/i/Korkunclu

Korkularımız yaşamımızı yönlendirir.
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +19 -1
    Beyler incisözlükte bir ilk yapacam, amcamın başından geçen ürkütücü ve inanılmaz olayı kendi ağzından dinleyip birebir buraya aktaracam, rezlerinizi alın pişman olmayacaksınız! Tetikte olun
    ···
  2. 2.
    +11
    Beyler kısaca amcamdan bahsedim, adam eski jöhlerden ve bu hikayeyi fazla kişiye anlatmamış, yengem ginemi bu hikaye diye çıkıştı, çocuğun pgibolojisini bozma dedi hatta iyice meraklandım, hikaye ürkütücüymüş amcama ona göre arkadaşlarla paylaşacam dedim ve altinci olayını açıkladım biraz oda gülerek korkunçlu yap korkunçlu dedi, hikaye tamamen yaşanmış bir olay size bunu söyleyebilirim, bir kaç arkadaş daha gelsin startı verecem

    Edit: incisözlük ortamından bahsettim selamı var sizlere beyler
    ···
    1. 1.
      +1
      http://www.haberturk.com/ ... ik-gorevlisi-intihar-etti

      panpa olayla bir ilgisi var mıdır ki lan acaba ürkmedim değil
      ···
    2. 2.
      +1
      Aleyküm selam panpa
      ···
  3. 3.
    +6
    O dönemler Istanbul üniversitesinden mezun oldum, sene 1974 ne yapacağımı bilmiyordum, ozamanlar farklıydı, kolay iş bulunuyordu hatta şirketler onlarla çalışmamız için yalvarıyordu resmen, ama hiç bir zaman masa başı işini sevmedim, çok sıkıcı geliyordu o yüzden bekledim, birgün yengeni ziyaret etmek için adanaya gittim, uçaklara ve kontrol kulesine olan ilgim ogün başladı işte, ogün karar verdim, kontrol kulesinde çalışmayı istedim, ozamanlar 27 yaşındaydım ve gerekli olan tüm test ve sınavları başarıyla geçtim, ilerleyen zamanlarda ise yeterince deneyim sahibi olduğum için başımda denetleyen biri olmadan işimi devam ettirdim
    ···
  4. 4.
    +6
    Bu tür işlerin olumsuz yanı nerde çalışacağını seçemiyorsun, tabiki hepimiz Atatürk havalimanında çalışmak istiyorduk ama orası için fazla amatördük, o yüzden ufak bir yer olan erzuruma doğru yol aldım, tek bir iniş pisti var etrafıda mısır tarlalarıyla dolu, ama hem parası iyi hemde bu işi kendim isteyerek seçtiğim için aldırış etmedim. Bu tür ufak yerlerde genelde 8-5 arası çalışılır, ama bulunduğum yerin coğrafi olarak lokasyonu yoğun olduğu için uçaklar üstümüzden çok geçiyordu ve acil inişler olabiliyordu, bu yüzdende saat sabah 4 e kadar açık olmamız gerekiyordu, açık olmamız derken yani kontrol kulesinde oturmaktan bahsediyorum, sadece birtane güvenlik görevlisi var oda terminalde uyuyordu genelde zaten, okadar kötü değildi aslına bakarsan, kitaplarımı bulmacalarımı felan getiriyordum takılıyordum, yengeni arıyordum saatlerce konuşuyorduk, genelde derlerki kontrol kulesi işi çok streslidir ama ben %99 sıkılıyordum, o %1 de genelde ufak çaplı cessnas uçakları indirmekle geçiyordu, şimdi sana bunları neden anlatıyorum diye sorarsan asıl meseleye gelelim, yaklaşık üç ay geçti aradan ve bişeyler olmaya başladı, hatta bugüne dek halen anlam veremediğim şeyler, paranormal tarzı olaylardan bahsetmeyecem hiç ama o havalimanında olanlar olmaması gereken şeylerdi
    ···
  5. 5.
