Edebiyat dersinde Tanzimat Döneminde Öğretici Metinler'i işliyorduk. Hoca başlığı söyledi : Tanzimat Dönemin'de Öğretici Metinler diye, hemen ardından parmağımı kaldırıp "hocam ismi Metin olan öğretmenler öğretici metin mi oluyor" dedim. Hoca yüzünü ekşitti ve tiksinircesine baktı bana. O bakışları unutamıyorum bir türlü.

Yine aynı hocaya bir tane daha yapmıştım. Bize roman özeti çıkartıp yarın getirin demişti. Ben de ertesi gün bir kağıda "MÖ 9. yüzyılda italya Yarımadası'nda kurulan Roma şehir devletinden doğarak tüm Akdeniz'i çevreleyen muazzam bir imparatorluk haline gelen medeniyetin adıdır. Yaklaşık 1200 yıl boyunca varlığını sürdürmüş olan Roma uygarlığı bir monarşiden oligarşi ve cumhuriyetin bileşimi bir demokrasiye ve daha sonra da otokratik bir imparatorluğa dönüşmüştür." yazıp hocaya vermiştim. Anlamadı ilk başta. "Oğlum bu ne?" dedi, "Hocam romanın özeti." dedim. Önceki esprinin de vermiş olduğu yetkiye dayanarak elindeki kitabı son sürat kafama çarpmıştı.

Sizin de varsa böyle iğrenç ama aynı zamanda yaratıcı esprileriniz yazın panpalar..

Hoca çok ciddi bu şekilde neyin kafası bu anlamadım ki demişti reklamlardan duyduğum o sözle hocayı felç etmiştim "sütlü köpüklü kafası"

Susayan arkadaşıma susadıysan ibrahimoviç dedim

Yine aynı arkadaşıma acıktıysan sandalye dedim

Hoca altını çizin önemli demişti hocam altınım bitti gümüşü çizsem olurmu dedim

Biyoloji dersinde hoca cıvık mantarları anlatıyodu bende "hocam bu mantarlar salak salak espiri yaptığı içinmi adları böyle" demiştim sınıfta ölüm sessizliği olmuştu

Edebiyat dersinde cenap sehabettini islerken cunup muymus diye sormustum yedigim kufurleri unutmuyorum

Hoca sınıfa çocuklar susarmısınız diye bağırırken tek bi lafımla tüm sınıfı susturmuştum;
"susarsak su içeriz"
Çekirge sesleri duyuluyodu beyler öyle lanet bi espriydi

Bi arkadaş yaptı bunu;
Bi gün bu arkadaşlarıyla baya yürümüş sonra orda tabure diye bir cafe var oranın önüne gelince yanındakilere demiş ki "o kadar çok yürüdük ki taaabu reye kadar geldik eheueheueheueu"
Ben gülmüştüm.

gibmeyin beyler çoğalmasın

çöpe artistik hareketler yaparak kağıt atmaya çalışan bi arkadaşım vardı eski en iyi topçulardan kim vardı yaa dedi bende Seyit Onbaşı demiştim niye dedim bilmiyorum amk

Coğrafya dersinde su akıntılarını işliyorduk. Hoca dedi işte wili wili akıntısı avustralyadadır falan ardından da dedi ki herhalde orada kanguruları gel wili wili diye çağırıyorlar. Ondan sonra arkadaş dedi fransız gül lan puan verir. Ama gülmedim ağlamaya başladım

Ben değil ama arkadaşım böyle isimlerle salak saçma espiriler yağıyodu:
Azimet -Azimtavuk
Beyza -Hanımza
Tabi sövüyoduk çocuğa

Geçen haftalarda fizik hocası trip attığında "hocam trip attınız ama tutamadım" dedim...

Çağrı diye bi arkadaş vardı "Çağrı nerde?" diye sordularında çağrı merkezinde demeseydim keşke

coğrafya dersinde konu akarsulardı. hoca ülkemizdeki akarsulara örnek istedi. barış akarsu dedim. dersi bitirdi.

O kadar igrenc espri yapmisimki hatirlayamiyorum aq

Tarih deraindeydik hoca da biraz gevşek ne istesek anlatıyor yani dersle alakası olmasa bile

Neyse birisi ikiz kuleler muhabbetini açtı ordan sınıfın çok bilmişi atladı

Hocam amerika yapmıştır yeaa nasıl fark edemezler o kadar radar falan var

Bende " O zamanlarda radar yoktu " dedim.

Hoca vardı oğlum dedi

"Az vardı hocam" dememle herkes gülmeye başladı ama bence iğrençti yani

Vay a.q

a : arkadaş
b: ben

a: kanka bu yazarın ismi niye böyle ya safafafa
b: çok kurçalama kanka babası goethe koymuş

Arkadaşım bana üşüdüysen köşeye geç ora 90 derece demişti bende ona o zaman şimdi niye yanmıyoruz dedim, o niye diyince çünkü yerde 180 derece demiştim. Pişman değilim.