2 yil önce ingilizcemi gelistirmek için ingiltereye gitmeye karar verdim
O yıl lise 3e geçicektim neyse benim ingilterede kuzenim vardı brighton sehrinde bi üniversiteye gidiyordu. Geçen yaz türkiyeye Ibana ille gel ingiltereye demişti. Bunu aradim falan gel bekliyorum benim Ikalirsin dedi. Kuzenimden bahsetmem gerekirse tam bir bin türkiyede yemediği halt kalmamıştı babasinin yani amcamin oto şirketi vardi bu yüzden baya zengindi. Babamda bir sirketle konuşmuş bana brightonda bir dil okulu ayarlamisti. Temmuzun başında uçağa bindim ve londona geldim. Kuzenim beni orada karsiladi.ilk gün big ben'e gittik ve chelsea stadini gezdik. Kuzenimde fazla bilmiyordu oralari. Akşam otobüse bindik ve brightona gittik. Hayatimda ilk defa yurtdışına çıkıyordum amk çok farkli gelmişti. ingilizcem fena sayilmazdi bu yüzden dil konusunda sıkıntı yaşamadım.2 gün gezdik kuzeninde okulu yoktu barlara falan gittik. Adamda para bitmiyordu amk. Neyse 3.gün dil okulu başlıyordu okul kuzenimin evine 20 dk mesafedeydi.

edit:Beyler kısa oldu biliyorum ama ayrıntıya girmeden direk yazdım.Bu arada Sophie'yi gibtim ama öyle konuları yazmayı sevmiyorum.

ilk gün kuzenimle gittik bana yolu öğretti. Okula girdim ismimi sordular listeye baktilar ve yukardaki D sınıfındasın dediler. Kuzenim kendin donersin dimi dedi bende yola dikkat etmemiştim amk mecburen dönerim falan dedim. Yukari Çıktım sınıfı buldum sınıfa girdiğim anda öyle bir seyle karsilatimki hayatimda gördüğüm en güzel kizdi uzun boyluydu sari saclari beline kadar uzanıyordu. Dehşet biseydi amk. Kizi gördüğüm gibi aşık oldum. Kiza 3-4 saniye mal gibi bakmisim kizda gördü tabi amk. Sınıfa girdiğim gibi rezil olmuştum. Boş biyere oturdum. Ders başladı ingilizcem zaten iyidi. Hoca etkinlik falan yaptirdi.ilk gün böyle geçmişti.Çıkışta eve nasıl gidicem bilmiyordum amk. Kuzenime sovdum icimden daha ingiltereye yeni gelmiştim bin beni bırakıp gitmişti. Yanimda telefon vardı ama yurtdışı hattı yoktu kimseyide arayamiyordum. Gittikçe aklıma gdlir heralde dedim ve yola çıktım.15 dk falan yürüdüm ama kaybolmuştum kuzenime sövüyordum ama onun sayesinde güzel birşey olucağı aklıma gelmemişti.

Kız ailesinin zoruyla ingilizce kursuna gönderildigini anlattı. Aslinda barclonda yaşıyormuş dil okuluna basladiginda herşey normalmis bu kız bir gün o bin zenciyle tanışmış bu arada zencinin adi Marcus.Bu çocuk o kadar zenginmiski altinda son model lamborgihini varmış. Kızıda böyle tavlamis. Kıza ne istese aliyomus sürekli para veriyomus. Herşey böyle güzel giderken bu Marcus kıza uyuşturucu icirmis amk. Kızin zaten ailesiyle falan sorunlari varmis. Sürekli uyuşturucu icmeye başlamış.Dil okuluna falanda gitmemiş sürekli Marcus ile takilip uyuşturucu iciyormuş. Artik iyice kotulesmis krizler falan geçiriyormuş. Marcusa artik devam edemeyeceğini söylemiş uyusturucuyuda birakmak istedigini söylemiş. Marcus tabi kıza baya aşikmis bunu duyunca sinirden kudurmus.Bu zengin bini böyle seylerle alışkın değil. Kızı bulmuş bugün ve kizin ailesine uyuşturucu ictigini soyliycem demiş. Elimdeki tüm fotoğrafları ailene gondericem senin hayatini gibicem beni terk etmek neymiş göreceksin tarzında şeyler demiş. Kız buyuzden agliyormus amk. Bugun bana ismarladigi yemeklerin parasida Marcusun verdiği paraymis

içimden böyle güzel bi kızın uyuşturucuyla ne işi olur amk dedim. Kız aşırı güzeldi görseniz bi.Bu bin zenci kızı bıraktı gitti. Kız yere oturdu ve ağlamaya başladı. Kızın yanına gitsemmi gitmesemmi derken bi anda kendimi kızın yaninda buldum.Kiz öyle bi agliyoduki beni görünce bana sarıldı ve aglamaya devam etti.Çok şaşırmıştım amk kız bana sarılmış agliyordu 4-5 dk sonra kendine geldi ve özür dilerim falan dedi niye özür dilediyse amk. Kızın ingilizcesi biraz bozuktu. Kız beni dil okulundan hatirlamisti. ingiltereye yeni geldigimi ve hicbiyeri bilmedigimi söyledim. Kız seni biyere zütürücem gel dedi.20 dk falan yürüdük yolda biraz konuştuk kız ispanyoldu ve adi Sophie'ydi. ingiltereye geleli 3 hafta olmuştu. Kız ve beni kafe gibi bir yere getirdi baya güzel bir yerdi. Kıza param olmadığını söyledim sorun olmadığını söyledi ve bir sürü şey sipariş etti. Menüye baktim en ucuz yemekler 15 sterlinden basliyordu. Kahveler 8-9 sterlindi amk kizin çağırdığı yemekler dahada pahalıydı. Normalde olsa gidilebilecek biyerdi ama ikimizde ögrenciydik bu mekan bana göre aşırı pahaliydi kiz masayi yemeklerld donatti amk.Ben soyleme yeter falan dedim kiz tatli ve kahvede soyledi neyse onlarda bitti kız hesabi ödemeye gitti amk hesap 120 sterlin(ozamanki parayla 400 tl falan ediyor) tutmuştu 2 kişi yemek yedik 400 tl gitti amk ben normalde 3 tlye döner yiyen biriydim. Kız gayet mutlu hadi gidelim dedi. Nereye falan diyemeden beni tren istasyonuna zütürdü.

Yolda yürürken kendimi bir sokakta buldum sokak bomboştu. Geri dönecekken bağirma ve çığlık sesleri duydum önce bakmaya cesaret edemedim sonuçta yeni bi ülkeye gelmiştim ama en sonunda cesaretimi toplayıp sesin geldiği tarafa gittim bide ne göriyim dil okulunda aşık olduğum kız orda içimden hagibtir dedim.Çok iyi giyimli zengin olduğu belli olan bir zenci kızı tutmuş küfürler ediyordu kız ağlıyordu içim acidi amk böyle bir kiz nasil üzülür. Zenciye içimden küfür ediyordum ama bir şey yapmaya zütüm yemiyordu şimdi adam tabanca falan çıkarır falan ilk günden yarraği yicez neyse bu oç kızı duvara itti ve bagirmaya devam etti. duybaldigim kadar uyuşturucudan falan bahdediyordu

Brightonu hiç bilmiyordum kız beni bir trene bindirdi.Yol 10 dk sürdü neyse indik.Kiz beni bir bara getirmişti amk bar dediysem öyle sarhoşlarin falan takıldığı degil elit insanlarin takıldığı bir yerdi.Ben tabi şaşkinim 17 yaşına kadar içki icmemistim. Kız la bir yeri oturduk kiz viski söyledi. Kızı bu sabah okulda görüp aşık olmuştum şimdi bir barda kizla oturup içki icecektim. Normalde mutlu olmam lazımdı ama içimde bir huzursuzluk vardı. Kuzenimde soylememistim amk ya beni ariyosa falan diye düşündüm. Viski geldi baktim kız içmeye başladı.Ben kadehi elime aldim bakiyorum. Kız güldü ve hadi icsene yoksaq daha önce hic icmedinmi dedi.Mal gibi icmedim dedim.Kiz kahkaha atti hadi iç birsey olmaz dedi. Biraz bozulmuştum. Biraz yudumladim tak gibiydi zar zor bir bardam içtim. Kıza sevmediğini belli etmemeye çalıştım ama anladi ve yine güldü. Yaklaşık yarim saat gecti artik bu kizin kim olduğu ve o zencinin kim olduğu artik iyice aklıma takılmıştı.En son dayanamadım ve kıza sordum. Kız sarhoş olmuştu amk. Herşeyi anlatmaya başladı.

