Uyandınız, morgtasınız yakınlarınızdan biri sizin cenazeniz hakkında konuşuyor. Sadece duyuyorsunuz. Heryer karanlık 5 duyu organınızdan şuanlık sadece biri çalışıyor. Ve onunda çalışmayı durdurmasına çok az zaman var. Ve bitti hiçbir şey duymuyorsunuz beynininiz manyak bir şekilde çalışıyor ve bir tünel ışık var yürüyorsunuz. Ve sonrası bilinmiyor.

Peki hayatın anlamı neydi?
Önümüzde iki seçenek var ya dinlerdeki gibi cennet-cehennem yada cennet-yokoluş var. Yada Doğmadan önceki haliniz.

Birinci Seçenek: Neden Cennet-Cehennem?
Ortadoğu dinlerinde cennet ve cehennem ikilisi vardır. Kuzey ülkeleri(iskandinav)nde ise cennet ve yokoluş vardır. Peki neden? Cevap basit coğrafya. Biryer çok sıcak Biryer çok soğuk.

ikinci Seçenek: Doğmadan önce ben neydim?
Bilemezsin. Kimi asya dinlerine göre ruhun sürekli döngüde sen öldüğünde yeni doğan bir çocukta buluyorsun kendini. Yada yoktun. Hiçlik. O yüzden ölümden korkmana gerek yok eğer bu doğruysa bunlar yaşanmamış olacaktı. Peki bunca şey boşuna mı?

Kısaca hayat büyük bir gizem bu gizemi çözmek sizin elinizde ama ölmeden göremeyeceğiz bu gizemi. Kendi hakikatinizi kendiniz bulun. Biri der tanrı var diğeri yok. Kendi sorgu mekanizmanla bunları çöz.

Filozof liseli inciciler hemen intihara kalkışmayın. Bilinmezlikte yok olursunuz. Ölümden korkmayın yeni bir dünyadan korkmayın nede yok olmaktan korkmayın hiç birşeyden kormayın. Belki bunlar bir rüyadır. Belki uykudayız. Belkide hiçiz.