Rezervasyon

Korkuc degildi ama hikayeye bi baba koyardi insan baban yokmu

Kardeş cine tekme atmak nedir tövbe yarabbim

Iyiydi pampa helal olsun

Yeni hikaye yazsam okur musunuz panpalar iki gün sonra yazmayı düşünüyorum. iki gün sonra olmasının sebebi de aklımda olan kurguyu geliştirip bu konular hakkında araştırmalar yapmak istiyorum. Böylece daha gerçekçi yazabilirim

Ulan şu Sözlükte bi ben kaldım gizemli komşusu olmayan.

Çiğköfteci harun abiye suku ahauahau

Ne bereketli 60 liraymış aq

Gerçek diye okuyodum aq inanmiyodum tabi de kurguymuş la. Güzel yaziyon panpa.

Panpa zehra teyzenin nası bu işleri öğrendiğini biraz aç bence. Onun dışında baya baya güzel olmuş. Okurken yazmıştım usttekileri de. 10 uzerinden 9u kesin hakeder.

reZzers

Panpa ben begendim hikayeni diger hikayeni gorursem okurum

Jcnwjdhsjzj

Rez sardı devam

8 puan panpa guzeldi

Bir hikayeyi daha bitirdik panpalar. Çok özür diliyorum hepinizden, elimde olmayan sebeplerden dolayı sizi beklettim. Bunu telafi etmek için seri bir şekilde 16 part attım ve hikayeyi bitirdim. Okuyan herkese çok teşekkür ediyorum. Farkındayım bu hikaye gerçekçi olmadı pek ancak kendimi düzelteceğime söz veriyorum. Hikaye hakkında şu şekilde yorum yaparsanız sevinirim.

Hikayeye 10 üzerinden bir puan verin. Beğendiğiniz ve beğenmediğiniz kısımları, hikayenin ekgiblerini yazın. Bir de başka hikaye ister misiniz onu yazın, istiyorsanız ve aklınızda bir kurgu varsa onu da yazabilirsiniz.

Görüşmek üzere (:

Zehra teyze sabah evinde ölü bulundu. Bir çok yerine darbe almıştı, her tarafı kan içindeydi. Polis soruşturma açtı ancak hiçbir şey bulamadı ve dosya kapandı.

O günden sonra ne bana yardım edenlerle ne de düşman olanlarla bir daha karşılaştım. Kitabı da başka birinin bulmaması için bir tepeye çıkıp gömdüm. Son satırlarımda şunları söylemek istiyorum:

Nefsinize ve merakınıza yenik düşmeyin. Onlardan yararlanmaya çalışmayın, hakkınızla para kazanın ve onlarla asla iletişime geçmeyi denemeyin. Sizi rahatsız edenler olursa da cinci hocalara değil Allah'a güvenin.

Hikaye burada bitiyor ancak son bir entry daha gireceğim okursanız sevinirim.

Ben okudukça oda ısısı iyice düşüyordu. Soğuktan titremeye başladığımda odada 100 civarı varlık vardı, sığmıyorlardı bu yüzden bir kısmı pencereden çıktı. Derken benim saldırın sözümle büyük bir kargaşa başladı.

Birbirlerinin üstüne atlıyor, etrafa korkunç bakışlar atıyorlardı. Oldukça uzun olan tırnaklarını ve dişlerini birbirlerine geçiriyorlardı. Bir tanesi üzerime atladı ve beni yere düşürdü. Tırnağını koluma sapladığında kolumdan oluk oluk kan akmaya başladı. Kolumdan çıkartıp boğazıma doğru zütürürken başka birisi onun üstüne atladı ve beni kurtardı. Vuruşma devam ediyordu, bu kadar sese annemin uyanmamasını anlamıyordum. Belki de sadece ben duyabiliyordum.

Yarım saat daha geçmişken varlıkların sayısı 30'lara düşmüştü. Onlar da yavaş yavaş öldüğünde geriye sadece 20 kişi kaldı. 2 tanesinden birisi daha öldüğünde geriye sadece karşı kabilenin lideri kalmıştı, benimle görüşen ak sakallı.

Bana bakıp "Bizi tuzağa düşürdün, lanet olsun sana!" diye bağırdı ve bizimkilere doğru saldırıya geçti. Oldukça çetin bir boğuşma oluyordu, dikkatimi çeken şey ise 2 kişi mücadele ederken diğerleri buna karışmıyordu. Böyle böyle 4 kişiyi öldürdü ak sakallı ancak çok yorulmuştu. Daha fazla dayanamadı ve yere düştü. Boğazına saplanan tırnakla can verdiğinde aşağıdan Zehra teyzenin çığlıkları geliyordu...

Zehra teyzeyi çağırdım ve kitabı istedim. Önce olmaz dese de lazım olduğunu söylediğimde kabul etti ve ben de gideyim artık dedi. Onu uğurlayıp bilgisayar başına geçtim.

Saat 8'e geldiğinde annemle yemek yiyip televizyon izledik. Gece yarısı olduğunda annem yatmaya gitti. Ben de odama geçip kitabı çıkardım ve ilk okuduğum duayı okumaya başladım. 1 tane varlık karşımda belirdi. Yeşil tenli, 100 santim boylarında, tombul ve keldi. Ona bakıp bana zarar vermek istiyorsunuz de mi diye sordum. Evet dedi, sana zarar vermek istiyoruz. Bu gece dedim arkadaşlarını öldürenler yok. Onları hizmetimden çıkardım peki ne için yaptım biliyor musun?
Ne için yaptın diye sorduğunda sizinle kendim yüzleşmek istiyorum. Ancak sadece seninle değil. Tüm kabilenle dediğimde tüm kabilem senin gibi bir zavallı için gelmez dedi. Bana yardım edenlerin öğrettiği birkaç kelimeyi söylemele beraber karşımdaki varlık acı çekmeye başladı. Bu zavallı seni öldürmeden tüm kabileni çağır diye bağırdım. Tamam diyebildi kısık bir sesle ve gözden kayboldu. Biraz sonra kendi başına tekrar geldi. Tam sana çağır dememiş miydim diyecektim ki arkasında başka varlıklar da belirmeye başladı. irili ufaklı 60-70 civarı varlık odama doluşmuştu. içlerinden bir tanesi öne çıktı ve tam karşıma geldi. Beyaz saçları, gene beyaz olan uzun bir sakalı, koyu gri bir teni ve sıradan kulakları vardı. Kırmızı gözlerinde ise yaşlı olduğunu düşündürtmeyecek kadar sert ve alevli bakışlar.

Kalın bir sesle demek bize meydan okuyorsun dedi. Onların gelmesiyle hava iyice soğumuştu, titrememek için kendimi zor tutarak evet dedim. Bu zavallı sizinle yüzleşmek istiyor. Bunları söylerken sesimde alaycı bir ton vardı. Arkasındaki varlıklar hareketlenmeye başlamıştı, homurdanmalar vardı. Onları sinirlendirmeyi başarmıştım artık mantıklı düşünemeyeceklerdi. ilk aşama tamamlandığına göre ikinciye geçebilirdik. Gene okumaya başladım, bu kez dostlarımı çağırmak içindi.

Panpalar biliyorum çok beklettim ama elimde değildi takip etmeyi bırakanlar olmuş olabilir haklılar aslında prim yaptığımı düşünmüşlerdir ancak gerçekten de yazamadım bir türlü. Bugün yazdım seri seri ve yazmaya da devam edeceğim. Neyse uzatmadan başlayayım.

Konuşma devam ederken arkamda yardım için gelenlerden birisi belirdi ve tiz bir ses tonuyla konuşmamız gerek dedi. Zehra teyze odadan çıktığında bana yaklaştı ve olanları anlattı.

iki kabile arasında büyük bir savaş çıktı, anlaşmak şimdilik mümkün görünmüyor. Sen de biz de onları yok etmek istiyoruz. Eğer bize yardım edersen başarırız ve sonra herkes kendi yoluna gider dedi. Nasıl yardım edebilirim diye sorduğumda planı anlattı ve kabul edip geceyi beklemeye başladım.

Ben de ertesi gün neden geldiğini öğrenmek için bir çağırma töreni yaptım. Gelenler eski hizmetkârlarımdı. Şimdiye kadar gördüğüm en korkunç şeylerdi. Alev alev yanan gözleri, derisi soyulmuş yüzleri ve uzamış tırnakları ile bana bakıyorlardı. Balkona doğru kaçtım onlardan kurtulmak için ancak mutfaktayken beni yakalayıp öleceksin dediler ve balkona fırlattılar. Beni görmeseydin ölmüştüm dedi teşekkür ederim.

Rica edip onlar peşini bırakmamış mıydı diye sorduğumda öyleydi dedi. Sen sormadan söyleyeyim neden geldikleri hakkında hiçbir fikrim yok ancak dediklerini yapacaklar.

Anlamıştım olayları ancak kafama takılan noktalar vardı. internette cin çağırmak için yaprak ve mum kullanılır diye yazdığını gördüm. Sen taşınırken taşıdığım kutuda yaprak ve mum vardı. Evine girdiğimde de yanık kokusu aldım. Üstelik gazın bağlanmamıştı. Madem bıraktın onlar neyin nesi diye sorduğumda cevap verdi.

Onları ankaraya gelirken yanıma almıştım lazım olursa diye. Villa satılacaktı. Başka birinin eline geçmemesi için yanıma aldım. Peki ya yanık kokusu diye sordum.

Ben kalp krizi geçirmeden bir önceki gece yatağımda yatarken gardırobumdan tıkırtı sesleri geldi. Ne olduğunu anlamak için açtığımda alev saçan gözleri ve sivri dişleriyle korkunç bir varlık gördüm. Bana nefretle bakıyordu. Öyle kolay kurtulabileceğini mi sandın diye bağırdı. Korkuyla kendimi yatağa attığımda üstüme çıkıp bu iş bitmedi dedi ve kayboldu.

Rez anlat