Neyse biz baya içtik kızla birlikte her ne kadarq sevmesemde kız ödedi parayi çıktık.Ben dedimki kuzenimle kaliyorum beni merak etmiştir gitmem lazım. Durmak istesem kız beni daha gezdirecek amk. Kiza sordum kuzenimin yaşadığı yeri kız dedi surdaki trene binip gidebilirsin neyse ben bilet aldim bindim şehir merkezine geldim mk.Kiz indikten sonra nereye gideceğimi tarif etmişti. Birazda sora sora buldum evi.Amk bazi kişilere soruyorum picler cevap vermiyo yabanciyim diye.45 dkda falan buldum evi. Kapiyi çaldım kuzenim kapiyi acti. Kuzenimi daha önce hiç sinirli görmemiştim. Bana öyle bi küfür ediyoduki belami gibicekti. Sonra kızla gittiğimi söyleyince siniri gecti aferin falan dedi amk saykosu. Annemi babami aramış bide çok merak etmişler onlari arayip biseyler uydurdu.Bu meselede halloldu baya mutluydum. ingilteredeydim ve yanimda inanilmaz güzel bi kız vardi. Ertesi gün dil okuluna gittim. Sophie benim yanima gelmişti. Bazi anlamadığım yerleri falan ogretiyordu. Dersler çok güzel geçiyordu. Tenefuste bir çocukla tanıştım adi Samirdi.

Beylere işteyim o yüzden hızlı yazamiyorum kusura bakmayın.

Devdıbını istiyorsaniz partlari şukulayın ilgiye göre devam edicem.

Samir Faslıydı ve
Türkiyede 6 yıl yaşamıştı ve türkçeyi çok iyi biliyordu. Babasinin işi nedeniyle ingiltereye taşinmişlardi.Bu bin çok zengindi ingilizce neredeyse bilmiyordu. Benim Türk olduğumu öğrenince yanıma geldi baya konuştuk. Arkadaş olmuştuk bu biraz bin bir çocuktu ilk bakışta anlamıştı bana gel çıkışta biraz gezelim dedi. ikimizde müslümandik birbirimizi koruyorduk oda türkiyede yaşadığı için iyi anlasiyorduk kültürlerimizde benzerdi. Dışarı çıktık dolaşıyoruz büfe bulduk içecek birşeyler aldık. Boş boş geziyorduk Samir dedi gel denize girelim yollarida fazla bilmiyoruz yolda sürekli türkçe küfür ediyoruz bağırarak anlayan yok amk çok eğlenceliydi. yarim saatte brighton plajina vardik mayo falan satin aldık denize girdik o gün böyle gecti. Benim aklım Sophideydi kızın numarasini da almamistim zaten yurtdışı paketide yoktu telefonum bir işe yaramiyordu. Acaba bu zenci onu yine rahatsız edermi diye düşünüyordum.

1 hafta böyle geçti Samirle baya takiliyorduk. Sophie ile de ilişkimiz ilerlemisti sevgili gibi olmuştuk. Bunun yaninda ingilizceyi iyice ilerlettim Samir ise dersleri dinlemiyordu amk babası boşu boşuna para ödüyordu.

Pazar günü kuzenimle biraz gezdik alış veriş merkezine falan gittik. Kendime ayakkabi falan aldim.O zamanlar iphone 6 vardi babam sipariş vermişti verdiği parayla iphone 6 aldim 400 tl falan ucuza gelmişti. Pazartesi günü gelmişti sinifa bir girdim Samir biriyle kavga ediyor amk.

