Bu başlıkta lise zamanlarımın en buhran dolu günlerinden şuan ki üniversite hayatıma kadar her şeyi anlatmak istiyorum. ihanetden aşka, ikiyüzlülükten kardeşliğe kadar pek çok olay var hikayemde. Hepsi birebir yaşandı, hepsi gerçek...

Rez alın ilk part geliyor.

Bölüm 1

Özgüven Mevzusu

Ne olursa olsun kendinize güvenin. Kimsenin sizi küçük düşürmesine izin vermeyin. Ben liseye başlarken hayatınızda görebileceginiz en ezik, en huysuz ve en çirkin insanlardan biriydim. Daha lisenin ilk günü dayak yer mi ulan bir insan? Ben yedim işte. O gün yediğim dayak kurtlar sofrasına girişimin kanıtıydı...

Liseye dayak yiyerek başlamak beni kendime getirmekle beraber korkutmuştu. Daha ana kuzusuydum ben amk. O zamana kadar bir kez bile kavga etmemişken ilk günden dayak yedim. Sınıfta geçen seneden tanıdığım bir çocuk vardı serseri tipli bir çocuk. Saçlar klagib keko tıraşı elde tesbih, boyunda tasmaya benzeyen bir zincir...

ilk günlerden belliydi aslında sınıfa alışamayacağım. Haftalarca alışma süreci yaşadım fakat alışamıyordum bir türlü bu gibtiğimin sınıfına.

Sınıfta hep ezilen ben oldum. Kendimi savunmayı bilemediğim için şaklabana çevirdiler beni resmen. Lisenin ilk yılı bu şekilde geçti. Bu arada bir çocukla samimi olmuştum adını değiştiricem. Selçuk olsun adı. Selçukla yazın da görüşüyorduk lise 2'ye geçmiş olmanın verdiği içi boş özgüvenle beraber liseye yeni gelecek kızları hayal ediyorduk. Bu arada eski halimden pek iz kalmamıştı. O süt çocuğu soncezeryee gitmiş yerine kimliğini henüz keşfedemeyen soncezeryee gelmişti. üstelik sigaraya başladım. Sanırım hayatımın en büyük pişmanlıklarından biri sigaraya başlamak...

Ses verin biraz kendi kendime konuşmak istemiyorum beyler.

neyse devam ediyorum ben

Selçuk dediğim çocukla ilerde çok fena şeyler yaşayacağımı bilmeden kardeşim benim diyordum ona. Kalleş olduğunu bilmeden..

Lise 2 öyle böyle başladı. Sınıf beni bende sınıfı kabullenmeye başlamıştım. Eskiden sadece yüzünü yıkayıp okula giden soncezeryee, artık biraz daha erken kalkıp saçlarına şekil vermeye başlamıştı. Belki de bir kızdan hoslanmistim kim bilir? ¿

Evet hoşlanmistim. Adı Büşra. Kısa boylu esmer güzeller güzeli bir kız. Çok saf bir şekilde içten içe seviyordum o kızı. Bizden bir devre küçüktü. O yüzden pek göremiyordum onu. Saf sevgiyi sadece o kızda hissettim. Sevdiğine uzaktan bakmakla yetinen, bununla mutlu olan aptal soncezeryee 'kafanı gibeyim senin'

Selçuk durumu fark etmiş olacak ki sorular sorup duruyordu bana. Kanka kimden hoşlandın lütfen söyle gidip konuşuruz falan filan diye. Ama nerde bende o özgüven. Her ne kadar değiştim desem de bu değişimin balon olduğunu sadece ben biliyordum. Cesaret taklit edilemeyen tek şeydir. Durum böyle olunca cesaretimin hala olmadığını anladı Selçuk gardasim benim. Ah canım gardasim ananı gibeyim senin ben keşke tanimasaydim seni.

siz bunları okuyun sigara içip geliyorum ben. En azından suku atın. bileyim kaç kişi olduğumuzu

