hayatın boyunca kandırıldın.

başkalarının istediği gibi yaşamaya çalıştın.

bazen bir kızı elde edebilmek için, bazen insanların hakkında ne düşündüğünü önemsediğin için.

hep başkası gibi olmaya çalışırken, nasıl olurda bişeyleri başarabileceğini düşünürsün?

ne için yaşadığını bilmeden..

hayallerinin ne olduğundan emin değilsin, çünkü izlediğin dizilerde çok farklı hayaller ve hayatlar gördün.

kim olduğunu bilmiyorsun, yıllardır sana yansıtılan kahraman tiplemelerinden oluşan karışık bi insansın.

ama benim kim olduğumu biliyorsun. senin son umudunum.

herşey yarım. hatırlardıkların ve hatırlamak zorunda oldukların.

hatırlamaya başladıkça nasıl mükemmel bir insanın sıradan bir ' sistemin kölesi ' haline getirildiğini farkediyorsun.

inanılmaz bir yaratıcılık. dünyayla oyun oynamaya yetecek kadar bir yaratıcılık.

böyle biriyken, hiç farkına varmadan iyi bir üniversite, iyi bir iş ve gelecek hayal etmeye başlarsın.

bunlar senin hayalin değil, hiç bi zamanda olmadı.

bunlar topluluğu kontrol altında tutabilmek için, başkasının bizlere yüklediği hayaller..

nasıl zengin olacağını bilirsen, okulu bırakırsın.

nasıl mutlu olacağını bilirsen, zengin olma hayalinden vazgeçersin.

eğer ne yapacağını biliyorsan, onların yapmanı istediği şeyleri yapmaktan vazgeçersin.

onların yapmanı istediği şeyleri yapmaktan vazgeçip kendin için bişeyler yaparsan..

asıl sorunun cevabı.. ne kadar yakın.

http://inci.sozlukspot.co...en-çocukluğum/@watchdog

ben size sistemi anlatıyorum. insanların bugüne kadar sürekli programlandığını.

sende programlandın tabiki, ama bunu değiştirebiliriz.

dıbına koduklarım, insanlar artık bi bilgisayar gibi, onları kontrol etmek hiç olmadığı kadar kolay.

mesela 1 saat televizyon izlediğinde mal gibi olmuyor musun?

sahip olduğun zekayı bile kısıtlıyo huur çocukları. önce yaratıcılığını kesiyolar, sisteme uyum sağlaman için.

sistem dediğimizde, başını kaldırma, senelerce oku, evlen ve gibtirgitin kısaltılmış hali.

burda 1 tane adam ben varım desin, 50 sayfa anlatırım.

herkesin istediği şeyler farklıdır.

birisi dişileri, birisi para, birisiyse güç, insanların ona saygı duymaya yeteceği kadar.

bu üç şeyin dünyada olmayan şeyler olduğunu düşün. o zaman ne isterdin?

bu cümleyi en kral profesörden duyamazsın.

sadece 4 cümle, hayatını değiştirebilir. işte bu yüzden, mükemmelim huur çocuğu.

Burada tcma'nın diğer başlık sahiplerinin, başlıklar içindeki kendini geliştirmişlerin, çoğunluktan iyi olanların dahi veya müthiş zeka sahibi oldukları düşünülüyor. Tanrı gibi görülüyor örneğin. Görünmemesi gerek. Burada ise kanıt isteniyor. Yani yeni bir hikayenin başlangıcı. Yeni bir doğuş.

Keşfetmek isteyen herhangi birisi için böyle şeyler mümkün. Her zaman. Geç kalmışlıkla veya herhangi zaman mekan kavramıyla bir ilgisi yok bunun. Belki de alışılagelmişliğin ilerisinde olmaktır bu. Bilgi söz konusuysa çoğu kişiden önde olduğum, buradaki birkaç kişinin, başlıkları bilgilerle dolduranların öyle olduğu söylenebilir.

Ama zamanın ötesinde kalmak, tanrılaşmak. Bunları düşünmek çok kötü. Kendi sınırlarınız, sınırlarınızı düşünmenizden başka bir şey değil. Yani sınırsızlık mümkün.

