On numara sardırdı la kitap olarak yazılsa burada kimse okumaz ama böyle part part girip girip okuyoruz yaz la *

Rezerved

Rezeved

Rez babi

adam perde fetişi çıktı beyler

Rezerved

Buraya bir adet rez bırakıyorum iyi bakın pezenge

Geldim lan. Kimler burada?

Devam hacettepe kurban olsun sana

Rezervasyon

Ee biraz atıştık tabi okanla. Ulan adamın her söylediği şey gıcığıma gitmeye başladı. Sorgulamaya başladım. Ne dal yannan paldır küldür bi adam bu demeye, adamı birden itici bulmaya başladım. Odama geçtim, biraz kitap okuyup müzik dinledim. Aklımdan ahsen çıkmıyordu. Bizimkisi kapıyı çaldı, odaya girdi. Elinde iki kupa vardı. Hadi lan barışalım" dedi.
Aldım kahvenin birisini. içine tükürmedin de mi lan" dedim. "ahaha yok lan istersen değişelim" dedi. Bunu soracağımı bildiğin için ya ona tükürdüysen" dedim. "Eeh giberim lan içmiyorsan içme" dedi. "tamam lan şaka yaptım" dedim.

Kahvemizi içerken sordu. "hayırdır moruk neyin var?" diye. Cevaplamak veya hatırlamak istemiyordum, yok lan bir şey" dedim. Bak oğlum bir şey var da anlatmıyorsan darılırım" dedi. Tamam adam samimiydi ama ne bileyim, ahsenden bahsetmek istemedim. Yeteri kadar anlattığımı düşünüyordum. Yani eğer bu da başarısız olursa dalga geçer diye çekindim. Haa dalga geçecek birisi mi veya o pozisyonda mı? elbette değil ama durumum ona el vermiyordu.

Ertesi hafta bir türlü gelmek bilmedi. Zaten evde ona söylediğim kitabı "devlet" bitirip bir an önce üzerine konuşalım istiyordum. Birisini beklemek veya bir zamanın gelmesini beklemek kadar bunaltıcı bir şey yok. Sonra o gün geldi sonunda. Ringlerin durağında tam 1 saat önceden beklemeye başladım. Tam anlaştığımız vakitte geldi. Biraz yağmur atıştırıyordu. Otobüsün cam kenarına oturdu, elinde kitap yoktu. Selamlaştık. Nasılsın falan derken kitabı uzattım. "Ne zamana kadar bende kalabilir" dedi. "Ne zaman bitirirsen getirirsin" dedi. "Tamam haftaya yine burada ol, ben getiririm kitabı" dedi. Sinirim tepeme çıkmıştı. Az çok tanımışsınızdır, ısrar da etmem çok fazla. Ama istediğim olmayınca kalbim kırılıyor, hüzünleniyorum amk.

Bana bi kitap uzattı. Al bunu, oku, konuşalım" dedi. Tamam diyerek aldım kitabı. Albert camus yabancı kitabı. ince bir şey okurum zaten.

Eve geldim yine sinirliyim tabi. Ulan tatlı bi sinirdi aslında. Odaya geçtim kitap okumaya başladım. Okan geldi "sen de iyice entel dantel bi adam oldun amk" dedi. Yüzüne baktım sonra bir şey demeden tekrar kitabı okumaya devam ettim. Kitabın en arka sayfasında bir çeşit matematik işlemleri vardı. Dikkatle inceledim. Yani size şimdi şöyle söyleyeyim, o sayılar içerisinden numarasını bulmamı istemişti. Oturdum masaya, kağıt kalem aldım elime.. integraller, türevler ve envai çeşit işlemler. Tam 10 tane rakam bulunabiliyordu. Anlamlı bir hale getirmek için uğraştım ve buldum. Hemen mesaj attım.

"Güzel numara (:" dedim
"Tebrikler. Bu kadar çabuk olacağını düşünmemiştim" dedi.
"Sorular çok zor sayılmazdı" dedim.

Başladık muhabbete. Çılgınlar gibi mutlu olmuştum. Ulan ahsen nasıl bir şeysin sen. Okan baktı bana "neye gülüyorsun lan pişkin pişkin" dedi. "Olm numarasını aldım kızın." dedim.
"Hangi kızın?" dedi. "Hani anlatmıştım ya şu ring falan?" "Bakiim fotoğrafına" dedi. Göstermek istemedim. Sonra ısrar edince gösterdim. Ters bi yorum yapmasından korktum.

