Çaldım kapıyı daha uyumamıştı.

Yasemin- Hakan ?

Ben- Yasemin bu gece burda kalabilirmiyim ?

Yasemin- Tamam geç içeri.

Yasemin- Noldu ?

Anlattım olan biteni. Tamam dedi.

Ben- Çarşaf varmı ?

Yasemin- Neden ?

Ben- Çarşaf sermiyimmi koltuğa ?

Yasemin- Koltukta mı yatıcaksın ?

Ben- Nerde yatıcam başka yasemin

Yasemin- Ablamın odası var. Ara sıra geliyor eve. Yada benimle de yatabilirsin. Dedi sırıtarak.

Ben- iyi geceler yasemin.

Yasemin- iyi geceler.

Yatar yatmaz uykuya daldım zaten. Sonra gecenin kaçı bilmem yasemin kaldırdı beni.

Ben- Noldu yasemin

Yasemin- Hakan bişey gördüm çok korkuyorum. Yanında yatabilirmiyim ?

Ben- Ben yokken ne yapcaktın o zaman yasemin ? Ben yokmuşum gibi davran iyi geceler.

Girdi yorganın altına.

Ben- Yasemin napıyosun ?

Yasemin- Sen yokken de yatardım buraya o yüzden şikayet etme uyu hadi.

Ben- Off off.

Duvara doğru döndüm. Oda bana sarıldı sımsıkı. Zaten uykulu olduğumdan uyuyakalmışım hemen. Ama birdaha uyandım..

Bu seferde tuvalete gitmeliyim diyordu. Keşke gelmeseydim dedim bi uyutmadı. Geçtim kapısının önünde bekliyorum bide gözüm kapanıyor. Ama sağolsun her 3 saniyede bir hakan dediği için ayılıyordum. 2-3 dakika sonra çıktı. Teşekkür etti geri yattık. Bu sefer uyandırma birdaha demiştim. Sabah kalktığımda onun eli benim boynumda. Benim ayağım onun üstünde. onun ayağı nerede hatırlayamıyorum ama garip bir şekilde uyandık. Hayır normalde hiç hareket etmem uyurken. ilk defa böyle olmuştu. Kalktım yataktan elimi yüzümü yıkadım. Tostos da ilginç bir şekilde kaldırmamıştı beni. Bende dolaşmaya çıkardım ve eve de sıçmamıştı. Çıkardığım gibi sıçtı zaten. Yazık tüm gece tuttu heralde. Hala böyle alıştı artık neyse. Dönerken kahvaltılık 1-2 şey aldım. Hala kalkmamıştı yasemin. Bende tostosu saldım üstüne yalamaya başladı yasemini. Yasemin de tam noluyo dicekken bastı çığlığı.

Ben- Hadi kahvaltı hazır

Yasemin- Ne noluy- Ya bir insan böyle uyandırılırmı ?

Dedi gitti elini yüzünü yıkamaya. Teşekkür etti aldığım için yedik birlikte. Bende yedikten sonra gittim eve. Nereye falan dedi ama işim var dedim. Tamam dedi.Eve gittiğimdeki manzarayı söylememe gerek yok zaten. Tostos tam içeri koşacaktı ki kapıyı kapattım. Melisi aradım. 2-3 Saat kadar onla dolaştık. Sonra tostosta baya yorulunca melis hadi eve gidelim dedi.

Ben- Sende mi geliyosun ?

Melis- Evet ?

Ben- Iı iyi tamam gel.

Melis- Hakan birşeymi var ?

Ben- Yok birşey hadi gidelim.

Melis- Bak birşey varsa söyle kızmayayım sonra.

Ben- Yok birşey ya cidden.

Beyler pcden yazıyorum da çok kötü lan gözüm acıdı resmen durun azcık bi tuvalete falan gidip elimi yüzümü yıkıcam

Geldim beyler daha kurulanmadım havluyla yazıyorum. Bu arada böyle yaparak daha çok okur kaybediyosun diyenler. Birader keyfimden gitmiyorum. Gozlerim yoruldu kendime gelmek için gittim. Beklemeyi sevmiyosan git sabah toplu oku yada hikayenin bitimini bekle ne diyim yani.

Eve gittik. Ben kapıyı inşallah gitmişlerdir diye açtım ve evet gitmişler. Ama etraf

Çarşaf koltuğun üzerinde rengi belli değil kahve stoğum bitmiş. Yemekler bitmiş yerde beyaz meniler evin içi döl kokuyor salon zaten berbat bir halde. Birde kanlı peçeteler sehpanın üstünde. Melis zaten onları görünce bi sarsıldı. Sonra nefes almakta guçluk çekiyor gibi oldu.

Melis- Ha- Hakan bunlar ne şerefsiz ?

Diyip ağlamaya başladı. Yere çöktü.

Ben- Melis bak açıklıyorum lütfen bi dinle

Melis- Neyin açıklaması hakan ? Açıklama önümde işte. Ne kadar şerefsizmişsin sen ya birdaha çıkma karşıma.

Ben- Melis bi dinle. Diyip tuttum kolundan. Ama kolundan tutmamla tokat atması bir oldu.

Melis- Bırak beni birdahada karşıma çıkma.

Bende başım yerde kalakaldım öyle. Melis giderken aradım borayı..

Açtı telefonu

Bora- Kanka dün çok şey kaç-

Ben- Nerdesin

Bora- Ne ?

Ben- Nerdesin lan ?

Bora- eve gidiyorum da noldu kanka *** nın önündeyim.

Ben- Gitme biryere geliyorum oraya.

Gittim hemen. Bora da oturmuş bekliyodu beni görünce ayağa kalktı.

Bora- Noldu kank-

Derken. Melisin de gitmesi ve buna zaten kıl oluşum sonucunda elime ne geldiyse geçirdim.

Bora- Napıyosun la-

Derken birdaha geçirdim. Orda elimden ne geldiyse dövüyordum borayı. Ama esnaf rahat bırakmadı çektiler beni.

Bora- it oğlu it insan gibi söylesene nolduğunu.

Ben- Gel lan gidiyoruz.

Bora- Nereye lan

Ben- Abi bırakın yok birşey.

Dedim bıraktılar.

Ben- Herşeyi anlatıcaksın lan melise gel yanına gidiyoruz.

Bora- Hasgibtir gördümü herşeyi.

Ben- Gördü dıbına koyayım gördü. Gel anlatmaya gidiyoruz. Bide ulan it bir işi yaptıysan düzgün yap. Neden daha bakire olan kızları tövbe yarabbi ya. Nasıl bir binsin lan sen.

Bora- Oğlum yeter ya. Bende bilmiyordum zaten. Gidelim de melisle konuşalım hadi.

Gittik kapısını çaldık açan yok. 10 dakika kadar hiç susturmadan çaldıktan sonra açtı kapıyı.

Melis- Ne var Allahın belası ne var ? Neden dövdün çocuğu ?

Bora- Bak Melis..

Dedi ve anlattı herşeyi. Melis de bunu duyunca bi tokat attı boraya.

Melis- Lan ben senin yüzünden az daha hakandan ayrılıyodum.

Dedi ve ağlamaya başladı. Bora da kaldıramadı daha fazla tokadı gitti.

Melis- Özür dilerim.

Ben- Önemli değil. Ama en azından dinleyebilirdin.

Melis- O anlık oldu kusura bakma.

Ben- Tamam önemli değil. Ben evi temizlemeye gidiyorum.

Melis- Tamam..

Gittim eve tostosu odaya kapattım. Başladım temizliğe. Ama bu kadar iğrenç birşey yok. 12 saattir hiç ellenmedikleri için iyice katılaşmış herşey. Birde kokusu. Kaç kez kustuğumu hatırlamıyorum. 3 tane oda spreyi sıktım. Klimayı içerideki havayı dışarı çıkaran moda aldım. Çıkmıyor koku. Deliricem. En son evin heryerini açık bıraktım tostosu da aldım çıktım evden. Melisle beraber sahilde dolaşıyoruz. Kafeye falan oturduk derken akşama kadar dolaştık zaten tostos yorulunca kucağına aldı Melis falan gün öyle geçti. Eve gittim hala çıkmamış koku ama azalmış. Gittim sıktım oda spreyini birdaha zor da olsa kokuyu çıkardı. Allahtan çarşaf serecek kadar duşunceliydi de koltukları atmak zorunda kalmadım. Tostosunda burunları sumuklu hiçbirşeyden haberi yok hayvanın geçti uyudu. Bende ne olur ne olmaz bütün salonu bidaha viledaladım. iyikide yapmışım. Salonun bilinmedik koşelerinden bile çıktı şeyler. Birdaha da eve almadım zaten. Geçtim televizyon açtım sonra da uyumaya çıktım.

