necip fazıl kısakürek

Cumhuriyet düşmanı bir şahıs.

20.yy'ın nihat doğan'ı.

Şairliğine laf yok. Ancak kötü bir yaşam ve şiirlerin güzelliğiyle ters orantılı bir kişilik. Bugün ölüm yıl dönümü menderes bile kendisi hakkında iyi konuşmazdı

adamın özel hayatını deşmekten yazdığı şeylere değinmemişsiniz. o kadar önemli mi lan gerçekten içki içmesi ya da yaptığı diğer şeyler. size ne lan? size ne oğlum size ne? gerizekalı mısınız lan siz?

Hangi hissin parmağı dokundu ki, derine,
Düştü bir gizli alev salkımı içerine?

Hangi kabus bastı ki, seni uykularında,
Birdenbire cehennem kaynadı sularında?

Örtüldü baştan başa tenin beyaz bir terle,
Duman duman yayılan incecik köpüklerle.

Hangi dert kaldı, söyle, bağrına üşüşmeyen,
Hangi ölüm şarkısı, bu dilinden düşmeyen?

Hangi öfkeyle yüzün, böyle karıştı yer yer,
Sana yan mı baktılar, bir şey mi söylediler?

Bir şey dinleme artık, artık bir şey dinleme!
Çağır, bütün günahkar ruhları cehenneme!

Karşına, sahil, kaya, insan kim çıkarsa vur!
Vur başına, alemde, kör, sağır, ne varsa vur!

Sal her taraftan, dağdan, gökten, pencereden sal!
Nihayet kala kala dünyada tek kişi kal!

Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...

Hiç güzel olmasaydı ölürmüydü peygamber?...

Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun !

Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!

Adam islamcı filan ama Türk edebiyatının bölünemez bir parçası olduğu su zütürmez bir gerçek

Çomar.

Poker partilerinde sabahladığı halde, kumar aleyhtarı yayınlar yapmış, müslümanların duygularını satış unsuru olarak görmüş. Rakı masalarında sızıp kalmasına rağmen, içki kullananları yerden yere vurmuş. Ayrıca Hükümet dalkavukluğu yaparak örtülü ödenekten para sızdırmaya tenezzül etmiş bir sahtekârdır.

Yazınına gelirsek orada bir durun efendim, Necip Fazıl gerçek bir şairdir. Sembolizm'i en iyi şekilde kullanan şairimizdir. Şiir dilini kullanmakla kalmamış bu dili geliştirmiştir. Şiirlerinin yanında düz yazılarıda küçümsenmeyecek kadar iyidir.

(bkz: haramsa yakıyorum değilse içiyorum)

Kısacası Hikmetofçular, Nazım Hikmet'in şair olduğu yerde Necip Fazıl tanrıdır.

necip fazıl yannankürek

Ölüm Güzel Şey

Ölüm güzel şey, budur perde ardından haber...
Hiç güzel olmasaydı ölürmüydü peygamber?...
Öleceğiz müjdeler olsun, müjdeler olsun !
Ölümüde öldüren Rabbe secdeler olsun!

Kapı kapı, yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!
O demdeki, perdeler kalkar, perdeler iner,
Azraile hoşgeldin, diyebilmekte hüner...

O dem çocuklar gibi sevinçten zıplar mısın?
Toprağın altındaki saklambaçta varmısın?
Ölüm ölene bayram, bayrama sevinmek var;
Oh ne güzel, bayramda tahta ata binmek var.!...

Ufka bakarlar;ölüm uzaktamı uzakta...
Ve tabut bekler, suya inmek için kızakta...
Sultan olmak dilersen, tacı,sorgucu, unut !
Zafer araban senin, gıcırtılı bir tabut!

@1 in burdan dıbına koyayım kopyala-yapıştır yapmış züt evladı

zütünü gibtiğimin üstâdı

günümüz kadir misiroglu'ndan bir farki yok

cumhuriyet ve atatürk düsmanı bir vatan haini bunu değil bunu sevenini gibeceksin

kenarımın üstadı. faşist.

mal dıbına koyayım bu

Şerefsizdir, kumar borcunu kapamak için dönemin iktidarı Menderes i yalamıştır

Çünki benim için yanan bir tek sigara var

Üstad Necip Fazıl Kısakürek. Türk Edebiyatının en ünlü şairlerinden biridir. Genel olarak diğer şairlerden çok daha farklı bir yapıya ve görüşlere sahiptir. Önceki hayatı islam anlayışına ters olmakla beraber, sonradan islamın emrettiği bir insan olmakla kalmamış, örnek ve bayrak şahsiyet olarak kendini hem edebiyat sahasında hem de insanlık sahasında ispatlamıştır.

Onun değişmesinde ki en önemli nokta Seyyid Abdülhakim Arvasi ile tanışmasıdır. Onunla tanıştıktan sonra geçmiş hayatına bir sünger çekip, temiz bir sayfa açmıştır. Hatta onun bu haline şaşıran onun aleyhtarları:
"Sen eskiden böyle değildin, alkolik ve kumarbazdın." demişler, onu aşağılamışlardır. Üstad ise bu eleştirilere cevaben:
"Benim geçmişim bir çöplükten ibarettir. Çöplüğüde ancak köpekler karıştırır." demiştir.

Üstad Necip Fazıl, hayatı boyunca eserleri hakkında çok ağır hakaretlere uğramış hatta tevkif edilmiş cezaevine gönderilmiştir. Mahpusluk hayatında da eserler yazmaya devam etmiş, şiirlerinden kopmamıştır. Edebiyatımızda çoğu ünlü eser Üstada aittir. (bkz: Kaldırımlar Sakarya Türküsü Ahşap Konak Öfke ve Hiciv vs)

Genel olarak mütedeyyin bir şahıs olan Üstad, dini alanda çok sözler söylemiş çok savunmalar yapmıştır. Dini bütün bir insandır.

Bugün onun vefatının 34. Yıldönümü... Allah (cc) kabrini nur, mekanını cennet eylesin. Allah ondan razı olsun...