/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 26.
    +10
    Hepimizin başına birşeyler gelmiştir bu hayatta,
    Kimisi hüzünle karşıladı bu olanları, kimisi sevinçleri ile,
    Peki ya kader bizden ne istiyor olabilirdi?
    Yaşarken hiç bunları düşündükmü?

    1 Ay önce...

    Koltukta oturuyor, bütün perdeleri kapatmış, günün aydınlıgını dışarıda bırakmıştı, zaten içindede aydınlıktan bir nebze bi şey kalmamıştı, kalbine tuttugu bütün ışıklar bir bir sönmüş, harap düşmüş, hayat onu epey yıpratmıştı.
    Sol tarafında masanın üzerinde duran paketten bir dal sigara daha çıkarttı Ömer,
    Agzına aldı ve aynı yanmayan çakmakla bütün duygularını yakmayı denedi,
    Çakmak yine yanmamıştı,
    Bu sefer sonbaharın esintiside yoktu,
    Bir nebze esinti,
    Ne güzel olurdu,
    Suratına çarpan ufacık rüzgarla belkide kendine gelebilirdi ama o günlerdir evin içindeydi,
    Dışarıdan gürültüler gelmeye başlayınca irkildi bi anda, bütün vücudu artık rahatsız edilmekten tiksinir hale gelmişti,
    Yinede beyninin ona oynadıgı bir oyun oldugununda farkındaydı,
    Artık toparlanması gerekti,
    Karşısında duran dosyaların arasında bitirme tezi vardı,
    Fazlası ile uzun sürmüştü ve profesörün insafına denk gelmişti,
    Kendi ayaklarının üzerinde duran bi insana yıllar hep agır gelmiştir,
    Telefonu aldı eline,
    Ailesini arada uzun süren bi sohbetten sonra bi nebze olsun rahatlamış bi şekilde bitirme tezini eline aldı ve araştırmaya başladı.

    Saat epey ilerlemiş, zaten yarım yamalak kalan dosyayı sonunda bitirmeyi başarmıştı,
    Mezun oluyordu artık,
    Normalde profesörün kimseye itimatı yoktu,
    Fakat aralarında geçen mevzudan sonra profesör onu ayakta tutan tek kişiydi o lanet şehirde,
    Çünkü insanlar onu tanımıyordu,
    Bir zamanlar etrafa gülücükler saçıyordu..
    ···
  2. 27.
    +4
    kardeşlerin hası seninleyim adam yardır.
    ···
    1. 1.
      +4
      kardeşim benim *
      ···
  3. 28.
    +7
    Derin bir nefes aldıktan sonra 2. paketin jelatinini agır agır açtı, parliamentin dumanı bir anda evin içine oturmuştu, telefonu eline aldı ve profesörü aradı, kısa süren bi diyalogdan sonra rafta duran kawasakinin anahtarlarını alıp dışarı çıktı,
    Zaman kalibresi şaşan bi insanın o saatte havanın soguk olma ihtimalinide düşünmesi beklenemezdi sanırım, hava gerçektende buz gibiydi,
    Kazadan sonra daha riskli bi adım atmış ve motora yönelmişti,2 yıl her ay çalışarak biriktirdigi para bu motoru almaya yetmişti, motoru çalıştırdı ve 'pavyona' dogru sürdü,
    Profesör onu orada bekliyordu,
    içerideki müzik hat safhaya ulaşmış gecenin bu saatinde başka bişey beklemedigi için iç geçirmişti.
    Gözleri profesörü arıyordu,
    Bir büyük rakı ve sanki masa yalnızlık senfonisini çalarken profesör kafasını masaya gömmüş bi vaziyette onu bekliyordu,
    Elindeki dosya ile masaya oturdu,
    Garsonun 2. bardagı yerleştirmeside uzun sürmedi,
    Profesör kafasını kaldırmadan elini uzattı,
    Artık tezi teslim etmişti,
    Bi kaç gün içerisinde mezuniyet işlemleride gerçekleşecekti,
    Zaten yarım dönemden fazla uzamıştı okul ve ailesi artık onun bu konumdan çıkıp kendi işini yapmasını istiyordu,
    Aslında kendi işi hazırdı,
    Pavyonun yeni sahibi oydu,
    Profesör pavyonu ona devretmişti 1 yıl önce,
    Ama gelirlerini hala kendi alıyordu,
    Kadehler tokuştu, mezuniyete içildi, pavyonda kimse kalmamış 2 patron yanyana oturuyordu,
    Masaları toplayan garson Ömer'in yanına gelip kapıda birinin onu beklediğini söyledi,
    Kim olabilirdi ki gecenin bu saatinde bu şehirde,
    Profesörde yanındaydı hemde,
    Kimdi onu bekleyen ?