Ustalık, birisinin senden üstün nitelikleri olması. Senin onun kadar iyi olamayacağını düşünmen. tcma'yı kaçıran bu, adam bir şeyler öğretmeye çalışmıştı. diğerleri ego dedi. Bunu anladıysanız, tcma neden yok bunu da anlarsınız. bu başlıkta ona çok yakın bir başlık, içerik açısından..

insanları özgür olduğuna inandırmak dünyanın en zor işi. Üstelik kısa bir çalışmayla. Bu kadar mümkün şeyler varken niye bu kadar zor insanlar için?

para, önemi yok. sınırlar, önemi yok. insanlar, önemi yok. sevgi, önemi olan bu.

bu adamda da sevgi var. gerçek dinamiği olanları görmek ve onları uyandırmak. işte sevgi anlayışı bu.

Öğrenmeye devamlı istekli olduğum için, bu başlığında çok rağbet göreceğini düşünüyorum. çok fazla 'biz' var. 10 binde 1 tane. ama varlıkları yeterli. sınırsız bir özgürlük düşüncesi. umarım burada da vardır çok fazlası. tebrikler başlık için. umarım dediğim gibi rağbet görür. güncel olan başlıkların en iyisi bu. ekgibleri olsa dahi. öğrenme yarışının bu başlıkta yeniden başlayacağını görüyorum.

özgürlük, en çok bahsetmen gereken bu.
"belki de ben sadece uçmayı seven bir martıyım. "

panpa sana ne oldu yeteneklerini ... gücünü kaybetmişsin. üniversite okumaya falan mı başladın yoksa !?

dişileri o kadar çok kutsallaştırdın ki, konuşmaya korkuyorsun.

kendi kafanda belirlediğin standartlar, kendi kafana fazla geliyor.

ne kadar ilginç değil mi?

onlarında senin gibi olduğunu unutuyorsun.

cikse ne kadar ihtiyaçları olduğuna, güzel olduğunu düşündüğün birini gördüğünde nasıl hareketlerin yavaşlamaya başlıyorsa, aynısının onlara olacağını unutuyorsun.

büyük ihtimalle bir daha görmeyeceğin insanlar yüzünden, birazcık eğlenmeyi kaçırıyorsun.

bazı şeyleri kaçırdıkça ne kadar asosyal olduğun aklına geliyor, daha fazla mahvediyorsun kendini.

tabii ki asosyal olmamak, bir dişiyle konuşmak değildir sadece.

tek başına olup yeteri kadar sosyal olan insanlarda var. önemli olan, tek başına birşeyler yapmaktan ne kadar korkup korkmadığın.

gerçekten merak ediyorum, kaç insan kendi başına dolaşıp zaman geçirmeyi biliyor?

öyle bir olgu oluştu ki, yalnız başına hiçbir şey yapamazsın şeklinde. oysa ki bu olguyu oluşturanlar da asosyal olanlar.

ne kadar ilginç değil mi?

Başlıkta çok sağlam insanlar olmaya başladı.

Bakış acısı değiştikçe olayın farkına daha çok varacaksınız.

Bugün yazma fırsatım olmadı ilk işim özgüven konusuna detaylı olarak değineceğim.

Egemenin yazdıklarına cevap yazmıyorum genelde çünkü kendi kendini sorgulayabilmek en güzel hislerdendir.

peki ben ya bir kızı gördüfümde onun kafasını kesip kazıga dikmek istiyorsam

hiç toplum ve insanları hakkında iyicil düsüncelerim yoksa.
onları değiştirmeye çalışmmak, yardım etmek gibi bir misyon belirlemek gerizekalilıgın ve etki altına alındıgının ilk sinyaliyse

erkeklerin salak olduğu konusuna gelince, bunu başlarda söylediğimi tahmin ediyorum.

malesef neslimizi babaları yetiştirmedi. anneleri yetiştirdi.

bu çok basit bir sözdür, bir çok filmde geçer, en başta fight club.

ancak üzerine düşününce gerçekliği her zaman artmaya devam eder.

salak bir insan tarafından yetiştirilirsen, öyle olmama olasılığın nedir?

bu konu üzerinde hala düşünürüm, ileride bir çocuğum olduğu zaman onun mükemmelliğini hiç kaybetmeyeceğine o kadar çok eminim ki..

panpa çok iyi yazmışsın ama herşey güzel hoşda bu yazı bittikten bir süre sonra eski halime dönmek istemiyorum
sonu güzel bitsin

@39liseli bi binsen iyi yada kötü dersleri umursama, hocanı gibleme ama efendi ol.

Ergen arkadaşlarımızın geleceğiyle oynama orusbuçcocuğu..

mükemmellik yaşamak oluyor.

dediğin şey mesela, bir kızla istediğin fanteziyi yapabilmek.

çoğu insanın mimiklerini , söylediklerini, kafasının içinden geçenleri, genel hareketlerini tartıp ona nasıl yaklaşacağımı bilirim.

yalan söyleyip söylemediğini bilirim, ne yapmaya çalıştığını anlarım.

zaten bunları biliyorken bir dişiye karşı yapabileceklerini düşünmüyorsun bile.

para kazanıp kazanmamayı umursamam, canım sıkıldığında kazanırım, keyfim yerimdeyken harcarım.

aklıma herhangi birşey gelir, bundan para kazanmanın bir yolunu bulurum. bakış açısını değiştirmenin önemini bu yüzden bu kadar çok söylüyorum.

zaten hayatı bedavaya yaşıyorum, yaptığım çoğu şeye para verdiğimi hatırlamam bile.

insanlardan üstün olup olmamak umrumda değil, etrafımdakiler bana öyle bir gözle bakıyorlar ki, güvendiklerini anlıyorsun. onları iyi tanıdığımı biliyorlar, neleri sevip sevmediklerini, ihtiyaçlarını, fazlalıklarını.

hepimiz mükemmeliz, sadece bunun farkında olmayan salak huur çocukları var.

hayatı ciks, para güç olarak gören.

ama farkında olmaları gereken bir şey var.

ciks normal bir şey huur çocuğu.

bu yüzden 7 milyar nüfus var. sadece seni kandırmışlar, ciksin ne kadar kutsal olduğu konusunda.

para kazanma yeteneğini elinden almışlar küçükken, beyninin neler yapabileceğini bilmiyorsun.

güç dediğin şeyin egodan ibaret olduğunun farkında bile değilsin.

bir kadınla istediğim fanteziyi yapabilmek mi?

daha çok zevk aldığım o kadar çok şey sayabilirim ki...

sinirlendim dıbına koyum, çünkü sinirlenmeyi bile seviyorum.

ve huur çocuğu, çünkü ben böyle doğdum.

beyler, ben dahiliğe filan inanmam; çalışmanın gücüne inanırım. herkesin iyi olduğu bir dal vardır; kötü olduğunuz işlerde kendinizi fazla zorlamayın... haydi eyw allah esirgesin.

en çok umursamamazlık konusunda zorlanılıyor biraz bundan bahsetmeliyim.

hiç kimse umursamazlık ile tembelliği karıştırmasın.

umursamazlığı sadece dişilere kullanmıyoruz, hayatın bir çok alanında gerekir insana.

bir çok konuda aydınlatmaya çalışıyorum ve bir çoğuna başlığı okuduktan sonra rahatlama geliyor. umursamazlık başlıyor yani.

endişelenmeyi bırakıp yaşamaya başlayın, adım atın diyorum. ancak bir süre sonra kaygılar vs. geri dönüyor.

bunun nedeni belli, üzerine biraz düşünmen lazım.

gerçekten umursamamak istediğin şeyler ne? geleceğin mi? şuanki yaşamın mı?

kaddafiyi bile giberttiler amq

herşey tekilden türeyen bir kopya. teklikten o kadar çok kopya türüyor ki, en sonunda kendi kendini yok ediyor; çöküş yaşıyor.

aptallar, embesil hayvanlar doğayı taklit ediyor.

taklit etmek, en temel öğrenme biçimi.

onun gibi, kendilerini yok ediyorlar.

üstünlük kompleksi

hayatı boyunca çalışıp zengin olamayan insanlar, yada küçücük bi oyun yapıp tonla para kazananlar.

tüm hayatı sahte ve sanal arkadaşlıklar olanlar, bir tane ama adam gibi dostu olanlar.

inançlı gibi görünen işe yaramazlar, toplum yüzünden inandığını sananlar.

birileri oyunun kurallarını belirliyor, kalanlarda ona göre yaşamak zorunda.

o'na göre yaşadığın sürece, mutluluğun ne olduğunu bulamayacaksın.