/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1976.
    +6
    boncuk kalp bhen
    ···
    1. 1.
      +6
      içim bi hoş oldu amk
      ···
  2. 1977.
    +46
    *
    gamze konuşmadan kafasıyla onayladı.
    konuşamaları duyan emrah da gelmişti yanımıza.
    -ben gelmeden çıkma abi, takılalım akşam, bi şeyler sorucam sana. dedim
    -tamam, burdayım. dedi
    gamzeyle beraber arabaya doğru gittik.
    oturacağı koltuktaki telefon kutusunu o binmeden alıp arka koltuğa koydum.
    arabayı çalıştırdım ve 2. kez gideceğim cemil usta'nın eski evine doğru sürdüm arabayı.
    gamze'ye soracaklarım vardı ama belki anlatmak istemez diyerekten sustum.
    yolu yarılamıştık ki
    -saol ömer. dedi
    -sen de saol. dedim, "ne için" diye sormadan, ama yine de cevap verdi,
    -babama kavuşma fırsatını bana sunduğun için. dedi
    -ben bi şey yapmadım, her şey olacağına vardı. dedim cemil usta'nın lafını modifiye ederek.
    tebessüm ederek karşılık verdi.
    konuyu onun açmasından cesaret alarak.
    -nasıl oldu da gitmedin, gidemedin. dedim
    aslında zaten benim bildiğim ama gamze'nin benim bildiğimi bilmediği muhabbeti, emrah'ın kendisini otogara zütürüşünü ve orda arabada konuştuklarını anlattı gamze.
    hiç bölmeden dinledim.
    taslak aynı ama anlatım farklıydı.
    -hadi ya. diyerek yalandan tepki verdim anlattıklarının sonunda.
    daha sonra benim bilmediğim muhabbete girdi.
    bu sefer harbiden merakla dinliyordum.
    -babam beni otogara getirdi, emrah'ın sorduğu otobüsün kalkmasına yarım saat vardı, babam tam arabadan inmek üzereydi ki "baba" diyerek durdurdum onu ve şansımı son defa denedim emrah'ın anlattıklarından cesaret alarak. emrah'ın anlattığı resim muhabbetini anlattım babama. dedi
    cemil usta'nın o an "tipini gibiyim emrah" dediğini duyar gibiydim,
    gamze anlatmaya devam etti.
    -önce tepki vermedi. konuşmadan bekledim. bir şey demesini bekledim. hiç bir şey demedi. ağlamaya başladı. sarıldım babama, o da bana sarıldı. dedi
    karşımda bunları anlatan insan o çok sevdiğim insanın, cemil ustanın kızı olmasaydı
    "ya bi gibtir git amk" der anlattıklarını giblemez anlatacaklarını da dinlemezdim.
    cemil usta'nın gözlerinin dolduğuna bile bunca yıl boyunca henüz bi kaç defa şahit olmuşken ağlamsını kafamda canlandırmak bile imkansızdı.
    "vay amk" diyebildim içimden sadece.
    -sonra? dedim daha da meraklanarak.
    -sonra eski evimize gittik, evdeki her şey bizi bırakıp gittiğindeki gibiydi. babam belki dönmüştür umuduyla defalarca geldiğim anılarımı tazelediğim eve bu sefer babamla birlikte girmiştik. eski resimlere baktık tozlu dopaltan çıkartıp. bu sefer ben ağlıyordum, babamsa "artık burdayım" dercesine bana sarılıyordu. abim, ablam ve annem bir defa olsun sormamışlar, ulaşmaya çalışmamışlardı babama. babam onları sorduğunda "iyiler" diyerek geçiştirdim o yüzden. babam yıllardır abimle zaten görüştüğünü söyledi bana. çok şaşırmıştım. neden diye sorgulamadım, elbet onun da bi sebebi vardı henüz bilmediğim. geleceğimi nerden öğrenip bana seni gönderdiğini de o an anlamıştım. ve konuşmanın sonunda artık eskikerden konuşmayacağımıza, hayata baba kız yeniden başlayacağımıza söz verdik. dedi
    bu son cümle ablam doğumdan kucağıda bebeğiyle çıkmış kadar sevindirmişti amk beni
    mutluluğum yüzüme yansımıştı. mahalleye gelmiştik.
    bakkal murat'ın önünden geçerken sevinçten korna çaldım.
    sokağı döndüm ve yokuşu tırmandım.
    apartmanın önüne gelince durdum.