    +7
    23 şubat 1979, dün gibi aklımda, soğuk bir kış gecesi, ama kar yok, gine sabaha kadar çalışacaktım ama her zamanki gibi uçuş listesinde inecek olan uçak yoktu, saat gece 1 gibi bize çok yakın bir mesafede ufak bir cessna uçağından radyo mesajı almaya başladım, kar fırtınası tehlikesi nedeniyle erzuruma iniş yapmak zorundaydı, hemen dürbünümü çıkardım ve uçağı yönlendirmeye başladım, hava çok rüzgarlıydı ama buna rağmen sağlam bir iniş yaptı pilot, ben halen dürbünümden uçağı takip ediyordum ve işte onu ilk ozaman gördüm, pistte sanki normal bir yoldaymış gibi yürüyordu, kadınmı erkekmi pek belli değildi ama kadını daha çok andırıyordu, bak bu durumda yüzden fazla garip olan şey var, birincisi kadın yazın giyilen elbise giyiniyordu, gecelik gibi birşey, ve yanıl ayak yürüyordu, o elbiseyi kışı bırak yazın giyinsen üşürsün yani sana öyle diyim, hadi onu geçtimde bu kişi niye iniş pistinde yürüyorduki? Hadi onuda geçtim buraya nasıl geldi?
    ···
  6. 6.
    +5
    Pilota seslendim hemen ‘’82 nolu uçak, ben kontrol kulesinden Sinan, pistte sana doğru yürüyen bir bayan görüyormusun?’’
    “bakıyorum” diye cevap geldi
    Halen dürbünden dışarı bakıyorum bu esnada, baktım pilot kapısını açtı ve dışarı çıktı, kadına doğru yürümeye başladı, yalan olmasın o esnada çok eğleniyordum, erzurumda fazla bir olay olmadığı için bu olanlar keyif veriyordu, kadının hikayesini dinlemek için sabırsızlanıyordum, tahminen kadın bu yakınlarda trafik kazası geçirmiştir oda yardım bulabilmek için buralara kadar gelmiştir diye geçiriyordum aklımdan…Pilot kadına doğru yürümeye başladı ve kadına bişeyler söylediğini ağız hareketlerinden farkedebiliyordum, dürbünden bakarken kadın pilotun kulağına eğilip birşeyler fısıldadı, pilot 10-15 saniye kadar öylece durup dinledi ve sonrasında birden bire ürkmüş bir şekilde kafasını geriye çekti, döndü ve uçağa doğru depar atmaya başladı, pervanelerin dönmeye başladığını farkettiğimde hemen radyoma sarıldım,
    ‘’82 nolu uçak, ne yapıyorsun?
    cevap gelmedi
    “82 nolu uçak, tekrar ediyorum, ne yapıyorsun? neler oluyor?”
    hiç bir cevap gelmedi gine ve uçak hızlanmaya başladı
    “82 nolu uçak, kalkış iznin bulunmamaktadır, tekrar ediyorum, kalkış iznin bulunmamaktadır’’
    ama cevap gelmedi, dıbına kodumun cessnası hızlanmaya devam edip havalandı, hiç birşey gelmedi elimden, tek yapabileceğim şey hava sahamızda başka uçakların olup olmamasını kontrol etmekti, son bir kez temasa geçmeyi denemeye karar verdim
    ···
  7. 7.
    +5
    “82 nolu uçak, kontrol kulesinden sesleniyorum, neler oluyor?”
    radyo hışırtılar çıkarmaya başladı
    “ça…aç…ç…a…” duyduğum tek şey buydu
    “82 nolu uçak, lütfen tekrar et, kesintili geliyor sesin” diye seslendim
    ne gece be diyerek off felan çekmeye başladım
    radyo birden tekrardan sinyal almaya başladı
    “aç..AÇ…KAÇ. KAÇ. KAÇ”
    “82 nolu uçak, kaçmı dedin? Lütfen tekrarlarmısın?"
