/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1576.
    +76
    reyis gibi davranılan elemanla aram iyiydi. sene başında önyargılı düşünüp onunla kavga etmeden bitiremeyeceğimi düşünmüştüm. bi yandan istiyordumda. herkes ona reyis gibi davranıyordu. okulun dışında bile tanınan saygı gören birisiydi. bunu şimdi itiraf edebilirim ki kıskanmıştım. ergenlik kafasıyla benimle kavga etmesini ve gerçek reyisin kim olduğunu göstermek istiyordum. iremle arayı düzeltmiş , sedadan kurtulmuştum , sınavlar geçmiş ve okulun 12.sınıflarıyla bi baloda son kez bir araya geliyorduk. reyiside son görüşüm olabilirdi. herkes buradayken muhteşem bi final yaparak kapanışı ben yapmalıydım. son sahnede rol alıp seyircileri şaşırtıp perdeyi ben kapatmalıydım. 1 sene kaldığım bu şehir ve okulda , yıllardır reyisliğini sürdüren kişiyi tahttan indirip , kısa sürede bi rüzgar gibi geçip iz bırakmak istiyordum. gittiğimde bile anılmak, hatırlanmak.. kafama koymuştum. reyise ne yapıp edip bulaşıcaktım. mekanın lavabosunda selçukla karşılaştım. elini yıkarken laf attım.
    +son gecemiz ha
    -öyle
    +seni okşamadan bitirdim ya bu yılı şaşırıyorum valla
    -sen kimi okşuyon birader
    +hadi uza yalakası olduğun herife güvenme alırım ayağımın altına
    -ne diyon lan sen
    dik dik baktı ve ortam bi anda gerildi. selçuk bini üstün olduğumu biliyordu ama bu laflarıda yedirip gitmesi erkekliğe sığmazdı. cesur davrandı karşıma dikildi. göğsünden ittim.
    -oğlum bak pişman olursun.
    +napıcan lan , sen git abin gelsin
    -ne çabuk unuttun lan seni morartanları marizlediğini
    +teketek gelseler hepsini indirirdim. senide indiririm. abinide. burda artis artis takılıyosunuz. sokak köpekleri gibi grupça gezmeyi bilirsiniz. hadi uza lan.
    selçuk söylene söylene gitti. reyise bunları yetiştirmemesi imkansızdı. geri döndüğümde yuvarlak bi masanın başında ayakta dikilip ismini bilmediğim bişeyi içerken reyis yanıma geldi. sessizlik oluşmadan direkt lafa girdi.
    -selçuğun söyledikleri doğrumu?
    +doğru değil. ekgib söylemiştir o kuş beyinli.
    (sessizlik..) bi süre bana baktı ve
    -noldu birden böyle bidaha görüşmeyiz diye son gecemi söylüyosun? yoksa sarhoşmu oldun.
    +kendimdeyim sarhoş değilim. sana başından beri kıl oluyorum birader. o mafya babası gibi takılmandan rahatsızım. sizin gibilerin gazını almayıda severim. en iyisi sende uza bu kadar insanın içinde rezil olma.
    -kavgamı istiyorsun sen?
    +senin ona cesaretin varmı ki ?(gülerek)
    -gel dışarı mekanı dağıtmayalım..
