ne büyük dedesi mk irem derici hesap açmış haberimiz yok .s

burnum büyük diye yaptığın laflara bak. ulan fotoğrafını koyduğun adam nasıl başardı o zaman? örnek alsana mal

hoyratça:
"burnum böyle olsaydı, mösyö, mutlak dibinden kestirirdim!

dostça: "yana yatmaz mı,
senden evvel davranıp kadehine batmaz mı?"

tarifle: "burun değil bir kere, coğrafyada
böylesine dağ denir, dağ değil, yarımada!"

mütecessis: "acaba neye yarar bu alet?
makas kutusu mudur, divit midir izah et!"

zarifâne: "kuşları sevdiğiniz besbelli!
yorulmasınlar diye yavrucaklar, temelli
bir tünek kurmuşsunuz!"

pür neş'e: "birader, şu koskocaman burnunla tütün içince, komşu
"yangın var!" demiyor mu?"

müdebbir: "aman yavrum,
bu ağırlıkla yere düşmenden korkuyorum!"

müşfik: "yaptırın ona küçücük bir şemsiye,
yazın fazla güneşten rengi solmasın diye!"

alimâne: "görmüştüm aristophane'da belki
hippocampelephan tocamélos adındaki hayvanın

burnu gayet büyükmüş! sen ne dersin?"
nobran: "zaten bilirim, sen misafir seversin,

bu, şapka asmak için ne mükemmel bir icat!"
şairâne: "ey burun! bütün cihana inat,

seni baştan aşağı nezle etmeye kaadir
tek rüzgar bulunamaz, karayel istisnadır!"

hazin: "bir de kanarsa, kızıldeniz, ne belâ!"
hayran: "lavantacıya ne mükemmel tabela!"

safiyâne: "abide ne günleri gezilir?"

hürmetkârâne: "beyefendi kibarsınız muhakkak,
yoksa imkânı var mı cumba sahibi olmak?"

köylü: "vış anam! bu ne? bilmem guş mu balıh mı?
yoksa bir tohuma gaçmış salatalıh mı?"

sivri akıllı: "bunu tombalaya koymalı!
kim elinden kaçırmak ister böyle bir malı?"

ve hıçkıra hıçkıra, nihayet, pyrame gibi,
"bu ne felâket! bu ne musibettir yarabbi!

Adam destan yazmis hakket kimse kaale almamamis entry-nick

aga bilmiyorum ya. dersane zamanı kesiştiğim bi hatun 20 masalı bomboş kütüphanede gelip karşıma oturmuştu arkadaşıyla. 2 dk sonra arkadaşı gitti bunla bizi başbaşa bıraktı. kafamı kaldırıp kıza 2 laf söylemeyince kız da kitapları çantasına koyup kalkıp gitmişti. yine dersaneden başka bi kesiştiğim hatun, sınıfımdaki bi kızın kuzeniydi. bigün sınav öncesi koridorda takılırken bu sınıfta pek muhabbetimin de olmadığı kız, kuzeniyle yanıma geldi. bizi tanıştırdı falan. yine pek iç açıcı bi muhabbet gerçekleştirmediğim için daha sonra gittiler, öyle tekrar bakıştık kızla ama sonrası gelmedi. sözlükten tanıştığım bi kızı baya hunharca gibtim, sevgili olalım ayağı yapmıştı kabul etmedim. çalıştığım dönemde biri patronun arkadaşı, biri de çalıştığımız hastanelerden birinde hemşire tarzı iş yapan bi kız patron vasıtasıyla bana ulaşmaya çalışmıştı. hatta patron, arkadaşını gibiyim diye baskı yapıyodu amk. hastanedeki kız da patronu arayıp benim numaramı istemiş sürekli falan. okulda da bu tiple kesiştiğim acayip hatun oluyor. hani öyle bakıyolar ki " ulan şu burna bak dıbınakoyim " düşüncesi geçiyodur herhalde içlerinden diyosun çünkü hoşlantı anlamında bakmaları bana saçma geliyor, kendime yakıştırmıyorum. ben kız olsam kendime şu halimle bakmam çünkü. insanları çok eleştirdiğimden kaynaklanıyordur belki de. allah beni benimle sınıyor :'(

Aynen panpa

93 lüyüm rampa