taşağımdaki ağrı nedeniyle üroloğa gittim. iri avuçlarıyla sıkı bir muayene sonrasında benden sperm tahlili istedi. hastanedeki yoğunluk nedeniyle özel bir klinikten ertesi gün için randevu aldım. ilk defa yaptıracağımdan dolayı akşam internetten konuyla ilgili araştırma yaptım. çeşitli forumlarda ve sözlüklerde oldukça komik ve utanç dolu hikayeler okudum. bu durum beni biraz germişti. bir çoğunun tavsiyesi telefona çeşitli destekliyiciler yüklemekti. ben de tavsiyelere uydum ve gibko bir ferre yükledim. maksat işimi görsün. ertesi gün verilen saatte kliniğe gittim. apartman içerisinde evden bozma bir yerdi. kapıyı çaldığımda gerginliğim iyice artmıştı. 30-35 yaşlarında tombul bir kadın açtı kapıyı "hoşgeldiniz, buyurun" dedi gülümseyerek. elime bir kap tutuşturdu ve tuvaleti gösterdi, tam tuvalete doğru yöneldiğim sırada "yalnııııız" dedi, "su, tükürük, krem gibi şeyler kullanmayın, tamdıbını kabın içerisine denk getirin ve işlem sonrasında kapağını sıkıca kapatın. ben burada bekliyorum" dedi. yerin dibine girmiştim. soğuk soğuk terlemeye başlamıştım, niye bekliyordu ki? sonra anladım ki sırada bekleyenler varmış. bu düşünceler stresimi tavan yaptırmıştı. değil boşalmak gibimi kaldırmaya mecalim yoktu. tuvalate girdim ve kapıyı kilitledim. alafranga tuvalet ve lavabodan başka birşey yoktu. hışımla pantolonu ve donu indirdim. kabı lavabonun kenarına koydum, telefondan indirdiğim gibko filmi izlemeye başladım. çavuşu sertleştirmek bile zamanımı aldı. hayal gücümün ve filmin birleşimiyle boşalmaya doğru iyice yaklaştığımı hissettim. fazla vaktim kalmamıştı, hızlıca telefonu lavabonun kenarına koyup kabı almak için uzanırken telefon elimden kaydı, lavabonun kenarından sekti, yere doğru usulca süzülmeye başlareken spermlerim de usulca yere doğru yola çıkmıştı bile.. telefonum ve spermler aynı anda yere düştüler. rezillik... ne tak yiyecektim şimdi? 5-10 saniyelik bir afallama evresinin ardından çözüm üretmeye çalıştım. tekrar denesem? bu düşünceyle gözümü bizim çavuşa yönelttim ama boynu bükük, ufacık bir sülük gibiydi. başka ne yapabilirdim? kabı boş vermek rezilliğin daniskası olurdu. donu ve pantolonu topladım, yere saçılmış ve ziyan olan spermleri peçeteyle sildim. salak salak etrafıma bakarken lavabonun yanındaki sıvı sabun dikkatimi çekti. üstelik beyaz renkteydi. hiç düşünmeden kabın içerisinde bastım sıvı sabunu, kokusu da çok güzeldi hala burnumda tüter. kapağını sıkıca kapattım. tuvaletten çıktım, kadın kapta sabun olduğunu anlar stresi beni benden alıyordu. bana doğru yaklaştı ve "alayım" dedi. kapıya doğru sinsice yöneldim, "akşam 5 gibi sonuçlarınızı almaya gelebilirsiniz" dedi. arkama bakmadan kaçtım oradan.