    ···
  4. 29.
    +2
    okumayın burcu burcu kokmaya başladım
    ···
  5. 30.
    +7
    5 Yıl önce Burcu'nun sarıldığı an.

    Öldümmü ben ? Demişti Ömer,
    Burcu gülümseyerek neyi kasteddiğini anlamış ve biraz utanmıştı,
    Kendini biraz geriye çekti ve nasılsın diye sordu,
    Yanıtlar yanıtlar, nevri dönen bi insandan beklenen basit yanıtlar,
    Nasıl olabilirdi ki o ?
    Çok iyiyim sözleri agzından fırladı birden, cidden iyimiydi?
    Yoksa büyüye kapılmış biri için beklenen yanıtlar bunlarmıydı?
    O gece onu süzen gözler,
    Rüyasında gördügü gözler,
    Bi kaç saniye önce ona anlamsızca sarılmış ve şuan tam karşısında duruyordu,
    Belkide o an iyi olabilirdi fakat henüz bazı şeyler değişmemiş birer gerçekten ibaretti,
    Sevindiğini söyledi Burcu,
    Ardınada birşeyler içebileceklerini ekledi,
    Sanırım Ömerin nutku iyiden iyiye kaybolmuştu ki olabilir sözü dudaklarının arasından kaydı gitti,
    Burcu yüzündeki tebessümü hiç ekgib etmiyor fakat karşısında duran adamında suratında bulunun aptal şaşkınlıgını görebiliyordu,
    Sanırım ettigi tebessümde buradan geliyor olabilirdi,
    Bir kadından bir insan bu denli etkilenebilirmiydi?
    En yakın cafeye giderek birer kahve eşliginde uzun uzun sohbetler ettiler,
    Kazayı, kazadan öncesini ve sonrasını,
    Bi nevi Ömer kendi hayatını,
    Burcu'da kendi hayatını anlattı o masada 2 sıcak kahvenin eşliginde,
    Bir an Ömerin yüzündeki aptal tebessüm kayboldu ve yerine tedirginlige bıraktı,
    Gidecegi yerin tam tersi istikametinde Üniversiteyi kazanmıştı Burcu,
    Sanırım kader burda işini şansa bırakmamıştı,
    Peki bundan sonra ne olacaktı?
    Bi kaç gün içerinde ikiside farklı yönlere gideceklerdi,
    Ömer bu tür durumlara alışık olsada,
    Burcu'nun mesafe kavrdıbına pek tahammülü yoktu sanırım..
    ···
  6. 31.
    +13
    Kadere inanırmısınız?
    Sizler pek inanmasanızda ben yeteri kadar inanıyorum,
    Belli kavramların yok oldugu bu evrende,
    Sanırım işi şansa bırakmaktan ziyade olaya kader dahil oluyor,
    Birden fazla yol seçenegi ile navigasyonunuzu ayarlamanızı saglıyor ve size ufak ufak sorular eşliginde yolunuzda eşlik ediyor,
    Yalnız degildik,
    En basit kavramla bu işleyiş bizim hep en yakınımızda duruyordu,
    Yalnız olamıyorduk,
    Düşünmek için fırsat bulamıyorduk,
    Ama kaderin hepimiz için bir planı olmalıydı degilmi?
    Ömer içinde bir planı kesinlikle vardı...
    ···
  7. 32.
    +13
    Yola koyulacagı bir kaç gün nede çabuk geçmişti,bu bir kaç gün içerisinde sadece bi kaç saat görmüştü Burcu'yu,en son ailesine veda etmeden önce samimiyetsiz arkadaşlarına göründü,
    Veda etti,
    Çünkü bir helallik almanın onu ne denli kurtabileceginide en iyi o biliyordu ve yaşadıgı her anın nefesini iyi tüketmeye çalışıyordu,
    Azraili görmesede onunla bir anlaşma yapmış hissine kapılmasına engel olamıyordu,
    Bir kaç gündür rüyalar kesilmişti,
    Yerine huzuru bırakmış sonunda rahat bir nefes almayı başarmış ve yeteri kadar dinlenme fırsatıda bulmuştu Ömer.
