Evet beyler bir teoriyle karşınızdayım.
ortaya attığım teze göre yer çekimi yoktur, gök itimi vardır.
Şimdi yer çekiminin olduğunu ve bulduğunu iddia eden Newton un hikayesini bilmeyen yok. Ağacın altında otururken elma kafasına düşüyor da cart curt... Sonra yer çekimini buldum diye zıplıyor. Yer çekimi olsaydı bu huur çocuğu öyle zıplayamazdı. Gök itimi olduğu için zıplayabiliyor çünkü gök itimi yer çekimi zannettikleri şey kadar kuvvetli değil zıplamamıza izin veriyor ama belli bir yüksekliğe kadar. Fazla yükselip ayağımızı düştüğümüzde acıtmayalım diye devreye giriyor. Newton'un düşüncesi daldan kopan elma niye aşşağı doğru düşüyorda göğe çıkmıyor. Bunun cevabınıda yer çekimi olarak yanıtlıyor. Ulan dangalak nerden biliyosun gök itimi olmadığını.
Ağaçtan o gibilmişin kafasına düşen elmayı düşünelim. Agacın dalında aşşağı doğru sarkık vaziyette. Hangi meyveyi dalda yukarı doğru sallanirken gördünüz. Eğer yer çekimi olsaydı ve dedikleri kadar kuvvetli olsaydı o meyvenin dalda sarkmasına izin vermezdi.
Farzedelim ki yer çekimi var o zaman niye diger gezegenler bize belli uzaklıkta. Yer çekimi olsaydı o diğer gezegenleri kendimize çekerdi. Yer çekimi olsaydı gezegenler Ankara'nın EGO otobüslerindeki insanlar gibi züt züte durumda olurdu. Ama gök itimi olduğu için gezegenler birbirlerini itiyor ve belli yörüngelerde sabit kalıyor. Mesela dünya Venüs ü gök itimiyle Merkür e doğru itiyor. Merkürün gök itimi yok mu? Tabi ki var. O da gök itimiyle bize doğru itiyor böylelikle Venüs ne bize yakınlaşabiliyor ne uzaklaşabiliyor. Aynı şey mars, jüpiter ve diğer gezegenler içinde geçerli. Teorimi Albert Eintein'ın yer çekimini kabul etmemesi çekilmiyoruz aslında itiliyoruz demesiyle sonlandırıyorum.

Okumaya üşenip özet isteyen arkadaşlar için söylüyorum yer çekimi yok newton yalan. Hem elma yer çekimi etkisiyle yere düştüyse şimdiki elmalar neden düşmüyor. Newton diye bi dangalak arkadaşlarını trollemiş senelerdir aynı trollü yiyoruz.