/i/Dertleşme

Derdini anlatmayan derman bulamaz..
  1. 1.
    +2
    evet amk kimse kutlamadı ailem dahil. votka aldım içiyorum yarın iş var ama giberler bir defa girdik şu amk yaşına. kutlayan sadece "Animal Crossing" oyunundaki köyün sakinleri. hediye falan almışlar mutlu etti şaka maka. ulan geçen sene evliydim şimdi na böyle gib gibi oturuyorum ama iyi gibi sanki.

    neyse içimi dökmek istedim efkarlı değilim efkar ne amk am züt meme am züt meme. böyle buraya yazınca rahatladım şimdi. birazdan aldığım tek kişilik tiramisuya mum koyup üflerim artık.

    hadi gömdüm hepinize eğlenebildiğiniz sürece eğlenin amk hayat garip.
    ···
  2. 2.
    +1
    doğum günün kutlu olsun dostum, benimde doğum günümü kutlayanım olmadı.
    ···
    1. 1.
      +1
      çok teşekkür ederim bro. gibtir et amk yalnızken de iyi .
      ···
  3. 3.
    +1
    Reiz benim de şunun şurasında 30 olmama az kaldı, eskisi gibi heycanlanmıyorum çoğu şeye ve bazı şeyler için geç kaldığımı da kabullendim. Geçen ay bende yalnız kutladım doğum günümü. Kışa doğru askere gideceğim daha o var.Ne karı ne kız ayağı var.2m nüfuslu bir şehirde hiç arkadaşım olmadan tek yaşıyorum çalıştığım yerdekilerle de iş çıkışı hiç buluşmam olmadı.18-24 yaş arası zamanı cok taktan gecirdiğimi farkettim
    ···
    1. 1.
      +1
      şimdiden mutlu yıllar. açıkçası ben de senin gibiyim heyecan filan pek kalmadı bende ama hobilerim beni ayakta tutuyor. oyunlar, spor, müzik...

      18-24 arası çok hızlı yaşadım ben. pişmanlığım pek yok güzel eğlendim. asıl sıkıntım eski eşimle geçen sene aramda geçenler. zor zamanlardı ama atlattım şimdi.
      ···
  4. 4.
    +1
    Uzun hikaye karışık... bu kaltakla aynı mahallede büyüdük.
    mevlanakapı'da. babası zabıtaydı. alkolik hasta bi adamdı rahmetli, erkenden de gitti zaten. bu anasıyla yoksul, perişan...

    bizim tuzumuz kuruydu, hacı babam yapmış bi şeyler. bi de major vardı. bizim eski evin kiracısının oğlu. babası filimciydi yeşilçamda. cepçilik, arpacılık, her yol vardı itte. ama sevimli, yakışıklı oğlandı. bizimkine aşık etmiş kendini. ben efendi oğlanım, okul mokul takılıyorum o zamanlar.

    öylece büyüdük gittik işte. ne tak varsa hep askerliği beklerdim. dört sene kaldı, üç sene kaldı... sonunda o da geldi gittik. bizde de herkes bunu bekliyormuş; gelir gelmez yapıştılar yakama. ev düzüldü, kız bulundu, çeyiz falan filan... nikahlandık.

    iki taksi bi dükkan verdi peder... dükkanda koltuk moltuk satardım. bi gün bu huur çıkageldi. hiç unutmam, görür görmez cız etti içim. böyle basma bi etek dizine kadar, çorap yok, üstünde açık bi bluz, saçlar maçlar... pırlanta anlıyacağın. şunun bunun fiyatını sordu, dalga geçti benimle. kanıma girdi o gün. tabii taktım ben bunu kafaya. ertesi gün bi soruşturma...

