ve yannanlardan hoşlanıyorum, öyleyse ne yapmalıyım?

bunun çözümünü buldum.

travesti gibmeliyim.

selam, ben targutay.
yannanlardan hoşlanan heterociksüel adam.
çözüm ise travesti gibmek. teşekkür ederim.

şizofren huur çocuğu kuzen hikayesine kadar güldüm de o bozmuş panpa

bir ara kağıda züt kıllarımı sarıp zippoyla yakmış ve dumanını akciğerlerime çekmiştim. az kalsın zehirleniyordum ama güzel ve zevkli bir anı oldu benim için. yarıldım amk

merhabalar, ben targutay.

bizim saç kurutma makinemizde bir düğme var. ona basınca makineden gelen hava soğuk oluyor.

şimdi taşaklarıma saç kurutma makinesi ile soğuk hava verip, 18 cm damarlı yannanımı zeytinyağıyla kayganlaştırıp, zütüme metal çubuk sokarak ve gay olmasam da büyük yannanları sevdiğim için büyük yannan giflerine bakarak 31 çekeceğim.

selam, targutay.
taşaklarına saç kurutma makinesi ile soğuk hava verip, 18 cm damarlı yannanını zeytinyağıyla kayganlaştırıp, zütüne metal çubuk sokarak ve gay olmasa da büyük yannanları sevdiği için büyük yannan giflerine bakarak 31 çekecek olan targutay.

Ananın amuğa koyayyiim

mal amk

merhabalar, ben targutay.

küçükken ilkokulda, kantin'e girip o karışıklıkta kızlara dayardım hep.
bir keresinde kendimi kaptırıp pantolonuma boşalmıştım.
nerde o eski günler...
siz hiç kantinde, para uzatan masum bir kıza dayadınız mı çaktırmadan?
ford denir buna.

merhabalar, çünkü ben targutay'ım.
kantinde fordlarken gri pantolonuna boşalan adam.

targutay ne olm terminatör ismi gibi

merhabalar, ben targutay.
şu anda sıçıyorum.
laptobum kucağımda.
züt kıllarıma yapışan takları hissedebiliyorum.

yeni mallar çıkıyor.
evet para sıçmıyorum ama kubar sıçıyorum.

selam, ben targutay.
züt kıllarını sarıp kubara vuran adam.

merhabalar, ben targutay.
az önce ki utanç anım beni gerçekten çok efkarlandırdı.

efkarlandığımda evde gizlice sigara içmeye çalışırım.
ama bütün paramıyemeğe harcadığım için sigaraya verecek param kalmadı.
bu yüzden, ciddiyim; bir kenara köşeye saklayıp hobi olarak biriktirdiğim züt kıllarımı yeniden ortaya çıkardım.

bu benim hobim, şakam yok.
o züt kıllarının üzerine biraz tuz döküp kareli defterimin kağıdıyla sardım.
sardıktan sonra yaktım ve dumanını tüttürmeye başladım.
boğazıma kül kaçıyor, yine zehirlenecek gibiyim ama hadi hayırlısı.

züt kıllarımın kokusu etrafa yayılıyor ve bu beni çok mutlu ediyor, zütümün nefesini içime çekiyorum adeta.

efkârım az değil lâkin züt kıllarımın dumanını soludukça uyuşuyorum ve mutlu olmaya başlıyorum.
gülüyorum.

merhabalar, ben targutay.
efkarı çok olan amma ve lakin gülen adam.