Gözlerim fal taşı gibi açılmıştı o an. Önce bakmak istemedim. başımı duvara çevirince gölgesini tüm heybetiyle duvarda gördüm. Kocaman mantar gibi bir başı, o başın altında kalınca bir beden zuhur etmişti. Pencereye döndüm o kahrolası merakıma yenik düşüp. Duvardaki gölge kadar büyüktü ihtişamı da... Cama vurmaya başladı, her vuruşunda gaz lambasının ateşi titriyordu. Hayatımda böyle bir şey görmemiştim. kekeleyerek bağırmaya başlayınca ev ahalisi de uyandı. Babamın o an nutku tutuldu. Annem ise babamı silkelemeye başladı, sen de kendininkini piyade tüfeği sanırsın ancak diyerek dövünüyordu. Babam ise elini kalbine zütürmüş derin derin nefes alıyordu. Sürekli bir şeyler fısıldıyordu, düşman zütüne, düşman zütüneee! diyerek.
Köyün delisi muhtarın oğlu fehminin o gün gibini gecenin bir yarısı camımıza güm güm diye vurduğundan beri musibet başımızdan ekgib olmadı. Babam kahrından öldü, annem muhtarın oğluna kaçtı, ben de gibimi kestim attım. Gizli edit: sen de ilk defa kandınsa geç aşağı