/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1626.
    +36
    Tekrar eve geldim.
    Bizimkilere olanları anlattım.
    Hepsi ağzı açık dinleseler de, sabah ki olan olaydan dolayı pek de şaşırmadılar.
    Yıllar sonra öğrendim bu yaptıklarının bir amacı olduğunu ama iş işten geçmişti artık.
    Bazı şeyler, değişmişti.
    Artık zamanı geriye almak istesek bile alamıyorduk.
    Aradan 5 yada 6 sene geçmişti.
    O arada geçen zamanı es geçiyorum, askerlik falan. Pek değişen bir şey olmadı.
    Bu sene içinde Eren'den haber geliyordu ama eskisi kadar takmıyordum.
    Ben askerden sonra halen Ati abinin yanında devam ediyordum.
    Sülo işsiz kalmıştı askerden sonra bir müddet, sonra o da işe başladı tekrardan.
    Alpay, Eren, Ömür de askere gitmişlerdi.
    Aradan 2 sene daha geçmişti.
    Sene 2005 bizimkiler askerden gelmişlerdi.
    Ömür pavyon tarzı bir yerde işe başladı.
    Hayaline doğru gidiyordu engelleri tek tek aşarak. Tek sıkıntısı paraydı mekan açmak için.
    Alpay başka birisinin yanında işe başladı.
    Eren yeni ailesinin yanına yani Çağlar'ın yanına gitmiş.
    Yeni mesleği olan torbacılığa devam ediyordu.
    Artık Tarık da bizimle beraberdi.
    Erciyes Üniversitesi'ne gidip geliyordu.
    Kim bilebilirdi ki, Tarık'ın hayatını değiştirecek bir gelişme olacağını o üniversitede.
    Günlerden yanlış hatırlamıyorsam salı ya da çarşambaydı.
    Dükkanı kapadım, önce markete uğradım alışveriş yaptım sonra eve gittim.
    Kapıyı Alpay açtı.
    - Hoş geldin abi, dedi.
    - Hoşbulduk kardeşim ne yaptınız? dedim.
    - Biz bir şey yapmadık ama Tarık pek iyi değil abi, dedi.
    - Hayırdır noldu, neyi varmış? dedim.
    - Bilmiyorum abi odada eve geldiğinden belli çıkmadı oradan, dedi.
    - Tamam, ben hallederim kardeşim, dedim.
    Kapıyı açmaya çalıştım ama kapı arkadan kilitlenmiş.
    - Tarık kapıyı aç, dedim.
    Ses gelmedi.
    - Tarık kapıyı açar mısın, kırayım mı? dedim.
    - Abi yalnız kalmak istiyorum, dedi ağlamaklı.
    - Aç lan kapıyı, yine yalnız kalırsın koynuma alıp yatacak değilim seni, dedim.
    Kapıyı açtı.
    Ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözlerini saklamaya çalışsa da ortada kötü bir şeylerin döndüğü belliydi.
    - Hayırdır kardeşim noldu? dedim.
    - Abi anlatacaklarıma belki inanmayacaksın, dedi.
    - Ben hangi gün inanmadım sana kardeşim,
    Şimdi kendini bir topla ve bana anlat bakalım neler oldu, dedim.
    Elini yüzünü yıkayıp geldi ve anlatmaya başladı.
    ···
   tümünü göster