    dediklerine göre yemeyen kalmamış mahallede. ama asıl majora kegibmiş. Majorda gaftiden içerde o sıra. bi gün, süslenmiş püslenmiş; zırt geçti dükkanın önünden. yazıldım peşine. tuhafiyeciye gitti, pastaneden çıktı; minibüs otobüs, geldik sağmalcılar'a benim içimde bi sıkıntı... işi anladım tabii: majoru ziyarete gidiyo. bi tuhaf oldum, bini de kıskandım. uzatmayalım çaresiz evlendik ötekiyle.

    o ara major içerden çıktı. sonra bi duyduk; kaçmış bunlar. altı ay mı bi sene mi; kayıp. hep rüyalarıma girerdi huur. o gün dükkana gelişini hiç unutamadım. benimkine bile dokunamaz oldum. sonra bi daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş major biri polis, ikisinin de gırtlağını kesmiş. karakolda beş gün beş gece işkence buna. arkadaşlarının öcünü alıyorlar. kaltağa da öyle...

    önce öldü dediler major'a, sonra komalık. ankarada oluyor bunlar. bizimki bi gün çıkageldi mahalleye. Major içerde, en iyisinden müebbet. bi sabah dükkana geldim, baktım bu oturuyo. önce tanıyamadım. anlayınca içim cız etti. cız etti de ne? tornavida yemiş gibi oldu. çökmüş, zayıflamış, bembeyaz bi surat...

    ama bu sefer başka güzel huur. orhanın şarkıları gibi. kalktı böyle, dimdik konuşmaya başladı. dedi para lazım, çok para. Major'a avukat tutacakmış. ilerde öderim dedi. esnafız ya biz de, 'nasıl?' diye sormuş bulunduk. huurluk yaparım dedi, istersen metresin olurum. içime bişey oturdu ağlamaya başladım, ama ne ağlamak! işte o gün bi inandım huuryla tam yirmi yıl geçti. uzatmayalım, major'a müebbet verdiler. ama rahat durmaz ki bin! ha birini şişledi, ha firara teşebbüs; o şehir senin bu şehir benim, cezaevlerini gezip duruyo. huur da peşinden. sonunda dayanamadım: ben de onun peşinden...

    önce dükkan gitti, ardından taksiler. karı terk etti, peder kapıları kapadı. yunus gibi aşk uğruna düştük yollara. iş bilmem, zanaat yok. bu tınmıyo hiç. ilk yıllar ufak kahpeliklere başladı, sonra alıştı. gözünü yumup yatıyo milletin altına.gel dönelim diye çok yalvardım. evlenelim, pederi kandırırım, major'a bakarız: yok. kancık köpek gibi izini sürüyo itin. ne yaptı buna anlamadım. kaç defa dönüp gittim istanbula. yeminler ettim. doktorlar, hocalar kar etmedi. her seferinde yine peşinde buldum kendimi.bi keresinde döndüm, biriyle evlenmiş bu, hamile...

    beni abisiyim diye yutturduk herife. nedense rahatladım, oh dedim, kurtuluyorum. bu da akıllanmış görünüyo. yüzü gözü düzelmiş, çocuk diyo başka bişey demiyo. sinop'ta oluyo bunlar. ben de döndüm istanbula. doğumuna yakın, major bi isyana karışıyor gene. hemen paketleyip diyarbakır cezaevine postalıyorlar. çok geçmeden bizimki depreşiyo gene; o halinle kalk git sen diyarbakıra, üç gün ortadan kaybol...

    herif kafayı yiyo tabii. dönünce bi dayak buna: eşşek sudan gelinceye kadar. kızın sakatlığı bu yüzden. sonra çocuğu doğuruyo. durum hemen anlaşılmamış. ortaya çıkınca bi gece esrarı çekip takıyo herife bıçağı. çocuğu da alıp vın diyarbakıra, major'un peşine. allahtan herif delikanlı çıkıyo da şikayet etmiyo. ben o ara istanbul'da taksiden yolumu buluyorum. epey bi zaman böyle geçti. yine her gece rüyalarımda bu.

