• 0 / 0 / 48 entry
  • 10 başlık
  • 3 trend
  • 549.66 incipuan

sirarthur önüncü nesil normal

  • +6 -1
    mustafa kemal i neden sevmiyorum
    islamiyet hoşgörü dinidir. Başka dine mensup olan kimseyi zorlamaz. islam dinine mensup bir kişi eğer gerçekten müslümanım diyorsa başkalarının dinine, mezhebine karışamaz. Bir müslüman da hristiyan da aynı hak ve eşitlik altında ibadetini yerine getirir.
    işte laiklik de budur. Her dinden her vatandaşın dininin gereklerini istediğince yerine getirme özgürlüğüdür. Eğer biz bu ülkede sadece islami bir yönetim biçimi ele alırsak diğer dinlere mensup vatandaşlarımız bu sefer kendilerini yok sayılmış ve dışlanmış hissedecekler. Ben de Elhamdülillah müslümanım. Dinimiz hoşgörü diniyse başkaları da aynı serbestlikte dinini yaşayabilir, buna saygı duymak zorundayım. ,işte laiklik de güzel dinimizi, kirli siyasete alet etmeden yaşamayı, aynı şekilde diğer dinlere mensup kişilerin de kendi dinlerini yaşamasını temel alıyor. Yani laiklik kavrdıbının, bizim dinimize uygun olduğunun aşikar olduğunu düşünüyorum.

    Vay efendim eskiden Osmanlı müslüman ülkeydi ama hristiyanlar da serbestçe yaşıyordu diyeceksiniz. Haklısınız da. Haklısınız evet elbette öyleydi. Osmanlı da da laikliğe benzer bir "hoşgörü politikası" uygulanıyordu. Bu yüzden atalarımız Osmanlı devletini yüzyıllar boyu ayakta tuttular. Lakin devir değişti, artık hoşgörü politikasının günümüzdeki benzer karşılığı laikliktir. Laikliği istemeyenler, atalarımızın hoşgörü politikasına da karşı çıkanlardır bence.
    ···
  • +25 -1
    eli öpülesi şehit babası bayrakçı amcamız
    Uzun yıllar boyunca sürekli özenerek, şanlı günlerimizde evimizin ve balkonumuzun en güzel köşesine astığımız şanlı Türk bayrağımız artık sürekli güneş ışığına maruz kalmaktan rengi açılmıştı. Ben de bu emektar bayrağımızın yerine yeni bir bayrak almayı düşündüm. Bir de son zamanlarda artık ne bayramlarda, ne de yaşadığımız kötü günlerde koskoca mahallede bayrak asanların sayısı gitgide azalmaktayken şöyle büyük bir bayrak alıp asmak istiyordum, şanlı bayrağımızdan haz edemeyenlere inat. Gezdim gezdim bir türlü bulamadım. 22 nisan günü Ankara Kızılay'da işlerimi hallettikten sonra eve dönerken seyyar bir bayrakçı amca gördüm, hem futbol takımlarının bayraklarını satıyordu, hem de Türk bayrağı. Amcanın Türk Bayrağını taşırkenki özeni gözümden kaçmadı. Bir ordunun en önünde bayrak tutan bir asker gibi taşıyordu. Bu görüntü beni mutlu etmişti. Amcanın yanına gittim. Amca, bayrak almak istiyorum, Türk bayrağı almak istiyorum ben dedim. Hemen uzattı bayrağı. tam da aradığım büyüklükteydi bayrak.
    "Borcumuz ne kadardı amca?"
    "Sence ne kadardır delikanlı? Şimdi senden canını istesem bu bayrak uğruna, verir misin?"
    "Veririm elbet. Bu vatanı seven her fert gibi." dedim.
    "Karşılığında can vermekten bahsettiğimiz bu bayrağa ben nasıl bir maddi değer biçeyim evladım. Senden bu cevabı almak yeter. Hay sen çok yaşa. Allah senden razı olsun. Allah sana uzun ömür versin. Bu şanlı bayrağa da zeval vermesin."
    "Amin amcacım amin. Lakin ben böyle mahcup oluyorum. Hiç bir şey vermeden... "
    "Bak delikanlı. Bundan 6 sene evvel ben oğlumu şehit verdim bu bayrak ve vatan uğruna. Canımı verdim. Can parçamı verdim. Sen de delikanlı çağındasın, askerliğini yaptın mı yapmadın mı bilemem. Yaptıysan o kutsiyeti bilirsin, bu bayrağa can vermekten başka ne verirsen ver bu bayrağı hak edemezsin. yapmadıysan da ilerleyen zamanda asker ocağına erdin mi, bu vatan için görevini yerine getirdin mi daha iyi anlarsın beni evlat. Neden mahcup oluyorsun."
    "... "
    "Senden para istemiyorum delikanlı. isteyemem, ben utanırım. Senden tek isteğim Mehmetçik Vakfı'na ya da Şehit Aileleri Derneği ne maddi veya manevi, elinden geldiğince yardımda bulunman. Bunun için senden söz almak yeter bana. hadi alsana aslanım bayrağını."
    ismini sordum amcanın, nereden geldiğini, nereli olduğunu. Hanımını da 3 sene evvel Hakk'a uğurlamış. O zamanlardan beridir böyle bayraklarıyla birlikte Anadolu'da şehir şehir gezerek insanlara bilinç dağıtıyormuş bu eli öpülesi amcam. Adını burada söylemek istemem, bunun hakkında ondan izin almadım çünkü, yakışmaz o yüzden.
    Lakin anladım ki bu amcayı aramak için onun ismini bilmemize gerek yok. O amcayı yüreklerimizde arayalım, mazimizde arayalım, sokaklarımızda, pencerelerimizde şanlı Türk bayraklarını asarak arayalım, Mehmetçik Vakfına, yahut şehit ailelerine elimizden geldiğince yardımda bulunarak arayalım. Çünkü günümüz de, geçmişimiz de dana nice bu amcamız gibi güzel insanlarla şereflenmiş... Bu vatan uğruna canını veren atalarımızın, babalarımızın, akranlarımızın, kardeşlerimizin, evlatlarımızın yegane emanetleri bayrağımıza ve vatanımıza bu amca kadar değer verdiğimizde buluruz onu...