    ama ne yazıkki hiç bir cevap gelmedi, uçak çoktan uçup gitmişti bile, sandalyeme çöktüm ve olan bitene anlam vermeye çalıştım. Kaç? Neden kaçim? ne oluyor derken aklıma o kadın geldi, hemen dürbünüme sarıldım, gözlerini bana dikmiş bakıyordu, rahat bir 200 metre mesafe vardı aramızda, gecenin bir köründe bişekil gözlerini bana dikmiş bakıyordu, gözleri okadar açıktıki nasıl anlatsam bilemedim şimdi, biri birşeye çok şaşırır ve gözlerini iyice açar ya hani, işte öyle birşeydi, tam ben bunun ne anlama geldiğini sorgularken birden bire benim bulunduğum kuleye, bana doğru depar atmaya başladı ve halen bana bakıyordu, yemin ederim size tüylerim diken diken oldu o an, sanki üzerimde binlerce karınca geziniyor gibi bir his kapladı beni, ben pek kolayca korkan biri değilim, 6 yılımı jöh olarak diyarbakırda geçirdim, ama bu durum farklıydı, bana kaç diyen pilotumu dersin üzerime doğru depar atan kadınımı dersin çok garip bir durumdu yani
    ···
  8. 8.
    +4
    "Musa ordamısın? Musa?" Telsizden seslendim, Musa bizim güvenlikçiydi, cevap vermedi, tam o esnada tekrar dışarı baktığımda son anda kadının kulenin alt girişinden girdiğini gördüm, alt kapının açıldığını duydum, ne yapacağımı bilemedim o an, bu akıl alır bir durum değildi biliyormusun, bir terörist felan olsa en azından ne yapmam gerektiğini bilirim, ama bu..zaten bu durumun akıl alıcı bir durum olmaması nedeniyle o an düşünmeden hemen tuvalete koşup kapıyı kitledim, kitler kitlemez kontrol odasının kapısı açıldı, bunu duyabiliyordum, hani filmlerde olur ya katil eve girer ve kapının altında gölgesi görülür, işte buda böyle oldu, kapı açılır açılmaz kaos başladı, anahtar deliğinden bakmaya çalıştım ama tek görebildiğim hızlıca sağdan sola koşan gölge tarzı bir karartıydı ve garip sesler çıkarıyordu, o an öyle bir şoka girdimki sırf meraktan kapıyı açıp bakmak istedim, bu olanlara sebep olan ne diye merak ediyordum
    ···
  9. 9.
    +4
    Sonrasında çok gürültülü bir sesle içinde bulunduğum tuvaletin kapısına çarptı, okadar gürültülü çarptıki nerdeyse yere düşüyordum, ve sonrasında sessizlik, şimdi sana yalan söyleyip cesaretli görünmek için çıktım ordan diyebilirdim ama inanırmısın bütün gece ertesi sabaha kadar o tuvalette kaldım, ertesi gün saat 7:45 tanıdık bir ses "Ne olmuş burda?" Diye seslendi, Zülfüydü bu, sabah işi devralan kişi, kapıyı açtım ve gördüğüm manzara okadar absürdtüki halen beynime kazılmış durumda, tüm detaylar aklımda, kontrol odası yerle bir, radyolar sökük, telsizler yerde, heryerde kağıt ve dosyalar, radar monitörleri paramparça, polis geldi ve sorguya aldılar, tüm yaşananları anlattım, kontrol odasının tamiri tam 11 gün sürdü, o geceki güvenlikçiyi işten attılar ve hatta güvenlik kamerası takmayı bile düşündüler bir ara, tabi size şu an çok normal geliyor güvenlik kameraları ama o dönemlerde öyle değildi, çok pahalı ve zahmetli birşeydi, polisler ne yapacağını bilemedi, sadece şüpheli bir durumda bizle irtibat kurun diyip gittiler. 11 gün izin aldım bu esnada tamir edilirken, bu olanları sindirmem gerekti, sanırım bu kadın pgibolojik sorunları olan biriydi, heralde hastaneden felan kaçtı diye düşündüm, bu düşünce o gece uyumama sebep olan şeydir
    ···
  10. 10.
