/i/Siyaset

Saygı Çerçevesinde Özgür Siyaset Platformu
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +38 -8
    BEYLER, ÖNCEKi BAŞLIĞIMIZ KAYBOLDUĞU iÇiN BURADAN DEVAM EDiYORUZ. 2. SEZONA KALDIĞIMIZ YERDEN DEVAM !

    TÜRKiYE SURiYE YE GiRSEYDi -2

    PREViOUSLY ON Türkiye Suriye’ye Girseydi ...

    Sınırda neler oluyordu ? Bu da neyin nesiydi böyle ? Ne Suriye tarafının bu tutumu, ne de yetkililerden hiç bir açıklama gelmemesi herkesi şaşırtır durumdaydı...

    Tahran ittifakı üyeleri olaya temkinli yaklaşıyordu. Arka odalarda ne gibi planlar gerçekleşiyordu ?

    Bu kriz atlatılabilecek miydi ? Rejim ordusu ve TSK savaşırsa, Tahran ittifakı nasıl bir tutum sergileyecekti ?

    Yetkililerin hala açıklama yapmaması ülkede tedirginlik oluşmasına sebep oluyordu.

    Rusya Devlet Başkanı Putin açıklama yapıyor :

    “ Türkler bizim müttefiğimizdir. Fakat Sınırdan gelen haberler iç açıcı değil. Türk Hükümetinden hala bir açıklama yapılmaması kuşku vericidir. Suriye tarafında, Türk askerinin yaptığı bazı provakasyonlar çok kötü sonuçlar doğurabilir... ”

    iran Lideri Ruhani ise yaptığı açıklamalarda, “Suriye sıınırında çok tuhaf olaylar oluyor. Açıklama bekliyoruz.” demecini veriyor.

    Kimse neler olduğunu bilmiyor, 14 Temmuz 2016 akşamı böyle bir belirsizlikle sona eriyordu...

    KURGU : GatewayThe
    ···
  1. 2.
    +7
    BÖLÜM – 1

    Tahran istihbarat Birliği’nde hareketli dakikalar...

    TV’lerde tartışma programlarI, binlerce komplo teorileri...

    Cumhurbaşkanından henüz bir açıklama gelmemesi..

    Hakan Fidan’ın özel jet ile TiB’e uçması...

    ESAD’ın askerlerine “Taarruz Emri” vermesi...

    Saat Gece 1:00, Tarih 15 Temmuz 2016...


    100lerce Şehit haberleri geliyor... Artık durum çıkmaza giriyor ve Başbakan Binali Yıldırım mikrofonlar karşısına geçiyor.

    Binali Yıldırım :

    “ Değerli Halkımız, ve Basın Mensupları, Şu anda Suriye’de yaşananların nedeni anlaşılabilmiş değildir. Fakat gerek istihbarahat birimlerimiz, gerekse Diplomasi uzantılarımız konuyla ilgilenmektedir.

    Sınır Komutanımızın verdiği bilgiler neticesinde; ilk olarak SURiYE ASKERLERiNiN ATEŞ AÇTIĞINI BiLiYORUZ. Askerimiz bu taciz ateşine karşılık vermiş ve kendini savunmuş.

    Biz bir çatışma tabiki istemiyoruz, biz Suriye’nin toprak bütünlüğünü dün olduğu gibi bu günde savunuyoruz. Savunmaya da devam edeceğiz.

    Şu anda Rusya, iran ve Çin ile irtibat halindeyiz. Onlarda bu çatışma ortdıbının bir an önce sona ermesini umduklarını bize belirttiler. Biz de onlarla aynı fikirde olduğumuzu ifade ettik. Çalışmalarımız devam etmektedir... ”

    Binali Yıldırım, kameralar karşısından ayrılıyordu... SAAT : 14 : 00

    Doğru olmayan birşeyler vardı... Ajanslar tarafından gelen bilgiler ve Bölge Askerinin verdiği bilgilerin uyuşmadığı aşikardı...

    Hangisine inanmalıydık ? Basına mı yoksa, Suriye’de Tarihi bir Operasyon’a imza atan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına mı ?

    Çatışmalar devam ediyordu. SAAT : 15 : 00
    ···
    1. 1.
      +1
      Hayldi gercek oldu al bi snickers
      ···
    2. 2.
      0
      Haydi bakalım şimdi ne olacak acaba
      ···
  2. 3.
    +3
    Çok amerikanimsi
    ···
  3. 4.
    +7
    BÖLÜM 3 -

    Saat 15 : 30 olduğunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Putin ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Konunun Suriye Sınırındaki Çatışma olduğu açıklandı.

    Saat 16 : 00, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Harekattan sorumlu Komutanı arayıp bilgi alıyor, komutan “ilk ateşi Suriye Rejim Askeri açtı.” iddasını tekrarlıyor ve görüşme 35 dakika sürüyor.

    Ajanslar ise ikiye bölünmüş durumda... Yarısı ateşi TSK’nın, diğer yarısı ise Rejim Askerlerinin açtığını iddaa ediyor. Kamuoyu neye inanacağına şaşırmış bir şekilde bekleyişte...

    Saatler ilerliyor ve Prime Time zamanı geliyor, halk Tvlerde favori dizilerini izlemeye koyuluyor. Arka planda neler gerçekleştiğinden kimsenin haberi yok...

    Askeriyede hareketlilik başlıyor. Hazırlıklar başlatıldı. Önce Yüksek Rütbeli Komutanlar, kriptolu telefonlar ile arayıp bilgilendiriliyor, daha sonra operasyonların nerelerde gerçekleşeceğine karar veriliyor. Akıncı Üssünün operasyon üssü olmasına karar veriliyor...

    En üst Rütbeliler, alt rütbelerindekileri tek tek motive ediyor ve bu iş bu gece bitecek! Vari konuşmalar yapıyordu.

    Saat 21 : 00 operasyon sessizce başlıyor, tüm yurt genelinde askeri bir hareketlilik var fakat kimse tarafından dikkat çekmiyor. Hali hazıda ülke savaşta olduğu için, önlem alındı zannediliyor...

    Saat 21 : 30 , Twitter’da bazı tank videoları ve Askerlerin sevkiyatı paylaşımları dolaşıyor... Fakat pek göze çarpmıyorlar. Hatta bazıları “ Terör Saldırısı Bekleniyormuş” yorumları bırakıyor. Tabii ülkenin askerine güveni tam...
    ···
  4. 5.
    +7
    BÖLÜM 4 -

    Saat 22 : 00 Boğaz Köprüsü’nün önünde askerler ve tanklar konuşlandırılmış halde ve giriş çıkışlar kapatılmış...

    Büyük bir Terör saldırısı bekleniyor olsa gerekti... Zira Fatih Sultan Mehmet köprüsü de aynı şekilde kapatılmıştı.

    Askerler seri bir şekilde hareket ediyorlar ve darbe kelimesini ağızlarına dahi almıyorlardı. Trt, Atatürk Havalimanı gibi kritik noktalara da konuşlandılar ve nöbet tutma bahanesiyle orada beklemeye başladılar.

    Halk ise habersiz bir şekilde, gördükleri askerlere “Allah Yardımcınız olsun kardeşlerim” gibi sözler sarfediyordu...

    Ankara Genelkurmaylığına da askerler konuşlandırıldı. Saatler 23 : 00’ü gösterdiğinde sıcak dakikalar başlıyordu...

    SON DAKIKA... TiB televizyonların yayınlarını acil durum ile kesti... Bütün TV kanalları aynı yayını gösteriyordu...

    “DEĞERLi KARDEŞLERiM, AZiZ MiLLETiM, BEN SiZiN BAŞKOMUTANINIZ OLARAK SiZLERE ÇAĞRIDA BULUNUYORUM! SOKAKLARA ÇIKIN! BU DARBECiLERE MEYDANLARI BIRAKMAYIN!”
    ···
  5. 6.
    +5
    BÖLÜM 5 -

    Bu yayından sonra Televizyonlar normal yayınlarına devam ediyordu. Fakat Darbeciler bu yayını gördükten sonra, nöbet bahanesiyle bekledikleri yerlerden harekete geçip, ele geçirme işlemlerini başlatıyorlardı.

    Boğazlar,TRT,Atatürk Hava Limanı,Doğan Medya ... Hepsi direniyordu ama nafile... Askerler içeriye silahlarıyla girme emri almışlardı.

    Halk sokaklara inmişti, fakat direkt olarak ateşe maruz kalan halkta, kayıp çok fazlaydı. Askerler sanki boşluğa sıkar gibi sıkıyordu silahları halkın üstüne. Türk Milleti böyle bir ihanet görmemişti...

    Sokaklar yangın yerine dönmüştü... F -16 lar halka bomba yağdırıyor... Helikopterler ateş açıyor... Halka keskin nişancılar sıkıyordu... Bu nasıl birşeydi ? Bir insan kendi vatanına bunu nasıl yapardı ? içinde nasıl bir hainlik ateşi yanıyordu ?

    Sokaklar cansız bedenlerle dolmuştu, ama halk yılmak bilmiyordu. Tankların çoğu ele geçirilmişti. insanlar tank veya başka Bir şey dinlemiyorlardı. Beklemişlerdi çoktandır... Bu insanlar evlerinde sabırla beklemişlerdi... Çook uzun zamandır hemde. Sonunda o insanlar çıkmıştı sokağa... Ve tanklar ile mücadele ediyorlardı!

    Darbeciler TRT yi ELE GEÇiRDi! DARBE BiLDiRiSi OKUNUYORDU... Herkesin kanı donmuştu... Kadının ses tonu... Yüzündeki kızarıklık... Sesindeki titreme... Gözlerindeki korku, eğer bu darbe başarılı olursa neler yaşanacağının bir özetiydi adeta...

    https://www.youtube.com/watch?v=xfNXOqucG8I

    SON DAKIKA... Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın evine yaklaşık 13 kişilik bir infaz timi gidiyor, fakat 13’ü de yaklaşık 30 saniye içerisinde etkisiz hale getiriliyordu...

    Erdoğan hemen canlı yayına bağlanıyor ve konuşuyordu :

    “ Aziz milletim, Allah’a şükür güvendeyiz. Bir sıkıntımız yok, fakat sizlerden bir isteğim olacak. Başkomutanınız olarak sizden rica ediyorum ‘SOKAKLARI TERKEDiN’”

    Ne olmuştu ? Erdoğan rehin mi alındı yoksa ? Neden böyle bir istekte bulunmuştu ki ? Bu darbeci askerlerin işini kolaylaştırmaz mıydı ?
    ···
  6. 7.
    +4
    BÖLÜM 6 :

    Önce “sokaklara çıkın” diyen Cumhurbaşkanı, şimdide “ Evlerinize Gidin” diyordu. Bu şaşırtıcıydı. Fakat bununda bir açıklaması olacaktı elbet, ilerleyen zamanlarda.

    Halk, Başkomutanının sözünü dinlemişti ve evlerine doğru yola koyulmuştu. Fakat saldırılar ardı ardına gelmeye devam ediyordu. Evine dönen halka dahi, hainler saldırmaya devam ediyordu. Ülke büyük bir tehlikenin içerisindeydi.

    Polis ve Darbeci askerler çatışmaya devam ediyordu. Fakat farklı gurupların sokağa çıkmaya başladığı, ve daha önce görülmemiş bir kıyafet giydikleri söylentileri yayılıyordu heryerde...

    Bunlar çok büyük provakasyonlar olabilirdi. Fakat doğruluk payının olabileceği de göz ardı edilmemesi gereken bir konuydu. TiB’den her zamanki gibi hiç bir açıklama gelmiyordu. Hiçbir AVRUPA ÜLKESinden henüz meşru iktidara bir destek mesajı da gelmemişti...


    SON DAKiKA PUTiN KONUŞUYOR :

    “- Kardeş ülke, Türkiye Cumhuriyeti’nin MEŞRU iktidarına karşı yapılan bu darbe girişimini kınıyoruz. Seçilmiş bir hükümet, ancak bir seçimle inebilir. Bu Demokrasiye saplanmış bir hançerdir. Değerli arkadaşım Erdoğan’ı desteklemeye ve bu süreçte bunu dile getirmeye devam edeceğiz.

    Suriye’deki çatışmanın da bu cunta askerlerinin bir eylemi olduğuna inanıyoruz. Suriye Lideri El-Esad ile bu konuyu telefonda konuştuk ve en kısa zamanda, çatışmasızlık ortdıbının sağlanması gerektiğini söyledik. Onlar da bize, sadece kendilerini savunduğunu ve tüm uyarılara rağmen, Türk tarafının ihlallere ve çatışmaya devam ettiklerini söylediler. Bu konuyu en kısa zamanda çözeceğimize inanıyorum.”

    Putin diyeceğini demişti. Suriye tarafındaki kaos DARBECiLER TARAFINDAN DiZAYN EDiLMiŞTi...

    Saatler ilerlemeye devam ediyordu... Çatışmalar artmıştı... Ankara’da, darbecilerin verdiği tahribatlar çok fazlaydı. Gazi meclisine bomba yağmıştı resmen. Fakat şaşırtıcı bir SON DAKIKA haberi Ajanslara düşüyordu.

    “ Demokrasi Muhafızları Birliği adında bir grup veya ordu, şu anda Ankara’daki bütün stratejik noktaları ele geçirdi sayın seyirciler. Tekrar ediyoruz. DEMOKRASI MUHAFIZ BiRLiĞi ADINDA BiR GRUP VEYA ORDU, ANKARA’NIN KONTROLÜNÜ ELE ALMIŞTIR... ”
    ···
  7. 8.
    +6 -1
    BÖLÜM 7 :

    Ankara’da neler oluyordu ? Demokrası Muhafızları Birliği mi ? Bu gruba güvenebilir miyiz ? ikinci bir “Yurtta Sulh Konseyi” düzmecesi olabilir mi ?

    Zira Cemaat o kadar hain ve sinsi planlar yapmıştı ki, halk Erdoğan’dan başka kime güvenebileceğini bilmiyordu. Devlet Büyüklerinin içinde bile Cemaate itaat eden Diplomatlar vardı.

    SON DAKIKA haberleri gelmeye devam ediyor, istanbul’da yine DEMOKRASI MUHAFIZLARI adlı grup, TRT’yi ve Doğan Medaya Center’ı başarılı operasyonlarla kurtarıyordu.

    istanbul’da DMB(Demokrasi Muhafızları Birliği) ve Darbeci Askerler arasında çıkan çatışmalarda, ilk belirlemelere göre 2 DMB mensubu yaşdıbını yitirmiş, öte yandan 52 Darbeci Asker etkisiz hale getirilmişti.

    ilerleyen saatlerde, 80 ilde de DMB mensupları kontrolü ele almaya yönelik operasyonlar düzenliyorlardı...

    Yurt genelinde direniş gösteren bu birlikler, modern ve ağır mühimmatlara bürünmüştü, ve maskelilerdi. Böyle bir günü bekledikler, ve bunun için hazır durumda oldukları, her hallerinden belliydi.
    ···
  8. 9.
    +5
    BÖLÜM 8 -

    Saat Gece 4.30 olmuş, Darbecilerin ele geçirdiği bütün belediye ve TV kanalları DMB mensuplarının eline geçmişti.

    Darbeci Generaller’in en yüksek Rütbelisi olan AKIN ÖZTÜRK REHiN ALINDI, onun dışında ele geçirilen yaklaşık 9 adet ÜST DÜZEY DARBECi KOMUTAN iNFAZ EDiLDi. BUNLARIN HEPSi DMB TARAFINDAN ViDEOYA ALINDI.

    SON DAKIKA SON DAKIKA TiB AÇIKLAMA YAPIYOR :

    Hakan Fidan :

    “ Değerli Türk Milleti, öncelikle belirtmek istiyorum ki; Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan GÜVENDEDiR.

    Birliklerimiz, şu an kendisini korumaktadır. Ve hiçbir şekilde kılına zarar gelmesine izin verilmeyecektir.

    Kendisi şu an Beştepe’de operasyonu TiB ile birlikte, bizzat yönetmektedir. Sözü Cumhurbaşkanımıza bırakmak istiyorum... ”

    TRT ile TiB’in koordineli bir biçimde çalışması gerçekten çok işe yarıyordu. TiB Ekranları 2 saniyeliğine kararıyordu. Sonra Beştepe’de kameralar karşısında iki kişi vardı.

    Birisi Recep Tayyip Erdoğan, diğeri ise Hulusi Akar’dı...

    Erdoğan konuşuyor :

    “ Aziz Milletim, merak etmeyin. Allah’a şükür Hulusi bey ile Güvendeyiz. Silahlı Kuvvetlerin içerisindeki bir çete, emir komuta zinciri dışında hareket etmiş, ve isyan çıkarmışlardır. Halkımız tarih yazan bir mücadele vermeye devam etmektedir.

    Fakat Aziz Milletim, biliyorsunuz bir önceki çağrımda, sizlerin evlerine dönmesi gerektiğini söylemiştim. Sizlerde bana güvendiniz ve bu isteğimi geri çevirmediniz, Allah sizlerden Razı gelsin.

    Bu Darbeci hainler, o kadar cani ve o kadar insafsız davrandılar ki, ben daha fazla şehit verilmesine göz yumamazdım, Bu halk, bu millet, BU VATAN HAiNLERDEN ÇOOK ÇEKTi ÇOK! Daha fazla buna göz yumamazdık değerli kardeşlerim!

    Sizlere birşeyi açıklamak üzere, bu ekranın karşısına geçtim değerli kardeşlerim. Biliyorsunuz, şu an bu hainlere karşı DEMOKRASI MUHAFIZLARI BIRLIĞI adında bir ordu, çok çetin bir mücadele veriyor. Aynı zamanda, şu an yurdun %70’inde bu isyanları bastırmış durumdalar.

    Bu ordu, bundan sonra CUMHURBAŞKANLIĞINA BAĞLI BiR DEMOKRASiYi KORUMA ORDUSUDUR VE ŞAHSIM TARAFINDAN KURULMUŞTUR!...
    ···
  9. 10.
    +6
    BÖLÜM 9 - DMB

    Demokrasi Muhafızları Birliği (DMB) ...

    Aktif Personel Sayısı : 62.750

    Genel Komutanı : Dönem Cumhurbaşkanı

    Aktif Olduğu Bölge : Türkiye Cumhuriyeti

    2014 Yılında kurulan DMB ordusu, envanterinde bulundurduğu ağır silah ve mühimmatlara sahiptir. Bu silahlar, tamamen Türk Savunma Sanayisi tarafından üretilmiş olup, seri üretime geçilir geçilmez, ilk önce DMB’ye teslim edilmiştir.

    DMB, içerisinde bulundurduğu ordu mensuplarını seçmeden önce yaklaşık 250 teste sokmuştur, yaklaşık 1 sene süren bu süreçte, ordu tam olarak kurulumunu, 2015 yılında gerçekleştirmiştir.

    Ordu ilk ziyaretini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından almıştır.

    Ordunun Komutanı Cumhurbaşkanıdır, 2. Komutan Başbakandır. 3. Komutan ise Genelkurmay Başkanıdır.

    Ordu, ilk emrini Cumhurbaşkanından alacaktır. Eğer Cumhurbaşkanı emir verecek durumda değilse, Başbakandan alır; eğer Başbakan’da emir verebilecek durumda değilse.. Ordu emrini Genelkurmay Başkanından alacaktır.

    DMB, 81 ilin (istanbul ve Ankara hariç) hepsine eşit dağıtılacaktır. Demokrasiyi tehdit eden her unsur, DMB’nin hedefi durumuna düşer.
    ···
  10. 11.
    +8 -2
    BÖLÜM 10 -

    Suriye sınırında çatışmalar bir türlü bitirilemiyor, yaklaşık 3200 kişiden oluşan bu Cemmat Askerleri, sınırdaki provakasyonlarına devam ediyordu. Artık birşeyler yapılmalıydı!

    Hakan Fidan önderliğinde HALiSDEMiR operasyonuna başlanacaktı. Hareketli dakikalar başlıyordu.

    Hakan Fidan, önce Suriye’deki çatışma bölgesine günler öncesinden sevkettiği ajanlarla bir bir irtibat kurmaya başladı. Yaklaşık 98 kişilik bir MiT varlığı vardı, ve emir bekliyorlardı. Fidan’ın ilk emri “ Temizlik için hazır durumda kalın!”

    Bu emirden sonra hepsi, siperlere doğru yola çıktı. Üniformalı askerdi hepsi. Fidan daha sonra El-Muhabarat ile irtibata geçti ve onlara “ emir-komuta çizgisinin dışında “ bir hareketlenmenin söz konusu olduğunu, ve TSK tarafından gelecek bir Ateşkes Çağrısına derhal uyulması uyarısını yaptı. El-Muhabarat’ta olumlu yanıt verdi.

    MiT ajanları bölgeye ulaşmıştı, önce burada vur emrini veren komutanın yanına iki MiT ajanı gitti. “Efendim birisi geldi sizinle acil görüşmek istiyor”

    - Kimmiş bu asker!?

    “Efendim isim söylemiyor, fakat sizlere bir istihbarat getirdiğini söylüyor”...

    Komutan ile birlikte 2 MiT ajanı siperlerin hemen yanındaki çadıra gidiyorlar... Vardıklarında karşılarında bir tablo var...

    Ajanlardan birisi, komutanın kafasını o tabloya doğru sabit tutuyor ve diğeri ipi geçirip Komutanı oracıkta boğuyor. Komutan tabloya bakılı bir şekilde geberiyor...

    Tabii bu an videoya alınıyor. Daha sonra MiT ve TiB’e gönderiliyor...

    TABLO’DA 2 KiŞi VAR, BiRiSi ULU ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK, Diğeri ise Cumhurun Başkanı RECEP TAYYiP ERDOĞAN...
    ···
  11. 12.
    +4
    BÖLÜM 11 -

    DMB ülkenin kontrolünü ele geçiriyordu... Darbeci askerler tek tek tutuklanmaya başlanmıştı. Özellikle istanbul ve Ankara’da 5.000 kadar varlığı olan DMB artık bu iki Büyükşehirde kontrolü %100 ele geçirmişti.

    Konya ve Kayseri’de şiddetli çatışmalar devam ediyordu. DMB takviye birlikleri Konya’ya ulaşıyor ve işleri değiştiriyordu.

    Kayseri’ye de gönderilen 3.000 kişilik Takviye birlik, Darbecileri tek tek yaptığı operasyonlarla çökertiyordu.

    Artık ülkede bu işin sonuna gelinmişti. Darbe girişimi artık BASTIRILMIŞTI. Fakat bilanço çok ağırdı... Darbeciler çok kan akıtmıştı. Artık nokta operasyonlarına geçilmiş, kalan 3-5 Hain de farklı noktalarda tutuklanıyordu.

    DMB darbeyi bastırmayı başarmış, ilk büyük operasyondan geçer not almıştı. Fakat bu Darbe Girişiminin bastırılmasında rol oynayan iki birlik vardı. Birincisi Halk Özel Harekat, diğeri ise Demokrasi Muhafızları Birliği idi. Zira halkın gözünü kırpmadan sokaklara çıkıp Darbeyi önlemek için kendini siper ettiği bir gerçekti.

    Başka bir ülkede görülebilecek bir manzara kesinlikle değildi bu. Ne Arap ülkelerinde ne Amerika Kıtasında ne de Avrupa’da bunu göremezdiniz. Bu farklı birşeydi. Siz bir Gunter’in, bir John’un, ülkesinin demokrasisini korumak için Tank’ın altına yatacağını veya silahsız bir şekilde ordunun üstüne koşacağını hayal edebilir misiniz ?

    Edemezsiniz, işte Türk milleti böyle bir milletti, sorgusuz sualsiz hayatını vermeye hazırdı Vatan’ı için. Bazılarının 40 yıldır cesaret edemediği birşeyi bir gecede gerçekleştiriyorlardı resmen. Türk Milleti böyle kudretliydi işte...

    Ülke genelinde artık Darbe sancısı sona ermişti. CEMAAT BAŞARISIZ OLDU!...
    ···
  12. 13.
    +1
    SuriREZZZZ
    ···
  13. 14.
    0
    FASTREZZ
    ···
  14. 15.
    +1
    are you kahin?
    ···
  15. 16.
    0
    Lan yinemi sen
    ···
  16. 17.
    0
    Rezzzzzevenk
    ···
  17. 18.
    +3
    BÖLÜM 12 -



    MiT ajanları, Darbeci Askerleri tespit ederek teker teker, o çadıra getirip, O tabloya Karşı infaz ediyorlardı. Üst Düzey 28 Asker Çadırda infaz ediltikten sonra, Askerlere ATEŞKES emri verildi...

    Asker ateşi kesti, Suriye tarafından da ateşler kesilmişti. Artık sınırda çatışmasızlık ortamı hazırdı. Hulusi Akar ve Suriye Rejim Askerlerinin Komutanı yaptıkları telefon görüşmesi ile Savaşı bitiren kelimeleri sarf ettiler.

    Artık Sınırda çatışma diye Bir şey yoktu. Darbe de artık bastırılmış ve gerekli tutuklamalara bırakmıştı yerini..

    MiT durmadı, devam etti çalışmalarına ve o gece o sınırda Türk Askeri Üniforması giyen yaklaşık 450 kişiyi tutuklamadan infaz etti. Artık bitmişti... Cemaat artık ülkedeki gücünü kaybetmişti.

    Hudut Karakolları kuruldu, kontrol Suriye’nin Kuzeyinde artık sağlanmıştı. Esad Askerleri ile tam irtibat halinde hareket ediliyor ve en ufak gerginliğe izin verilmiyordu.

    Daha sonra Raporlarını hazırlayan 6 MiT ajanı Tahran’a doğru yola çıkmıştı. TiB’e bu raporları sundular.

    TiB daha sonra bu raporları, SAVAK-MSS-KGB servisleri ile paylaştı. Artık Türkiye-Suriye çatışmasının tam olarak sona erdiğini ve durumun STABiL hale geldiğini belirtiyordu bu rapor.

    Liderler yayınladıkları mesajlarda, iki ülkenin artık çatışmıyor olmasının büyük bir gelişme olduğunu ve Suriye sorununun artık ortadan kalkmasının yakın olduğu mesajlarını veriyorlardı.

    Bu durum hakkında olumlu açıklama yapan liderler; Irak, iran,Rusya,Çin,Azerbaycan, Kazakistan,Türkmenistan, Kırgızistan

    Yani anlayacağınız, ülkenin gerçek dostları yayınlamıştı. Ayrı Mesajlarda Türkiye’nin güçlü Demokrasisine yapılan bu hain darbe girişimini de Sert bir Tavırla Kınamışlardı.

    Avrupa ve ABD’den ise cılız açıklamalar gelmişti. Fakat hiçbirisi tatmin edici açıklamalar değildi. Zira üzgünlerdi, çünkü onların çocukları artık ülkede söz sahibi değillerdi...
    ···
  18. 19.
    0
    Rez okurum
    ···
  19. 20.
    +3
    Türkiye suriyeye harbiden girdi amk
    ···
    1. 1.
      0
      Gunaydin bilader
      ···
      1. 1.
        0
        Başlığı yeni gördüm panpa :D
        ···