    Dipnot: konunun başındaki resim semboliktir
    ···
  • +1
    patlamaya bir annenin gözünden bakın
    Gecenin tam ortasında yoklayıverdi sancısı.Çocuğumuz olamıyordu bazı sebeplerden kolay kolay. Ama sonunda bize de lütfedildi o güzel duygu. Bebeğim düşmeden, sağlıklı sağlıklı büyüdü. Bekliyorduk bunu, evladım gelecekti, karnım burnumdaydı zaten. Beyim sanki ona sancılar giriyormuş gibi sıçradı yerinden, kucakladı beni. "Sabret hanım sabret, hemen zütürcem seni bak hastane şuracıkta." Arka koltuğa geçtim, O ise "Baba oluyorum be babaa" diye geçti direksiyonun başına. Yetiştirdi beni hastaneye sapasağlam. Gece 04:00'dı aldım evladımı kucağıma. Sevinçten hüngür hüngür ağlıyordu babası, bense can paremi öpmeye koklamaya doyamıyordum.
    Günler haftalar geçti, emeklemeye başladı benim kara gözlüm Çabuk da büyüyordu kerata. Kıyafet almaya gücüm yetmiyor diye çetik çorap ördüm, kazak ördüm sattım üç beş paraya. Emeklerken dizleri yırtılan donlarını yamadım da giydirdim evladıma sıkıla sıkıla. istemem miydi yeni yeni giydireyim. Sağ olsun üst komşum da çocuğunun eskilerini verirdi, kaliteliydiler hepsi eski gibi değillerdi, giydirirdim ben de yavruma. Yeni aldım derdim nasıl da sevinirdi saçının teline kurban olduğum. Gizli gizli ağlardım. Ne beyime duyururdum ne de evladıma. Beyim zaten işçiydi kendini harap ediyordu para kazanıcam derken. "Olsun" derdi. "Oğlum büyük adam olunca bize bakacak, o zaman rahata ereceğiz hanım."
    Büyüdü evladım 9 yaşına geldi, tam oyun çağındaydı. Arkadaşları futbolcu forması almış hep, o da geldi bana söyledi, anne ben de "Fenerbahçe forması istiyorum. Alex'in formasından istiyorum. Alex yazıcak arkasında." Zaten odası boydan boya alex'in resimleriyle doluydu. Nasıl severdi nasıl.
    Benim de bi penye gördüydüm kaç aydır onu almak için para arttırmıştım kenara, gittim onunla forma aldım pazardan. Gücüm ona yeterdi. Ben giymesem de olur, evladım sevinince dünyalar benim oluyordu zaten. Yavrum, kuzum, kara kaşlım kara gözlüm.
    Eski kıyafetlerimle idare ederdim ben daha zaten, evladım sevinsin.
    Büyüdü oğlum, üç sene boyunca lise kazanmak için sınavlara girdi. Dershanelerden de hep burs kazandı, yoksa nasıl okuturduk, yeter miydi gücümüz. Çalışkandı benim yavrum. Allah'ıma şükür.
    Seneler geçti liseyi bitirdi, üniversite sınavına hazırlandı. babası para biriktirdi en iyi dershanelere vereceğim oğlumu diye. Öyle yaptık, başardı. Onu başka şehirlere göndermeye kıyamıyordum. Burda gözümün önünde olsun diye Ankara'yı kazansın istedim hep. Ankara'da üniversite kazandı oğlum, mühendis olacaktı. hep istiyordu zaten evvelden, küçüklüğünden beri.
    Bu sene ilk senesiydi üniversitede 19 yaşında genç delikanlım. Benim gözümün nuru, benim gözümde dünyadaki en kıymetli varlığım.
    Anne dedi, canım nasıl da kuru fasulye çekiyor. Akşama yapıversene dedi. Çıktı evden, hafta sonları Kızılay'da bir lokantada çalışıp harçlık çıkarıyordu kendine. Babasına yük olmak istemiyordu. Çok seviyordu babasını da, Hele babası, hele babası nasıl seviyor onu. "Baba dediğin evladına çok yüz vermemeli hanım." der. "Baba dediğin hem sever, hem kızar. Evlat dediğin babasından biraz korkarak büyüyecek ki şımarmasın."
    Ggeceleri gizli gizli gider oğlumun odasına, uykusunda sever oğlunu, gözlerinden öper. Nasıl sever aslanım diye...
    Hazırladım yemeği özene bezene, yavrum ister de yapmam mı, canımı veririm canımı. Hala bebek o benim gözümde, büyümedi ki hiç.
    Aradı beni,"Anne ben işten çıktım geliyorum, durağa geçiyorum" diye.
    Biraz zaman geçti sonra..
    Sonra birden kalbimi yoklayıverdi sancısı, nefesim kesildi gözüm karardı...
    Birşey oldu dedim. Allah'ım hayırlara karşı getir...
    Haberler açıktı televizyonda. Kızılay'da patlama oldu diyordu.
    içimde tufanlar koptu, başımdan kaynar sular döküldü sanki.
    Aradım oğlumu. Açmıyordu. Duymuyordu beni.
    içimden bir şeyler koptu gitti sanki, malum oldu bana...
    Gitti yavrum gitti kuzum, kıydılar ona?
    Neden? Neden kıydılar evladıma!
    Kolay mı buldum ben onu, kolay mı büyüttüm...
    Gözünden bir damla yaş düşse içimde dağlar devrilirdi.
    Neden? Neden kıydılar evladıma?
    Akşamın tam ortasında yoklayıverdi sancısı...
    ···
  • +16 -1
    az evvel zil çaldı
    Gecenin bu vaktinde hayırdır inş diyerek kapıyı açtım. Karşımda Deniz Ateş Bitnel nefes nefeseydi.
    "Hocam ne ol... " dememe kalmadan hakem kırmızıyı çıkartıp bana doğrulttu. Ve koşmaya başladı
    "Ne oluyor ulan? Nereye hocam?" diye bağırdım ardından
    "Salih Dursun peşimde, yakalarsa kartı zütüme sokacak" diyerek koşmaya devam etti
    Bu da böyle ütopik bir anımdır.
    ···
  • 0
    kadına şidete dur demek bizim dilimizde
    Kopyala yapıştır yapmandaki amaç?
    ···
  • 0
    altmış yaş üstü amcaların resmi sponsoru
    Ulan şapkamı arıyodum getir len buraya. gel bak sana leblebi şekeri vercem.
    ···
  • 0
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    "Birçok panpam daha sonra kız naaptı onu anlatır mısın" demiş. Elbette anlatırım. Buyrun.