    +4
    6 mart 1979, tekrar işe başladım, geceleri çalışmak beni endişelendiriyordu ama ne olduysa olup bitti düşüncesiyle rahatlamıştım. Yaklaşık bir ay sonra çok rahattım endişelerim kalmamıştı, tam istediğim gibi, erzurumda büyük bir kar fırtınası olacağı haberleri dolanıyordu etrafta, nerdeyse tüm uçuşlar iptal olmuştu, ama halen havada olan uçaklar vardı ve benim çalışmam gerekiyordu, bu durumdan nefret ediyordum çünkü böyle bir fırtınada hiç bir yere kıpırdıyamıyorsun, isterdimki başıma gelecek en kötü şey bu olsun. Gece saat 11 gibi deli gibi kar yağmaya başlamıştı, o arada ufak bir özel uçaktan radyo mesajı geldi, bize yaklaşık 60 km uzaklıktaydı, kar fırtınası artmış acil iniş için izin istiyordu, bu tür özel jetler bizim pist için çok büyük ama aciliyetinden dolayı bu kuralları deldik tabiki
    "656 nolu uçak, iniş için izin veriyorum, ama temasta kalın, pist kısa ve güvenli iniş istiyorum" dedim
    ···
  11. 11.
    +3
    "Tabiki, indirelim şu uçağı ozaman" diye cevap geldi, o esnada aşırı kar yağışı vardı, neyseki pisti temizleyen elemanlar eve gitmeden önce pisti tuzlamışlardı pist kar tutmuyordu, ozamanlar kurallar daha rahattı, piste baktım temizmi diye ve birdenbire tam onu unutmuşken gine o kadın belirdi, pistte yavaşça yürüyordu, kuleye yaklaşık 100 metre ilerdeydi, yanıl ayakları buz tutmuş asfaltta yavaşça ilerliyordu, bu durumdaki en kötü şey gine gözlerini bana dikmiş olmasıydı, deli gibi gözleriyle öylece beni izliyordu, tam bu esnada bu kadında olan en ürkütücü şeyin ne olduğunu farkettim, gözlerini kırpmıyordu, tam 2 dakika boyunca iyice baktım, rüzgar, kar, fırtına yüzüne vuruyor ama gözlerini asla kırpmadı, sanki bir salise bile gözlerini benden ayırmak istemiyordu
    "656 nolu uçak, yüksel, tekrar ediyorum, bir sonraki komünikasyona kadar yükselmeye gayret et" diye pilota seslendim
    "Trafik kontrol, 656 ben, negatif, bu rüzgarla yükselmemin imkanı yok, inmemiz lazım, onaylıyormusun? 6 dakikamız kaldı"
    insanların hayatını riske atamazdım ve indirmem lazımdı farkındaydım, pistteki her ne taksa ona rağmen inmesi gerekti bu uçağın
    "656 iniş yapabilirsin" dedim
    Radyoyu kapatıp camdan bakmaya başladım, 20 metre uzaklıktaydı bu sefer ve kuleye yaklaşıyordu
    ···
  12. 12.
    +3
    Normalde kontrol kulesinden ne olursa olsun ayrılmamam gerekiyordu ama o an düşünmeden aşağı indim ve kapıyı kilitledim, yakında olduğunu biliyordum, odaya döndüğümde radyoyu duydum, "kule, inişe hazırlanıyoruz, yönlendirme ricadır"
    Hemen cevap verdim
    "3 derece sağa kayın lütfen"
    "Anlaşıldı, ışıklar görünüyor, görüşmek üzere"
    Camdan baktığımda uçağı görebiliyordum, kadını göremiyordum ama, derin bir nefes çektim, bu konuyu uçak indikten sonra halledecektim, o an büyük bir gürültü koptu, inanmak istemedim ama kitlediğim kapı açılmıştı, nasıl açtı felan derken tüylerim gine diken diken oldu, sanki vücudum bişeyleri hissediyor ama ruhum hissetmiyor gibiydi, ilk düşüncem gine kendimi tuvalete kitlemek oldu, ama yapamadım, radyoyu bırakamadım, metal merdivenlerde ayak sesleri gittikçe yükseliyordu, ama bu sefer koşmuyordu diye rahattım hafiften (bunu gülerek söylüyor), ama ses çok agresifti, sanki bilerek sert basıyordu adımlarını
    "656, trafik kontrol, inişe geçebilirsiniz" ve işte tam o anda kapım açıldı, işte o an ne kadar korktuğumu hissettim, şimdi nerdeyse 70 yaşındayım ve ne kadar korktuğumu söylemekten çekinmiyorum, okadar çok korkmuştumki arkamı dönemedim inanabiliyormusun? Arkamı dönüp yüz yüze gelmeyi zütüm yemedi, bu alışıldık bir durum değildi, ben çok rasyonel biriyimdir, askerken yaşadığım olaylardan tut kamyonun ezdiği güne kadar hep sakin kalmışımdır (kamyon kazazı geçirdi altında kaldı ondan bahsediyor) ama o an sadece radyoya bakabiliyordum tek, kafamı bile çeviremiyordum, şimdi eminim internetteki arkadaşların gülüyordur bana, ama emin olun benim yerimde kim olsa aynı reaksiyonu verirdi, vücudun normal işlevini yitiriyor panik halinde
    ···
  13. 13.