    Eve dönüyordu,
    içinden Burcu'yada veda etmek istesede ona körü körüne baglanmanın saçmalıgı onu bi kaç kez derin derin düşünmeye itmişti,
    Eve bi kaç metre kala apartmanın kapısında bekleyen birini gördü,
    Sırtı dönük bi şekilde zil paneline bakıyordu,
    Burcu'nun ta kendisiydi o,
    iç geçirmiş bi şekilde iyiden iyiye yaklaştı ve tam arkasında durdu,
    Burcu arkasında duranın Ömer oldugunu anlamıştı,
    Bir kaç gün içerisinde birbirlerine körü körüne baglanmışlardı ve kendini Ömer'in kollarına bıraktı,
    Derin bir nefes aldı saçlarından gelen o esintiyi içine hapsedercesine,
    Burcu yüzünü Ömer'e dönerek,
    Veda etmeden mi gideceksin diye sordu.
    Ömer çoktan uzaklara bakar konuma gelmişti bile,
    Başından geçen anlamsız olaylardan sonra bi kadına tekrar güvenmenin zaman alacagını biliyordu kafasının içinde,
    Edecektim diyebildi buruk bi tebessümle edecektim..
    Kısa bir diyalogdan sonra kolundaki saate baktı Ömer,
    Otobüsün hareket etmesine sadece 1 saat kalmıştı,
    Herşeyi hazırdı geceden hazırlanmıştı herşey fakat bu bir saat ona yıllardır zulüm gibi geliyordu,
    Gidişler,
    Yollar,
    Kavramları karşısındaki insanlara göre daha degişikti,
    ilk okulda babasının dogu görevine denk gelmiş 4 yıl yurtta kalmak zorunda kalmıştı,
    Babası egitimini aksatmasını istemiyordu,
    Hayatında geçirdigi en zor 4 yıldı onun için,
    Dogudan başka bi ilçeye tayine çıktıgında 2 yıl sadece geliş gidişle ögrenim görmüştü,
    Bundan sonrada babasına yurt dışı görevi denk gelmişti,
    Babası geçmişteki tecrübelerine dayanarak onu bu sefer orta okulda yurda vermişti,
    Kendiside öyle büyümüştü,
    Hayatı o şekilde anlamıştı,
    Liseyi kazandıgında ailesi çoktan dönmüştü fakat bu seferde kendi il dışında bi lise kazanmıştı,
    Yani birazdan gidecegi yola zaten alışıktı fakat hep koymuştu ona,
    O geçmek bilmeyen 1 saat..
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    +9
    Artık gitmeye hazırdı, terminale varması 15 dakika sürmemişti bile,
    Saatine tekrar baktı, uzun bir yolculuk olacaktı,5 dakikası vardı otobüsün kalkmasına, paketinden bir sigara çıkarttı ve yakmak için elini cebine attı, çakmak yoktu,
    Hasgibtir dedi mırıltı ile birlikte,
    Önüne aynı sahnede bir çakmak uzandı yine,
    Ama bu sefer çakmagı uzatan Burcu degil 50lili yaşlarda bi adamdı,
    Düzgün giyim kuşamı ve cüssesi ile tamda yanında duruyordu,
    Al genç adam bunu kullanabilirsin dedi,
    Ömer teşekkür etti ve sigarayı sömürmeye başladı,
    Sahi en son 1 saat önce içmişti ve ondanda bi tak anlamamıştı,
    Bunu o otobüse binmeden önce sindire sindire içmesi lazımdı,
    Yol uzundu ve ne zaman mola verilecegine dair hiçbir fikri yoktu,
    Yanındaki adam kaşlarını kaldırmış Ömer'i izliyordu,
    Yavaş ol genç adam o cigerler sana lazım olacak,
    Hep aynı replikler degilmi?
    içinden sanane benim cigerlerimden desede adama sesini çıkarmamış sakin içmeye çalışmıştı,
    Adam ha şöyle deyip ufak bi kahkaha attı,
    Sinirlerini bozmuştu Ömer'in,
    Sigarayı yere attı ve koltuguna yerleşmek için otobüse bindi,
    Arkasındanda adam bindi,
    Koltuguna oturdu ve adam tamda tepesine dikildi,
    Sanırım cam kenarı benim ama çok istersen kalabilirsin dedi,
    Ömer biraz tereddüt etsede oturmaktan vazgeçti ve yerini adama verdi,
    Adam kalın bir ses tonu ile üniversiteyemi dedi,
    Ömer cevap verme konusunda geri vites yapsada evet diyebilmeyi başarmıştı,
    Güzel dedi adam hangi bölüm diye sordu,
    Makine mühendisligi dedi Ömer,
    Adam öyle bir kahkaha attı ki otobüste olan yolcular bile gülmeye başlamıştı,
    Tabi Ömer salak salak bakmaya devam ediyordu,
    Adam bu durumu anlayınca olayı özetler gibi cümleler kurmaya başladı ve devam etti,
    Ben makine mühendisliginde bölüm derslerine girecegim evlat dedi,
    Bundan sonra sık sık görüşecegiz merak etme dedi,
    Ömer şaşkın bi şekilde adamın suratına bakıyordu ne diyecegini bilemedi,
    Fakat kader yine aglarını örmüştü,
    Ömer o şehirde tutunacagı tek dal ile tanışmıştı,
    Yanında oturan adam Profesörün ta kendisiydi..
    ···
  9. 34.
    +8 -1
    3 yıl önce

    ömerin tüm hayatını etkileyen olaylar dizisi aslında 3 yıl önce başlamıştı. babası koltukta televizyona bakıyordu. yanından geçip kapıdan dışarıya çıktığını bile farketmedi. yine her zamanki gibi o parka gidecekti ömer. burcudan son kez özür dileyip bir daha hiç görmemeyi düşünüyordu. hem kazadan sonra hemde burcu ile tanıştıktan sonra sanki beyin nakli gerçekleşmişti ömerin. ve kafasındaki tilkilerin yerini artık boz ayılar almıştı. kendisi bile tanıyamıyordu artık kendini.
    her zamanki banka oturdu usulca. paketinden 1 dal sigara çıkardı ama hemen yakmadı. uzun uzun o tek dal sigaraya baktı ve en son yaktı sigarasını. ömer sigarasından uzun bir nefes çekerken burcunun uzaktan mahmur adımlarını gördü.
    2 dakika öylece sessiz oturdular bankta. sonra burcu bozdu sessizliği. bize gidelim dedi. ömer hala konuşmuyordu.
    kapıdan içeri girdiklerinde yavaş adımlarla salona yürürken ensesinde bir acı duydu ve gözleri karardı. uyandığında karşısında 3 tane zenci duruyordu ve ungo mungo mununbo gibi şeyler konuşuyorlardı. zütündeki acıyla beraber adamların "zencisiz hikayemi olur" dediklerini anlamıştı ömer.
    ···
    1. 1.
      +4
      bende diyorum lan bu kadar kısa yazmamıştım ahahdhasdgfagasf yarıldım lan dahsgfahfafa
      ···
    2. 2.
      +3
      zencisiz hikaye mi oılurmuş. bi yerden girmeleri lazımdı
      ···
  10. 35.
    +4 -1
    http://www.imgim.com/1897incid424524.jpeg

    Bu hikaye bu şekilde yazılıyor.

    https://www.youtube.com/watch?v=F8wqmh3KybI

    https://www.youtube.com/w...pAp4WAWGgp90v9qgJU6FlFtVe
    ···
    1. 1.
      +1
      yavaş amk geberecen
      ···
    2. 2.
      0
      yok be panpa :D
      ···
  11. 36.
    +7 -1
    ilk yıl tek düze bi hayat yaşadı Ömer,1+1 bir ev bulmuş ucuz yollu bi kaç eşya sıkıştırmış ve insanlardan uzak sınıfın en arka sırasında derslere girip çıkmıştı,bu esnada bi kaç sefer eve dönmüş ailesi ile hasret gidermişti, kader yine aglarını örmeden önce Profesörle arası saglamlaşmıştı, hiçbir dersini kaçırmamış hiçbir dersinden zayıf not almamıştı en arka sırada.