Yarın sabah yine tostosun salyalarıyla kalktım. Elimi yüzümü yıkayıp yuruyuşe çıkardım. Melise de haber verdim gel birlikte gezdirelim diye. Tam bekliyordum 3 kız geldi. Benden küçük olabilirler ama olmayadabilirler emin değilim. Ay ne kadar tatlı havasına girdiler. Sonrada senmi bakıyosun ? Dediler.

Ben- Evet kim bakabilir başka ?

Kız- Bilmem sana daha büyük bir kopek yakışırdı.

Ben- Yanımda güzel durduğu için almıyorum kopeği yalnız.

Kız- Haklısın.

Adını sordular biraz da muhabbet ettik. Sonra Melis geldi. Kıskandığı da belliydi biraz.

Ben- Hoşgeldin aşkım.

Melis- Hoş-bulduk.

Dedi optu yanağımdan.

Kızlar- Ay siz çıkıyomuydunuz. Çok pardon görüşürüz.

Ne pardonuydu ki şimdi bu. Yavşama olmadı lafı bile açılmadı. insan gibi sev kopeği saol de git işte neden işleri karıştırıyorsun.

Melis- Hakan ?

Ben- Melis ?

Melis- Kimdi onlar ?

Ben- Bilmem kopeği seviyolardı.

Melis- Tamam o zaman.

Gezdirdik tostosu. Sonra Melis evde birşey unutmuş onu almaya gidicekti. Tam sarıldık opuşucez aşşağıda tostos melisin bacağına sarılmış. Şey yapıyor. Anlayın artık. Melis gülmeye başladı. Bende çektim bi anda kopeği.

Melis- Buna sevgili mi alsak bi tane ?

Ben- Bence de alalım sana halleniyor sinir oldum iyice.

Melis- Ya hakan abartma. Hadi git sen alıp geliyorum telefonumu.

Ben- Tamam görüşürüz.

Eve doğru yürürken.

Ben- Git kendine sevgili yap lan neden benimkine halleniyon.

Tostos- ...

Hiç havlama ses çıkarma girişiminde bulunmuyor hayvan. Nerden aklıma esti de aldım ben bunu.

Bir süre sonra Melis geldi. Oturduk. Tv falan izledik. Birde gelirken tostosa kemik ve top almış. Onla oynattık biraz. Somestırda böyle geçti. Dışarıya çıktık falan rutin işler. 2. Donem sude yine başka yere geçmişti. Benim de yanım boştu. Okula da başka bir kız nakil oldu bizim sınıfta az kişi olduğundan bize gelmişti. Bi tek de benim yanım boştu. Geçti yanıma.

Kız- Merhaba

Ben- Merhaba

Kız- Adım Cansu.

Ben- Bende hakan memnun oldum.

Cansu- Bende memnun oldum.

ilk ders olduğundan dikkatler onun üstündeydi. ( Cansuyu tarif ediyorum. Saçları sarı(annesi rus) gözleri mavi. Cildi suratı fiziği herşeyiyle mükemmel bir kız.) Teneffuse az kala

Ben- Hangi okuldan geldin ?

Falan muhabbet etmeye başladık. Zil çalınca da zaten yuvarlağa aldılar kızı soru sormaya başladılar. Kızda bana bi beni kurtar bakışı attı. Bende tuttum kolundan gel kantini gezdiriyim dedim çıktık sınıftan. Çıkar çıkmazda gülmeye başladık.

Cansu- Teşekkür ederim.

Ben- Önemli değil. Gel okulu gezdireyim. 10 dakikada anca kantini gosterebildim zaten sonra çıktık sınıfa. Kız rusyadan gelmiş bizim okula buraya taşınıcaklarmış bunu önden yollamışlar. ilk gün fazla konuşmadık derslerde. Çıkışta beni gezdirirmisin bilmiyorum buraları dedi. Bende melise mesaj attım. Tabi dururmu yerinde hemen bende geliyorum dedi. Ortada buluşacaktık bende işte gosterdim oraları. Sonra Melisle buluştuk.

Melis- Merhaba ben Melis.

Cansu- Bende Cansu memnun oldum.

Cansu da yapmacıkmı doğalmı bilemiycem hep gülen bir kız. Meliste gıcık oldu biraz tabi. Gezdirdim bunları Karşıyaka da çarşıyı falan görünce heycanlandı biraz artık hergun burdayım dedi. Melisin de gıcık olduğu baya belli. Cimciriyor ara sıra.

Ben- Cansu benim köpeğim varda onu dolaştırmam lazım sonra gezinsek olurmu ?

Cansu- Aa kopeğinmi var cinsi ne ?

Ben- Pekinez.

Cansu- Ayy çok severim birlikte gezdirebilirmiyiz ?

Bende el mahkum kabul ettim melisin cimcirmeleriyle eve doğru yürümeye başladık.

Gittik tostosu alıcaz. Kız villayı görünce gram şaşırmadı. Zenginler zaten. Tostosu görünce hemen koştu yanına tostos kaçtı bundan melise geldi. Meliste anneem sen beni çokmu ozledin falan yaptı. Cansununda morali bozuldu.

Ben- Boşver zamanla sever seni.

Cansu- Sever dimi

Ben- Sever sever

Melis-(içinden) tak sever

Artık tasma takmaya gerek duymuyoduk ama Cansu tutsun diye taktım tasmayı. Tostostosluğunu yapıp 1 kilo sıçtı tabiki. Bende temizlerken

Cansu- Iyy

Ben- Ee bakmanın zorlukları da bunlar

Cansu- Bende alıcaktım ama vazgeçtim. Hayatta alamam ben elime onu.

O zaman hiç düşünme bile. Daha neler yaptı.

Melis- Aynen bi ara kucağıma işemişti.

Cansu- Iyy

Melis- Ama çocuğum gibi o. Katlanıyoruz yapcak bişey yok.

Cansu- Ay aynen ben hiç düşünmesem daha iyi.

Biraz daha dolaştırdık saat geç olmaya başlayınca da ilk cansuyu eve bıraktık. izmirin sayılı yerlerinden birinde oturuyordu. ( Söylemiyorum kesin bulursunuz) Sonra melisle tostosu eve bıraktık sahilde yürümeye başladık.

Beyler uykum geldi 1-2 part atıp uyucam

Melis- Çok yakındın kıza ? Noluyoruz ?

Ben- Yakınım biraz. Yanımda oturuyor zaten.

Melis- Öylemii ? iyi siz baya iyi "arkadaş" olursunuz artık.

Ben- Aynen çok iyi kız dimi. Hem güzelde.

Melis- Hakan abartma giderim bak.

Ben- Tamam tamam. Zaten benim gözümde dünyada senden güzeli ... ... ... Yok.

Melis- Hakan bak gebertirim seni

Ben- Tamam aşkım ya dalga geçiyorum.

Diyip sarılıcaktım itti.

Melis- Yok sarılma falan git cansuna sarıl sen.

Ben- Hadi gel pamuk şeker alalım.

Melis- istemez.

Ben- iyi gel ben yicem canım çekti.

Diyip yürüdük birlikte. Aldım 1 tane verdim melise.

Ben- Al hadi. Özür hediyem olsun bu.

Melis- Birdaha böyle yaparsan sadece pamukşekerle kurtaramazsın bil.

Ben- Tamam tamam olmaz. Sarılarak yürüdük. Sonra bıraktım evine.

Panpalar hadi iyi geceler. Bakın merakta da bırakmadım. Yarın devam ederiz. Hikayenin bitmesini de hesapladım 120 saat civarı bişey var yani 1 hafta diyin siz ona hadi iyi geceler.

Geldim panpalar hepinize günaydın başlıyorum panpalar.

Ertesi gün okulda yine cansuyla beraberdik bahçeyi falan gezdirdim artık tamamen biliyordu okulu. Hocalarla ilgili tavsiye verdim de gerek yok zaten kusura bakmayın da dıbına kodumun hocalarının hepsi pid0fili sanki güzel kız birşey istedimi yapıyorlar. Okulda hocaya kantinden tost aldıran kız bile gördüm herkes şerefsiz olmuş. Neyse. O gün yine dolaşmaya çıkıcaz Melise söyledim evde işi varmış. Bugünlük gezdirmeyelim dedi. Tamam ben gezdiririm 1-2 saate dönerim eve.

Melis- Ya hakan başbaşa kalmanızı istemiyorum.

Ben- Hayatım bendenmi şüpheleniyorsun ? Abartma lütfen.

Melis- Off ister istemez oluyor. Senden değil o kızdan şüpheleniyorum. Nolur 1 saati geçmesin. Arıycam bak.

Ben- Tamam görüşürüz.

Melis- Görüşürüz canım.

Cansuyu egs ye zütürdüm. Ki pek takmadı küçük dedi hatta. işte Karşıyaka bölgesini gezdirdim o gün yarın da karşıyı gezdirecektim. Saate baktım 7 ye geliyor. Melis 10 kez aramış.

Beyler bunu paramı bitirerek yazıyorum az önce paketim bitti 2-3 saat içinde gelicem. Partı atmamla paketin bitmesi bir oldu beyler parayı çok çekmesin hepinizden özür diledi paketi yapıp gelicem

Geldim geldim. Devam ediyoruz

Melisi geri aradım meşgule attı. Baya aradıktan sonra telefonunu kapattı bende anne baba dinlemedim gittim eve. Kapıyı annesi açtı

Anne- Hayırdır hakan ? Noldu bu saatte ?

Ben- Rahatsız ettiğim için kusura bakmayın. Melisle 10 dakika kadar konuşabilirmiyiz ?

Anne- Tamam geç.

Ben- Yok dışarıda

Anne- Tamam çağırayım.

Meliste birşey belli etmemek için geldi. Apartmandan çıktık sokağın başına yürüdük.

Ben- Melis özür dilerim aslında 1 saat dolaşıcaktık ama bende anlamadım nasıl geçtiğini telefonda sessizdeydi aradığını duymadım çok üzgünüm.

Melis- Zamanın nasıl geçtiğini de anlamıyosun demek onunlayken. Hakan bak baştan söylüyorum beni aldatma. Başka birini seviyorsan adam gibi söyle duygularımla oynama

Ben- Melis ben öyle birşey yapıcak birimiyim ? Tabikide sana aşığım. Cansuyu da arkadaş olarak seviyorum. Dünya üzerindeki hiçbirşey senin yerini tutamaz.

Melis- Böyle diyorsun ama. Çok korkuyorum. Bu güzel anılarımızın birgün bitmesinden çok korkuyorum. Lütfen söz ver bana, beni asla bırakmıycaksın

Ben- istediğin kadar söz verebilirim. Seni asla bırakmıycam.

Sonra evine bıraktım annesine de teşekkür ettim. Eve dönerken aklıma geldi. Tostosu unuttum. Bi baktım eve sıçmış ama normal bir sıçma değil sanki 3 gündür sıçmadı hayvan. nerden baksan 1 saat de onu temizlemeye uğraştım. Duş aldım uyumaya çıktım. Geldi yalamaya başladı beni sonra zütünü gördüm takluydu. Adam gibi sıçamıyor da. Gittim ıslak mendille birde onu sildim. Köpek yada kedi bakanlar bilir bu tak çilesini. Yine sarılarak uyuduk tabi ben sarıldım onun kolu nasıl yetsin küçücük bişey zaten.

Yarın okula biraz geç gitmiştim. Yine cansuyu yuvarlağa almışlar sorular soruyolar. Beni görünce hemen aa hakan dedi çıkarttı dışarıya.

Cansu- Bıktım ya. Özel sorular bile soruyorlar. Bi gerizekalı reglmisin dedi tokat atıcaktım da zor tuttum kendimi.

Ben- Kim dedi ?

Cansu- Can diye bi salak.

Doğru lan. Can vardı birde. Unutmuştum onu. Aradım onuru canı soyakların arkasına zütürsene dedim. Hallederim dedi. Okul boyunca da cansuyla takıldık. Çıkışta o günlük izin istedim. Melise de üstünü falan değiştir gelirim 1 saate dedim. Onur aradı bekliyoruz dedi. Gittim yanlarına.

Can- Hayırdır birader bişey konuşucakmışsın ?

Ben- Konuşucaz konuşucaz. Ama ağızla değil.

Can- Ne diyon yar-

Derken geçirdim karnına. Öyle bir darbe yediyseniz bilirsiniz nefesiniz kesilir.

Ben- Hiç utanman yokmu lan senin ? Onur kanka bi gidermisin duyamayacağın biryere gelicem şimdi yanına.

Onur- Tamam kanka ama anlat sonra.

Can- Ne diyosun lan ne utanması ?

Ben- Yasemin desem anlarmısın lan it ?

Bi duraksadı. Nerden biliyosun lan sen onu diyip yumruk savurdu. Kolumla durdurdum çenesine çaktım bi tane. Yerden de kalkamadı zaten.

Ben- Şimdi de cansuya mı sarkıntılık ediyorsun lan ?

Can- Ne sarkıntılığı lan ?

Ben- Reglmisin falan demeler ?

Can- Sanane dıbına koyayım namus bekçisimisin ?

Ben- Evet lan öyleyim.

Dedim yumruklamaya başladım bunu. Onurda durmadığımı görünce tuttu çekti beni. Zar zor zütürdü eve. Melise de mesaj atmış. Hakanlara gelsene diye. Beni sakinleştirmeye çalıştı. Bir süre sonra da melis geldi.