1. 49.
    +2 -2
    lan yemin ediyorum bizim kuruyemişçi yüksel abiyi koysan bu adamın yerine daha iyi yönetir dış politikaları. anca 200 çeşitle kahvaltı yapsın
    ···
  2. 48.
    +1
    bu adamın bir gün ajan olduğu ortaya çıkacak
    ···
  3. 47.
    0
    bacak kadar boyu var türlü türlü huyu var
    ···
  4. 46.
    0
    türkiye savaş çağrısı yapmadı demiş

    biz tabi kanqilerle gül ol sıç yerlerdeyiz
    ···
  5. 45.
    0
    @45 entry nick
    ···
  6. 44.
    +2
    kürtler bi gecekonduya iKi PAÇAVRA Astı diye başarısız addedilen, oldukça donanımlı uzman bir dışişleri bakanı.
    sizin iki yıllık beyninizle mi kurulacak uluslarası siyaset yoksa tonlarca yayın yapmış, 4 dil bilen bu adamın beyniyle mi.
    10 sene sonra göreceksiniz bu adamın faydasını ergencikler sizi
    ···
  7. 43.
    0
    hedeflenen dış politikanın tam zıttını gerçekleştiren baka...

    daha da dibe vurduracak kimse yok bu dünyada zaten dipteyken ne kadar batabilirsin ki.
    ···
  8. 42.
    -1
    süheyl batum gibi bir cazgır yapsa nası olurdu bu görevi
    ···
  9. 41.
    +1
    komşularla sıfır sorun deyip bir tek eskimo'larla düşman olmayan bakan
    ···
  10. 40.
    0
    geziyle ilgili verdiği son röportajı okuyun.
    sanıyorum hükümet içinde gençleri anlayan daha doğrusu anlamaya çalışan tek adam bu...
    ···
  11. 39.
    0
    Esed yakında gidecek Açıklamasının 2. Yıldönümü, Dışişleri Bakanlığı'nda Düzenlenen Buruk Bir Törenle Kutlandı
    Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun "Esed yakında gidecek" iddiasının 2. yılı Bakanlığın Ankara Balgat'taki binasında bu akşam düzenlenen buruk bir törenle kutlandı. Suriye'de patlak veren olayların ardından belirli aralıklarla bu iddiasını yineleyen Ahmet Davutoğlu, "inanın daha dün gibi sizin karşınıza çıkıp, 'Beşer Esed yakında gidecek!' dediğim ilk gün... Hey gidi, artık eski tadını vermiyor belki ama yine de söylerken insanın içi bir huzur dolmuyor değil... " derken, törendeki ortak kanaat ise Beşşar Esad'ın yakında gideceği yönündeydi.

    Pasta kesildi

    Törende, öncelikle 2 yıldır kendisiyle birlikte bıkıp usanmadan Beşşar Esad'ın yakında gideceğini tekrarlayan tüm Dışişleri çalışanları ve basın mensuplarına gönülden teşekkür eden Bakan Davutoğlu, daha sonra "esed gidici" yazılı pastanın üzerindeki bir çift mumu alkışlar arasında üfledi. Pasta ve limonata ikrdıbının ardından barkovizyon gösterisine geçilirken, son 2 yıl içindeki en iyi 10 "esed gidici" demecinin art arda sıralandığı gösterim sırasında bazı diplomat ve gazetecilerin göz yaşlarına hakim olamadıkları görüldü. Barkovizyon gösterisinin ardından mikrofonların başına geçen Dışişleri Bakanı Davutoğlu, "Eveet hep beraber şöyle bir geçmişe uzandık arkadaşlar. inanın benim de şu an tüylerim diken diken olmuş durumda. Vay be... zaman nasıl hızlı geçiyor ha... " diyerek şöyle devam etti:

    "ilk demeci verdiğim günü dün gibi hatırlıyorum. O dönem daha Esed'le dost mu olsak düşman mı bellesek tam da karar verememişiz. Çat bi telefon geldi, Hillary Clinton. 'Buyrun sayın bakan' dedim. "Naber Ahmet?" dedi. 'iyi valla oturuyoruz arkadaşlarla, çay içiyoruz buyrun beraber içelim eheh' dedim. Teşekkür etti, "ya onu bırak da benden duymuş olma ama bu Esad gidici" dedi. "Vallaha mı?" dedim. "Sen de 1, ben diyim 2 ayı ya var ya yok" dedi. 'E iyi o zaman biz de Esad gidici diyelim' dedim. 'Onun adı artık Esed. Sen de öyle söyle daha iyi olur' dedi kapattı telefonu. Koca ABD Dışişleri Bakanı, onu da geç yaşını başını almış bir kadın. insan ister istemez itimat ediyor tabii. Bilemedik... "

    Neşeli anlar...

    ilk demecin ardından ortalama ayda bir kez sektirmeden "esed gidici" dediğini ve zamanla cümlenin fazla tekrar edilmekten anldıbını yitirmeye başladığını ifade eden Davutoğlu'nun "ilk yılın sonlarına doğru ne yalan söyliyim bi moralim bozuldu. O aralar gece birden uyanıp hanıma 'Sare kalk, ya acaba gitti mi, uyuduk kaldık böyle ama' diye sorduğum zamanlar oluyordu. Sonra sonra alışıyo insan tabii. Hatta aramızda espri konusu bile oldu. Çocuklar harçlık istiyolar mesela, 'Esed gidince veririm' falan diyorum, gülüşüyoruz." sözleri salonda neşeli anların yaşanmasına neden oldu.

