/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +46 -4

    Beyler kör olmayın diye part part atacağım , rez alın devamı gelecek


    Alıntıdır...
    edit :

    Hikaye bitti arkadaşlar , okuduğunuz için teşekkürler


    Hata genelde sistemde değildir . Bu yüzden programcıları çıldırtır.
    Bu hikayedede bir megamarket çıldırtılıyor beyler.

    "Ankara’nın en büyük megamarketlerinden birinde bilgisayar mühendisi olarak çalışıyordum. Büyük ekonomik krizden dolayı kapı önüne konulanlardan biriydim. Almanya’daki ana şirket bu krizi fırsat bilip Türkiye’deki üç büyük şehirdeki megamarketlerdeki tüm elemanlarının neredeyse yarıya yakınını işten çıkarmış ve geri kalanlarında maaşlarında neredeyse yüzde kırklara varan maaş azaltması yapmışlardı. Geride kalanlar sessiz kalmak zorunda kalmışlardı. itiraz edenlere de ekonomik krizi gösterip, “beğenmiyorsan işten ayrılabilirsin” diye aba altından sopa göstermişlerdi.
    Megamarketin yaptığı aslında fırsatçılıktan başka bir şey değildi. Ekonomik krizin getirdiği bulanık ortamdan faydalanıp hem personel yenilemesine gitmişler hem de var olan personel giderlerini yüzde kırklara varan oranda azaltmışlardı. Bu azaltma tabi ki daha sonra yıl sonu bilançosuna kar olarak geçmişti.
    Diğer süpermarketleri “büyük bakkal” diye küçümseyen ve burnundan kıl aldırmayan yöneticiler için elde edilen bu kar, başarı hanesine atılan fazladan bir artı demekti. Tabi ki işsiz kalan insanların durumu onların kesinlikle umurunda değildi. Sebepsiz olarak açıkta kalmak elbette kötü bir şeydi ama işte ekonomi buydu... katı kuralları olan bir sistem.
    Elime tutuşturulan ve timsah gözyaşları ile dolu olan işten çıkarma mektubunda yazan sözler hiçbir şekilde umurumda değildi. Bir anda beş parasız ve işsiz kalmıştım. işsizliğimin birinci ayında evimden, ikinci ayında ise sevgilimden olmuştum. Üçüncü ayın kayıplarını hiçbir şekilde sormayın bana.
    Tek istediğim bir şekilde megamarketten intikam almaktı. Bu yaşadığım çöküntünün ve acının bir şekilde hesabını vermek zorundaydılar. Marazi bir duyguydu biliyordum ama kendimi de alamıyordum. Tuhaf bir pgiboloji...
    Nasıl intikam alabilirdim?
    ···
  1. 2.
    +7 -1
    Mr. Robot.exe started...
    ···
  2. 3.
    0
    Rez Pnp
    ···
  3. 4.
    0
    Değerlenebilir rez
    ···
  4. 5.
    0
    Tutmazsa balyoz
    ···
  5. 6.
    0
    Hadi şukuladım güzel olmuş
    ···
  6. 7.
    +7
    Hızla ve öfkeyle koşarken, köşedeki bakkaldan ekmek alırken ve yastığa kafamı koymadan kafamın içinde hep aynı düşünce vardı: megamarketi çaresiz bırakmak ve onlara zarar vermek istiyordum.
    Bir bilgisayar mühendisi bir megamarkete nasıl zarar verebilirdi? Gidip yangın çıkarsam sigorta şirketi ertesi gün büyük bir çekle zararı hemen tazmin ederdi. Elimde silah birkaç yöneticiyi haklasam? Hapislerde çürürdüm.
    Başka ne olabilirdi? Öyle bir şey bulmalıydım ki...
    Büyük bir hınçla ve inatla her hafta muhakkak bir kez megamarkete uğruyordum. Hiçbir şey almasam bile (sonuçta bir müşteri olarak girmeme engel olamazlardı) öylesine dolaşıyordum. Çalıştığım yere girmeme tabi ki izin vermiyorlardı. Orası özel manyetik kartlarla girilen, klimaların havayı buz gibi yaptığı ve bilgisayar sisteminin olduğu yerdi. Almanya’dan gelen yöneticilerin büyük bir gururla övündükleri stok takip progrdıbının çalıştığı yerdi.
    “Raflardan bir sakız eksilse ekranda bunu görürüz” diye övünürlerdi hep. Dedikleri doğruydu, bir sakız kasada satılsa, tüm sakızların olduğu veri tabanına bu hemen işlenirdi. Hem donanım hem de yazılım olarak bilgisayar sistemleri ile o kadar övünürlerdi ki herhangi bir anda herhangi bir rafta bulunan sakız sayısını kesin olarak bulabileceklerini söylerlerdi. Bu konuda abartıya kaçmıyorlardı, kayıp ve bozulmaları hesaba katmazsanız gerçekten tam sakız sayısını bilebilirlerdi. Bu özel stok takip sistemin dünya üzerinde birkaç otomobil fabrikasında ve megamarkette olduğunu iddia ediyorlardı. Bu iddialarında haksız sayılmazlardı. Sistemi Almanlarla birlikte kuran bendim ve dedikleri gibi gerçekten mükemmel işliyordu. Sadece bilgisayar ayağı değil, aynı zamanda stok sayımı, kasa takibi, ürün girişi vs. hepsi birlikte mükemmel bir bütündü. Bütün ürünler ambara girişinden, kasa çıkışına kadar sıkı bir şekilde takip edilirdi ve en ufak bir kaçak dahi söz konusu değildi.
    Bunları düşünüp yürürken birden çıkış kapısındaki detektör öttü. Sanırım bir müşteri ya bir şeyi kasaya işletmeden yanlışlıkla almıştı yada mutsuz bir kleptoman bir şey yürütmeye kalkışmıştı. Güvenlik detektörünün ötmesiyle birden aklıma bir şey geldi. ister megamarket olsun ister ufak bir bakkal, bütün kontroller sadece çıkışta yapılırdı, girişte hiç bir kontrol olmazdı. Başka bir süpermarketten alışveriş edip megamarkete geldiyseniz naylon torbanız içeri girmeden önce görevliler tarafından bantlanırdı, Böylece kasada karışma olması engellenirdi. Bir de ayrıca güvenlik kontrolü vardı ki o sadece üzerinizde silah yada kesici bir alet var mı? diye bakmak içindi. Bildik ve sıradan prosedür yani.
    Bütün güvenlik önlemleri megamarketten herhangi bir şey çalınmaması için düzenlenmişti ama kimsenin aklına megamarkete bir şey sokmak isteyen birinin çıkabileceği gelmemişti. Öyle ya durduk yerde bir müşteri niye megamarkete mal soksun ki? Yani megamarketi durduk yerde daha da zengin etmenin görünürde hiç bir mantığı yoktu.
    Bunu düşününce gülümsedim. Aklıma gelen fikrin basitliği beni bile şaşırttı. Megamarketi çıldırtabilirdim, hem de çok basit bir şekilde. Onları çok övündükleri bilgisayar sistemiyle vurabilirdim.
    işten atılalı beri ilk defa yüzüme bir gülümseme ve içime bir neşe yayıldı. Hemen megamarketten çıkıp evime geri döndüm. Kapıdaki görevlinin “işten ayrılmanıza çok üzüldüm” demesi üzerine başımı sallayıp, görevliye bakıp kaygıyla yüzümü ekşittim.
    Eve dönünce hemen intikam planımı yapmaya başladım.
    Tümünü Göster
    ···
  7. 8.
    0
    #Rez anlat panpa
    ···
  8. 9.
    +5
    Beyler başlığı şukularsanız sevinirim
    ···
  9. 10.
    0
    yaz hadi amk
    ···
  10. 11.
    -1
    Anlatma okumicam zaaaa xd

    Anneleriniz yanımda xd xd
    ···
  11. 12.
    0
    Rezerved
    ···
  12. 13.
    0
    Rezerved
    ···
  13. 14.
    -2
    Cyber warrior sosyal mühendislik bölümünden alıntı huur cocu sukulamayon sunu insan alıntı yazar birde kendisi gibi anlatiyor
    ···
  14. 15.
    0
    E hadi aq
    ···
  15. 16.
    0
    Rezervuasuonik insan
    ···
  16. 17.
    0
    Rez hadi yaz
    ···
  17. 18.
    +6
    Megamarketin belkemiğini oluşturan bilgisayar sisteminin ve onun üzerinden çalışan bilgisayar progrdıbının en büyük kusuru, sistemin kusursuz olması yada bir başka deyişle sistemden kusursuz olması istenmesiydi. Bu da onun en büyük kusuruydu. insanın kulağına paradoksal geliyordu ama sistemin kusuru “kusursuzluğuydu”.
    Ertesi günden başlamak üzere kalın paltolarımın içine sakladığım ve başka süpermarketlerden aldığım ürünleri gizlice megamarkete sokup, kameraların (hepsinin yerini ezbere biliyordum) göremeyeceği şekilde raflara koymaya başladım. Eğer bir kamera varsa, sırtımı kameraya dönüyor ve sonra dışardan başka bir süpermarketten aldığım bir ufak deterjan, bardak ya da her neyse çıkarıp, sanki o an beğenmemişte yerine koyuyormuşum gibi rafa, benzer ürünlerin yanına yerleştiriyordum.
    Olur da beni takip ederler diye tüm alışverişi nakit olarak yapıyordum çünkü aynı kredi kartı numarası ister istemez onları şüphelendirirdi. Şüphelenirlerse takip ederler ve sonuçta mutsuz adamı bulabilirlerdi.
    Daha sonra aklıma bir şeytani fikir daha geldi. Megamarketten aldığım bazı malları tekrar içeri sokup tekrar satın alıyordum. Aynı barkodlu ürün iki kere kasadan geçerse sistem iyice şaşardı.
    Bu sinsi çabalarım yaklaşık iki hafta boyunca her gün sürdü. Dışarıdan aldığım mallar bana pahalıya patlasa da (yaklaşık üç yüz milyonluk ıvır zıvır mal) sonuçta beklediğim karmaşa gerçekleşti.
    Eski iş arkadaşlarımdan birini hal hatır sorma bahanesiyle telefonla aradım. O hala megamarkette eski maaşının yarısına bir maaşla çalışıyordu.
    “Dükkanda işler nasıl?” diye öylesine sordum.
    ···
  18. 19.
    +5
    beyler kusura bakmayın geldim ama emek var başlığa şuku atın bari
    ···
  19. 20.
    0
    Yaz kardeşim
    ···