    Her söylediğime "bence öyle değil, bence hayır bence haksızsız" diyerek karşılık verdi.
    Okul çıkışında hdpli öğrencilerin kurduğu bir öğrenci topluluğu var bizim fakültede, ona gitti (nereden biliyorum, diğer öğrenci toplulukları da o saatte toplantı yapıyor) Twitter, face, instagrdıbını falan takip etmiştim sene başında, orada zafer işareti yapan yüzü sarılı terörist destekçilerinin fotoğraflarını paylaştı falan filan. yani yolundan dönmedi. Beynini nasıl yıkamışlarsa artık...
    ···
  • 0
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    hayır panpa ankara üniversitesi siyasal bilgiler fakültesinde geçiyor
    ···
  • 0
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Anlıyorum anlıyorum fakat 150 bin kürt diyorsun. nasıl 150 bin. hangi kayıtlarda var bu ?
    Taa 1938deki dersim isyanından bahsediyorsan orada da kürt aşiretlerini kışkırtarak ayrı bir devlet kurmak isteyenlere karşı yapılan harekatlarda Seyit Rıza ve 6 kişi idam edildi. 13000 kişi hayatını kaybetti ve 12 bin kişi zorunlu göçe tabi tutularak bu isyan ortamı dağıtılmaya sağlandı.
    Yine dersimde daha öncelerde osmanlının son döneminde 1916 dabir ayaklanma çıkmıştır. Yani bu dersimin zoru cumhuriyetle değildi. Bir avuç isyankarın kendilerine bu savaş ortamından devlet çıkarma isyanıydı. Bu közlenmiş isyan 38 yılında tekrar alevlendi ve bence haklı bir şekilde devlet lehine sonuçlandı.

