1. 26.
    0
    faşizm kelime anldıbını açıkla bana ilk önce. milliyetçilik ilkesi bi yerlerinize öyle bir batıyor ki nerden vurayım bilemiyorsunuz bin kuruları. kemalizm türkçüdür. ırkını sever, milliyetçidir. komünist-bolşevik değildir, karşısındadır çünkü türklüğü en yüce mertebeye koyar. milliyeti-ırkı reddeden sizin gibi kansızlar için, bundan sonra kurabileceğiniz tek cümle kalır, kemalizm faşizmdir.
    ···
  2. 27.
    0
    demişti bir devrimci, saygıyla anıyoruz reisimizi
    ···
  3. 28.
    0
    aksine bunu diyenler faşisttir. berdelci gavatın tekidir
    ···
  4. 29.
    0
    türkiyedeki sol'un en büyük sorunu kendisini sol sanmasıdır.
    kemalizm solculuk değildir.
    ···
  5. 30.
    0
    http://imgim.com/ilberreyizzzz.jpg
    ···
  6. 31.
    0
    o kadar.
    ···
  7. 32.
    0
    Kemalizm Eleştirisi :
    1. Kemalist devrim, Türk ticaret burjuvazisinin, toprak ağalarının, tefecilerin, az miktardaki sanayi burjuvazisinin, bunların üst kesiminin bir devrimidir. Yani devrimin önderleri, Türk komprador büyük-burjuvazisi ve toprak ağaları sınıfıdır. Devrimde, milli karakterdeki orta burjuvazi önder güç olarak değil, yedek güç olarak yer almıştır.
    2. Devrimin önderleri, daha anti-emperyalist savaş yıllarında iken itilâf emperyalizmi ile el altından işbirliğine girişmişlerdir; emperyalistler Kemalistlere karşı hayırhah bir tutum takınmış, bir kemalist iktidara rıza göstermeye başlamıştır.
    3. Kemalistler, emperyalistlerle barış imzaladıktan sonra bu işbirliği daha da koyulaşarak devam etmiştir.
    4. Kemalist hareket, özünde “işçilere ve köylülere, bir toprak devrimi imkanına karşı” gelişmiştir.
    5. Kemalist hareketin sonucunda, Türkiye’nin sömürge, yarı-sömürge, yarı-feodal yapısı; yarı-sömürge ve yarı-feodal yapı ile yer değiştirmiştir; yani yarı-sömürge ve yarı-feodal iktisadi yapı devam etmiştir.
    6. Sosyal alanda, eski milli azınlıklara mensup komprador büyük burjuvazinin ve eski bürokrasinin, ulemanın hakim mevkiini milli karakterdeki orta burjuvazi içinden palazlanan ve emperyalizmle işbirliğine girişen yeni Türk burjuvazisi, eski Türk komprador büyük burjuvazisinin bir kesimi ve yeni bürokrasi almıştır. Eski toprak ağalarının, büyük toprak sahiplerinin, tefecilerin, vurguncu tüccarların bir kısmının hakimiyeti devam etmiş, bir kısmının yerini yenileri almıştır. Kemalistler bir bütün olarak, milli karakterdeki orta sınıfın çıkarlarını temsil etmemekte, yukardaki sınıf ve zümrelerin menfaatlerini temsil etmektedir.
    7. Politik alanda, hanedanlık çıkarları ile birleştirilmiş olan meşrutiyet yönetiminin yerini, yeni hakim sınıfların çıkarlarına en iyi cevap veren yönetim, burjuva cumhuriyeti almıştır. Bu idare sözde bağımsız, gerçekte siyasi bakımdan emperyalizme yarı-bağımlı bir idaredir.
    8. Kemalist diktatörlük, sözde demokratik, gerçekte askeri faşist bir diktatörlüktür.
    9. Kemalist Türkiye bile, gittikçe daha çok bir yarı-sömürge ve gerici emperyalist dünyanın bir parçası haline gelerek sonunda kendini ingiliz-Fransız emperyalizminin kucağına atmak zorunda kalmıştır.
    10. Kurtuluş Savaşını takip eden yıllarda, devrimin baş düşmanı kemalist iktidardır. O dönemde komünist hareketin görevi, hakim mevkiini kaybeden eski komprador burjuvaziye ve toprak ağaları kliğine karşı, kemalistlerle ittifak değil (böyle bir ittifak zaten hiçbir zaman gerçekleşmemiştir), komprador burjuvazinin ve toprak ağalarının bir başka kliğini temsil eden kemalist iktidarı devirmek, yerine işçi sınıfı önderliğinde ve işçi-köylü temel ittifakına dayanan demokratik halk diktatörlüğünü kurmaktır
    Tümünü Göster
    ···
  8. 33.
    0

    ···