/i/Bilim

"hayatta en hakiki mürşit ilimdir, fendir. ilimin ve fennin dışında mürşit aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir".
M.K ATATÜRK
  1. 1.
    +24 -4
    Mumyalama/ klonlama/3. Göz ve reankarnasyon bilgileri ile geçmişte yaşamış birinin geleceğe yani bizim bugünümüze nasıl getirileceğini anlatıyorum
    ···
  2. 2.
    +16
    Yok öyle bir şey unut
    ···
  3. 3.
    +11
    Spiritualistlerin 3. Göz adını verdikleri bu bölgenin bilimsel dildeki karşılığı epifiz bezidir. Bazıları da RUH MOLEKÜLÜ ismini vermişlerdir.

    Evet iki kaşımızın ortasında çok az yukarıda bulunan bu bölgede tıpkı dna kodumuz gibi kişiliğimizin mizacımızın hafızamızın kodu muhafaza ediliyor. Mısırda horus un gözü ismi verilen sembolün ne kadar önemli bir sembol olduğunu bolca çizilmiş olmasından anlıyoruz .

    Işık saçan güneş tanrısı ra nın gözü ve epifi bezi arasındaki benzerliğe dikkat edelim








    Horus un gözü asla kapanmayan gözü
    güneşi ve ayı yani bütün bir günü temsil ediyordu. Gözler sadece ışıkta görmez hatta asıl görme karanlıkta gerçekleşir.

    Güneş-gündüz-uyanıklık hali ve ay-gece-uyku hali

    Her iki halde de insanın gözü görmeye devam eder. Uyanıkken iki gözü ile gören-zihinsel faaliyet olarak görmek- geceleri de 3. Gözü /epifiz bezi ile görmeye devam eder. Epifiz bezi karanlıkta çalışmaya başlar

    gözler karanlık vakitte görmeye başlar/ theodore roethke

    3. Gözünüze iyi bakın onun yeterince çalışabilmesi için geceyi gece gibi gündüzü gündüz gibi yaşayın yani geceleri uyuyun uyuyun ki 3. Gözünüz melatonin ile beslensin
    ···
  4. 4.
    +11
    Ruh nolcak amk
    ···
    1. 1.
      +1
      3. Göz kısmında ruh da tamamlanıyo
      ···
      1. 1.
        +1
        Yok ebesinin amı
        ···
    2. 2.
      +1 -2
      Ya ruh muh yok amk malmisiniz
      ···
      1. 1.
        +1
        aha atayız
        ···
      2. 2.
        +2
        Ateist detected
        ···
      3. 3.
        +1
        Bilemessin dostum malmısın diyerekde haklıvçıkmaya çalışma
        ···
      4. diğerleri 1
  5. 5.
    +10
    Bilinçaltı, yani biz farketmeden bile bilgi ya da anı depolaması yapılan alan. insanlar öldüklerinde dahi organlar çalışmalarını durdurana ve tam anlamıyla ölüm gerçekleşene kadar zihinsel faaliyetlerin sürdürüldüğü asıl zihin.

    Nasıl ki bedensel kodumuz dnamızda mevcutsa zihinsel konumuz da işte bu bilinçaltı adı verilen faaliyetlerin yürütüldüğü alanda mevcuttur.








    Bu kısıma koyduğum hikayenin tamdıbını kopyaladım

    Ünlü kahin Edgar Cayce 1905 yılında bilincini yitirip, 3 gün boyunca komada kalmıştı. Hekimler tamamen ümitsizdi. Onlara göre öyle derin bir uykudaydı ki büyük olasılıkla asla uyanamayacaktı. Her türlü ilaç denenmiş olduğu halde bilincin geri döneceğine dair herhangi bir işaret görülmemişti. Üçüncü günün akşamında doktorlar yapılacak bir şey kalmadığını ilan söylediler. Fakat Cayce, komada durumundayken aniden konuşmaya haşladı. Doktorlar gözlerine inanamıyorlardı: Cayce’in vücudu uykuda olduğu halde kendisi konuşuyordu! Bir ağaçtan düşüp omurgasını incittiğini ve bu yüzden bilincini yitirdiğini söylüyordu. Altı saat içinde tedavi edilmediği taktirde beyninin zarar görüp ölümüne yol açacağını da ekliyordu. içmesi gereken bitkisel bir karışım olduğunu öne sürüyor ve onu içtiği taktirde 12 saat içinde iyileşeceğini söylüyordu. Söylediği bitkiler Cayce’in bilebileceği türden değildi ve bu karışım daha önce böyle bir vakayı tedavi etmek için kullanılmamış olduğundan doktorlar ilkin bu söylediklerinin beynin hasar görmüş olmasından kaynaklandığını düşündüler. Fakat Cayce özellikle bu bitkileri söylediği için denemeye karar verdiler. Bu otlar bulunup Cayce’a verildi ve on iki saat içinde tamamen iyileşmesini sağladı .Uyandıktan sonra kendisine bu olaydan söz edildiğinde Cayce böyle bir ilaç önermiş olduğunu hatırlamıyordu; bu bitkilerin ne isimlerini biliyor ne de kendilerini tanıyordu.
    ···
    1. 1.
      +4
      Fakat Edgar Cayce’in hayatındaki bu olay çok az rastlanan bir durumun başlangıcı oldu. Tedavi edilemeyen hastalıklara çare bulma konusunda uzmanlaştı; hayatı boyunca yaklaşık otuz bin kişiyi iyileştirdi. Önerdiği reçete her zaman doğruydu; onun verdiği ilacı alan istisnasız her hasta iyileşiyordu. Ancak Cayce bu durumu açıklayamıyordu. Yalnızca ne zaman bir hastalığa çare aramak için gözlerini kapasa, iki gözünün de iki kaşının ortasına doğru çekiliyormuşçasına yukarı döndüklerini söylüyordu. Gözleri orada sabitleniyor ve her şeyi unutuyordu; yalnızca bir noktadan sonra çevresindeki her şeye karşı kayıtsız kaldığını ve o noktaya ulaşana kadar tedavi yöntemine erişemediğini hatırlıyordu.
      ···
      1. 1.
        0
        ciddiyetle okuyordum, nicki görünce bi gülme geldi ama neyse :D
        ···
  6. 6.
    +10
    Mısırlılar mumyalama tekniklerinde öylesine ilerlediler ki mumyaladıkları bedenleri iç organlarına kadar yıllar boyu muhafaza edebiliyorlardı günümüze kadar ulaşmış mumyaların olması ve o günün şartlarına göre böyle bir bilgi ile bilimsel çalışma yapılması gerçekten şaşırtıcı

    Mısırlılar ahiret hayatına inanıyorlardı yani ölümden sonra hayat devam ediyordu ve ölen kişinin sağlam bir bedene ihtiyacı olacağını düşünüyorlardı bizim yorumumuz bu yönde ama işin asıl boyutu biraz farklı

    Nazca çizgileri








    insanlar dünya dışı varlıklar tarafından ziyaret edilmiştir ve bu varlıklar mısırlılar ile de iletişime geçmiştir bunun en büyük kanıtı bana göre nazca çizgileridir .şilide bulunan 3885 km2 lik alanı kaplayan bu çigilerin dünya dışı varlıklara mesaj iletme amacı ile çizildiği çok açık çünkü çizgiler sadece hava aracı ile görülebilmektedirler .

    Mısırda da piramitler üzerinde astronot roket figürleri bulunmaktadır . Mumyalama mısırlılara dünya dışı varlıklar tarafından öğretilmiştir ve bir yandan da Dünya dışı varlıklar mısırda mumyalama tekniklerini öğretirken aslında klonlamanın ilk basamağını insanlığa öğretiyorlardı. Mumyalanan bedenlerin günü gelince klonlanacağını çok az insan biliyordu








    Dünya dışı varlıklar bir gün buraya geri döndüklerinde mumyalanmış bedenlere ihtiyaçları olacaklarını düşünmüş olmalılar
    ···
  7. 7.
    +8
    3. Gözümüz sayesinde zihnimiz aslında her an uyanık haldedir ve her şeyi kaydeder. Peki 3. Göz sadece bir kayıt alanı mıdır?

    Epifiz bezi istediğimiz sonucu tek başına verebilir mi ?

    3. Gözümüzün farkında olmamız ve onu doğru kullanabilmemiz için gerekli meditasyonları bedensel ve zihinsel faaliyetleri bilmek gerekiyor. Bu faaliyetler ile 3. Göz açılır ve insan asıl benliğine ulaşır. 3. Göz ümüzle görmeye başlamışsak zihinsel kodumuzun muhafaza edildiği bu bölgeyi artık çalışır vaziyete getirebiliriz yani bir önceki hayatımıza ait bilgilerin yüklemesini sağlayabiliriz .

    Televizyonda internette görmüşssünüzdür. Ben önceki hayatımda falanca kişiydim diyen insanlar çıktı. Hatta öyleki bahsettikleri aileleri ile karşılaştırıldıklarında işte bu benim karımdı bunlar çocuklarımdı ve şöyle şöyle anılarımız olmuştu şeklinde şaşırtıcı açıklamalarda bulunanlar olmuştu
    ···
  8. 8.
    +7
    Mumyalanan bedenlerin ne için muhafaza edildiğini anladınız mı
    Evet dna .. yıllar boyu bütün bedeni çürütmeden muhafaza etmeye çalışan mumyalama ustaları aslında o bedenin dnasını kaybetmemeye çalışıyorlardı. Aslında bir damla kanda bile mevcut olan bu bilgiyi muhafaza edebilmek için nasıl çalışmışlar di mi ? Mumyalama inanılmaz bir bilgi bence. Eğer ölü bedenler gömülseydi toprağa karışacaklardı. Sadece kanı kemiği tutulsa böylesine muhafaza edilemeyebilirdi. Bedenleri her parçası ile korumaya aldılar

    Dolly klonlandı ve sonrasında klonlama ile ilgili pek fazla bir şey duyamadık. insanların kabul etmeleri zor bir çalışma oldu ve tepkileri ortadan kaldırmak için görünürde çalışmalarla ilgili bir bilgi yok

    Ben çalışmaların devam ettiğine inanıyorum ve bu çalışmaların insan üzerinde uygulandığını düşünüyorum.








    Evet inanması tuhaf ama şu an bütün canlılar klonlanabilir. Tıpatıp aynısı meydana getirilebilir. Dünya zenginleri kendilerini klonlatmış olabilirler mi ? iç organ yetmezlikleri hastalıklar ya da yaşlanma karşıtı operasyonlar için klonlarının kendi bedenlerine uyumlu olacak yedek parçalarını hazırda bekletiyor olabilirler mi ?

    Mumyaları klonlamayı düşünen bilim adamları var mıdır ? Belki de böyle bir çalışma yürüten bilim adamı vardır bile

    Bu ne demek biliyor musunuz M.Ö 15 yy a ait bir mumya klonlanabilir.aslında bulunan kemikler de klonlanabilir ama tarihe yön vermiş krallardan birinin klonlandığını düşünsenize
    ···
  9. 9.
    +6
    Başlığı taşıdım baya işsizlik yaptım yarın da geri kalanını yazarım
    ···
  10. 10.
    +5
    Haberi kopyalıyorum

    3 yaşındaki çocuk geçmişini hatırlayıp, onu kimin öldürdüğünü gösterdi

    3 yaşındaki bir çocuk yanınıza gelip daha önceki hayatını hatırladığını, bunun üstüne de nasıl öldürüldüğünü ve bütün bunları kanıtlayabileceğini söylese ne düşünürdünüz?








    Muhtemelen küçük çocuğun oyun oynadığını düşünürdünüz. Ancak Suriye'ye yakın Golan Tepeleri'nde yaşanan bu hikaye fikirlerinizi değiştirecek cinsten! 3 yaşındaki çocuk önceki yaşdıbını hatırladığını ve bir adam tarafından baltayla nasıl öldürüldüğünü anlatınca ilk başta kimse tarafından dikkate alınmıyor fakat yaşadığı alandaki yaşlıları gömülü olduğunu iddia ettiği alana zütürünce şok edici gerçek ortaya çıkıyor! Çocuğun söylediği alan kazılınca gerçekten de bir erkek cesedi bulunuyor. Bu cesedin kafatasında bir balta izi var, bu da o adamın bir baltayla öldürüldüğünü gösteriyor. işin korkutucu noktası adamın kafatasındaki balta izinin bulunduğu nokta, 3 yaşındaki çocuğun kafasındaki doğum iziyle tam aynı nokta. Çocuk bununla yetinmeyip cinayet aleti olan baltanın yerini bildiğini de iddia ediyor ve başka bir nokta gösteriyor. Bu nokta da kazılınca gerçekten biraz derinde bir balta bulunuyor.

    • Asıl hikaye burada başlıyor
    ···
    1. 1.
      +4
      Reenkarnasyon ve benzeri konularda daha önce araştırmaları olan Gazzeli ünlü doktor Dr. Eli Lasch, bu hikayeyi oldukça merak ediyor ve öncelikle çocuğun daha önceden yaşadığını iddia ettiği köye gidiyor. Köyde yaşayanlarla konuşunca 4 sene önce gerçekten çocuğun ismini verdiği köy sakininin kaybolduğunu ve bir daha geri dönmediğini öğreniyor ve bunun üstüne çocuğu bu kasabaya getiriyor.

      Dur bi dakika! Bu okuduklarım doğru mu ?

      SunGazing'in yaptığı habere göre doğru, hatta internette binlerce defa paylaşıldı. Ama durun daha her şey yeni başlıyor.

      Çocuk kasabaya geldikten sonra olaylar daha da ilginç ve ürkütücü hal almaya başlıyor çünkü çocuk kimsenin yardımı olmadan bir eve gidiyor ve orda yaşayan adama ismiyle seslenip daha önceden komşu olduklarını söylüyor. Bütün bunların üstüne adamın kendisini öldüren kişi olduğunu belirterek herkesi şoke ediyor. Adam bu iddialar sonrasında tuhaf davranmaya başlıyor, yüzünün rengi atıyor ve baskılar sonrasında cinayeti itiraf ediyor.
      ···
  11. 11.
    +3
    Artık ne yapacağımızi biliyorum Atatürk'ü bi getirelim
    ···
  12. 12.
    +3
    Şimdi iddia ettiğim konuya geri dönüş yapıyorum
    Gen dizilimi ile fiziksel klonlama gerçekleşti peki zihinsel klonlama nasıl gerçekleşecek?

    işte buradasın ASLA KAPANMAYAN göz / horus’ un gözü



    işte bu organ kanopelerinden birinin içindesin






    ···
  13. 13.
    +3

    regresyon terapisi



    Regresyon kelime anlamıyla ‘kaynağa inmek’ demektir. Bu yöntem, şimdiki hayatımızdan yani anne karnı döneminden ve geçmiş hayatlardan getirdiğimiz sorunların kaynağına inerek, onları çözmemizi sağlıyor. Regresyon sayesinde, farklı hayatlarda yaşadığımız travmaların neden olduğu ilişki problemleri, korkular ve takıntılar yeniden yapılandırılıyor.

    bugün yaşadığımız korkular fobiler ruhsal hastalıklar davranışlar alışkanlar iyi ya da kötü olan her şey bizden tamamen bağımsız olan ama koduna sahip olduğumuz kişiye ait olan durumlar olabilir ve bunun tedavisi var.

    Buyrun;

    https://youtu.be/Jd3szexTo8E

    Kişinin geçmiş yaşam travmaları tespit ediliyor ve siliniyor.
    ···
  14. 14.
    +3
    Yani reenkarnosyon şu anlama geliyor ; zihinsel kod tekrar meydana geliyor ve kişi kaçınılmaz bir şekilde hem koduna sahip olduğu zihin hem de kendine ait olan zihin ile yaşıyor .

    Beyler bu korkunç bir şey . Mutasyon ile 3 kafalı 5 ayaklı doğan insanlar gibi düşünün . Zihin hata veriyor zihinler birbirine giriyor ve kişi tarif edilmez acılar içinde kıvranıyor.








    Kopyalıyorum ;

    Disosiyatif kimlik bozukluğu



    DKB’li kişiler, her zamanki “çekirdek” kişiliğinin yanı sıra alternatif kişilikler olarak bilinen ya da “alter” diye adlandırılan iki veya daha fazla, farklı ve ayrı kişiliklere sahiptir. Bir ikinci kişilik, kişiyi kontrol altına alırsa, kişi amnezi yaşayabilir. Her alterin farklı bireysel özellikleri, kişisel geçmişi, düşünme şekli ve çevresindekilerle ilişki biçimi vardır. Bir alter, farklı cinsiyetten olabilir, farklı bir isme, görgü kurallarına ya da tercihlere sahip olabilir. (Hatta bir alter, çekirdek kişilikten farklı alerjilere bile sahip olabilir.)

    DKB’li bir kişi, alterin hâkim olduğu zamanlardaki diğer kişilik durumlarının ya da anılarının farkında olabilir de olmayabilir de. Stres ya da bir travmayı hatırlatan herhangi bir şey, her an alterin ortaya çıkması için tetikleyici olabilir.

    Bazı durumlarda, DKB’li bir kişi, belirli bir alterinden fayda sağlayabilir. (Örneğin, utangaç bir kişi, bir sözleşmeyi müzakere etmek için daha iddialı bir alteri kullanabilir.) DKB’li kişiler, çoğunlukla kaotik bir hayata, kişisel ve iş ilişkilerinde sorunlara neden olurlar. Örneğin DKB’li bir kişi, kendisini tanıyan fakat kendisinin tanımadığı ya da hatırlamadığı insanlarla defalarca tanışabilir. Hatta aldığını hatırlamadığı evin etrafında eşyalarını bulabilir.
    ···
    1. 1.
      0
      MK ULTRA MONARCH Zihin Kontrolü ve alter kişilik yaratıyorlardı
      ···
  15. 15.
    +3
    Geçmişte yaşamış birine tıpatıp benzeyen insanların haberlerini okumuşssunuzdur bunlar nasıl mümkün olur?

    geçmişte yaşamış birinin farklı bir bedende aynı zihinde tekrar dünyaya geldiği ile ilgili yığınlarca hikaye var . Bunlar nasıl meydana geliyor?

    insanlık kendi bilimsel çalışmalarını ilerletmek için çalışmaya dursun doğa kendi bilimsel çalışmalarını hali hazırda yapıyor ama bizler bunu göremiyoruz .

    Klonlama doğal olarak gerçekleşiyor .

    Notaları düşünün...
    nota okumayı bilen kişi 5000 yıl öncesinin notalarını da enstrumanı ile seslendirebilir. işte böyle. her insanın kendi notaları vardır ve notalar aynı şekilde yazıldığında yine aynı müzik ortaya çıkar.

    Yani geçmişte yaşamış birine fiziksel olarak tıpatıp benzeyen kişiler aslında (tesadüfen) o kişinin notaları ile hayat bulmuştur. Bu mutlaka araştırılması üzerinde çalışmalar yapılması gereken bi konu.

    Peki ya reenarnosyon? Bu kadar şeyi neden anlatıyorum kafamdakileri toparlayarak anlaşılır hale getirmek gerçekten zor.

    Bilgilerimizin ve anılarımızın da tıpkı gen dizilimimiz gibi bir koda sahip olduğunu söylemiştim . işte reenkarnasyon ile tekrar hayata gönderildiğini iddia eden kişiler tıpkı fiziksel benzerliğin gen diziliminin tesadüfi bir şekilde aynı olması sonucu tekrarlanması gibi zihin kodunun da tesadüfi olarak tekrar kodlanması sonucu ortaya çıkıyorlar.




















    ···
    1. 1.
      +1
      eee hani yokmu başka, ilgimi çekti
      ···
  16. 16.
    +3
    deli saçması , hurafe
    ···
  17. 17.
    +2
    rezerved
    ···
  18. 18.
    +2
    yalan dolan turizm
    ···
  19. 19.
    +2
    epifiz beziyle ilgili ayrıntı verdiğim Entry
    ( http://www.incisozluk.com.tr/e/198876709/ )
    ···
  20. 20.
    +3 -1
    Lanetlenmiş soluk ay, cılız boynuzlarıyla, büyük bir upas ağacının ölümcül yaprakları arasında ışığına yol açarak, Nis vadisinde kuvvetsizce parlıyordu. Vadinin, ışığın ulaşmadığı derinliklerinde görülmemesi gereken suretler dolaşıyordu. Aşırı büyümüş otlar, uğursuz sarmaşıkların ve sarılarak ilerleyen bitkilerin yıkılmış sarayların taşları arasına yayıldığı, kırılmış sütunlara, tuhaf, yekpare taştan oyulmuş abidelere sıkıca dolandıkları, unutulmuş eller tarafından döşenmiş mermer kaldırımların arasından fışkırdıkları, kabarttıkları her yamacı kaplamışlardı. Derin hazine kasalarından içeri ve dışarı zehirli yılanlar, üzerleri pullarla kaplı adlandırılamayan yaratıklar sürünürken harap olan avlularda, devleşen ağaçların dallarında küçük maymunlar zıplıyordu. Nemli yosunların örtüsü altında uyuyan devasa taşların düştükleri duvarlar bir zamanlar güçlü ve görkemliydi. inşa edenlerin onları yükselttikleri günler adına, is içinde ama yine de asaletle hizmet ediyorlardı, çünkü altlarında gri kurbağanın evi vardı.
    Vadinin en dibinde yabani otlarla dolu, çamurlu sularıyla Than nehri uzanır. Gizli kaynaklarından doğup yeraltındaki mağaralara akar ve bu yüzden e Vadinin Demon'u, ne sularının niçin kırmızı olduğunu ne de nereye gittiklerini bilmezdi.
    Ay ışınlarını lanetleyen Cin, Vadinin Demon'uyla konuştu. "Ben yaşlıyım ve çok unutuyorum. Bana bu Taş'tan şeyleri inşa edenlerin adlarını, nasıl göründüklerini, neler yaptıklarını anlat." dedi. Ve Demon yanıtladı: "Ben Hafızayım, geçmiş zaman ilmine sahibim ama artık ben de çok yaşlıyım. Bu yaratıklar, Than nehrinin suları gibiydi, anlaşılmazdılar. Yaptıklarını hatırlamıyorum, çünkü anlıktılar. Görünüşlerini belli belirsiz hatırlıyorum, ağaçlardaki küçük maymunlara benziyorlardı. Adlarınıysa kesin bir biçimde hatırlıyorum, çünkü nehrin adıyla kafiyeliydi. Bu dünün yaratıklarına insan denirdi."
    Böylece Cin ince boynuzlu aya geri uçup harap olan avluda büyüyen bir ağaçtaki küçük bir maymuna dikkatle baktı.
    1919'da yazılmış bu
    ···
    1. 1.
      0
      Dur panpa gece gece altıma sıçrattırma şimdi ;) yarın okurum ben korkak biriyim bi göz gezdirdim korkacağım bi şe olduğuna eminim
      ···
    2. 2.
      0
      asla korkacağın bişi değil, oku bence.. zaten sana yazıldı aslında
      ···
    3. 3.
      0
      Bugün cin meseleleriyle fazla uğraştım göz gezdirip cin kelimesini görünce okumaktan vazgeçtim ama okudum şimdi

      Uyku duvarının ötesinde imiş kitabın adı ilginç merak ettim
      ···
    4. diğerleri 1