    "Adam olsa sırf ayıp olmasın diye giderdi... "

    Davutoğlu, Esad'ın ne kadar empati yoksunu ve zalim olduğunun sırf bu olaydan bile anlaşılabileceğini belirtirken, "Yani o kadar senedir iyi kötü bi komşuluğumuz, yüz yüze bakmışlığımız var. Onda birazcık insanlık olsa, 'yahu yeter, bu adamların Dışişleri Bakanını daha fazla mahcup etmiym" diye düşünür, en azından 1 haftalığına sembolik bir şekilde bile olsa giderdi. Sonra istiyorsan geri gel yine otur koltuğuna. işte bu kadarını bile düşünemeyen bir insandan bahsediyoruz. Daha ne diyim ben, yazıklar olsun" diyerek Suriye Devlet Başkanı'na bir kez daha sert mesajlar gönderdi.

    Suriye politikasında değişiklik sinyali

    Yaşanan süreçte Bakanlık olarak kendilerinin de bir takım hatalar yapmış olabileceklerini söyleyen Davutoğlu, "Dikkat ederseniz çevremizde devlet başkanı değişmeyen tek ülke Suriye kaldı nerdeyse. Şimdi düşününce, kendi haline bıraksak ülkenin sorunlarından illalah diyecek, ekonomik kriz mriz derken zaten kendiliğinden gidecekti belki adam. Belki o da inada bindirdi bi noktadan sonra... " sözleriyle samimi itiraflarda bulunurken, "Bundan sonra 'Esed kesinlikle gitmez, delikanlıysa o koltuğu bırakmaz' gibi bi söylem benimseyebiliriz. Bilmiyorum, şu an tamamen sesli düşünüyorum... " sözleriyle de önümüzdeki dönem Türkiye'nin dış politikasında bir takım köklü değişiklikler olabileceğine işaret etti.

    "Kazık çakacak değil ya"

    Beşşar Esad'ın şu ya da bu şekilde gitmesinin artık dış politikadan falan çıkıp kendisi için kişisel bir mesele haline geldiğinin de altını çizen Davutoğlu'nun "Sırf bu yüzden son 1 senedir yediğime içtiğime daha fazla dikkat ediyorum. inat olsun diye ondan fazla yaşıycam. Nasılsa bi gün eceliyle de olsa gitmeyecek mi bu adam? işte o zaman çıkıp göğüsümü gere gere 'ben söylemiştim' demek için hayatta kalıcam. Andolsun yapıcam bunu" sözleri üzerine büyük bir alkış fırtınası koparken, kalabalık davetli grubu salonu "kazık çakacak değil ya!" sloganlarıyla inletti.

    Alkışlara elini kalbinin üzerine zütürerek teşekkür eden Davutoğlu, son olarak şu sözlerle konuşmasına son verdi:

    "Yine de gönül ister o kadar uzun sürmesin bu iş arkadaşlar. O yüzden hepinizden çok rica ediyorum ne yapıp edip ben hala bakanken gönderelim şu adamı. Çünkü ben tanıyorum bunu, yarın ben bakan olmam benden sonraki arkadaşım gelir, Ali gelir, Veli gelir bu koltuğa. Allah biliyo ya bu Esed tam da o gün gider. Ondan sonra Veli gönderdi olur, Ali esed'in defterini dürdü olur. En çok da ona üzülürüm ben. Davutoğlu isminin bi 'Esed'i yollayan bakan' olarak anılması var, bir de ucuz fanila markası ismi gibi hatırlanması var. Gözünüzü seveyim bana bunu yapmayın... "
    Tümünü Göster
    ···
  12. 38.
    0
    iki sayfalık bir başlık olmasına rağmen sayın bakan hakkındaki görüşler 180 derece değişmiş durumda

    ilk girilen entry ikinci nesil yazardan
    son girilen entry antıncı nesil yazardan

    fikirler gittikçe şiddet içerikli olmaya başlamış
    ···
  13. 37.
    0
    @27'nin sesi soluğu çıkmıyor, hayırdır?

    kemalist öküzler demiş bi de.

    beynindeki örümcek ağlarını temizle mübarek...
    ···
  14. 36.
    0
    @27 karşımda nickin gibi kalırsın
    ···
  15. 35.
    0
    http:// m1305.hizliresim.com/19/c/mytv8.jpg
    ···
  16. 34.
    0
    ···
  17. 33.
    0
    hatay'ı bağdat'a çevirmeyi başaran sevimli şey, stratejik derin
    ···
  18. 32.
    0
    @27 yavaş ez de saçın başın dağılmasın
    ···
  19. 31.
    0
    türk dış politikası yamalı don gibi nereye yama yaparsan yap kıçının bir tarafı açıkta kalıyor nokta
    ···
  20. 30.
    -1
    @29 gibtir muallak
    ···