    Profesörü tanımaya başlayınca nasıl biri oldugunu anlamış zor zamanlarında hep ona sıgınmıştı bu lanet şehirde o ilk yılında,
    Yaz tatili yaklaşmıştı,
    Bir sabah telefonda bi kaç cevapsız çagrı ile uyandı,
    Arayan Profesördü,
    Hemen geri aradı,
    Profesör bi adres verdi ve oraya gelmesini istedi,bu adres onu direk pavyona zütürmüştü,
    Pavyonda bi kaç garson ve Profesörden başka kimse yoktu,
    Pavyon öyle ahım şahım büyüklükte bi yer degildi ama mekanın bulundugu konum olarak baya işlek bi yerdeydi ve kazancıda iyi olmalıydı,
    Kapıdan içeri girdi elemanlardan biri onu arka tarafa yönlendirdi,
    Pavyonun arkasında bir cennet vardı,
    Ufak bi cennet,
    Ön taraf bu dünyanın sadece bi yanımsamasıydı,
    Arka tarafa güneş olacaganca vuruyordu,
    Burası bir bahçeydi,
    Çeşit çeşit çiçek ve agaçlarla kaplı ufak bir bahçe,
    Bir kişi için yeterli bi cennet degilmiydi?
    Bahçenin tam ortasında ufak bir masa bi kaç sandalye vardı ve Profesör onu orada bekliyordu.
    Kahvaltı yapıyordu masaya davet etti Ömer'i,
    Bir bardak çayda hemen arkasından geldi,
    Kısa bir sohbetten sonra Profesör bu yaz için ne planladıgını sordu,
    Memlekete döneceginden bahsetti,
    Fakat babası yine yurt dışı görevine çıkmıştı,
    Ailesi tamamen yurtdışındaydı,
    Belli bi planı yoktu yani Ömer'in,
    Profesör bi kaç şey anlattıktan sonra kendinin bu yaz burada olmayacagını,ve buraya bakabilecek birinin olmadıgını söyledi,
    Ömer şaşkındı, tamam araları gayet iyiydi fakat iyi kazançlı bir pavyonu neden Ömer'e emanet ederdi?
    Bu diyaloglardan sonra işi kabul etti Ömer.
    Plan 3 ay boyunca Ömer'in sadece gelir giderleri hesaplayıp ekgib gedik ne varsa onu halletmesiydi,bi problem oldugunda direk Profesörü arayacaktı,
    Üniversitede sınavlar bitmişti, yani önünde büt haftası vardı ama büte 1 tane bile ders bırakmamıştı,
    Bu 1 hafta içinde hemen hemen günün her saati profesörle pavyonun genel işleyişini ögrenmek için orada bulunuyordu,
    Büt haftasıda bitince Profesör ülkeden ayrılmıştı,
    Artık burası Ömer'e emanetti,
    Başına geleceklerden habersiz bir şekilde bir akşam vakti bahçede oturmuş çayını yudumluyor ve sigarasını içiyordu..
    Tümünü Göster
    ···
  12. 37.
    +6
    Özer geç pic
    ···
    1. 1.
      +4
      özet yok oku amk :D
      ···
  13. 38.
    +9
    Burnuna tuhaf kokular gelmeye başlamıştı çoktan, birden gökyüzü aydınlandı agaçların arasından, elemanlardan birininde bahçeye dalması bir olmuştu,
    Eleman abi yan tarafta ki dükkanda yangın çıktı, depodaki tüplerde patlamış, pavyona sıçradı demesiyle Ömer'in ayaga fırlaması bir oldu, itfaiye olay yerine çoktan gelmişti,
    Yangın ufak ufak içerde ilerlemiş depoya gelince birden parlamıştı, söndürmek hiçte kolay olmayacaktı,
    Sorun pavyonun alkol deposu ile dükkanın deposunun yan yana olmasıydı,
    Patlama ile birlikte alevler pavyonun depoyu sarmış Ömer içeri girdiginde şiddetli bi patlama ile pavyonun içi tam bir cehennem yerine dönmüştü,
    Saat okadar geç olmamasına karşın içerde birkaç müşteri vardı fakat dışarı çıkmaları hiçte kolay olmamıştı,
    Biri ekgibti,
    Ömer nerdeydi?