    -bi şeye ihtiyacın var mı. dedim
    -temizlikten anlar mısın? diyerek espiri yaptı gülümseyerek.
    -oldu o zaman görüşürüz. diyerek gamzeyi bıraktıktan sonra olay mahalinden hızla uzaklaştım.
    Tümünü Göster
    ···
  3. 1978.
    +6
    gene uyucam ya bi gecede tamdıbını okuyup yatayım yarına kladı gene.

    çümlletten hayırlı geceler. bulaşmayın sağa sola
    ···
    1. 1.
      +3
      sana da panpam
      ···
  4. 1979.
    +1
    ben kalp bonchuk
    ···
  5. 1980.
    +55
    *
    yolda şansıma müşteri denk geldi.
    çocuklu çekirdek bir aileydi.
    arabaya aldım ve hatrı sayılır bir mesafede olan gidecekleri yere bıraktım.
    ordan durağa geçtim.
    saat akşam 6'ya geliyordu.
    bugün nasıl geçmişti anlamamıştım amk.
    eylül en son bana aysel mevzusu yüzünden trip atmıştı.
    haksız olduğumu düşünmesem bile gönlünü almak lazımdı.
    durakta bi süre oturdum.
    arayan soran yoktu.
    benden önce de 2 taksi vardı.
    giberler diyerek bindim arabaya ve eylül'ün evine gittim.
    kapıya gelince korna çaldım duyar da cama çıkar belki diye.
    hareket yoktu.
    arabayı park edip indim arabadan.
    kapıyı çaldım.
    açan olmadı, bi süre bekledim kapıda belki tuvalettedir, müsait değildir falan diyerekten sonra yine çaldım kapıyı ama sonuç değişmedi.
    belli ki evde yoktu.
    merak içinde arabaya geri döndüm.
    belki ablamdadır diyerekten ablamın evine gittim.
    kapıyı çaldım.
    eniştem açtı.
    -ablama çaktırma, eylül burda mı enişte. dedim.
    -yok, değil. dedi
    -tamam kapat kapıyı, geldiğimi söyleme, bi bahane uydur. dedim ve eniştem kapattı kapıyı.
    meraktan kafayı yemek üzereydim.
    onu nerde bulabileceğime dair hiç bir fikrim yoktu.
    durağa geçtim emrah'a telefon etmek için.
    emrah'ı arayıp eylül'ü aramasını, yanına geleceğimi, nerde olduğunu öğrenmesini istedim.
    "arayıp döneyim sana" diyerek kapatmıştı telefonu emrah.
    aradan 2 dk geçmişti ki durağın telefonu çaldı.
    -açmıyor amk 3 defa aradım. dedi
    -hay gibeyim ya. diyerekten kapadım telefonu.
    ne yapacağımı bilemiyordum.
    emrah'ın yanına gidecektim ama mahalleye gelir de görmem diyerekten ayrılamadım oralardan.
    aradan bi 5 dk geçmişti ki durağın telefonu çaldı.
    müşteri arıyordur diyerekten ilişmedim hiç.
    -emrah arıyor. diyerek telefonu bana uzattı rüstem abi.
    heyecanla atladım.
    -efendim abi. dedim
    -eylül mesaj attı. dedi
    -ne diyor. dedim
    -"müsait değilim emrah, işim var, ondan açamadım, iyiyim merak etmeyin" diyor. dedi
    nerde olduğunu hala bilmiyordum ama iyi olduğunu bilmek acayip rahatlatmıştı beni.
    derin bir nefes alıp çıktım duraktan.
    rüstem abi artık kafama göre gelip gitmelerime alıştığı için pek de gibine takmıyordu beni.
    doğru cemil otoya sürdüm arabayı.
    dükkana vardığımda cemil usta çoktan çıkmıştı.
    emrah tek başına bi şeylerle uğraşıyordu.
    -hoşgeldin lan. dedi
    -hoşbulduk. dedim
    ···
  6. 1981.
    +3 -1
    Geç kaldım :D
    ···
  7. 1982.
    +48
    *
    yüzümün hala düşük olduğunu gören emrah
    -olum iyiymiş işte kız amk, bu ne surat. dedi
    -iyi de abi nerde şimdi amk. dedim
    -sıkma kızı bu kadar olum, kaçıp gidecek hali yok ya, işim var demiş işte amk. dedi
    emrah'a hak vererek sakinleşmeye çalıştım.
    hem kafamız dağılsın hem de kullanmayı öğreneyim diyerekten arabadan telefon kutusunu getirdim poşetiyle.
