/i/Ben

Discord Sunucumuz Açıldı!
discord.gg/incisozluk
  1. 51.
    +1
    panpa teslim olmak lazım işte. kuran, mesnevi okuyarak başlamak. mesnevi daha hafif. kuranın insanın yalan tanrılığını yıkan şiddetli bir üslubu olduğu için zor gelebilir başta. kaçabilir insan ondan. bana öyle olmuştu misal. okuyup bitirdikten sonra 3,4 sene kaçtım onun gerçekliğinden. reddetmedim. kaçtım sadece. Onun yüceliği beni dağıtıyordu çünkü. Bırakamamıştım kendimi işte. mesnevi ise daha ziyade nihayet şu yalan benlik tanrılığı yıkıldıktan ve kişi Allahı bulduktan sonra gönlünde uyanan aşkı ve samimi müslümanlığın hallerini, nurunu anlatıyor insana. Çok sevgi dolu, ışıklı. Bundan dolayı abd de bile en çok satan şairmiş ya Mevlana. bi de takip ettiğim bir blogu yollayayım tasavvufla ilgili.
    Genel olarak sosyal fobiyle ilgili olay bu panpa. Şimdi dedik ya insan tanrı olmak istediği için hep üstünlük peşinde koşuyor, aşağılık karşısında acı çekiyor. Üstünlüğe sahip olanlar ise umursamadan süzülüyorlar. Ama sahip olmayıp acı çekenlerin burada bir şansı oluyor. O da gerçek Tanrıyı bularak onun sevgisi içinde artık üstünlük iddiasını, arzusunu bırakıp kendi aczinden ötürü acı çekmekten kurtulmak ve hakiki cennete, huzura, güvene, aşka erişmek. işte insan bunu başarırsa kendi tanrılığı içinde kendini başarılı sayanların asla hissedemeyeceği bir ışığı daima gönlünde duymaya başlıyor. Bizle aynı sıkıntıdan muzdarip nietzche diye bi adam var. O da düşünmüş taşınmış acıyı bitirmek için tanrı olmalıyım demiş. Yani tanrı olma arzusunu beyhude işkence çektiren bir hastalık olarak tanımlayıp kulluğa baş koyacağı yerde kendi aciziyetini hastalık olarak tanımlamış. Ve aciz olduğu için kendine zulmedip durmuş. Acı çekmiş. Baş ağrılarından kurtulmak için afyon yutmuş. Sonunda da delirip ölmüş. Onun hayatı bize neden acı çektiğimizi de anlatıyor. Bu hastalık, bu tanrılık vehmi aciz olduğumuz için bize zulmediyor. Varlığımızda kudreti, üstünlüğü arayıp duruyor, bulamıyor, tatmin olamıyor. Ve biz ondan vazgeçmediğimiz için acı çekip duruyoruz. Kuranda Allah\'ın insanlara zulmetmediği fakat insan kendi kendine zulmettiği pek çok yerde geçiyor. Bu zulm bu zulm işte. Bu gün acısız görülenler bir gün tanrılılıklarının vehmini borçu oldukları biçimi, güzelliği ve zenginliği kaybederlerse onlar da aynı acıya, anksiyeteye ve buhrana düşeceklerdir. Ve ecel geldiğinde hepimiz bu duruma düşeceğiz. Önceden düşüp de bu muammayı çözüp kulluğa baş koyan hem ömrü boyunca hem de o gün mutlu olucaktır. Çünkü varlığın yegane gerçekliği olan tanrıyla uzlaştığı andan itibaren insan nur üstüne nur olur. Normal insanın mutluluğu ise bir çeşit gafletin, aslında sessizce ince bir huzursuzluk hissettiği bir hayalin mutluluğudur. Davlumbazı açık unutup şehvetle yemeğe dalmak gibi. O davlumbaz sesinin verdiği rahatsızlığı ancak yemek bitince fark edersin ya. O hesap.
    ilk iş olarak insan sosyal fobi sahibi olunca dışarıya karşı olumsuz bir imajı oluyor ya. Ve sosyal fobinin sebebi olan bu hastalık, kendi neticesi olan (kişinin imajı)ndan ötürü de zulmediyor insana. Bu yüzden insan imajını, olduğu şeyi, durumunu bile sağ duyuyla düşünemiyor. Bu bizim Niçe’nin” kire olan tiksinti temizlenmeye mani olabilir” sözüyle uyuşuyor. Adam da ömrü boyunca çekmiş, düşünmüş muhtemelen. işte burada bu tanrılık vehmi de aczden öyle tiksinti duyuyor ve insanın varlığının aciz imajını düşünmek, kabullenmek bile istemediği için çözemiyor da. Önce bir nefes almak, kenara çekilmek lazım. Bi bardak su içmek lazım. Şu an kim olursan ol Allah dilerse bambaşka biri olman mümkün. Bizim sınıfta bütün gün oyun oynayan sorunlu bi çocuk vardı lisede. Adamın 10.sınıfa doğru bi bahtı döndü bambaşka biri oldu. Yani imajın mutlak olarak seni ele geçirmiş bir şey değil. Kaygılanmayı bırakmalı. Kim olduysan oldun o güne dek. Yarın yeni bir gün. Burada insan kıramıyor bazen. Dün asosyaldim şimdi birden sosyal davranırsam garipsenirim diye düşünüyor insan. Ama buna kafa yormamalı. Nasıl davranacağına kafa yormamalı insan çünkü bu kontrol edilemez. içimizde ne varsa öyle davranmaya mahkumuz. Zorlamayla hiçbir yere varılmaz. Temel hedef insanın kendi içini değiştirmek olmalı. Sonra tüm dışı, her şey ona göre değişir zaten. Otomatik olarak.
    Bir diğer olay da diğer insanları bağımsız varlıklar olarak düşünmemek. Hepsi Allah’ın kulla(seninle) konuşması. Onun yansımaları. Hepsi onun kulu, onun emrine mahkum. Yani kaygıyı Allah’a arz etmek, duayı da ona yapmak gerekli. Beni neden sevmiyorlar, şu niye böyle yaptı değil de niye Allah bana kullarını niye böyle davrandırıyor diye düşünülmeli.
    Ben mesela kanun kitap tanımayan şımarık biriydim. Yıllarca akneyle yaşadım da yine de bir gün olsun kızları arzulamakta beis görmedim. Hiç bir zaman onlar bir gün evlenicek, anne olucak diye düşünemedim. Ayıp, günah tanımadım. Şimdi ben sosyal biri olsaydım halim ne olurdu? Ancak günah zulum peşinde koştururdum. Çektiğim tüm acı iflah olmam için gerekli ilacın acısıydı yani. Ben nasıl bir günah içinde olduğumu bile ancak sevdiğimiz kızın başkasıyla seviştiği kulağıma çalındığında anladım. O adamın benden ebediyen çaldığı o temiz masumiyeti ben her kız özelinde umursamıyor, kendimin hakkı görüyordum. Buna rağmen bu dersi bile alamadan yıllarca bu olay için Allah’a isyan ettim. Azıtmış öğrenciye zorlu ders veriyorlar. Allah affetsin namaza başlamamdan önce çok şiddetli küfüre doğru ilerliyordum. Allah merhamet etti de kurtuldum. Biraz uzattım sanırım. istersen onu da anlatabilirim. Tövbe edince her şeyin nasıl güzel sonuçlandığıyla da ilgili bir hikaye biraz. ilgini çekerse yanıtla benim entryi.
    Pampa bi de ben iyi güzel anlatıyom da işin teoriği üzerine düşündüm daha çok. Kulluk şarabını içtin mi diye sorarsan yok. Ama ara ara secdede ağladığımı bilirim. Ara ara ihlasa kaptırınca kendimi gerçekten çok başka oluyordu. Şimdi namazlarını yerine getiriyorum ama biraz işin ritüeline kapıldım, özünü yitirdim gibi. Kısmet işte. Sana takip ettiğim blogu yollayayım. Ekşide de yazıyor. Son olarak sen beni boşver :’) Müslümanlığın hallerini mesneviden öğren. Ben öyle. Ne dünya ne ahiret ikisi arasında. Belki Orhan dinliyorum diye böyle mahzun oldum şimdi:) bilmiyom ki pampa. Bir gün anlattığım şeylerin dedikodusunu bırakıp sırrına da eririm belki. Aşkın sırrına da eririm belki birgün.
    Lisedeysen sık dişini onlar zor zamanlar kendi üstüne pek gitme. Üni daha rahat inan. Duha suresinde sonrası senin için öncesinden daha hayırlı olacaktır ayeti gibi * sevgiler pampa.
    Rabbin şüphesiz sana verecek ve sen de hoşnut olacaksın.
    Duha 5

    bana çok faydası olmuş bir yazar:
    blog: https://isnetus . wordpress.com/
    ekşi: https://eksisozluk.com/biri/isnetus
    bu da değişik biri:
    https://eksisozluk.com/biri/gayriresmi-esrar

    inşallah faydalı olabilmişimdir panpa. Mutluluğuna, imanına vesile olmak çok güzel olur. Sevgiler.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster