/i/Hikaye

Herkesin bir hikayesi var, ya senin hikayen nedir?
    başlık yok! burası bom boş!
  1. 1.
    +6
    Merhaba beyler ben ömer ama bana bahtsız ömer derler. Babam ben daha on iki yaşımdayken öldü daha doğrusu öldürüldü eniştem tarafından. isterseniz başka hikayede anlatırım konuya dönelim ben daha gelecege dair hicbisey dusunmezken babamin dukkani bana devretmesi beni cok dusundurmustu dusunsene daha on iki yaşındasın. Hicbirseyden habersizdim ilk okulu dukkan sebebinden okuyamadim ta ki bi ay sonra babam vefat edene kadar. O olunce hersey degismisti, basimizda duran kimse yoktu. Bu yuzden gecinmek icin dukkani satmistik. Anneme o adami oldurecegime soz vermistim ama evde de benden baska erkek yok evdekilere kim bakacak canim anam neyapacak bi basina diye dusunurken vazgectim
    ···
  2. 2.
    +2
    Beyler öncelikle yazıyı gri ekrana karşı note pad te yazıyorum şuku ya da rez lazım değil benim amacım anlatıp rahatlamak sizinde ibret almanızı sağlamak için yazıyorum beyler
    ···
  3. 3.
    +2
    O parayla 3 yıl gecindik. On beş yaşıma geldiğimde, Artik bi isten tutmam gerketiginin farkina vardim. Bodrumda teyzemler oturuyordu Onalarin yanina gidip orda bi isin elinden tutmak istedim her ay kazandigim parayida annemlere yolliyacaktım. Size biraz teyzemlerden bahsedeyim; teyzemler gayet zengin ve bir o kadarda cimrilerdir. Biz o kadar sıkıntı çekerken hiç yardım bile etmemiş aksine bizi yanlız bırakmışlardır. Bu kısımlarda kayda değer birşey olmadığı için geçiyorum. Sonunda teyzemlerin yani bodruma vardim dayimin balikci restoraninda garsonluk yapıyordum cok zengin olmasına rağmen  bana verdiği para aylik 300 tlydi buda bana az geliyodu cunku aileme de para yollıyacaktım. Bir yıl kadar daha orda calistiktan sonra ciktim daha iyi bi is aramaya ve bodrumda edindigim sayılı arkadaşlar sayesinde bir barda ismini vermeyeceğim çalışmaya başladım.
    ···
  4. 4.
    +2
    Yaş grubuma göre ( tabi o zamanlar on altı yaşındaydım ) gayet iyi bir ortamım ve hayatım vardı. Bir gün babamdan hatıra kalan fotoğraf makinesiyle (babam fotoğraf çekmeyi çok severdi) her neyse bir gün sahil kenarında bir bankta otururken önümden çok güzel bir kız geçti istemsiz olarak ayağa kalkıp fotoğrafını çektim ve kız bunu gördü. (kız + ben -)
    +Ne yaptığını sanıyorsun?
    -fotoğrafını çekiyorum diyerek bir poz daha çektim.
    Kızla biraz daha tartıştıktan sonra kız gitti, zaten benim de iş saatim yaklaşmıştı. Bara gittim, biraz zaman geçtikten sonra onu gördüm. Ve yanında ona sarkanları. Gençliğin verdiği öz güvenle çocukların (adam demiyorum çünkü adam değiller) arasına daldım o gece temiz bir dayak yedikten sonra eve gittim o zamanlar dayımlarda kalıyordum. Bana kızdılar ve beni istemediklerini söylediler. Bende mecburen eve geri döndüm. Annemler eve yeni eşyalar alıp borca girmişler durum bu olunca mecburen bir iş buldum.
    ···
  5. 5.
    +2
    Bodruma gitmek aklımın ucundan bile geçmiyordu. Gel gör ki çalıştığım barın sahibi beni sevmiş geri gelmemi ve tekrar işe başlamam için ısrar ediyordu. Beş ay sonra bodruma geri döndüm ve aynı işe girdim. Yine bir akşam içtikten sonra onunla karşılaştığım ilk yere o banka oturdum, yanıma bir kız geldi ve ;
    +Beş aydır seni bekliyordum, nerdesin  dedi
    -Bense daha onu tanımamış kim olabileceğini düşünürken
    +Benim için dayak yedikten sonra beni unuttun mu diye sordu
    -O an hatırladım ama kız beş ayda değişmiş daha bi güzel olmuştu
    Benim iş saatime kadar oturduk lafladık sonra tam ben kalkacakken elime bir kağıt tutuşturup yanağıma bir buse kondurdu. Ben aval aval giderken kağıda bakmayı unuttuğumu fark ettim. Kağıda baktığımda Gece dörtte kayalıklarda yazıyordu. O gece patrondan izin alarak o saate kayalığa gittim ama yoktu saatlerce bekledim gün açana kadar bekledim ama gelmedi, ben bu şekilde dokuz gün daha geçirdim son güne kadar umudumu korudum. Onuncu gün kalbimin kırıklığıyla bara döndüm. Bara girdiğimde onu gördüm.
    ···
  6. 6.
    +1
    Bana sana hayran kaldım dokuz gün boyunca beni bekledin bense seni uzaktan izledim dedi ve sonra dudağıma masum bir öpücük kondurdu, ve çıkmaya başladık. Kızın ismi ahsen bu arada devam edelim. Tam yedi ay sonra kız birden benden ayrılmak istediğini söyledi ben istemesemde bittiğini söyledi. Artık oranın benim için bir anlamı kalmamıştı biletimi aldım ve otobüse bindim. Ve eve geldim Ahsen gittiğimi iş yerinin patronundan öğrenince apar topar kuzenini de sürükleyerek peşimden gelmeye zorlamış ve gelirken bir tır Ahsenlerin arabaya çarpış ve benide Ahsen'in annesi aradı ve fenalaştığını söyledi kalp bu sen bitti desende yinede sever konuya dönelim. Ben alelacele otobüsten inip hastaneye gittim. Gittiğimde Ahsen yoğun bakım ünitesine alınmıştı, sonradan öğrendiğime göre kuzenide felç kalmış neyse, ben yalvar yakar sonunda onun yanına girebildim Ahsen diye seslendim ama tepki vermedi bilinci kapalıymış ama o zaman bunu nasıl düşüneyim.
    ···
  7. 7.
    +2
    O an bana sadece bunu diyebildi;<br>
    Sen <br>
    Sen<br>
    Seni   <br>
    Dedi ve o lanet olası kalp ritim cihazı durdu o an herşey aklıma geldi ilk tanışmamız ilk öpücük ve diğerleri ve bayılmışım uyandığımda sevdiceğimin cenazesinin bu gün toprağa verileceğini söylediler. içim kan ağlayarak onu toprağa verdim hayatımın aşkını tek aşkımı toprağa benliğimle birlikte gömdüm. O günden sonra evden bir buçuk yıl boyunca çıkmadım kendimi içkiye ve şiire verdim. Odamın içi yazdığım şiireler ve mektuplarla doluydu ta ki o geceye kadar. Ahsen&apos;in hediye ettiği Zippo çakmakla ona dair herşeyi yaktım ve sonunda Zippoyu da ateşe attım ve gittim. O zamanlar nedense saçlarım dökülüyordu, doktora gitmeye karar verdim ertesi gün de hastaneye gittim. Doktor bana tuberkiloz oldugumu soledi bana dört gib sundu ya bir gun ya bir hata ya bir ay yada bir yil. ilk gün birşey yok ilk hafta yok, ilk ay yok böyle böyle bir yılı tamamladım.
    ···
  8. 8.
    0
    Beyler gece onbirde başlıyorum rezlerinizi alın durun lan almasanızda olur amk
    ···
  9. 9.
    0
    Geldim beyler
    ···
  10. 10.
    +1
    O zamanlar ilaç tedavisi alıyordum ve saçlarımda yoktu yani keldim. Doktora gittim doktorsa bana tüberküloz un arttığını söyledi ben küfür ederek tedaviyi bıraktım. inanabiliyor musunuz iyileştim ( size de bırakın demiyorum ben binde bir şansla iyileştim) hayatın ilk defa bana güldüğünü hissetim. Başıma gelicekleri tahmin bile edemiyordum. O yıllarda yani iyileştikten sonra açık tan okulu okudum ve üniversteye hazırlanmaya başladım. ilk yıl olmasada ikinci yıl kazanabildim. Üniversite hiç tahmin ettiğim gibi olmamıştı. Bir yandan çalışıp bir yandan okuyup diğer taraftan da Kafamı dağıtmaya geçmişi unutmaya bir daha aşık olmamaya yemin etmiştim, ta ki o ana kadar. O gün xxx kafede onu gördüm onun güzelliğini evet daha ismini bile öğrenmeden ona aşık olmuş olabilirdim.
    ···
  11. 11.
    +1
    Ama ben daha hazır değildim. Aşık olmaya, aşkı yaşamaya aşık olduğum kişiyi toprağa yatırmaya benliğimi onunla bağlamaya hiçbirine hazır değildim. Ben bunları düşünürken onun yüzüne fazla uzun baktığımı farkettim ona son bir kez daha baktığımda bana bakarak güldü onun gülüşü beyler anlatamam o derece güzel ama içimde bir yerde bir şey kıpırdadı tekrar aşık olmuştum. Korktuğum başıma gelmişti beyler ne demişler.;korktuğun şey başına gelecek olan şeydir. işte bu şekilde yaşadım beyler o gece sabaha kadar içtim onun için yazdığım şiireler aklıma geldi hani hayatımın aşkını gömmüştüm hani bir daha aşık olamazdım bunları düşünürken sızmışım. Sabah telefonun acı çalışı beni uyandırdı ve telefonu açtığımda telefonun acı çalışı gibi bir o kadar acı haberi aldım ağlayarak konuşan ablam annemi kalp krizi sonucu öldüğünü söylediği an telefon elimden kaydı ve ağır çekimde yere düşmüştü. Benim anam canım anam oku adam ol derdi herzaman üniversiteye de onun sayesinde başladım. Eve yeni koltuk takımı almış onları görmemi isterdi benim mürvetimi görmek benim yerime benim için mutlu olmak isterdi.
    ···
  12. 12.
    +1
    Canım anam öldüğünde aslında onun için yaptığımı sandığım şeyleri aslında kendim için yaptırdığımı beni daha iyi bir hayat için okumaya zorladığını anladım. okulu dondurdum ve vurdum yola alkolik ve yorgun bir biçimde acımla birlikte gittim yaşadığım yeri, kaybettiğim şeyleri, ailemi, sevgimi ve kendimi geride bıraktım sokaklara alıştım bulduğum parayı içkiye yatırıp sonrada çöpte yemek arardım. Yaşamanın anlamı neydi, niye vardım, neden hep sevdiklerimi kaybettim ben ne yaptımda bunları yaşadım suçum, günahım neydi siz sıcak ve rahat evinizde bunları okurken ben neden ölmemek için çöpten yemek yemek unutmak için içki içmek zorundaydım he anlattığım kişiler takdiri-ilah dedi geçti ama neden ben. siz bilirmisiniz sevginizi kaybedip tek sığınacak yer olan ana şefkatini kaybetmeyi
    ···