    Elemanlardan bir kaçı yoklugunu farkedince itfaiye ekibi içeri daldı, dumandan bir tak görünmesede Ömer o dumanın arasından sıyrılarak ekibe dogru yürüyordu,
    Profesör herhangi bi problemde her çözüm yolunu anlatmıştı,
    Sorun o çözüm yollarını gerçekleştirmekteydi,
    Yangın çıkarsa demir boru hattın söndürme vanası tamda deponun yanında duruyordu,
    Alevlerin arasından sıyrılıp o vanaya ulaşmış,ve aktif hale getirmişti,
    Bi kaç saniye içerisinde mekanın içi filmlerde gördügümüz sahnelerdekine benzer bir şekilde içerdeki bütün yangını söndürmüştü,
    Tavandan su akmıyor resmen yagmur yagıyordu,
    Hasar bu sayede sadece depodaydı,
    Elemanlardan hiçbirinin o vanaya koşmaya zütü yememişti,
    Aldıgı nefesin kıymetini bilen bi insana emanet edilen şeyi kurtarmayı sordugunuzda benzer bi cevap alabilirdiniz sanırım.
    Mekan kurtulmuştu,
    Ekibe dogru yürüyen Ömer bir anda yere yıgıldı,
    Mekan kurtulmuştu fakat Ömer çoktan dumandan zehirlenmişti..
    ···
  14. 39.
    +2
    Rezerved okunur..
    ···
  15. 40.
    +8
    Kader yine Ömer'e bir yön seçmesi için navigasyonunu çoktan ayarlamıştı.
    Ve Ömer doğru bir karar vermişti.
    Canına hiçe sayarak doğru şıkkı işaretlemişti.

    Gözlerini açtığında yüzünde bir oksijen maskesi vardı ve sallanıyordu,
    Sanırım ambulansta oldugunu anlaması uzun sürmedi,
    Sesleri kısık kısık duyuyordu,
    Ömer Bey iyi olacaksınız uyanık kalmaya çalışın lütfen,
    Ömer Bey...
    Tekrar bir uykuya dalmıştı,
    Yeniden uyanması 3 gün sürmüştü,
    Kader onu ayakta tutuyordu,
    Yalnız degildi,
    Gözlerini açtıgında başında bekleyen kişi dünyanın en harika şeyiydi,
    Burcu yanı başında onu bekliyordu,
    Kendine gelince ona sarıldı yavaş bir şekilde,
    iyimisin diye sordu,
    iyimiydi gerçekten ?
    Pavyon dedi önce,Ömer'in agzından emaneti dökülmüştü ilk önce,
    Kurtardın Ömer orayı sen kurtardın dedi Burcu,
    Ömer'in agzından dökülen kelimeler bundan sonra huzur ile dökülüyordu,
    iyiyim dedi hafif bi tebessümle,
    Hemde çok iyiyim.
    ···
    1. 1.
      +1
      lan burcu kesin profun kızı. değilse keserim kendimi burda
      ···
    2. 2.
      +1
      Bu nasıl kız? Sevdiceği pavyonu yangından kurtaracak bir de sen kurtardın diye tasdikleyecek.
      Bırak abi bırak hikaye yalan beyler :D
      ···
    3. 3.
      +2
      niye taşlıyonuz panpa adama emanet edildi pavyon mavyon sonuçta emanet :D
      ···
    4. 4.
      +1
      Pavyon ulan pavyon :D ilk başta ne diye haber verdin?
      - Iııı cnm artk pavyonda çalışıyorum. Nasıl mı? Şeyapıyoruz ya.. Şey işte. Ha yok bana bişey olmaz kendimi korurum ben...
      ···
    5. 5.
      +1
      ankaralı yaseminin olmadığı pavyona pavyon demem ben
      ···
    6. 6.
      +3
      müstesna bi pavyon burası panpalar :D
      ···
    7. diğerleri 4
  16. 41.
    +3
    itina ile rezerve alınır
    itina ile okunur
    itina ile yorum yapılır
    itina ile şuku verilir
    itina ile yazara sövülür.
