/i/Erkekler

XX değil, XY
  1. 1.
    0
    Marcus Aurelius - Kendime Düşünceler. Kralımız içinde bol bol boş konuşuyor ama nüve şeklinde içinde geçen güzel cümleler bulabilirsiniz. Konumuz STOACILIK.

    • **
    Two Steps From Hell. SEN LiMiTLERiN DE ÖTESiNDESiN. Şarkı tavsiyeleri bir klagib halini aldı sanırım.
    • **

    Stoacılık genel olarak doğayla uyumlu olmayı öğütleyen bir felsefi akım. Fakat bu kadar çok sevmemin nedeni elbette bu değil zira doğayla uyumlu olmayı herkes çok farklı anlayabilir. Beni asıl cezbeden tarafı ise ETKiLENMEME konusundaki düşünceler. Bu amcalarımızın da dediği gibi hayatta kontrol edebildiğimiz ve kontrol edemediğimiz bir çok şey var. TAMAMEN KONTROL EDEBiLDiĞiMiZ TEK ŞEY iSE "KENDiMiZ". Ve hayatta mutluluğumuzu yalnızca TAMAMEN kontrol edebildiğimiz şeylere bağlamalıyız, aksi halde mutsuz oluruz.

    Ak sakallı amcamızın söylemek istediği şey; hayatta bizi üzen dışarıda olan olaylar değil, bizim onlara olan bakış açımızdır. UNUTMAYIN, bakış açısı değişirse HER ŞEY değişir. Bizim düşüncelerimizle, dışarıda olan olaylara verdiğimiz güç sayesinde bu olaylar bizi üzecek kapasiteye erişebilir. Düşünün mesela bir kız ölüyor, siz deli gibi üzülüyorsunuz ama benim gibi adamın tekininin gibinde değil. ARADAKi FARK iSE BAKIŞ AÇISI. ETKiLENMEME dediğimiz şey ise aslında DUYGUSAL GÜÇ. Bunu geliştirmek de bol bol acı çekmekten geçiyor bildiğiniz üzere. Yazıların birinde acının bir UYARAN olduğundan ve iyi olduğundan, bize yardım etmeye çalıştığından bahsetmiştim hatırlarsanız. Duygusal güç acı çekerek gelişir arkadaşlar. 16 yaşımda ilk defa oneitis kapıp (evet oneitis bir hastalıktır fakat yalnızca zihninizdedir) gibtir yediğimde 2 hafta boyunca deli gibi ağlamıştım. 6 ay üzerimden atamamıştım o etkiyi, sadece bir kız lan ne olabilir ki? 4 milyon tane var aynısından dışarıda. Sonraki yıl bir daha aynı taku yediğimde yalnızca üzülüp geçmiştim, ne ağlaması amk? Çünkü duygusal olarak daha güçlüydüm, etkilenmiyordum. Bir de eşantiyon ders çıkarmıştım, asla tek bir kızla konuşma. Ya hiç kimseyle konuşma ya da EN AZ iKi KIZLA KONUŞ. Bunu kızlar bilinçsizce yapıyor fakat bizim güzelinden bir acı çekmemiz gerekiyor ki bunu anlayalım. Bu da yetiştirilme tarzımızdan kaynaklanıyor, bilinçaltımızı bir kadının kodlamış olmasından...

    Sizlere sınırlı sayıda yazıda birçok kitap, film, müzik tavsiyesi ateşlemeyi ihmal etmedim. Bunlar kültür seviyenizi artışa sürükleyecektir. işin güzel tarafı okudukça daha çok okuyasınız gelecek. FAKAT, kültürlenmeyi kendi isteğiniz dolayısıyla yapmalısınız. insanlara göstermek veya bunun gibi saçmalıklar için değil. Ayrıca kızlarla bu tip şeyler konuşmayın, ne kadar kültürlü olduğunuzu göstermeye çalışmayın; onlar zaten fark eder. Göstermeye çalışmak ise aslında hala ezik pgibolojisi içinde olduğunuzu gösterir. Hayatta en karmaşık kitabı okumaktan tutun da tuvalete gidip sıçmaya kadar, hiçbir şeyi kendiniz dışında biri için yapmayın. EN DEĞERLi OLAN SiZ'SiNiZ. Bunu asla unutmayın. Herkesin gelip geçici olduğunu unutmayın. Hiçbir kıza ömür-hayat bağlamak gibi bir aptallık yapmayın. Tüm arkadaşlıklarsa çıkar üzerine kuruludur. Bunun farkında olup sizden maddi-manevi bir şeyler koparmaya çalışanlar huur çocuğudur. Geri kalan ve cidden samimi olanların çıkarıysa sizinle birlikteyken iyi vakit geçirmeleridir. Onlara değer vermeyin demiyorum, tabii ki verin. FAKAT, insanlara bağımlı olmayın. Dışarı çıkın ve yeni insanlarla tanışın. Erkek kuş yuvadan uçmak zorundadır, sonsuza dek burada kalamaz. Yuvadan uçtuğunuzda ise insanların sizi sevmesini ve peşinizden gelmelerini sağlayacak şey ise karakteriniz ve bunu yansıtmanızı sağlayacak olan ÖZGÜVENiNiZDiR.

    insanların tamdıbına yakını bulunduğu kabın şeklini alıyor. Yansıtacak bir karakterleri bile yok, olanlar da korkak. Her ilişkinin bir son kullanma tarihi olduğunu unutmayın, özellikle kadın-erkek ilişkilerinin. Dostluklar pek tabi çok daha uzun sürecek. VE AiLENiZE KARŞI ASLA VEFASIZ OLMAYIN, onlar sizi savunmasız bir bebekken büyütüp-besleyen ve bugünlere getiren kişiler. Size veremedikleri şeyler için kızmayı bırakıp verdikleri için minnettar olun.

    SORUMLULUKLARINIZI her şeyden önce yerine getirin. Mesela buluşman var ama ağırlık kaldırman mı gerekiyor? O ağrılığı kaldır. Ya da ders mi çalışmalısın? ÇALIŞ. Karantina yakında bitmeye başlayacak, karantina bittiğinde; giren ve çıkan insanların aynı olmamasına özen gösterin. Gelişmeye bakın. Yoksa her şey bittiğinde yine aynı adam olarak evden çıkacak ve yine aynı şeyleri yaşayacaksınız. Ve tabii ki, elinizi gibmeyi bırakın.

    Barbar Yıldırım yannan'tan sevgilerim ve saygılarımla...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster