/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +17 -1
    -devam-

    2 hafta kadar görmedim kızı hiç.
    gerçi genelde evdeydim, çıkmıyordum dışarı.
    bunalım durumdayım yani.
    yine galeyana geldim nasıl olduysa, ilk fırsatta kıza -seni seviyorum- demeye karar verdim.
    zaten işin oluru yok amk, bari söyleyeyim dedim.
    hayatımda hiçbir kıza bu tarz bir imada bile bulunmamışım.
    pazartesi ders saatine baktım. 10 yazıyordu.
    8 de otobüs durağının orada dikilmeye başladım.
    saatler geçti gelen yok giden yok.
    anasını gibeyim saat 3 buçuk oluyor. bu seferde dönüşüne denk gelirim belki diye umut edip bekliyorum.

    o gün, size her şeyin üzerine yemin ederim ki. sabah 8 den akşam 6 ya kadar bekledim.
    15 er dakika arayla kalkıyordu otobüsler.
    yan mahallede bir tur atıp dönüyordum, karşıdaki huur çocugu esnaf kıllanmasın diye.
    otobüslerin içine bakıyorum.
    o kız yoksa, sıradaki otobüs kalkıncaya kadar bekliyordum.
    ardından diğer otobüs kapısını açıyordu.
    bir tur mahallede, dönüp geliyordum.
    otobüs doluyordu, kalkış zamanı yaklaşıyordu.
    ben turu bitirip, otobüse binmişlere bakıyordum.
    o an ki otobüsün kalkmasını bekliyordum. son an a kadar.
    kız, son anda gelip binerse, kaçırmayayım diye.
    ···
  2. 2.
    +11
    devam-

    kızla oturuyoruz. tost geldi. yemeye çekiniyorum amk.
    açım doğru dürüst bir şey yememişim zaten.
    çok bir şeyde yiyemiyorum, daha doğrusu yememeye çalışıyorum.
    çok yediğim zaman, midemin sağ tarafı ağrımaya başlıyor.
    acildeki doktor randevu almıştı ama gitmedim. sigorta falan yok amk.
    hastane anasının amı kadar muayene ücreti alıyor zaten.
    pederle aramız berbat.
    gibsen para istemem, o durumdayız.
    her neyse

    oturuyoruz kızla. ailemi sordu. babam ne iş yapıyor gibisinden muhabbet. muhabbet olsun diye.
    iş konusunu geçtim, direkt anlattım babam konusunda düşündüklerimi anlattım.
    -amcığın tekidir babam- gibisinden bir sonuç çıktı yani.
    o anlattı sonra.
    ilk dönem kaldığı yurdun yanında camii varmış. -sabah ezan sesleri gelir dikilirdik-dedi.
    konu buraya nasıl geldi derseniz. benim gözlerimin altındaki morluktan.
    -uyuyamıyorum ondan- demiştim. oradan-oraya geldi konu.
    ezan sesi deyince bende, camiilere, ezana bir sövdüm açıkcası.
    bir irkildi kız.
    izmirli tip kız hayata bakış olarak ama basit bir mantık var ya
    - dincileri sevmiyor, yoksa dinle alıp veremediği yok-
    o misal. ben ise çoktan ateist olmuştum bile.

    bilimsel ya da felsefi olarak böyle bir seçim yapmadım.
    dıbına koyduğumun hayatı imanımı gibti. nefret yüzünden oldu bende ne olduysa.
    kendime zerre kadar inanmazken, bir şeye inanmam imkansızdı.
    ···
  3. 3.
    +11
    Beyler hiç yazasım yok.

    Zaten saat 21.00 da basladım biriktirdim bitti şu an .artık 25 dk da bir girebilirim ve bazı şeyleri atlıyabilirim çünkü halim yok.

    Yarın devam edelim

    Edit : okuyan 2 kişi zaten burda kasmıyım amk

    Günün son party si
    bir hafta sonra, bizim semtte bir kafe var.
    valide memlekete gittiği için evde yemek yok.
    gittim tost most bir şey yiyeyim diye.
    saat gece 10 civarı.
    bu haftalar boyunca sınavların hiçbirine gitmedim.
    okulda uzadı. hepsini sırayla anlatacağım.

    girdim kafeye, -devam-

    bir hafta sonra, bizim semtte bir kafe var.
    valide memlekete gittiği için evde yemek yok.
    gittim tost most bir şey yiyeyim diye.
    saat gece 10 civarı.
    bu haftalar boyunca sınavların hiçbirine gitmedim.
    okulda uzadı. hepsini sırayla anlatacağım.

    girdim kafeye,
    yine bu kız amk.
    3-4 kız var yanında. çıkıyorlar kafeden.
    beni görünce yanıma geldi.
    -nasılsın, ne yapıyorsun- dedi.
    - oturmaya geldim öyle- dedim.
    -teksin sanırım- dedi.
    başımı salldım.
    kızların yanına gitti. geri geldi. kız arkadaşları gitti.
    çay söyledik, ben tost söyledim. muhabbet etmeye başladık.

    - o gün selam veremedim, kusura bakma, erkek arkadaşım biraz şeydir- diye anlatmaya başladı.
    ayran budalası gibi güzelliğini izliyorum ben.
    -geçmiş olsun, kaşına ne oldu?- dedi.
    nasıl çıktıysa ağzımdan bilmiyorum ama
    -dayak yedim- dedim.
    acısın bana gibi bir şey istemiş olabilirim o an.
    rezil durumdaydım dediğim gibi.
    sarılsın gibi yersiz istekleri oluyor insanın böyle zamanlarda.
    acırsa belki sarılır diye ummuş olabilirim. neyse.
    afalladı kaldı. hemen konuyu değiştirdi.
    -iş buldun mu- dedi.
    o an zaten, en baştan bana acıdığını çözdüm.
    ···
  4. 4.
    +11 -1
    Bu hikayeyi ben okudum biyerde sanki.Ha seninse bu hikaye bilemem panpa ama bana çok tanıdık geldi nedense.

    edit:evet biliyodum çalıntı olduğunu.
    Hikayeye devam etmek isteyen arkadaşlar

    (bkz: bomtak olan aşk hikayemi anlatacagım ibret alın)

    okusunlar bunu.

    edit:Yazmaz bu muallak. Büyük ihtimal federico'da değil bu arkadaş. Zira danışıklı @2 yapmak silik değil çaylaklık sebebidir.
    ···
    1. 1.
      +1
      helal panpa
      ···
    2. 2.
      +1
      sherlock un sol daşşa

      helal panpa
      ···
    3. 3.
      -2
      gibime kadar yolun var dokuzuncu nesil

      Hahah ulan eskiden muallak kürt yazsan silik yiyordun eskiler bilir
      ···
    4. 4.
      0
      Bunu diyende eski analtıncı. Tamam abi sen büyüksün.You're god abi tamam
      ···
    5. diğerleri 2
  5. 5.
    +9
    ertesi gün okuldan bir arkadaş aradı.
    -yarın sınav var gel- dedi.
    sabah kalktım yola koyuldum.
    yine o hayatımı giben huur çocugu otobüs durağına gittim.
    otobüse bindim. neredeyse uyuyorum amk.
    ters tarafta en arka kapı tarafında oturuyorum.
    gözlerim bir açılıp bir kapanıyor.
    otobüs kalktı, biraz sendeledim kendime geldim.
    pat bu karşımda amk.
    çok şık ama.
    makyaj yapmış, bol parfüm, kot yok yine etek giymiş.
    mini etek gibi değil ama. dize kadar, uzun çorap var bir de.
    ayakta dikiliyor öyle, kulaklık var kulağında.
    gülümsedi yine,
    zaten anamızı gibiyor gülümseyişi. her neyse.
    yer verdim -geç sen otur- dedim.
    teşekkür etti. oturdu.

    çok garip bir şey oldu o anda.
    o oturdu, ben de karşına dikildim.
    gözleri çok güzel bir baktım amk, sonra kalktı yerinden.
    - ne oldu- dedim.
    -yok ya oturmak istemiyorum- dedi.
    bizim yaşlarda binin biri oturdu. anlamadım ne oldu ama sormakta ısrarda etmedim.
    benim aklımdan o an geçen, ulan kıyafete dünya para domaldık, bir kere kıyafetler üzerimdeyken kıza denk gelmedim. çok muhabbet etmedim hatta hiçbir şey demedim kıza.
    o hareketi biraz zoruma gitti, nedenini bilmiyorum.
    neyse otobüs gidiyor, her zaman indiği duraktan bir durak önce
    -arkadaşımla gideceğim, ben burada iniyorum, görüşürüz- dedi.
    indi.
    ···
  6. 6.
    +9
    -devam-

    giberim sınavı dedim içimde,
    bir durak sonra ben de indim. döndüm eve.
    vurdum kafayı yattım. 3 gibi bizim semtte anıl var. o aradı,
    -kardeşim gel bir mesele var- dedi.
    bu bini severim ama hep yannan gibi işlerle uğraşıyor.
    yine de kalkıp gittim yanlarına. ne oluyor ne bitiyor demeden, kavga çıktı.
    anıla bakıyorum, biri elinde bıçak bunu kovalıyor. otoparka doğru kaçıyor.
    20 li yaşlarda 8-10 çocuk girişti bize 3-4 kişiyiz.
    biz vurduk onlar vurdu derken, bunlar bizi epey bir hırpaladı.
    biri kafama sopa indirdi, kaşım yarıldı arada.
    polis geliyor diye sesler çıkınca herkes kaçıştı amk.
    anılı aramaya başladım.
    bulsam anasını ben gibecem, yannan gibi bir konunun içinde bıraktı bizi.
    telefonu açmadı. tekrar tekrar aradım. en sonunda açtı telefonu
    -şuraya gel kardeşim olay büyüdü- diye saçmalıyor.
    ana bacı saydım buna, rahatladım biraz.

    bir süe sonra fark ettim. suratım kan içinde amk.
    camiinin şadırvanında yıkadım suratımı, bir peçeteyle bastırıyorum kaşıma doğru.
    şarıl şarıl kan akmıyor ama kanıyor, dikiş gerek.
    bastım bir hastanenin aciline gittim. dikiş attılar.
    acildeki doktor, -hap kullanıyor musun?- dedi.
    anlamadım amk, hani bira içiyorum falan ama o kadar.
    - yok. niye ki?- dedim.
    -göz bilmem nesinde sararma var- dedi.
    boynuma falan baktı, muayene etti.
    -lenfler de şişmiş- dedi.
    bi gib anlamadım amk. randevu aldı. iç hastalıklardan. sorun göz de değil miydi ne alaka dedim. bir şeyler anlattı.

    çıktım hastaneden, biraz yürüdüm.
    yine bu kız.
    yanında orta boylu kilolu, sarışın bir çocuk var.
    ben hayattan nefret eder durumdayım.
    şimdi söyleceklerim saçma gelebilir ama o anda tanrıya inanmayı tamamen bıraktım.
    varsa da -nefret ediyorum- dedim.
    o an ki hırsımı anlatmam imkansız.
    ağlayacaktım. tutuyorum kendimi, hırstan amk. bildiği hırstan...
    ···
  7. 7.
    +8
    -devam-

    kendimi ne kadar sıktıysam, kaşımdan kan geldi yine.
    biraz baktım kızla çocuğa.
    kızın elinde poşetler var, 2-3 tane.
    sabah yoktu.
    mango yazıyor birinde diğerinde başka bir şey marka.
    civardaki bir kafeye girdiler.
    ben de gittim amk.
    8-10 lira para üzerimde ya var ya yok.
    acildeki doktor randevuyu ertesi güne aldı, aynı gün yokmuş doktor. onu söyleyeyim de. her neyse.
    girdim kafeye. bunlara göre ters bir noktaya oturdum. kız beni girerken gördü, gördüğü gibi başını eğdi. görmezlikten geldi.
    bir çay içtim. mendille kaşımı sildim. kanama durmuştu.

    lan -ben ne yapıyorum?- dedim. ne yapacağım yani. çocuğa mı girişeyim, kıza bir şey mi diyeyim.
    ne yapayım amk. ney yani?
    ben neyin peşinde, neyin derdindeydim diyorum, kendime.
    çünkü konuyla hiçbir alakam yok.
    onlar bir şeyler yaşıyorlar, benim alakam yok amk.
    kendimden bir daha nefret ettim.
    bir çay daha içip kalktım. gittim.
    ···
  8. 8.
    +8
    -devam-

    o akşam bunalımdayım tabii.
    düşündüm düşündüm.
    çulsuz gördü zaten elde cv.
    -okul zamanı, iş zor olmaz mı- demişti, cv ile ilgili konuştuğumuzda.
    -işe ihtiyacım var- demiştim.
    gece bunu dediğimi fark ettim.
    sonuçta gib gibi bir hayat yaşıyorum,
    hal perişan amk.
    kıza cazip gelmedim belki diye.
    saat 9 buçuk gibi birahaneye gitmek için evden çıktım.
    yürüyorum.
    bizim semtteki ışıkların oradan karşıya geçeceğim, durmuş bekliyorum.
    yere tükürdüm o an ardından kafayı bir kaldırdım, kız otobüste el sallıyor amk.

    o an dedim anasını gibeyim, ben buna ölürüm lan.
    yemin ediyorum size, hayatımda öyle bir an yaşamadım.
    yaşamamda bir daha.
    ulan öğlen numaranı vermedin, niye böyle bakıp el sallıyorsun amk.
    elimi kaldırdım ben de selam verir gibi. otobüs gitti.
    lan dedim, koşayım 2 durak var son durağa buradan.
    kız inmeden yetişip 2 muhabbet edeyim.
    ama gitmedim. birahaneyi gittim amk.
    içip içip döndüm eve.
    ···
  9. 9.
    +8
    ertesi gün pazartesi, yattım evde.
    çıkmadım dışarı.
    cv bıraktığım yerlerden birinden bile dönüş olmadı. huur çocuklarının anasını gibtim sanki.
    her neyse.
    salı sabahtan kalktım, bir okula gideyim.
    sınav zamanı yaklaşıyor ne oluyor ne bitiyor diye.
    o gün yeni aldığım kıyafetleri giymedim amk.
    kıza saklıyorum aklımca, aklımı gibeyim. onun beni görebileceği günlerde giyerim diye.

    bunalım haldeyim tabii,
    kızı ilk gördüğüm günün salı olduğunun farklında bile değilim.
    çıktım evden.
    otobüs durağına doğru yürüyorum
    anasını gibeyim pat çıktı önüme.
    sokağı döndük, tepem atık bastım gittim yanına.
    -pardon- dedim.
    döndü.

    direkt, -çok güzelsin- dedim.
    güldü. teşekkür etti.
    bir süre durduk, kafa salladı.
    tam anlamadım niye kafasını salladığını.
    ilk defa bir kızla konuşuyorum böyle.
    ilk defa güzelsin diyorum birine.
    ilk defa hislerim sebebiyle bir şey yapıyorum.

    -eee- dedi. gülümseyerek.
    adımı söyledim. burada oturuyorum diyerek, bizim evin tarafına doğru bir işaret yaptım. tamamen sallamadan.
    adını söyledi, elini uzattı.

    yıllarca, dışarıda bir kızla konuşsam başıma ne gelir diye düşünürken

    ulan anama küfür eder,
    polise şikayet eder
    tarzı şeyler kafamda kurmuştum.
    kız böyle tepki verince, şoke oldum.
    ···
  10. 10.
    +7
    kız elinde kitaplarla, otobüs durağına yürüyor.
    hemen önümde yürüyor.

    daha hayatımda bir kıza -seni seviyorum- ya da -senden hoşlanıyorum- demiş bir adam değilim.
    o an dedim ki içimden,
    -lan gibik, git şu kızla bir konuş-
    yemedi tabii.
    kızla aynı otobüse bindik. ben arka taraflara geçtim. o önlerde bir yerde oturdu.
    elimde cv kağıdı, cebimde 10 lira, para başka bir şey yok.
    ···
  11. 11.
    +7
    -devam-

    beyler numarasını vermedi o gün.
    ama ismini, bölümününü, kısacası bazı şeyleri hep öğrenmiştim.
    okula gidecektim, ardından bir yere daha cv bırakacaktım.
    okula gitmedim.
    direkt cv yi bırakacağım yere gittim, bıraktım.
    yol boyunca olanları düşünüyorum,
    kız niye iyi davrandı ama numarasını vermedi. hemen verilir mi numara zaten-
    kısacası bir yandan da kafamda kuruyorum. bu da bir şeydir hesabı.

    hani tanıştım. adını, sanını, nedir, ne değildir öğrendim.
    yavaş yavaş, hayatına bir şekilde tutunur ederim diye düşünüyorum amk.
    eve döndüm o gün.
    interneti açtım.
    ist üninin sitesinden kızın, ders progrdıbını aldım.
    perşembe cuma dersi yokmuş.
    2 boşa akşama kadar beklediğim gün ki meselese. her neyse.
    ders saatlerini yazdım bir kağıda.
    okulun sayfasında kızı soyadıyla ilgili bir şey bulamadım.
    hani facebooktan falan eklerim, bir şey yaparım diye.

    tepem iyice attı. bunların binasına gittim. kapı zillerindeki soyadlara bakmaya başladım. 12 daire vardı. 3 tanesinde bir şey yazmıyordu. olanları not aldım amk. o an görevimiz tehlike modundayım ama. biri yakalasa ne yapıyorsun dese ne diyeceğim amk. ziller iki taraflıydı yarı yarıya. bir taraftakileri hızlıca yazdım. binadan uzaklaştım. bir tur attım. dönüp diğer taraftakileri de yazdım

    eve döndüm. kızı internetten aramaya başladım. facebooku falan yok amk. linkedin diye bir sitede bir profil çıkıyor ama ne fotoğraf var ne bir şey.

    iyiden iyiye bunalıma girdim amk.
    ···
  12. 12.
    +7
    otobüste düşündüm
    -bu kız bizim mahallede oturuyor. öyle ya da böyle görürüm-
    kesin.
    şu an belli ki okula gidiyor. ne yapayım ne edeyim derken.
    peşini bırakmak istemedim.
    takip etmek istedim.

    durağın birinde indi. oradan travmaya bindi.
    ben de peşinden.
    silik bir tip olduğum için fark etmedi hiç. beyazıt, kapalı çarşı grand bazaarda indi.
    bende indim.
    fakültesine girdi. iç taraflarda bir yerde.
    ···
  13. 13.
    +6
    -devam-

    sabah kalktım. halamlara gittim direkt.
    kıyafet alacağım, hiçbir şeyim kalmadı giyecek- dedim.
    verdi kartı.
    bastım gittim bakırköye.
    dolaştım dolaştım.
    en sonunda zaradan aldım.
    toplamda, 1 pantolan 2 gömlek, 1 mont.
    borcun altına girmiştim, gibi tuttuk yani.
    10 ay taksit yaptırdım. 400 liradan fazla gitti.

    eve dönerken, bir hece, bir cümle derken yine girdim hayallere.
    okulda sınav haftası geliyor.
    mezun olmam lazım, gibimde bile değil.
    hayallere kapılmış gibiyorum amk.

    eve döndüm.
    kıyafetleri denedim.
    saatlerce ayna karşısında mutluluktan şebek oldum.
    altı üstü iki parça bir şey demi dıbına koyayım?
    o gün ki kafayla bilemiyorsun ki.
    hayat böyle kolay değil ama bilemiyorsun ki.
    ···
  14. 14.
    +7 -1
    cuma da bekleyerek geçti.
    hafta sonu, mahallede turluyorum bir aşağı bir yukarı ama kız yok ortalarda.
    -ulan evden de mi çıkmıyor- diye düşünüyorum.
    yok ortalarda.
    cumartesi akşam ettim, yok.
    pazar hava karardığında turlamayı bırakıp, birahaneye gittim.
    2 bira içtim, valideden aldığım parayla.
    bir yandan da o sitem ediyor.
    -para yok. benden para alıyorsun. hem kredi kartı borcuna girmişsin- diye.
    her neyse.
    bastım 2-3 bira.
    dönerken, yolda gördüm kızı.

