/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
  1. 1.
    +28 -2
    Üst edit:Daha iyi bir deneyim için yukarıdan başlık sahibi kısmına basarak okuyun panpalarım.
    canankaramidilli sunar

    DiKKAT BU EFSANE AŞIRI SÜRÜKLEYiCiDiR ETKiSiNDE KALABiLiRSiNiZ


    Ağrı’da kırklı dönemlerini yaşayan kadınların birbirleriyle görüştürülmemesiyle ilgili enteresan bir inanış vardır.

    Yeni do­ğum yapmış bir kadın ile yine kırk gün içinde do­ğum yapmış kadın Alkarısı cinin laneti yüzünden görüştürülmez, görüşmelerine engel olunur. 

    Şayet buna engel olunamaz ve görüşürlerse, do­ğum yapmış kadının kırkı, doğum yapan kadının üzerine geçtiği söylenir. Bu durum çocuğu ve anneyi etkiler, anne artık bebeğine süt veremez hale gelir. Şayet görüşme olduysa sütten ke­silen anneye; beyaz şarap, buğday ve tuz ateşe atılır, hasta kadın ateşin dumanı ile tütsülenir.

    Al karısı kısrak ata biner, bindiği atın saçını örer ve onları terletene kadar koşturduğu söylenir.

    Efsanenin temeli Şamanizm'e kadar uzanır. inanışa göre lohusaların ve yeni doğmuş çocukların ciğerleriyle beslenir. Alkarısından korunmak için çeşitli çarelerin olduğuna inanılır. loğusa kadını yalnız bırakmamak, ışıkları sürekli yakmak, başucuna Kur'an koymak, yüzünü kırmızı örtüyle örtmek bunlardan bazılarıdır. 

    Alkarısının ilk insandan beri varlığını sürdürdüğü söylenir. Efsaneye göre, Lilith'in Adem'in ilk karısı olduğuna ve onunla aynı anda yaratıldığı için Adem'in eşi olmayı reddettiği için lanetlendiğine inanılır.

    Bunlar sadece Alkarısı hakkında bilgilerdi şimdi hikayeye geçelim
    ···
  2. 2.
    +7
    Beyler bilgi verdim yavaştan başlıyorum Konu:TÜRK MiTOLOJiSi
    ···
    1. 1.
      0
      rezerved başla kardeşim
      ···
  3. 3.
    +2
    Başlıyorum beyler bayağı beklettim partlar hızlıca geliyor
    ···
  4. 4.
    +6
    Şimdi ise görünüşü hakkında bir takım bilgiler var onları vereyim sizlere buyrun;
    . Çok çirkin ve iğrenç bir suratı vardır. Bedeni yağlı, uzun ve siyah saçlıdır. Saçları, aynı zamanda darma-incintır ve kocaman bir başa sahiptir. Dişlere at dişi gibi iri ve seyrek, ayakları ise terstir. Bunlar lohusa kadınların ve yeni doğan çocukların ciğerlerini yiyerek beslenirler. Daha çok kırmızı giyerler; su başında ve ağaçlık yerlerde yaşarlar. Bazı yörelerde sadece kız çocuklarını kaçırdığı veya aileye ağır hastalıklar bulaştırdığı rivayet edilir.
    ···
    1. 1.
      +6
      serkanın akrabalarını bulduk beyler
      ···
  5. 5.
    +6
    Günümüz ve Geçmiş Türklerinde Alkarısı inanışına gelelim

    Eski Türklerde nur ve ziya aleminin büyük tanrısı Han Ülgen, karanlık aleminin tanrısı ise Erlik Han’dır. 

    Kara iye yani kötü ru­hun zarar vermesini önlemek için yeni evlenen gençler atlarını kurban verirlerdi. 

    Şamanizm’de yardımcı iyi ruhlar da olduğu söylenir, bunlar gök, yer ve ev iyeleri; yayık, suyla, karlık ve utkucudur. Umay, ak ana, ak ene olarak bilinir. 

    Erlik ve Albastı ise kötü ruhlardır (Bahaeddin Ögel'in Türk Kültür Tarihine Giriş kitabı). Alkarısı’nı kötü ruhların güçlü bir temsilcisi olarak Anadolu'da hala kabul görür.
    ···
    1. 1.
      0
      Ne güzel bi inancimiz varmis amk nerden gecmisiz bu yobaz araplarin dinine
      ···
  6. 6.
    +4 -1

    GÜNÜMÜZDE iSE


    insanlığın var oluşundan bugüne kadar bir çok toplumda hastalıkların bu şekilde (erkek objeleri, metaller, kutsal kitaplar, koruyucu ögeler) kötü ruhlardan arınması için tedavi edilmeye çalışılıyor.Bu tür uygulamaların yeni doğum yapmış kadınların pgibolojilerini bozduğunu, hastalanmalara ve intihar eylemlerine neden olduğu bilimsel olarak ifade edilmektedir. 

    Alkarısı olarak bilinen cadı-cininin tamamen bir efsaneden ibaret olduğu gerçeği yüzyıllar geçse dahi kabul edilmeyecek bir durum gibi görünüyor.
    ···
  7. 7.
    +2 -1
    Devamı 30 dakikaya gelecektir ilgilenenlere duyurulur beyler.
    ···
  8. 8.
    +2 -1
    Geldim geldim kb
    ···
  9. 9.
    +5
    Şimdi ise bu konu ile ilgili bir metne bakalım buyrun;
    Geçen yıl böyle akşamların birinde, yine bir kafe köşesinde “üç harflilerden”, “define sahipleri”ne bir nice korkulu rivayet dillendirilmekteyken, sohbettekilerden birinin “alkızı”ndan bahsetmesiyle hayli şaşırmıştım. Şaşırmanın nedeni kırsal kültür içinde büyümüş ve görece yaşı büyük kimselerle konuştuğum zaman, kaybolmaya yüz tutmuş eski inanışlara denk gelmemin daha olağan oluşundandı. Bu tür sohbetleri daha sık denk geldiğim için genellikle öğrencilerle gerçekleştirdiğimden, “benden genç” birinden “alkızı” anlatısı dinlemeyi pek de beklemiyordum.

    “Alkızını nereden duydun?” diye sorup üstüne fazladan soru içeren jest ve mimik de katınca masada yaşanan ufak çaplı bir “galiba dehşetli bir şeye çattık” gerilimi yaşandı. Korku filmlerindeki görmüş geçirmiş karakterin, canavarın asıl kimliğini keşfettiği sahnelerden biri canlandı adeta. Yanlış anlaşılmaya mahal vermemek için tabi yukarıdaki şekilde gerekli açıklamayı yaptım.

    Yaşı genç olanın ağzına tuhaf gelse de, yaşı geçkinler için hayli aşinası vardır Alkarısının. Nitekim Anadolu’da yapılmış folklor derlemelerinde cinden, periden ve karabasandan (ağırlık) sonra en sık anlatılan memoratlar bu varlıkla ilgilidir. Pek çok doğaüstü varlık söylencesi, “Türklerin korktuğu şeyler” başlıklı incelemelerin altında birkaç maddede sıralanırken, Alkarısı kendisine atfedilen tez bölümlerine ve hatta makale başlıklarına sahiptir.
    ···
  10. 10.
    +3
    Bu arada bu alkarısı erkeklere musallat olmazmış atlara ve kadınlara musallat olurmuş bunu da not düşeyim
    ···
  11. 11.
    +2
    Bu tablo ise Alakarısı cadı hakkında bir çalışma

    http://c12.incisozluk.com...11505/6/2469026_o7aef.jpg
    ···