    Fakat dediğim gibi 150.000 kürt derken nasıl bu kadar emin konuşabiliyorsunuz?
    ···
  • 0
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Ankara üniversitesi panpa
    ···
  • +2
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Kaç yıldır açılım adı altında pkknın şehirlerde yapılanmasına göz yumdular. Şimdi de şehirlerden temizlemeye çalışıyorlar. Yanlış politika o bölge şehirlerindeki halkımızın huzurunu yerle bir etti. Pkk terör örgütü halkı bir kalkan olarak kullanıyor. Halkın içine karışarak sanki devlete düşman olan halkmış gibi gösteriyorlar.
    Yollara döşedikleri bombalarla yine halk ölüyor çocuklar ölüyor. Evlerine kabul etmeyen vatandaşları öldürerek evlerini alıyorlar.
    Cizreden geri gönderilen öğretmen bir büyüğümün anlattıklarına göre söylüyorum bunları.
    Öyle bir zamandayız ki haksızlar haklılara karışarak suçlarına alet ediyorlar. Tsk ise bunları temizlemek istiyor.
    Demek istediğim şu ki, hükümet politikalarının, pkk ile barış masalarına oriturmasının sonucu daha büyük çatışmalar ve ziyanlıkla sonuçlandı.
    Ve evet. Uluderede insanların bombalanması da tam bir yönetim hezimetidir. istihbaratın ne denli berbat olduğunun göstergesidir
    ···
  • +1
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Teşekkür ederim kardeşim. Başka kişilerle aynı düşüncese olduğumu bilmek güzel *
    ···
  • +2
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Kanıtlarınız var mı bunlara dair? Önüne gelene yobaz diyerek kendin aydın olmuyorsun. Ben ülkenin atatürkün önümize koyduğu ilkeler doğrultusunda yönetilmesi gerektiği düşüncesindeyim. Anayasa da da belirtildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti bir devlettir. Bütünlüğü tartışılamaz ve parçalanamaz.
    Vatanı bölmeye tenezzül edenler elbet cezalandırılacaktır. Devlet içinde devlet kurmaya çalışan isyancıların kökleri kurutuldu sadece. Kimsenin soyu kurumadı.
    ···
  • +5
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    sebahat tuncelin bir deri bir kemik olanını düşün aynı öyle
    ···
  • +1
    allah yoksa bu kaşlarımı
    Bu çocuk birilerinin kaş hakkını yiyor amk

    Kaşlar az daha büyük olsalar bağımsızlık ilan edip devlet kuracaklar.
    ···
  • +1 -1
    şoyle bi etli ekmek olsa
    bunun için buraya yazmayacaksın panpa arayacaksın lokantayı sipariş isteyeceksin.
    ···
  • 0
    mühendisler 2 imza atıp para mı alıyor
    2 imza atıp karı bile gibebiliyosun Hatta 3. imzayı atarsan grup yapabilirsin

    yalan panpa. Bu ülkede para kazanmak kolay mı sence. ya baban bakan olacak ya da sen bakan olacaksın.