    topuklu ayakkabılarla, siyah bir çorap, full makyaj.
    sanki romantik filmler var ya amerikan işi, oradan çıkmış gibi amk.
    ilk gördüğüm gün, gayet sade giyinmiş, normal bir kızdı. babası bir şeyler taşıyordu binaya. o da yola çıkmıştı.
    bir gülümsedi babasına amk
    benim allahım şaştı.
    yavaş yürümeye başladım.
    önden yürüsün, ne oluyor bir göreyim diye.

    o havalı halini görünce, direkt dedim zaten.
    oğlum aynı terrane işte.
    bu kız sana gelmez, her zaman ki hikaye.
    kafada ufaktan iyi. o gece, ne var ne yoksa küfür ediyorum. dine imana falana filana.

    düşünün daha kızla tanışmamışım bile.
    tanıştım da iyi bir tak mu oldu diyeceksiniz. neyse işte anlatacağım
    ···
  15. 15.
    +13 -7
    Biranızı sigaranızı hazırlayın

    Partları yazıyorum şuan saat 22 da baslıycam

    Edit : beyler bu entrynin üstünde sahibi kısmı var tıklayın rahat rahat okuyun . Mal mal yorumlarla uğraşmayın
    ···
  16. 16.
    +6
    ben şoktayım hala,
    -yürüyelim, benim acelem var- dedi.
    -tabii- dedim.
    otobüs durağına doğru yürüyoruz. kızla birlikte lan.
    bu kadar nasıl kolay oldu onu düşünmeye başladım.
    çok bu taraklarda bezim yok.
    bir gariplik var.
    kız -hafif mi, şey mi falan- diye de düşündüm.
    yoksa imkansız yani, bana bir kızın böyle bir tepki vermesi.
    kafamda hep öyle düşünmüşüm çünkü.
    durağın oraya geldik. akbil yükledi bayiiden. radikal gazetesi aldı hatta. hala aklımda.
    bende lark aldım amk. niye bilmiyorum. bir şey yapmam gerekiyormuş gibi hissettim.

    okula gidiş istikametinin, otobüsün muhabbetleri geçti aramızda.
    zaten kalkan 2 otobüs var, bizim duraktan. bindik sonunda aynı otobüse.
    oturdum yanına. muhabbette başladık.
    elimde yine cv kağıdı var. okuldan çıkışta bir yere bırakacağım kağıdı
    -onu sordu-.iş miş dedim bir şeyler.
    muhabbet açıldı,
    zmirliymiş,
    bölümünü falanı filanı, hepsini öğrendim tabii.
    aklıma yazdım hemen.
    otobüste aklıma kıyafetler geldi amk. yannan gibi bir vaziyetteydim.
    utandım bir süre. her neyse.
    indik otobüsten, bende o da farklı yerlere aktarma yapacağız.

    yanında duraklara doğru yürüyoruz.
    -ne yapmak gerek- diye düşünüyorum.
    -ben buradan gidiyorum, tanıştığımıza memnun oldum- dedi.
    bende - numaranı verir misin- dedim.
    güldü. bir iki adım geriye attı ama.
    korktu sanırım.
    -yok olmaz- dedi.
    -niye- diye sordum.
    eveledi geveledi
    -erkek arkadaşım var- dedi ama yalandı yani.
    çok belli etti, yalan olduğunu.
    ···
    1. 1.
      0
      Devamı varmı yoksa küfür edelimmi
      ···
  17. 17.
    +6
    -devam ediyorum-

    kız girdi üniversiteye. bende hayallere daldım tabii. cv bırakacağım yere gitmek için yola koyuldum.
    ... fakültesinde okuyordu bilgi olarak yazdım bunu kenara. hayatımın en ağır gibilişinin başlangıcıydı.