Öyle böyle gidemedim kızın yanına. Ama nedense Selçukta bir değişiklikler vardı. Hissediyordum bana karşı davranışlarından. Aradan biraz zaman geçti bu Selçuk geldi bana kanka ben Büşradan hoşlanıyorum o da benden hoşlanıyormuş dedi. Bende ergen aklımla kardeşim mutlu olsun diye düşünüp (sakın bu hataya düşmeyin) sevgili olun kanka sorun yok dedim. Ah kafamı gibeyim ah..

bu huur çocuğu Selçuk bir hafta sonra sevdiğim kızı eve zütürüp çatır çutur gibmiş videosunu da bana izketti kansız bin. Bende hala olmayan aklımla izleyip helal olsun kardeşime diyordum. Demesem nolurdu ki çirkin ezik bir tiptim ben..

yazmaya devam ediyorum küfür etmenize gerek yok beyler lütfen

Yaptığım şeyin aptallık olduğunun farkında olmadan onların mutluluğu için kendimi feda etmiştim resmen. Her buluşmada yiyişip bunları bana anlatıyordu Selçuk. Gizli gizli ağlamaktan başka bir şey gelmiyordu elimden. Baştan aşağı eziklik akıyordu üstümden...

Bölüm 2
`'Uyanış'

Aradan bir süre geçti Büşra ve Selçuk ayrıldı. Zaten ondan sonra Büşra zütü başı dağıtıp okulda adını huurya çıkardı. Yarıyıl tatili yaklaşıyordu o zamanlar. Bana yaptıklarını ufak ufak anlamaya başlıyordum. Kendimi ezdirerek diğer insanlara ego sağlamaktan başka bir şey yapmadığımı fark ettim. Artık eski gibi olmayacağına yemin etmiştim.

yüzüm az çok oturmaya başlamıştı eskiye nazaran. Çirkin değildim en azından şimdi. Yüzüme bakan bir daha bakmıyordu. Mutluydum yani..

Yarıyıl tatiline girdiğimizde facebooktan bir kızla konuşmaya başlamıştım. Bu kızın başıma neler açacağını, onarılmaz pgibolojik sorunlara neden olacağını bilmeden mutlu bir şekilde konuşuyorduk. Adı sena. Kısa boylu kumral ve yeşil gözlüydü. Daha yüz yüze görüşmemiştik hiç. Yarıyıl tatilinde buluşmak için sözleştik ve buluştuk. Yanında kuzenini de getirmişti. Bu kuzen mevzusuna degineceğim ilerde..

Neyse okul başladı. Bu arada en başta bahsettiğim serseri tipli çocukla aram iyi olmaya başlamıştı. Göründüğü gibi serseri değildi aslında. sadece dikkat çekmek istiyordu. Fark edilmek için olduğundan farklı görünmeye çalışmak, insanın kendine yapacağı en büyük kötülüklerden biridir unutmayın bunu..

Ben tabi bu kızla tanışmanin heyecanını ilk olarak Selçukla paylaştım. Ah kafanı gibeyim ne akıllanmaz birisin sen soncezeryee. Selçuk çok ısrar etti beni de tanıştır diye. Öyle böyle ikna oldum ve kızları çağırdım buluştuma ayarladık buluştuk. Sena kuzeni ben ve Selçuk. Voltran...

işler beklediğim gibi gitmedi senanın Selçuktan hoşlandıgini hisseder gibiydim. Kıza da bir şey diyemiyordum ki zaten aramızda ne vardı ki? isterse altına yatardi selcugun ben kimim ki zaten amk.

O günün akşamı senayla konuşurken bana Selçuktan hoşlandığıni eğer istersem bana kuzenini ayarlayabileceğini söyledi. Kuzeni de güzel kızdı aslında tamam dedim olur. Ama bu benim hain planımın bir parçasıydı. Çoğunuz bana ana avrat küfür edecek belki de ama yapmak zorundaydım bunu. Bir şekilde Büşranin intikdıbını almak zorundaydım. Yoksa hayatım boyunca kendi ezikliğim içinde boğulup ölmeyi bekleyecektim..

yurda dönüyorum beyler internetim çok az. Sabah devam edicem kaldığım yerden. Küfür de etmeyin karşınızda liseli arkadaşınız yok.