1. 4776.
    +9 -2
    Ebruyla resimlerimizi anneme gösterdim, kahvelerimizi yudumlarken (şekerli severim) ondan bahsettim.. onunla ilgili her güzel şeyi hatırladığımda (ki genel olarak güzel şeyler yaşamıştık) daha da buruldu içim, en beteriyse, annemin çoğunlukla suskun kalıp arada anlayışla gülümsemesi oldu.. tahmin edebileceğiniz gibi, bu kızı hem fiziken, hem de anlattıklarıma bakılırsa mantıken beğendiğinin göstergesiydi..

    Beni klagib uyarına maruz bırakmaksızın hayırlısı vb. şeyler söyleyince hepten dağıldım ben.. onunla fotolara bakarken ebrunun henüz gülebilen yüzü ve ılımlı gözleri, yerini yaşayan bir ölüye bırakmamışken, bir kez daha aslında bir kızı terkedip gitmekle kalmayıp, adeta bir meleğin kanatlarını kırıp kopardığımı da hissedebiliyordum..tam bir vahşete imza atmıştım.. atmıştı..öbür ben..

    Lanet sınav için şehre bir kaç gün evvelden gitmek zorunda kaldım, bu sefer icabına baktığıma inanıyorum, eğer sıkıntı olmazsa bu dönem hiç dersim kalmamış olacak, dahası alttan aldığımı da verdim.. ceyda da tatilini kısa kesip (çalışkan şeyin bütü filan yoktu, helal valla, bir de o kadar yakınmıştı güya) cumadan geldi.

    Aramızda biraz sıkıntı olduğu aşikar, her ne kadar olayı tel den halletmiş gibi görünsekte yüz yüze olunca durum farklı oluyor.

    Tolga ve nilay da birbirlerine kavuşma maksatlı erken geldiler şehre, bu benim beklediğim fırsattı, zira en kısa zamanda bizimkilerle ceydayı bir araya getirmek istiyorum, özellikle de tolganın ön yargısını kırmak için önemli bir şans, dediğim gibi, en yakın arkdaşlarımın kız arkadaşımla soğuk olmasını asla istemem..

    Pazar gününe buluşmayı ayarladım, tolga başta kesin bir dille reddetse de yalvar yakar ikna ettim, “abi ayıp ediyorsun, olur mu öyle şey, biz kanka değil miyiz, yakışır mı?” vb. söylemlerle damardan girerek kalbini yumuşatmayı başardım,
    Bu Pazar, yani tatilin son günü, uzun süredir arzuladığım dörtlü takılma olayı gerçekleşecekti, umarım tolga hıyar hıyar davranıp ortamı soğutmaz, nilayınsa merağına yenik düşüp samimi ve içten görünmeye çalışacağını düşünüyorum, en azından ilk akşam için..

    Beni çok zor durumlarda bırakabilecek olan bu tanışmayı neden kendi ellerimle ayarladığıma gelirsek,
    Bunu da bir çeşit test olarak görüyorum.. imtihanlar arasında bir imtihan.. bilhassa da benim için..o gece durumu idare edebilme katsayım, insan ilişkilerinde ne derece başarılı olabildiğimi kendime kanıtlamanın bir yolu.. bakalım bu sınavı verebilecek miyim, verebilecek miyiz?

    Bu Pazar.. anlamsız hayatımın bir başka büyük günü daha..”küçük adamlarda büyük gün ler bitmez”.. ve ben kendimi karınca kadar küçük ama onun kadar yararlı olmanın yakınından bile geçemeyecek iğrenç bir parazit, böcek gibi hissediyorum.. insanların mutluluklarını emen, duygularını ve umutlarını sömüren, kan ve göz yaşıyla beslenen korkunç bir yaratık…
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster