evet beyler ben türkiye diye bağırdıkça onlar esad esad diye karşılık veriyorlar
neyse yere yatmış bir şekilde otururken arkamızdan seslerin çoğaldığını hissetim.
ya esad ya esad diye bağırışmalar oldu..
sesler daha da artmaya başladı miting alanına döndü ortalık bi anda etraf karardı.
kafamı kaldırdığım da beşar esadı gördüm karşım da uzun boyu ve sim siyah gözlüğü ile.
meğer meşar esadın geçiş güzergahına girmişiz.
ben bunları düşünürken beşar esaf bize yaklaştı
o yaklaşınca askerler bizi kaldırdı yerden.
sonra ani bir hareketler beşar esad arabasına bindi
askerler bizi de arkadaki arabaya attılar.
her tarafı demirlerler kaplı bir araba
bildiğin mahkum arabası
benle deli arkadaşım mal mal birbirimize bakıyorduk
bu sefer kötü bir şey yaptığımızın farkına vardır
askerler kendi aralarında konuşuyorlar seslerinden anlaşılıyordu onlar da tedirgindi.
biz nereye bizi zütüürüyorsunuz dedikçe biz daha da sinirli bakıyorlardı.
neyse vardık o ara gözlerimizi bağladılar araba durdu ve indik
merdivenli bir yerden aşşağı doğru indiğimizi gördüm.
ayak seslerinden 5 6 kişi olduklarını hissetim.
bizi bir odaya soktular
yatağa yüz üstü yatırıp ellerimizi sağlı sollu bağladılar yatağa
ulan ne oluyordu bi an ferre filmine döndü olay
gözlerimizi açtıkların da
deli arkadaşımı da diğer yatapa yüz üstü bağlamışlardı.
ikimiz de bapırıyorduk allahım kurtar bizi diye
ama nafile
bi yarım saat böyle geçtikten sonra başın da bir maske olan uzun boylu bir adam girdi içer
yarı çıplaktı
sonra başka bir adam o da aynı şekilde giyinişti
evet bu oydu bu beşar esad
gibini sıvazlayıp bana doğru geliyordu
gibecekti beni anlaşılan
ulan senelerdir bir altın madeni gibi sakladığım kara kutum beşar esadın malı olacakmış meğer.
tecavüz kaçınılmazsa zevk almasını bilecen felsefesi ile ben de beşar esada cilve yapıyorum
popomu sağlı sollu salıyordum
beşar esad iyice azmış ve üstüme atlamış beni bi güzel pompalamıştı
zütüm darmadağın etmişti.
bir daha asla dikişt tutmayacak şekle gelişti.
dudaklarıma maskesinin içinden öpücük konduran beşer kıvırta kıvırta gitti.
ondan sonra bütün görevliler tek tek gibti bizi
kaç yannan yediğimizi hatırlamıyorum neyse bayılmışım
uyandığım da sadredin hoca baş ucumdaydı
bi posta da sadreddin hoca attı bize
bildiğin suriye oruspusu olmuştuk.
bir kaç ay böyle muamele gördükten sonra bizi serbest bıraktılar
türkiyeye geldik
şimdi ne cin ne de esma umrumuz da değil
tek derdimiz günde bir öğün yannan.