/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 151.
    +22 -4
    m: ben de senden hoşlanıyorum...

    dünyalar benim oldu, mutluluktan çığlık atmak üzereydim. bu sırada devam etti,

    m: ... gizem'e de defalarca seni çok hoş bulduğumu söyledim.
    b: (bilmiyormuş gibi yaparak) ya öyle mi ?
    m: seninle çıkmayı şu an çok isterim ama olmaz.
    b: neden ?
    m: şu an biriyle çıkıyorum.

    bu lafı duyunca bir anda durdum. nefes alış-verişim hızlandı ve ellerim titremeye başladı. kafayı yemek üzereydim.

    b: ne diyosun lan sen ?
    m: dur bildiğin gibi değil
    b: ne bildiğim gibi değil lan !? sen nasıl bu kadar kaşar olabilirsin !? ne zaman söyleyecektin peki bunu ?
    m: bak lütfen anlatmama izin ver
    b: neyi anlatıcaksın lan bana ? o kadar ümit vermeden önce bu lafı söylemek zor muydu ?
    allah seni kahretsin !
    m: low lütfen dinle nolursun
    b: gibtir git lan buradan ! bir daha seni görmek istemiyorum.

    arkamdan ağladığını duydum ama ne dönecek şefkat, ne de yüzüm kalmamıştı, bağrışmaları eşliğinde evime doğru yürüdüm. yolda yürürken neredeyse ağlamak üzereydim, ama kime ? kandırıldığım için kendime mi, yoksa bana ümit verdiği için ona mı ? hala çok sinirliydim.

    uzun zaman geçti aradan. okullar açıldı, hatta 4-5 ay boyunca görüşmedik. ama ben ilk günden beri onu düşünüyordum, okulda kimseyle değildim. okuluma devam edip derslerime ağırlık verdim bu süre içinde. bir tek okulda yakın arkadaşım olan volkan ile takılıyordum. dertleşiyorduk en azından. tek kafa dengim olan çocuk oydu. lise 1. sınıftan eri arkadaşımdı ve belki de serdar'dan bile daha yakındı bana. okulda pek sıkılmıyordum yani ama mahalleye dönünce onu görürüm korkusuyla aşağı inmediğim için zamanım evde zindan gibi geçiyordu.

    serdar ile ara ara görüşüyorduk. yaz tatili olmadığı için eskisi kadar sık değildi, haliyle her şeyimizden haberdar değildik. serdar'ı bir ara aşağıya çağırdım, her zaman takıldığımız parkta buluştuk ve olanların hepsini anlattım

    s: vay amk ya harbiden büyük kaşarlık etmiş sana
    b: kaşar deme ona serdar, bırak ne diyeceksem ben diyeceğim.
    s: salak mısın oğlum sen? kız o kadar oyalamış seni, yüz vermiş, boncuk dağıtmış. hatta sen çıkma teklifi edince de "hoş çocuksun" falan demiş, sen bana onu savunuyosun.

    köküne kadar da haklıydı. tokat atar gibi yanıt verince altında kaldım cevap vermedim.

    s: tamam kanka sen üzülme biri gelir biri gider.
    b: derdim başkası değil serdar derdim o
    s: olsun be kanka çıkar birisi karşına unutursun onu.

    iyice dertleştik. sigara, bira derken saat geç oldu evlere dağıldık. ertesi gün aradı beni:

    s: kanka bu hafta sonu kafeye kızla buluşmaya gidicem sen de gelsene
    b: ne işim var benim oğlum orada
    s: lan gel işte bi arkadaşım var tanışırsın hem.
    b: iyi olur gidelim.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      0
      Rezerve
      ···
   tümünü göster