    tabi o zaman farkında değilim amk. hayallere dalıyorum. acayip bir mutluluk var içimde.
    bomtak, rezil bir hayat yaşamışım.
    ulan diyorum içimden, bu kız garanti mükafat olarak yollandı bana.
    her şey on numara olacak.
    mucize geldi gibisinden.
    hayaller, hayaller falan. kurdukça kuruyorum kafamda.
    ···
  18. 18.
    +6
    -devam-

    cv'yi bıraktım. döndüm eve.
    direkt açtım google sayfasını.
    ... üniversitesi' nin sitesine girdim.
    bölümlere bakıyorum.
    sınav günleri, ders saatlerine.
    sınava girememiş öğrencilerle ilgili bir duyuru vardı hatta.
    oradaki kızlarında isimlerini, tek tek facebookta aradım.
    belki onların arasında falan filandır diye.
    yok. çıkmadı amk.

    -silik, ezik bir adamım-dedim içimden.
    kız dünyalar güzeli amk.

    bütün gece düşündüm.
    janti adamlardan olmak lazım bu kız için dedim.
    yoksa ölsem,
    -ölmüş mü- diye dönüp bakmaz.
    -mutlaka karşılaşırız yeniden-. diye düşünüyorum.
    dedim ki yakayı, paçayı biraz düzeltmek lazım.
    o gün kızı takip ettim ama kızın ruhu bile duymadı amk.
    o kadar silik bir tipim.
    ocak aylarıydı. üzerimden lc den aldığım 2 beden büyük kaban vardı lan. içinde kayboluyordum. ailevi sorunlar falan da vardı o sıra zaten. gibilmiş durumdayım sizin anlayacağınız.

    o gece karar verdim.
    -üst baş bir şeyler alayım- diye.
    para mara yok tabii. nasıl edeceğiz nasıl yapacağız diye düşünürken (halamla aram iyidir) kredi kartını istemeye karar verdim.
    taksitle, bir şekilde öderiz.
    tabii pederin haberi olsa giber belamı.
    ···
  19. 19.
    +6 -1
    bundan 3 yıl önce.

    üniversitede son sınıftayım. artık iş-güç kovalamaya başlamışım. oraya buraya cv zütürüp duruyorum.
    bizim sokağın başındaki ilk apartmana birileri taşınıyor. otobüs durağına ulaşmak için yan sokağa, bu binanın olduğu yerden dönüyorum. her zaman.

    beyler bir kız çıktı, ben hayatımda böyle bir güzelliğinin benzerine hatta anımsatanına rastlamadım.
    peşinden sürükleniş ve hayatımın gibilişine giden ilk adımlar o anda atıldı...
    ···
  20. 20.
    +5
    -devam-

    kızı ilk gördüğüm gün saat 11 civarıydı.
    kıyafet aldığım günün, ertesi günü başladı her şey.
    saat 10'da başladım kızı beklemeye, günlerden perşembe amk.
    saat 11 oldu yok, 1 oldu yok 3 oldu yok.
    mal gibi bekliyorum saatlerdir amk.
    ama gelmiyor.
    işin taktan tarafı, durağın karşısında esnaf var.
    bazısıyla muhabbetim var, bazısıyla yok.
    bir süre sonra onlarda bir tuhaflık hissetti.
    bir otobüs geliyor, bir otobüs gidiyor. kız yok.
    hani dedim -belki erken gitmiştir, döner-.
    yok gelmedi.
    4 sularında, bindim otobüse.
    3 durak sonra inip, yürüyerek eve döndüm.
    niye böyle bir şey yaptım bilmiyorum.

    ertesi günde aynı olay yaşandı.
    4 e kadar bekledim. içtiğim sigaranın haddi hesabı yok.
    karşı da esnaf kıllanıyor amk.
    -ne yapıyor bu- diye.
    o kadar saat nasıl durdun diyeceksiniz.
    daha kaç gün, kaç saat durdum, hepsini anlatacağım.

    mal gibi imkansız bir şeye inanırsanız, onun hayalleriyle saatleri rahatlıkla harcarsınız.
    ben de öyle yapıyordum.
    kızla ilgili hayallerle, umutlarla, öldürüyordum dakikaları, saatleri.
    ···