unbelievable my7

Bence çok yanlış düşünüyorsun kanka, işi döndürüp dolaştırıp "sevdiğin şeyi oku ama hobi olarak oku" olayına bağlamışsın. Bazı konularda idealist olman gerek. Çünkü hesaba katmadığın şey insanın stres altında mükemmel şeyler çıkardığıdır. idealist olmak da strese iter. Sen idealist olursan az çalışmayı kendine yediremezsin, istediğin şeyi gerçekleştirmek zorunda hissedersin. Gerekirse günde 14 saat falan çalışırsın o alanda, yine de türkiye şartlarından kendini sıyırırsın. Örnekleri çok var. Tersinin örnekleri de çok var, atanamayıp intihar edenler vs.
Yani yapman gereken tek şey ihtimalleri olabildiğince kendine bağlamak, çok çalışıp başaramama durumu olmasın diye. Bunu devletten atama beklemeyerek yapmalısın. Öğretmenlik seçmeyebilirsin mesela. Ama en sevdiğin işi yapmak varken "türkiye ortalamasına göre tercümanlar 2k daha fazla kazanıyor" diye pgibolojiyi seçmemek seni 40 yaşında pişman edecektir. Para kazanmak çok da zor değil, öğrenme üretme ve pazarlama süreçleri sadece zaman alıyor. Bence yapacağın en mantıklı şey pgibolojiyi seçip yanında tercümanlık kabiliyetini para kazanacak duruma getirmen olacaktır. Önceliği ülke şartlarına değil kendine vermen gerek. Bu şartlar seni etkileyecek ama sen kendini aşırı iyi eğitmiş olacağın için olabildiğince az etkileyecek.
Son olarak belirtmeliyim ki bu yazı, Türkiye şartlarını gayet iyi bilen biri tarafından yazılmıştır ve ana fikir bir alfanın istediklerinde inatçı olması gerektiğidir.