Kuzenim geldi arabaya. Yola çıktık arabada kimse konuşmuyordu.Önce arkadaşlarını bıraktık sonra da Sophie'yi.Eve gelmiştik içeri girdik bir baktım kuzenim gülüyor sayko demiştim amk. Dedi ki ulan ingiltereye geleli 2 hafta oldu kız arkadaş bulup bir de onun için kavga ediyorsun amk beni geli geçeceksin dedi bu gidişle.Ben gülmüyordum tabi dedimki Marcus'u nerden tanıyorsun. Okuldan falan dedi geçiştirdi.Ben tabi üstüne gidince herşeyi anlattı. Kuzenim buraya geldiğinden beri uyuşturucu işiyle uğraşıyormuş amk. Onun bin biri olduğunu biliyordum da bu kadarını da tahmin etmemiştim.Bu uyuşturucu işinin Brightonda tanınan kişilerinden olmuş artık herkes bundan alıyormuş paranın da dıbınakoydu tabi bu sayede. Dedimki lan baban zaten bu kadar zengin neden böyle bişey yapıyorsun. Babamın gönderdiği para yetmiyordu dedi amk.2-3 kız gibicek diye yaptığı şeye bak. Tabi uyuşturucuyla falan işim olmaz benim kuzenimle arama mesafe koymuştum o günden sonra yaptığı şey doğru değildi. Bana dedi ki bunu kimseye söylemeyiceğini biliyorum ama sakın kimseye söyleme .Bende o kadar kolay değil dedim bu kez ben gülüyordum bana bir şeyler alırsan olur. Kuzenim sövdü amk tehtidmi ediyorsun lan beni diye. Baktım ertesi gün iphone 6 ve laptopla geldi.

Bu arada olaylar bitmişti ve Marcus artık Sophie ile uğraşmıyordu .Dil okulunun son 1 haftasıydı.Bu hafta hep Sophie ve Samir ile gezdik bu arada Samirde bir sevgili yapmıştı amk sonuçta para boldu çocukta.Son günlerde Londra'ya da gittik yol zaten 2 saat bişey sürüyo.Şansımıza yağmur yağdı amk baya yağıyordu biraz gezip dönmek zorunda kaldık. Neyse sonunda gideceğim gün gelmişti Sophie ise 1 hafta daha kalacaktı. Gittim önce Samir ile vedalaştım. Sonra da Sophie ile buluştuk kız baya üzgündü amk ağlıycak gibi bende çok üzgündüm ama belli etmiyordum. Kız seninle iyiki tanışmışım gerçekten mükemmel birisin senin sayende her sorunu atlattım senin sayende Marcus'tan kurtuldum ve beni gerçkten çok eğlendirdin dedi. Bana sarılarak ağlamaya başladı aynı ilk gün bana sarılarak ağladığı gibiydi.O an bende çok kötü oldum ama kendimi tuttum. Sonunda ayrıldık ve içimde çok garip bir his vardı Sophie gerçekten çok iyi biriydi.