    Yoksa öööyle bakar kalırsın
    ···
  • +3
    entry yollamadan önce tab a basmak
    tişikkirlir sipirmin
    ···
  • +407 -39
    bana seninle aynı şartlarda değiliz dedi
    Üniversitede aynı sınıfta okuduğum bir 'kürdistan' meraklısı kız. Bunları bana söylerken aynı üniversitenin sıralarında, aynı hocalardan ders alıyorduk. Aynı şehirde yaşıyorduk. Türkiyemin başkentinde. Aynı devletin öğrenci burslarından faydalanıyor, aynı sınava girerek aynı elemelerden geçiyor ve aynı sisteme tabi tutularak geliyorduk bu sıralara.
    "Peki" dedim,"Nerede eşit değiliz söyler misin?"
    Sustu. Hiçbir şey söyleyemedi.
    "Peki, neden eşit değilmişiz? Kimden duydun bunu? Sana bunları kim fısıldadı? Bu nifak tohumlarını kim serpti aramıza?"
    Yine söylemedi. Ukala ukala gülmekten başka da bir şey yapmıyordu. Başka bir şey söyleyecek ne bilgisi vardı ne de bu sözlerinin ardında duracak bir kanıtı.
    "Doğuda şehit olan askerlerimiz kalleşçe ve korkakça yola döşenmiş bombalar yüzünden Hakk'a yürürken "Ama biz eşit değiliz biz Türküz onlar Kürt" dediler mi hiç?
    Aileleri için için kanarken ağızlarından 'vatan sağolsun'dan başka bir laf çıktı mı? Seni kim Kürtsün diye hor gördü? Kim senden bir şey esirgedi kardeşim" dedim.
    "israil'in, amerikanın ve diğer siyonist güçlerin Ermenileri, Arapları ve Kürtleri kışkırtarak büyük israil projesine alet olmak konusunda eşit değiliz diyorsan bak orada haklısın.
    Sizin bir kısmınız çok güzel alet oldu. yazık oldu yazık. Sana da bana da yazık oldu.
    Sen sokakta Kürtçe konuşurken sana kim Kürtçe konuşma dedi. Dilini güzelce konuşmak varken kendini teröre alet ederek niye ağıt yakmak için kullanıyorsun kardeşim?
    Ağıtlar yakılırken ha Türkçeymiş ha Kürtçeymiş ne fark eder? Aynı acıdan ötürü akmıyor mu?
    Kurtuluş mücadelesi döneminde olduğu gibi son 30 yıldır terör yüzünden Kürt de şehit düştü Türk de Boşnak da Arnavut da göçmeni de yerlisi de manavı da muhaciri de... Tek bir emel uğruna. Vatan uğruna hayatlarının geri kalanından geçtiler. Ahir hayata göçtüler.
    Eğer ortada bir eşitsizlik varsa sen ve ben onların karşısında eşit değiliz. Onlar kadar şerefli ve mübarek bir ölümle can vermeyeceğiz belki.
    Aynı meclisin sıralarında aynı özgürlükle aynı konuşma hakkına sahip vekillerimiz var. Kürsüye çıkıp yalan yanlış ithamlar savururken kimse malum partinizin vekillerine 'neden öyle dedin, sus!' demiyor.
    Aynı devletin vekil maaşını alırken çıt ses yok. Fakat kürdistan diye bağırmaya böğürmeye gelince onlardan seslisi yok.

    Bak, Kürdistan mı istiyorsun? Topla o zaman pılını pırtını. Ayrıl üniversiteden, al eline haritayı. Çık yola. Haritanın güneydoğusuna iniyorsun. Kevgire dönen sınırımızdan geçiyorsun ve kuzey ırak kürt bölgesine gidiyorsun. Bir yanında ışid bir yanında el kaide bir yanında takoharam ve zilyon tarafında sittin tane terör örgütünün kurşunları arasında özgürce ve eşit şartlarda(!) "yaşayabileceksen" yaşayabilirsin. hadi durma git.

    Oradaki hangi üniversite buradaki kadar bir eğitim verecek. hangi üniversiteden aldığın eğitimle veya diplomayla farklı ülkelerde yaşama ve çalışma fırsatın olacak. tabi savaşın arasında ayakta kalmış üniversite varsa orada.
    Türkiye'de bulduğum imkanların onda birini bulamazsın orada. işte o zaman kalkar gelirsin ve senle eşit şartlarda değiliz ben senin kadar imkana sahip değilim dersin. Sana hak veririm.