Kitaba 3 posta helal et

rezerved

Yardir panpa

daha dün annemizin kollarında yaşarken. Tamam lan tamam güzel kız umarım iyi bir şeyler çıkar" dedi.
Hayvan gibi yorum yapmadığı için mutluydum.

Sonra mesajlaşmalara devam ettik ve buluşmayı koparttım. Buluşama gitmeden önce üst kat komşumuz yeni evli çiftin karşısında oturan münevver teyze perde takmam için evine çağırdı. Evine çıktım. "Dassak 5 batman, senin üzerinde nazar var ben görüyorum" dedi. "Ne nazarı münevver teyze, inanma nazara falan" dedim.
"Dassak 5 batman, nazar var diyorsam vardır, bi muska falan yapayım ben sana" dedi.
"Münevver teyze gelmişsin 89 yaşına, uğraşma bi de benimle, boşver varsa da var" dedim.
"Bak görüyorum ama sen bilirsin" dedi.

iyi günler dedim çıktım dışarı. Doğru Ahsenin yanına. Ahsenle kızılayda geziyoruz. Oturduk bir yere, bi adam geldi fal baktırmak ister misiniz diye sordu. iyi madem gidelim baktıralım dedik. Fal bakan elemanın yanına gittik. Böyle boynunda dövmesi falan var.

kahveleri içtik, adam başladı anlatmaya.

"Sen, yakın zamanda baya para kaybetmişsin" dedi.
"Hayır kaybetmedim" dedim
"Böyle istediğin olmamış ama olursa da hayırlı gözmükmüyor zaten" dedi.
"Yok istediklerim olur genellikle" dedim.

zaten adam şu ikisini söyleyince dumur oldum. Bilemezdi ki. Bilmesi garip çünkü.

"Sende nazar da var." dedi
"Eeh ne nazarmış. Var evet" dedim.
"Senin bi dostun var adının içinde a var" dedi
"Zaten ya a vardır ya e vardır. Bunu saymam" dedim.
"Bekle biraz, Adının içinde O var" dedi.

Ebesinin amı. Adamın söyledikleri doğru fakat gelecek hakkında ne söyleyecek diye merakla dinledim adamı.

Panpa bu kadar seri ve uzun hikaye yok uzun zamandır. Ellerine vazelin sür sıkıntı olmasın *

"en sevdiğin arkadaşlarından birisi, bu içinde o harfi olan da olabilir, trafik kazası gibi bir şey atlatacak" dedi
"doğru düzgün bak şuna" dedim
"Dostum çok parlak gözükmüyor bu ama denerim" dedi
"Tamam"
"Senin yılbaşından önce mutlaka birisini mutlu etmen lazım. Birisine iyiliğinin dokunması lazım. Yoksa ne bu nazar çıkar ne de rahat yaşarsın" dedi
"tamam"
"Burada hamilelik görüyorum" dedi
"Ailemde kimse yeni evlenmedi, evlenecek birisi de yok" dedim
"Hayır çocuk senden" dedi
"Bu imkansız." dedim.
"Hayır hayır görüyorum. Hem de çok yakın bi süre içerisinde." dedi

Daha neler amk dedim ve sıra Ahsene geldi. Ona baktı işte. Ona bakarken ben adamın geçmişte söylediklerini referans alarak, gerçekleşme ihtimalini düşünmeye başladım.

Sonra çıktık oradan. Baktım bi suriyeli. 5 lira verdim. Acaba bu iyilikten sayılır mı diye düşündüm. Ahsene sordum, sayılmaz dedi. Ahsenle kurtuluş parkına doğru yürümeye başladık. Kolejin oraya gelince ellerinden tuttum. ilk başta elini çeker gibi oldu ama çok geçmeden tuttu elimi. Kalbim kokain almış gibi çarpıyordu. Koşmak ve kırmızı ışıkta geçmek istiyordum, duvarlara yazı yazmak, havai fişek atmak istedim. Sonra sakin ol delikanlı dedim kendi kendime. Bir insanın elleri bu kadar yumuşak olamazdı.

panpa on numara yaziyosun uzun suredir bi hikayeyi keyifle okuyorum rezz