SON

Olayı tam anlayamadim ama galba çocuk müslümanlara küfür etmişti. Baktim Samir bunu dövüyo agizini yüzünü kirdi çocuğun zor ayirdim amk. Herkeste izliyo ayiran falan yok. Olay öğrenildi tabi müdür Samirin ailesini cagirdi bunu attilar.Üzüldüm tabi ama sonra hep Sophie ile takılmaya başlamıştık. Sophiye çıkışta birşeyler yapalimmi dedim olur dedi. Dersler bitti birlikte yürüyoruz.Bir baktim 6-7 kişi Samiri dövüyor dayak yiyen çocukta iclerinde. Napicaz falan derken. Adamlar Samiri birakti küfür ede ede gittiler. Dalsam benide gibicekler ondan biseyde yapamadım. Samirin yanina bir gittim ağzı yüzü kan içindeydi.Çocuk ayağa kalkamiyordu hala diyordiki bunu yapanlarin hepsini ödürücem görecek o binler. Samir buraya beni beklemek için gelmiş mk.Dövdüğü çocukta abilerini falan çağırmış Samiri dovmek için. Samir ailsiyle gittigi icin bulamamislar. Tabi bu beni beklemek için oraya tekrar gelince bunu görüp belasını gibmişler. Samiri biraz sakinlestirdik. Bizi evine çağırdı ve baya ısrar etti gelin diye. Neyse gittik anneside türkçe biliyordu baya iyi anlaştık.Evi bir görseniz böyle bir sey yok amk.3 katli kocaman bişey kocaman bahçesi var. Evin içi en pahali eşyalarla donatılmış. Bizi odasına zütürdü. Benim turkiye deki odamın 3-4 kati biseydi. Bunun odasinda yatma yeri birde salon gibi yer vardi duvarda plazma tv duruyordu.Ps 4 ü vardi. Pcsi aşırı iyidi.50-60 tane Ps 4 oyunu vardi çoğunu acmamisti bile amk. Odasinda biraz oturduk falan biz gidicez dedik çocuk izin vermedi amk. illa yemege kalin sizi salmam dedi. Sophide eve hayranlikla bakıyordu.Bu kizda parayi çok seviyordu Marcus gibi bir mallada sırf para için sevgili olmuştu. Akşam oldu Samirin babasi geldi bu arada annesiyle babasi bunu dayak yediğini görünce noldu falan dediler baya bi kızdılar amk kendi dillerinde konusuyolar ne dediklerinide anlamadim. Yemekte babası benle baya ilgilendi Türkiyenin durumunu neler olup bittiğini falan sordu. Yemek bitince çıktık saat 9 a geliyordu.

Şimdi bu bin kızı gibince millimi olacak gayrimillimi olacak amk

Bize bakan kişi Marcus'tu amk. Sophie baya korkmuştu ama ben nedense hiç korkmamıştım çünkü bu adamı daha tanımıyordum. Yanımıza geldi ve beni aşağılarcasına sözler söyledi beni bırakıp şu veletlemi takılmaya başladın gibisinden. Sonrada gitti amk.Ben kurtulduk falan diye sevindim Sophie ise hala korkuyordu.Ben hesabı ödedim çıktık dışarı.Bir baktım Marcus 3 arkadaşıyla bekliyor amk Lamborghini'ye dayanmış bana bakıyo bin. Arkadaşlarıda arabın içindeydi. Yürüyo bana doğru ben mal gibi bekliyorum amk tepki vermeden. Sophie nolur yapma diye bağırıyordu.Bu bin geldi beni boğazımdan tuttu sonra karnıma vurmaya başladı. Boğulucaktım amk daha önce hiç dayak yememiştim. Beni yumuruklamaya devam edip duvara doğru fırlattı beni. Bitti diye sevinecekken geldi yerde tekmelemeye başladı huur evladı. Sophie bağırmaya devam edyordu etraftan yardım istiyordu ama gelen giden yok. Bana öyle vuruyordu ki Sophie'ye dedi ki bak beni terk etmenin sonucu bu senin hayatını mahvediceğim demiştm.Bu bin beni en son bıraktı amk. Baktım gülüyo amk çocuğu o an öyle bir sinirlendim ki kendimde değildim zaten. Marcu'sa gittim tüm gücümle hatta daha fazlasıyla amk o anki sinirle öyle bir yumuruk attım ki bin yere yıkıldı. Güçlü falan da değildi zaten zayıf biriydi. Biraz kaslıydı o okadar.Bir baktım arabadan arkadaşları indi biri zenci diğeri de ingilizdi sanırım. Bunlar beni yatırdı bir postada bunlar dövdü amk.Ben yerde yığılıp kalmıştım. Sophie'nin ağlama seslerini duyuyordum.