    Ama burada bir elinde devletin verdiği bursla aldığın sigarayla, diğer elinde zafer işaretiyle meydanlarda benim devletime karşı yürüyüşler yaparken gelirsen benim karşıma ve yayvan yayvan 'eşit değiliiz' dersen Seni kale almam.
    Alamam.
    Bu ihaneti verilen onca şehide yaparsam hak dilemeye yüzüm olmaz ağlayan analardan, eşlerden, evlatlardan ve henüz doğmamış sabilerden..

    edit: Burada duygu sömürüsü falan yapmıyorum. Buna ihtiyacımzı yok. Başımızdaki malum zatlar duygu sömürüleriyle halkın beynini yeterince mayhoşlaştırıyor yaten.
    Yaşadıklarım bizzatihi gerçektir. Bu ve bunun gibi kişilerle o kadar çok karşılaşıyordum ki canıma tak etti. Burada onunla aynı yolun yolcusu olanlar var ise bu sözlerim buradan birkez daha benden onlara gelsin.
    Hadi eyvallah.
    ···
  • 0
    bu ülke harbiden zor günlerden geçmiş
    Bu asım can gündüz'ün ilk karısından olan çocuğunu küçükken az dövmemiştim. Yaz tatillerinde bizim mahalledeki büyük anne ve büyük babalarına ziyarete gelirlerdi her gün bir doz eğlenirdim çocukla. Şimdi çocuk büyüdü gelişti 2 metre oldu. Yolda görsem saygılar abi der geçerim.
    ···
  • 0
    beyler geçen kuzenle mopaştayız
    panpa hiç bir baba çocuğuna git bana prezervatif al ananı gibicem der mi :D
    ···
  • +1
    beyler geçen kuzenle mopaştayız
    Benim yeğen de bimden sakız diye prezervatif almış. Hadi onu geçtim o daha çocuk. Ama onu ona satan kasiyeri prezervatifle boğmak lazım.
    ···
  • +32 -3
    şoförlerin arka taraf boş ilerleyelim deme nedeni
    Dolmuş şoförlerinin arka taraf boş ilerleyin deme nedenini buldum beyler.
    Dün Ankara'da dolmuşa bindim. Şoför boyuna arkaya doğru ilerleyin arkaya doğru ilerleyin diyip yolcu alıyordu. 20 kişilik dolmuşa rahat 50 kişi binmişizdir. Artık o kadar sıkıştık ki elime aldığım sırt çantası önümde duran adamın zütüne girdi. işte o zaman anladım ki şoför arka taraf boş derken bunu kastediyormuş. Adamlardaki hırs değil dolmuştaki boşlukları, vücudumuzdaki bütün boşlukları dahi doldurmak istiyor. Öyle bi yolcu alma isteği yani bu.
    ···
  • 0
    camdan bakıyorum bir de ne göreyim
    O kayan yıldız mıdır yoksa jet veya helikopter midir bilmem ama rusya bize kayabilir ilerleyen zamanlarda
    ···
  • +9 -1
    bir devir bence artık sona erdi
    Bugün ankarada ego otobüsünde oturuyorum. Bi durakta durduk ve bir sürü kişi doluştu. Neyse hafif etli tombul bir bayan bindi önüme kadar geldi. Poposu yüzüme değdi deyecek. Yanımda da sakallı bi hacı amca oturuyo. Dedim adama ayıp olmasın kadının zötünü şaapar gibi görünmiyim yanında dedim. En iyisi ben bu tombul hanımefendiye yer vereyim diyerek hanımefendiyi dürttüm ve hanımefendi ben kalkayım siz oturun dedim. Sonra bu hanımefendi yüzünü bir döndü sakallı makallı bayağı maço görünümlü bi abiymiş bu. Dedim kusura bakma abi ben senin saçını uzun görünce adam sand... " sözümü bitiremeden o da
    "Amaan ayol şekerim önemli değil. Çok sağol tatlı şey seni hahayt" diyerek geçti oturdu yerime...
    Ben bu sırada şok oldum tabi. Bi hacı amcanın sakalına bakıyorum bi bizim hanımabimizin sakalına. Ulan hani sakal adamın makyajıydı lan? Hacı amca gayet adam gibi adam. Yanında oturan da ne idüğü belirsiz ama Usame Bin Laden gibi de sakal var.

    Gelgelelim bu yaşadıklarım bana "Kılda keramet olsaydı zötte çıkmazdı" lafının ne kadar doğru olduğunu bir kez daha hatırlattı

    Bundan sonra köselere laf atanı döverim. Sakallıyı da gördüm yani ben bu olayda. Gel kucağıma otur desem oturacaktı hanımabi...

    Yanı uzun lafın hanımabisi :
    "Sakalla bıyıkla adamlık ölçme devri benim yaşadığım bu travma olayla bitmiştir"
    ···
  • daha çok