    reyis hızlı adımlarla çıkış kapısına yöneldi. binleri peşinden gitti. bende boynumu kıtlatıp , omuzlarımı biraz esnetip dışarı çıktım. irem peşimden geldi. neler olduğunu anlamaya çalıştı. etraftakiler bişey olduğunu anlamış olacakki bikaç kişi daha ilk başta dışarı çıktılar. mekanın önünde arabalar ve güvenlik olduğundan biraz daha uzaklaştık ve 100 metre ilerdeki boş parka geldik. aylardır olmayan şey son gece olucaktı. burdan geri dönüş olmazdı. irem bana , sinem reyise kavga etmemesi için bişeyler söylüyorlardı. ben ikisininde neler söylediğini hatırlamıyorum. etraftaki sesler o andan itibaren kafamın içinde tamamen bitmiş , karşımda sadece reyisi görüyordum. etraftaki beyaz gömlekli , siyah pantolonlu elemanlar ve elbiseli kızları yok sayıyordum. sadece o ve ben. kollarımı sıvadım. o da sıvamıştı. selçuk ve diğer binlerde kenardaydı. kavgayı izlemeye gelen 15-20 kişi bi halka oluşturmuş içinde biz vardık. irem kolumdan tutmuş bişeyler söylesede en son onu arkaya ittim ve kalabalığın arasında tekrar kavga bitene kadar yanıma gelemedi. artık herşey hazırdı. boyu benden 2-3 cm uzun , kilosu 4-5 fazlaydı ama şansı yoktu ve büyük kavga başladı..
    herşey en fazla 30 saniye sürdü. bu kadar büyük bi gösteri sadece 30 saniye . ilk hamleyi reyisin yaptığını hatırlıyorum. kavganın başındaki o yuvarlak halkanın bi bölümü ilk hamleyle bi anda geri kaçmak zorunda kaldı. suratıma yediğim yumruk ve patlayan kaşımın gömleğimde bikaç kırmızı leke yapması dışında bi hasar yok gibiydi. hatırladığım en büyük ayrıntı , sağ yumruğumdan iyi kaçan reyise solla vurup indirmem oldu. vururken sol elimdeki acıyıda hissetmiştim. yerdeki reyise bikaç yumruk daha sallayıp arkamdan bikaç kişinin beni geri çekmesi , iremin yanımda ağlaması , reyisin başında binlerin olduğu ve sinemin ağlama sesleri , bikaç cep telefonuyla videoya çeken kişileri film şeridi gibi çok hızlı şekilde gördüm. intikam için kimse bana saldırmadı. saldırsalar halim yoktu ama olmamıştı böyle bişey. büyük bi sızlama hissettiğim sol elimle patlayan kaşım için acilin yolunu tuttuk. reyiside oraya getirmişlerdi. kaşıma dikiş atıldı. sol elimin çatladığını öğrendim. alçıya alındı. hastanenin lavabosuna girip alçılı kolum , dikişli kaşım , yüzümdeki kuruyan kanlara , dağılan saçıma başıma ve gömleğimin mahvoluşuna baktım. gülümsedim. dişlerimi sıkıp bu sefer sertçe baktım. erkekliğimi tekrar kanıtlamıştım. kafamın içinde tepişen filler kaybolmuş , sakinleşmiştim. kavgaya çok iyi konsantre olmuştum ve etrafı görmüyordum. ama artık etraftaki şeyleri net görüyor ve neler olduğunu anlıyordum. reyisin kısa bi baygınlık yaşadığını durumunun iyi olduğunu öğrendim. sevindim. amacım sadece onu yenmekti ve bunu başarmıştım. bu esnada içerde dolaşan okuldan çocuklardan haber geldi. hastanenin önünde en az 50 kişi var. haberi almışlar. seni linç edecekler..
    o gece çok uzundu, bitmesini en çok istediğim geceydi. polis arabasıyla zar zor hastanenin başka bi yerinden çıkarılışımı , hastanenin içinden bile duyulan bisürü insanın bağırış çağırmaları...
    karakola zütürüldük. reyisi ve şahit olarak bikaç kişiyi daha. saatler o esnada 1 e gelmişti çoktan. o kalabalık bu sefer karakolun önündeydi. sayılarının dahada arttığını öğrendim. belki 200 belki 300. polisler bi süre sonra ikna edip kalabalığı biz içerdeyken 1-2 saat sonra boşaltıp tahliye etti. polisler bana kötü davranmadı. ifademi aldılar. sonra bi komiserle konuştuktan sonra herşey değişti..
    o komiserde reyisi tanıyordu.
    -oğlum zor kurtardık seni bu akşam. hiç mi akıl yok sende çatacak başka adammı bulamadın?