    -o ney lan. dedi emrah
    cevap vermeden kutuyu çıkarttıp poşetten, sanki kendim almış edasıyla amk.
    -oha amk telefon mu aldın, hem de 6600. dedi emrah kutusundan anlayıp.
    baya heyecanlanmıştı amk.
    kutuyu direk elimden aldı,
    neredeyse yırtarak açtı.
    telefonu eline alıp
    -olum çok şekil lan kaça aldın bunu amk. dedi
    -1500 ama ben almadım abi. dedim
    -o ne demek lan. dedi
    -müşterilerden biri aldı. dedim
    "gibtir lan" diyen gözlerle bana baktı.
    -neyse abi onu gibtir et de şu mereti kullanmayı öğret bana. dedim
    -önce bi hat almak lazım ama. dedi
    -alalım abi. dedim
    -kapanmıştır dükkanlar, yarın bi ara gidelim de alalım, hattı takar çalıştırırız, gösteririm kullanmayı. dedi
    -eyvallah abi. dedim
    1-2 saat dükkanda takıldıktan sonra kapadık dükkanı.
    bizim mahalledeki parka gittik emrah'la.
    bugün gamze'nin arabada bana anlattıklarını analttım.
    meraklı bakışları anlattıklarımı bilmediğini gösteriyordu.
    gamze artık burda kalacak dediğimde ise sadece gülmüştü emrah.
    ama hani babamın yıllar önce beni cemil oto'ya bıraktığında karşılaştığım çırak emrah gibi gülmüştü o an.
    öyle saf, öyle yürekten.
    gamze'yi henüz çok iyi tanımıyorduk ama cemil usta'nın kızı olmasından dolayı mıdır nedir amk kan çekmişti işte.
    onu direk sahiplenmiştik.
    emrah'ın da benim de ona bi şekilde yardım etmelerimiz hep bu yüzdendi.
    onu sevmiştik.
    henüz bilmesek de ilerleyen yıllarda ikimiz de onu daha da çok sevecektik.
    sohbet muhabbet derken 2 saati öyle yemiştik.
    erken kalktığımdan dolayı acayip uykum gelmişti ve ne olursa olsun aklım hala eylül'deydi.
    -kalkalım mı abi. dedim
    -kalkalım kalkalım, geç oldu. diyerek kalktık oturduğumuz banklardan.
    arabaya bindik.
    emrah'ın evinin önüne gelince durdum.
    tam inecekti ki cebinden telefonu çıkarttı.
    -bu ne abi. dedim
    -13-14 anahtar amk, neye benziyor. dedi dalga geçerek.
    cevap vermeden öylece bekliyordum.
    -nerde olduğunu öğrenmeden uyuyamazsın sen şimdi amk. dedi
    beni o kadar iyi tanıyordu ki bunu söylerken tereddüt bile etmemişti.
    tam olarak doğru söylüyordu amk.
    telefonu vermese arabayı evinin önüne çekecek belki sabaha kadar da orda bekleyecektim.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      ayraç..
      ···
  8. 1983.
    +3
    Hadi boncuk reyiz
    ···
  9. 1984.
    +3
    Adamsın boncuk
    ···
  10. 1985.
    +2
    yaz panpa beklemedeyiz
    ···
  11. 1986.
    +2
    yaz hadi amk
    ···
  12. 1987.
    +3
    Loading ...
    ···
  13. 1988.
    +48 -1
    *
    -eyvallah abi, yarın getiririm. dedim ve indi emrah arabadan.
    eylül'ün evinin önünden geçtim yavaşlayarak. ışıklar hala kapalıydı. eve çıktım.
    kendimi koltuğun üzerine bıraktım üzerimi değiştirmeden.
    cebimden telefonu çıkartıp enişteye mesaj attım "enişte ben ömer, eylül size uğrarsa bana bi mesaj atıver" dedim.
    sadece "tamam" yazan bir cevap geldi 2-3 dk sonra enişteden.
    deli gibi uykum vardı ama uyuyamıyordum meraktan. dayanamayarak aradım eylül'ü.
    sonuna kadar çaldırdım ama cevap veren olmadı.
    2. defa tekrar denedim korka korka da olsa ama sonuç yine aynıydı.