Biraz sinirliydim Sophie ile zaman gecirmeyi planlamıştım ama Samir gelip bizi evine çağırmıştı. Neyse artik yarina dedim ve Sophie ile ayrıldık.Ben eve gittim.Eve gittigimde kuzenim yoktu gece 1 de falan geldi arkadaslarla disardaydik falan dedi. Kafasi güzeldi binin.
1 haftada başka hiçbirşey olmadi Sophie ile hep gezdik sahile falan gittik. Artık Sophie ile whatsappdan falanda mesajlasiyorduk iş iyice ilerlemişti.1 hafta geçmişti ve o gün saliydi Sophie dedi ki haftasonu bir yere gittim ve çok guzeldi oraya gitmeye nedersin? Kabul ettim tabi amk bindik trene bir yere geldik. Burası deniz kenarinda kafe gibi bir yerdi. Aşırı güzel manzarasi vardi. Burasi ayni zamanda Sophie ile ilk defa öpuşeceğim yer olacaktı ancak bu öpüşmenin sonu hiç iyi bitmeyecekti.

Oturduk söyledik yemekleri. Baya lüks bir mekandi. Yemekler bitince çıktık disariya oradada oturma yerleri vardi Sophie'ye dondurma almıştım. Bitirdikten sonra yanima yaklaştı ve beni çok sevdiğini söyledi.Ben biraz temkinliydim sonuçta kiz ispanya ya dönecekti bende trye.Bu ilişki bitecekti yani ama kız sanki bunu düşünmüyordu ve sadece o anı düşünüyordu. Bende fazla düşünmedim ve benimde onu sevdiğimi söyledim ve o an olan oldu öpüşmeye başladık.Ben sevinçten havalara uçuyordum taki bize doğru bakan o kişiyi görene kadar

5 dk falan yerde kaldım. Baktım bu binler Sophie'yi tutmuş zorla arabaya zütürmeye çalışıyolar. Kızı kurtarmalıydım ama napacağımı hiç bilmiyordum ama o an çok garip bir şey oldu ben bile hala inanmıyorum amk bir araba geldi ve lambo'nun önüne park etti o an arabayı seçememiştim.Bu kuzenimin arabasıydı amk. içinden kuzenim ve 2 arkadaşı çıktı ikiside zenciydi. Baktım beni yerden kaldırdı. Naptın sen amk der gibi bakışı vardı. Marcusa döndü ve naptın sen huur çocuğu (motherfucker) o benim kuzenim dedi. Marcus gülüyor amk ne o velet senin kuzeninmiydi. Baktım Marcus yanıma geldi omzuma dokundu sadece bir yanlış anlaşılma oldu değilmi dedi gülüyordu hala amk bini.Ben tabi şaşkınım amk bu adam niye kuzenim gelince böyle bir şey yaptı gerçekten anlam veremedim. Başta arkadaşı falan herhalde diye düşündüm. Baktım Marcus'un arkadaşları geldi benden özür dilediler bilmiyorduk falan dediler.Vay mk az önce belamı gibiyolardı şimdi gelmiş özür diliyolar. Kuzenim arabaya geçin geliyoruz dedi. Sophie ile bindik arabaya bir baktım Marcus kuzenime bir çanta verdi amk noluyor dedim bunlar ne iş yapıyor.O an aklıma geldi bu Marcus uyuşturucu işiyle uğraşıyordu yoksa benim kuzenimde mi bu işi yapıyordu ?

Devam ediyorum beyler sonra ben bir cesaret gittim kızın yanına bizim zenci ne yapıyor bu amk dercesine baktı ben onlara 5 6 sn baktim ve zenci oraya gelmemi söyledi yavas yavaş gittim ama icimdede bir korku var zaten kızın korkusuda yüzünden okunuyordu ben oraya gidince zenci beni boğazımdan tuttu ve arkadaki cop kutusundan 2 tane 30 cm lik zencilet çıktı o kızda travesti çıktı zütümü parçalayana kadar gibtiler buda boyle bi animdir burdan kuzenimin amk.

Beykoz dan arsa satıyorum.

Alıcılar ulaşsın

Herkesin Basına Guzel şeyler Geliyor bi bizim qelmiyor aq

Bize bakan kisi RTE idi. Bir anda heryer pasparlak oldu ve ingiltere kralicesi elizabeth gokten inip twerk yapmaya basladi. Sonra rte ile sophiayi gibtik.