    Kalemine sağlık panpa züpersin
    ···
    1. 1.
      +1
      Eyvallah panpa *
      ···
  17. 42.
    +5 -1
    ömer evden çıkarken umutsuzca arkasına baktı
    acısı hala devam ediyordu. nasıl yaşayacağım ben bununla derken belki profesör derdine derman olabilirdi. zaten şu ana kadar her konuda ona koşmuştu bir nevi akıl hocasıydı artık onun.
    hemen pavyona gitti. aslında koşarak bitmek isterdi ama acısı buna müsade etmiyordu.
    pavyona girdiğinde profesörün ve işçilerinde işleri yeni bitmişti. yeni bir yangın sistemi kurmuştu profesör. ömeri elinden tuttu ve bir çocuk gibi sistemi anlatmaya başladı. ömer susarak dinliyordu. bölememişti profesörün o çocuksu halini. sadece vana olayını sordu profesöre. neden bir vana acil durumda sizin gibi bir makina mühendisi profesör neden otomatik bir sistem kullanmadı diye sordu. profesör tam cevaplayacakken telefonu çaldı. anlamadığı bir dille konuşuyordu profesör.
    gel dedi bahçede anlatayım bilmen gereken herşeyi.
    içeri geçtiler otur dedi prfesör. ömer böyle ayakta daha iyi dedi.
    hafifçe sırıttı profesör. ve bak seni kimlerle tanıştıracağım dedi.
    o anda ömer kapıdan burcu ile giren 3 zenciyi gördüğünde kafasındaki boz ayılar çoktan halaya tutuşmuştu bile.
    ···
    1. 1.
      +1
      Ya muallak öyle bi yaziyorsun ki hikayeye çok uyumlu kaniyorum her zamanki gibi yeter lan
      ···
    2. 2.
      -1
      eyvallah panpa. kanmasan zaten keserdim kendimi.
      ···
  18. 43.
    +7
    Burcu nasıl olmuştuda bu olayı duyup gelmişti,
    Ömer ile iyice arasını sogutmuştu fakat hala birşeyler vardı demekki,
    Burcuya olaydan nasıl haberinin oldugunu sordu,
    2 gün önce haberin gazetede oldugunu söyledi ve yanında duran gazeteye uzandı,
    Ömer'e gazeteyi uzattı,
    Küçük başlıkta kısaca deginmişlerdi,
    Pavyonun adı lokanta diye geçiyordu Ömer cigerlerinin agrısı ile ufak bi kahkaha attı,
    Lokanta öylemi diye,
    Burcu'da tebessüm etti,
    Başlıkta aynen şunlar yazıyordu:
    Mahalle dükkanında çıkan yangında can kaybı olmadı.
    Pavyonada deginmişti başlıkta,
    Lokanta adı ile,
    Ömer'in dumandan zehirlenmesi sonucu hastaneye kaldırıldıgıda yazıyordu,
    Şimdi anlamıştı Ömer,
    Kader yeniden onu ayaga kaldırmış,
    Burcuyu yanı başına kadar getirmişti,
    Sanırım kader dedigimiz şey bazen en iyi dostumuz olabiliyor.
    Bi kaç gün sonra taburcu oldu ve evine döndü,
    Bu esnada hasar kaydı çoktan tutulmuş,
    Sigorta masrafları karşılamış,
    Tadilatta bitmek üzereydi pavyonda,
    Ertesi gün işlerin gidişatı için pavyona gidecekti Ömer,
    Fakat sabah Burcu dönecekti ve o gece Ömer'in yanında kalıyordu..
    ···
    1. 1.
      +1
      Rez burda kaldım
      ···
  19. 44.
    +6
    rezerved.
    gelirim bi ara
    ···
    1. 1.
      +4
      bir bastım 2 gitti eyvallah panpa *
      ···
      1. 1.
        +4
        beraber basmışız depu ya
        ···
  20. 45.
    +7
    adam tek basına anlatıyor beyler az okuyun amk
    ···
    1. 1.
      +5
      nasıl tek başına. trolleri bile çıktı hikayenin. ben trolünü okuyorum. daha heyecanlı duruyor
      ···
      1. 1.
        +2
        link versene opa
        ···
      2. 2.
        +2
        link ben amk *
        ···