    Major'un diyarbakır cezaevinde olduğunu duymuştum o sıralar. bi gece bi büyükle eve geldim. hepsini içtim. zurnayım tabi. bi ara gözümü açıp baktım: karlı dağlar geçiyo. bi daa açtım, başımda bi çocuk, kalk abi, diyarbakıra geldik diyo. baktım, sahiden diyarbakırdayım bi soruşturma...

    kale mahallesi vardır oranın, bi gecekonduda buldum, malımı bilmez miyim? görünce hiç şaşırmadı. hiç bişey demedik.

    o gece oturup düşündüm. oğlum feyzo dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle, yol belli, eğ başını, usul usul yürü şimdi. o gün bugün usul usul yürüyorum işte.
    Tümünü Göster
    ···
    1. 1.
      +1
      usta bunu anlattığın için çok teşekkür ederim geçmiş olsun. derdimi uzun bir şekilde anlatamıyorum kafam hafif güzel şimdi. Fransa'da 6 sene yaşadım ben eski eşimle beraber. geçen sene döndüm Türkiye'ye. oralarda çok acayip zamanlar yaşadım yeri geldi evsiz kaldım filan. sonra aşçılık yaptım, market işlettim, bulaşıkçılık yaptım vb. mezun olduğum bölüm bilgisayar-matematik amk. ama şikayet etmedim çünkü yemek yapmayı hâlâ seviyorum tabi iş olarak değil.

      bu taktan işler yüzünden, ayrıca gibik ekonomik sebeplerden dolayı bir şekilde rahatlamam gerekiyordu. alkole düştüm ama alkolizm olarak değil. daha çok dipsomani şeklinde. 1 hafta falan içmeyip sonra 2-3 gün takunu çıkarırdım.

      pgibolojik sorunlarım vardı. pgibiyatrik tedaviyi oralarda kolayca göremedim. ek olarak son yaşadığımız ev rezaletti. fareler artık canıma tak etmişti. insanın kendi evinde rahat olamaması ne iğrenç.

      ben çok hata yapmış birisiyim. geçen seneden bu zamana çok fazla değiştim orası ayrı mevzu. ama kendime diyorum ki acaba Türkiye'de gördüğüm pgibiyatrik tedaviyi oralarda görmüş olsaydım farklı mı olurdu Fransa'daki hayatım? zira minör depresyon ve dikkat ekgibliğimi kontrol altına aldım burada.

      eski eşim beni terk etti. geçen seneydi mayıs filan. ikimizin de hataları var. ne var ne yok her şeyi toplayıp ülkeme döndüm. şimdi çok sevdiğim işimi yapıyorum. eski eşimin sevgilisi var olabilir tabi. ben ilişkilerden soğudum gibimde değil. ama bugün 30 yaşına girince ufaktan üzüntü gelir gibi oldu.

      neyse usta iyi bak kendine sağol tekrardan paylaştığın için.
      ···
    2. 2.
      +1
      Dogum günün kutlu olsun dostum... hepimizin hikayesi farķlı bu hayatta. Sana bi abi tavsiyesi çok fazla takılma neyden zevk alıyosan onu yap. Kendini bozma kimseye bozdurma aklını kullan ve kendi sevdigin konfor alanında istedigini yap. Hicbirimiz mutlu degiliz ama dedigim gibi hayat çok kısa bugun varız yarın yokuz... mezardakilere sor nasıl pişmanlar istedikleri gibi yaşamadıkları için. gibtir et ne dünyayı kurtar ne birini mutlu et. Seni böyle seven isteyen arkadaş eş dost ile birlikte ol gerisi çöp. Bu arada afiyet olsun ben de bira açtim şerefine...
      ···
      1. 1.
        +1
        ah keşke beraber kadeh tokuştursak ne iyi olurdu * ben artık dalgama bakarım her şey kısa usta. ünvanlar, kariyer filan boş işler "Uy Scuti" varken. direk eğlence odaklıyım. zevk yoksa sie...
        ···
      2. 2.
        +1
        Elbet bir gün kadeh tokuştururuz dostum kim bilir... dünya küçük.
        ···