    +3
    "Trafik kontrol, son 30 saniye, hazır olun" diye seslendi pilot
    Yavaşça konuş butonuna bastım, dişlerim birbirine vuruyordu
    "Tamam... inin" diye fısıldadım
    O an ensemde soğuk bir nefes hissettim, arkamdaydı, yavaşça enseme doğru nefes alıp veriyordu, hani küçükken biri senin arkandan esprisine garip yüzler yapar ve sen bunu hissedersin ya aynı öyle bir histi, dudaklarını kulağımdan birkaç santim uzakta olduğunu hissedebiliyordum, halen şoktaydım ve bugüne dek halen o an hiç birşey yapamamaktan dolayı utanıyorum kendimden, ama şimdi geçmişe baktığımda bugünde aynı şekilde reaksiyon gösterirdim diye düşünüyorum, alışılmadık bir durumdu biliyormusun.
    "Aşağı in... tarlaya in... aşağı in" diye fısıldadı kulağıma, şimdi normalde bir ses çıktı diye insan rahatlar dimi, en azından paranormal hava değişir, ama ses öylesine farklıydıki hiç bir kılıfa sığmaz, ben yazar değilim o yüzden anlatamam tam olarak, soğuk ve agresif bir sesti vede pek insancıl değildi, ama beni en çok ürküten içimdeki korkuydu
    ···
  14. 14.
    +4
    "Trafik kontrol, 656 indi, umarım sıcak bir çay demlemişsindir" dedi pilot
    Arkamda duran kadın geri çekildi ve koşmaya başladı, tam o esnada tüm cesaretimi toplayıp arkamı döndüm, sadece çıplak ayağını görebildim tam odadan çıkarken
    "656 hoşgeldiniz" diyerek karşılık verdim ve hemen camdan dışarı baktım ama kadın ortalıkta görünmüyordu, halen binada diye düşündüm, tam bu esnada yeni güvenlikçiyle temasa geçtim, binada bir tur atıp kontrol etmesini istedim, turunu attı ama kadından eser yoktu, polis geldiğinde ancak rahatlayabilmiştim, tarladan gelen ayak izlerini buldular ama geri dönüşünü bulamadılar, o anki halimi düşünsene? Bu kadını gören tek kişisin, kadın diyorum dikkat edersen o benim görüşüm, sen görsen belki başka birşey dersin, polis içki içtiğimi düşünse şaşırmazdım, o yüzden bu olayı kendime sakladım ispat edene dek bu böyle kalacaktı, bu havalimanında bir lanet vardı yada herneyse işte ama bunu bir ben biliyordum, birde aniden uçan o pilot vardı ya o, demekki tek bana görünen bişey değildi, işten çıkmadım, istifamı vermedim, hayatı tehlikemin olduğunu düşünmedim ve herneyse bu olayla birlikte yaşamayı kabullendim ve devam ettirmek istedim, gençlik yılları işte, o lanet bir daha bana görünmedi, emekli oldum çok şükür ve şimdi biliyorsun işte yanınızdayım, ama arkadaşların araştırsın bakim o dönem tam 43 kişi işinden istifa etmiş belirli aralıklarla, hepsine selam söyle tekrardan, kendinize iyi bakın
    ···