    +komserim ben bu herifin reyis gibi muamele görmesinden rahatsızım. siz bile tanıyorsunuz beni zor kurtardığınızı söylüyosunuz. kim bu herif komserim ? nerden geliyo bu güç?
    -anlatayım evladım. bak bu çocuk babasız büyümüş.bu 3-4 yaşındayken göçmüş. babası başkomiserdi. bu şehirdeki tüm polisler ve vatandaşlar onu çok severmiş. geliştirdiği yöntemlerle suç oranları çok aşağıları inmiş , güven ortamı iyice artmış. kaymakamdan ,validen , belediye başkanından daha çok tanınıp sevilir hale gelmiş. işinide layıkıyla yapan bi vatansever polisken dururlarmı şerefsizler? suikast kurup şehit ettiler o başkomiseri 90 lı yılların başında. cenazesine bi sürü insan katılmış. bu oğluda o zamanlar 3-4 yaşındayken hiç ağlamamış. babası vatan için şehit olurken oğlu yetim kalmış. işte bu çocuğa buranın yerlileri yıllardır sahip çıkmışlar. halleri vakitleri yerinde. maddi sıkıntıları yok çok şükür. küçüklükten beri çocuğun arkadaşlarından tut , mahalle esnafına kadar herkes birbirini uyarmış bu çocuğa kimse zarar vermeyecek diye. herkes koruyup kollamış. büyüyüncede kötü işlere falan bulaşmamış. babasının mirasına layık şekilde davranıp insanlarla ilişkisini sürdürünce o koruyup kollama bitmemiş. 18 yaşına gelmiş ama bak görüyosun karakolun önüne yüzlerce adam geldi gecenin bu vaktinde. şehit oğluna sahip çıkıyolar..
    duyduklarımdan sonra beynimden vurulmuşa döndüm , çok pişman oldum ve hiç bi şikayette bulunmadığımı belirttim. bu haberden sonra o komiser beni reyisle bir araya getirdi. reyiste şikayetini geri çekmiş. komiserin odasında karşısındaki masasında otururken içeri girer girmez sarılıp ağlamaya başladım. ona sadece beni affet kardeşimden başka bişey diyemedim. sağolsun affetti.
    o günden sonra üniversite tercihlerini yaptım. iremle tekrar başladık ve aynı şehri kazanıp beraber eve çıktık ve bana karşı güvensizliğini yok etmek için elimden geleni yaptım. yeni bi şehirde herşeyi geride bırakarak , özgürlüğün tadını çıkararak aşkımızı yaşadık. seda dersaneye kalmıştı , sonrasında akıbetini bilmiyorum ama ne olduğu malum.
    ve reyis.. kardeşim gürhan polis oldu. büyük bi dostluk değil , kardeşlik kurduk. fırsat buldukça görev aldığı yerde ziyaretine gittim. işi gücü olduğundan o pek gelemedi. bütün bu hikayeyi yazma sebebimse kardeşimin birkaç ay önce kahraman babası gibi hain bi kurşunla şehit olmasıydı. herşeyi uzun uzun anlatırken bu bölümü ağlayarak yazdığımdan hızlıca yazıp geçtim.
    keşke senin gibi delikanlı bi adamla daha çok vakit geçirebilseydim. keşke senin hatırana daha layık bişeyler yapabilseydim. daha çok insana seni anlatabilseydim.. mekanın cennet olsun kardeşim..

    BiTMiŞTiR. TEŞEKKÜR EDERiM

    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +3
      çok geç haberim oldu yav amk
      ···
    2. 2.
      +3
      Başın sağolsun kardeşim
      ···
    3. 3.
      +2
      Basin sagolsun kardesim
      ···
    4. 4.
      +2
      hay amk vay amk... muhteşem bir hikaye. seni seviyorum dostum...
      ···
    5. 5.
      +2
      Yıktın bizi panpa ):
      ···
    6. diğerleri 3
   tümünü göster