    "ben ömer, döner misin bana lütfen" diye mesaj attım eylül'e.
    henüz 1 dk bile olmamıştı ki telefon çaldı
    "eylül yenge" arıyordu. heyecanla açtım telefonu.
    eylül kısık sesle konuşuyordu.
    -geldim ömer evdeyim merak etme. dedi
    -seni görmeye gelebilir miyim. dedim
    -olmaz. dedi
    -neden. dedim
    -ali geldi, burda. dedi
    ali'nin benim evimde olmasına sinirlenmiştim ama çocuk bana değil ablasına gelmişti amk ve bu onun en doğal hakkıydı, sonuçta eylül ile evleri değiştirmiştik.
    -peki, iyi geceler, yarın görüşürüz o zaman. dedim
    -görüşürüz. diyerek kapattı telefonu.
    tam uyuyacaktım ki şeytan dürttü amk, kısık sesle konuşmasından dolayı içime bi kurt düştü, sırf içimi rahatlatabilmek adına çıktım evden ve bindim arabaya.
    eylül'ün evine doğru sürdüm arabayı.
    ses olmasın diye kapının önüne kadar gelmemiştim ama ordan da görebiliyordum kapının önündeki çakal kasa bmw'yi. yaptığım hareketten dolayı içten içe çok utanmıştım ama sonuç olarak içim rahat bir şekilde uyuyabilecektim. öyle de yaptım. eve gider gitmez direk uyudum.
    sabah uyandığımda saat 9'du.
    ilk işim telefona bir hat almak olacaktı.
    ama bu işerden anlamadığım için önce gittim ve cemil usta'dan müsade isteyerek emrah'ı aldım yanıma.
    daha sonra en yakın telefoncuya gittik beraber.
    avea'ya hala aycell dendiği zamanlardı (liseli binler bilmez)
    ve en ucuzu oydu.
    avea'dan kontörlü bi hat aldık bana. herif açık hatlardan birini verdi.
    -direk kontör yükle konuş, hat aktif. dedi
    bu işi de halledip çıktık dükkandan.
    arabadayken emrah hattı telefona takmış telefonu açmıştı.
    tuşların ne işe yaradığını, kameranın nasıl açılacağını falan gösterdi ermah bana.
    kendi telefonunu cebinden çıkartıp eylül'ün numarasını tuşladı.
    arama tuşuna basıp çaldırmadan kapattı.
    -bu kenardaki yeşil tuşa 2 defa basınca eylül'ü ararsın. dedi
    elinden aldım direk telefonu.
    -olum ver numarayı bi kaydediyim. dedi emrah
    -kaydederiz abi acelesi yok. dedim ve bir an önce emrah'ı cemil oto'ya bırakıp eylül'ü aramak istiyordum.
    öyle de yaptım, hızlı bir şekilde emrah'ı dükkana bırakıp, sanayiden çıkar çıkaz arabayı sağa çekip durdum.
    kenardaki yeşil tuşa iki defa bastım. telefon çalıyordu.
    2 çalmadan sonra telefon açıldı.
    -Emreee?? dedi telefonun ucundaki Eylül...
    Tümünü Göster
    ···
  14. 1989.
    +6 -21
    bu son parttı beyler.
    ···
    1. 1.
      +14
      orda bırakılınır mı be yok iyi geceler filan sana.. şırfşuku sozüm var diye bastım yoksa saglam çuguyu hakediyodu şu son part entryin..
      ···
    2. 2.
      +3
      boncuk burda bırak yalvarırım lan
      edit: ne diyorum amk ben bırakma
      ···
  15. 1990.
    +8
    ulan 1 part daha atsana bee
    ···
  16. 1991.
    +7
    Kalp krizi geçircem amk son part at çok merak ettim şimdi
    ···
  17. 1992.
    +2
    Dassani yiyim 1 part daha poncuh
    ···
  18. 1993.
    +2
    boncuk bir part daha lan bizde senin o emre yi ilk duyduğun andaki haldeyiz lan empati kur bu halde bırakılır mı ?
    ···
  19. 1994.
    +3
    Bugun gec kaldik amk neyse soyle bi ayrac birakalim
    ···
  20. 1995.
    +13 -1
    işteyim lan binler part isteklerinizi görmedim kusura bakmayın gerçi görseydim de yazmazdım ama görmedim işte sonuç olarak . Hadi iyi geceler altın kalpli binler
    ···